17 Mayıs 2014 Cumartesi

DOĞUMA HAZIRLIK KURSLARI





Doğum yapma ve anne-baba olma insan yaşamının en önemli olaylarından biridir. Özellikle ilk defa anne ve baba olacak çiftlerin gebelik, doğum ve doğum sonrası döneme ilişkin endişeleri vardır. Gebelik kadın vücudundaki karakteristik birtakım değişiklikleri kapsar. Doğum eylemi tamamen kontrol edilebilen bir süreç değildir. Korku ve baş edememe gibi bir takım engeller vardır. Kadınlar bu durumlarla baş edebilmek için arayış içindedirler. Gebelikte fiziksel değişikliklerin yanı sıra psikolojik değişiklikler de olmaktadır. En önemlisi çiftlerin hayatına yeni bir birey katılmaktadır. Yaşam tarzları değişecektir ve yeni duruma alışmaya çalışacaklardır. Bu durum daha öncesinden bilinmesine rağmen, anne adayı ve eşi bu yeni durumla nasıl baş edeceğini bilememektedir .
Geçmişte kadınlar gebelik ve doğuma ilişkin bilgileri annesinden, kardeşinden ya da komşusundan öğrenirlerdi. 1900’lü yılların sonlarına kadar doğuma hazırlık eğitimleri aile ve sosyal çevrenin desteğiyle yapılmakta idi. Normal doğumlar ebe eşliğinde aile bireyleri veya arkadaş desteğiyle evde gerçekleşiyordu. Evde gerçekleşen doğumlarda da doğumun normal seyri dışında bazı istenmeyen durumlar gelişebiliyordu. Endüstri Devrimi ile birlikte kalabalık şehir hayatı ve buna bağlı sağlık problemleri puerperal ateş, enfeksiyon, sepsis ve ishaller anne – bebek ölüm oranının artmasına neden olmuştur. Kadın- Doğum alanında erkek doğum uzmanlarının artması, enfeksiyon ve ağrının azaltılmasına yönelik kullanılan ilaçlar ve endüstrileşme sonrası aile bağlarının zayıflaması, doğal süreçte “kadının işi” olan doğum olayının evlerden hastanelere taşınmasına neden olmuştur. Doğum alanında yaşanan bu değişimlere paralel kadın hareketlerinin artmasıyla birlikte anne adaylarının doğum hakkındaki görüşleri ve beklentileri de değişmeye başlamıştır. Artık kadınlar doğumlarını yönetmek ve doğumlarının merkezinde olmak, doğum ağrıları ile ilaçlar dışında kendi yöntemleri ile baş etmek ve bu deneyimi eşleriyle paylaşarak güzel bir doğum deneyimi yaşamak istemektedirler.

Doğuma hazırlık eğitiminde amaç; anne adayını ve çiftleri gebelik, doğum ve doğum sonrası döneme ilişkin doğru kararlar almalarına ve bu dönemleri en güzel şekilde geçirebilmelerine yardımcı olmaktır. Bu eğitimler sayesinde çiftler bu dönemde yaşadıkları deneyimin anne adayı, bebek ve diğer aile bireylerinin tüm yaşamını etkileyeceğini öğrenirler. Perinatal eğitim, erken ve geç dönem eğitimlerin tamamını kapsar ve çiftleri doğuma ve anne-babalığa hazırlar. Günümüzde ise perinatal eğitim sadece erken ve geç dönemleri değil prekonsepsiyonel dönemden anne-babalığın ilk aylarına ilişkin bir dizi eğitim sınıflarını kapsamaktadır. Geç dönem doğuma hazırlık sınıfları ise çiftlerin fiziksel ve psikolojik olarak doğuma ve doğum sonrası döneme hazırlık ve eğitimini kapsar. Ayrıca doğum eylemi, doğum ağrılarıyla baş etme ve doğum pozisyonları, doğumda destek, olası girişimler, solunum, ıkınma ve gevşeme egzersizleri, rahatlama teknikleri gibi eğitimler ile anne adayını ve eşini doğuma hazırlamaktadır. Kadının kendine ve bedenine güvenmesi konusunda farkındalığını artırmayı hedeflemektedir.

15 Mayıs 2014 Perşembe

HAMİLELİKTE SIK KARŞILAŞILAN ŞİKAYETLER




Kabızlık

Neden? Gebelikte kabızlık sık rastlanan bir belirtidir. Gebelik hormonları tüm düz kaslarda olduğu gibi sindirim sisteminin düz kaslarında da gevşemeye neden olurlar. Bu gevşeme barsak hareketlerinin yavaşlamasıyla sonuçlanır. Ayrıca gebeliğin son dönemlerine doğru iyice büyümüş olan uterusun rektuma (kalın barsağın son kısmı) baskı yapması da kabızlık gelişmesini kolaylaştırıcı bir etkendir.

Öneri: Kabızlıktan yakınıyorsanız hemen ilaç tedavisine başlamadan önce yapabileceğiniz bazı şeyler vardır: günde iki litre sıvı almanız, sebze ve meyve, yulaf ezmesi gibi lifli besinleri daha fazla ve hergün tüketmeniz ve doktorunuzun önerdiği ölçüde düzenli egzersiz yapmanız mutlaka faydalı olacaktır. Tuvalete çıkma ihtiyacı ortaya çıktığında bunu ertelememelisiniz. Bazı anne adayları sabah kahvaltısından önce içilen bir bardak ılık suyun da kendilerine yardımcı olduğunu belirtmektedir.

Hemoroid (Basur)

Neden? Gebelikte büyüyen uterusun toplardamarlara yaptığı bası rektum (kalınbarsağın son kısmı) toplardamarlarının daha belirgin hale gelmesine ve daha ileri aşamalarda anüs (makat) bölgesinde hemoroid adı verilen şişliklerin oluşmasına neden olabilir. Daha önceden hiçbir şekilde hemoroidi olmayan bir anne adayında gebeliğin ilerleyen dönemlerinde bu durum ortaya çıkabilir. Önceden hemoroidi olan anne adaylarında durum gebelikte ilerleyebilir. Özellikle kronik kabızlık ve zorlu dışkılama hemoroidlerde ağrı ya da kanamaya yolaçabilir. 

Öneri: Kabızlığı önlemek için alacağınız önlemler hemoroidlere bağlı şikayetlerinizin azalmasını sağlayacaktır. Hemoroidler şiddetli ağrı ve/veya kanama yaptıklarında mutlaka doktor değerlendirmesi gerekir. 

Pika (Aşerme)

Neden? "Aşerme" erken gebeliğin normal bir belirtisi olarak kabul edilir. Ancak ileri durumlarda normal gıda maddeleri dışındaki maddelerin de aşerilmesi sözkonusu olabilir. Bu maddeler kiremit tozu, kil, toprak gibi maddeler olabilir. Bazı durumlarda ise aşırı miktarlarda tuz, limontuzu, buz parçaları, un, nişasta, kabartma tozu gibi gıda maddeleri de aşerilen maddeler olabilir. Bir gıdayı aşırı miktarlarda yeme ihtiyacı hissediyorsanız ya da gıda maddesi olmayan bir şeyi yemek isteği duyuyorsanız durumu doktorunuza bildiriniz. 

Aşerme bazı durumlarda kansızlık ya da beslenme bozukluğu habercisi olabilir (toprak yeme durumunda olduğu gibi).

Aşırı tükrük salgısı

Neden? Bazı anne adaylarında hormonların etkisine bağlı olarak rahatsız edici boyutlarda tükrük salgısı oluşabilir. Bu normaldışı bir duruma işaret etmez. 

Öneri: Bu aşırı tükrük salgısı aldığınız nişastalı gıdaların tükrük bezlerini uyarıcı etkisinden de kaynaklanıyor olabilir. Bu gıdaların alımını kesmeniz şikayetlerin geçmesine faydalı olur. İleri durumlarda tükrük salgısını azaltmak amacıyla doktor önerisiyle çeşitli ilaçların kullanılması mümkündür.

Bulantı

Neden? Gebeliğin erken dönemlerinde gebelik hormonlarının etkisiyle özellikle sabahları bulantı şikayetleri sıklıkla meydana gelir. 

Öneri: Yine bu konuda da ilaç tedavisine geçmeden önce yapabileceğiniz bazı şeyler var: Yataktan kalkmadan önce birkaç tuzlu kraker yemek, yataktan çok yavaş kalkmak, günlük yediğiniz miktarı sabit tutarak öğün sayınızı üçten beş veya daha fazlasına çıkarmak (midenizin aşırı dolmasını engellemek için), tiksindiğiniz kokulardan uzak durmak ve yine midenizin gereksiz yere dolmasını engellemek için sıvıları yemekler arasında almak gibi önlemler mutlaka faydalı olacaktır. 

Akıntı

Neden? Gebelikte östrojen salgısı önemli ölçüde artar. Bu nedenle daha önceden hiç akıntı şikayetiniz olmasa bile gebelikte günlük ped kullanacak şiddette koyu kıvamlı ve açık renkli vajinal akıntı ortaya çıkabilir. Akıntınız beyaz renkli ya da renksiz ise, kötü koku içermiyorsa, beraberinde kaşıntı, idrar yaparken yanma ve ağrı gibi belirtiler yoksa bu büyük olasılıkla fizyolojik bir akıntıdır. Fizyolojik olmayan akıntıların nedeni vajinit ya da diğer genital sistem enfeksiyonları olabileceği gibi, özellikle ileri gebelik haftalarında sizin akıntı sandığınız sıvı erken membran rüptürü (suların erken gelmesi) neticesinde boşalmaya devam eden amnios sıvısı da olabilir!

Öneri: Kötü kokulu, sarı-kahverengi-kanlı-kırmızı-yeşil gibi rengi olan bir akıntınız varsa, akıntınız "su gibiyse (bacaklara kadar giden bir akıntının basit bir nedene bağlı olma olasılığı çok düşüktür)", ek şikayetleriniz varsa mutlaka doktorunuza başvurmalısınız. 


Mide yanması

Neden? Mide asidinin mideden yemek borusuna geçmesi ve burayı tahriş etmesiyle meydana gelir. Gebeliğe bağlı genel düz kas gevşemesinin mide-yemek borusu arasındaki sfinkteri (kapağı) zayıflatması temel nedendir. Özellikle gebeliğin son dönemlerinde büyüyen uterusun mideye baskı yapması da yakınmaları artırır. Yatar durumda şikayetler daha belirgin hale gelir. 

Öneri: İlaç tedavisine geçmeden önce sizin yapabilecekleriniz, midenizi fazla doldurmamaya özen göstermek, baharatlı ve yağlı yiyeceklerden uzak durmak, yemekten sonra en az bir saat uzanmamak ve yatar konumdayken başınızı ve göğüs kafesinizi mide seviyesinden yukarıda tutmak için ek yastık kullanmaktır.


Yorgunluk ve aşırı uyku hali

Neden? Özellikle gebeliğin ilk dört aylık döneminde anne adayları kendilerini aşırı yorgun ve uykusuz hissedebilirler. Bu konuda yapılabilecek ve yapılması gereken birşey yoktur. 

Öneri: Vücudunuzun ihtiyaçlarına kulak verin ve bol bol dinlenin. Düzenli uyku, düzenli beslenme ve ne kadar yoğun çalışırsanız çalışın, her fırsatta istirahat etmeniz kaliteli bir gebelik dönemi geçirmek için çok önemlidir.

Başağrıları

Neden? Gebeliğin erken dönemlerinde başağrılarına sık rastlanır. Bazı durumlarda bu başağrısı tedavi edilmemiş sinüzit ya da görme bozukluğuna bağlı olabilir, ancak çoğu durumda nedeni bulunamamaktadır. Şiddetli başağrılarının diğer belirtilerle birlikte ya da tek başına preeklampsi habercisi olabileceğini unutmayın.

Öneri: İstirahat etmek ve açık havada yürüyüş yapmak yardımcı olabilir. Bu başağrıları genellikle gebeliğin ortalarına doğru kendiliğinden kaybolurlar.

(Müphem) karın ağrıları

Neden? Gebelikte uterus (rahim) hızla büyürken, uterusu yerinde tutan bağlar bu hıza hemen ayak uyduramazlar. Böylece bu bağlar uterus büyüyerek yukarı çıkarken gerilirler. İşte bu gerilme karında yerini tam olarak tarif edemediğiniz, bazen "bıçak saplanması" hissini veren ağrılara neden olabilir. Gebeliğin ileri dönemlerinde çatınızı oluşturan kemiklerin eklemlerinde doğuma hazırlığın bir parçası olarak ortaya çıkan gevşeme de belli belirsiz ağrı hissi uyandırabilir. Kabızlık da diğer bir "ağrı" nedenidir.

Öneri: Yatarken sol yanınıza yatmanız, ağrı duyduğunuzda pozisyon değiştirmeniz faydalı olabilir. İleri durumlarda doktor önerisine göre ağrı kesici ilaçlar kullanılabilir. Karın ağrısının bir tehlike belirtisi olduğunu unutmamalı ve bu ağrıları kendinizce bir nedene bağlamadan önce doktorunuza danışmalısınız. 

Sık idrara çıkma hissi

Neden? Büyümekte olan uterus yakın komşuluğunda bulunan mesaneye bası yaparak bu organın dolma kapasitesini azaltır. Böylece mesanede az miktarda idrar biriktiğinde bile idrar yapma ihtiyacı uyanır. Özellikle ilk trimesterde ve son trimesterde sık idrara çıkma ihtiyacı hissedebilirsiniz. 

Öneri: İdrar yapma ihtiyacınızı hiçbir zaman ertelemeyin. Beraberinde idrar yaparken yanma, ağrı gibi şikayetlerinizi varsa bu durumun idrar yolu enfeksiyonu habercisi olabileceğini unutmayın ve konuyu doktorunuza iletin.

14 Mayıs 2014 Çarşamba

Doğumun belirtileri


Doğumun yaklaştığını gösteren bazı belirtiler vardır. Anne adayları eğer bu belirtileri yaşıyorsa doğum yaklaşıyor demektir.
Bebeğin başının doğum kanalına yerleşmesi nedeniyle rahim yüksekliği 2-3 cm azalır. Bu durum annenin daha rahat nefes alıp vermesine, mide ve bağırsak şikayetlerinin azalmasına neden olur.
Aşağı inen rahim, idrar torbasına baskı yaptığı için de anne daha sık idrara çıkar. Bu durum ilk defa hamile olanlarda doğumdan 1-2 hafta önce, sonraki hamileliklerde doğumdan yaklaşık bir gün önce görülür.
28. haftanın sonuna doğru rahmin doğuma hazırlık için yaptığı kasılmalar sıklaşır. Bu yalancı ağrılar genellikle doğumdan birkaç gün önce başlar, sıklık, şiddet ve süre olarak düzensizdir. Bel, kasık ve karında belirli bir noktada daha fazla hissedilebilecek bu ağrılar anne dolaştığında, dinlendiğinde ya da masajla geçebilir.
Bir diğer belirti doğumdan bir iki gün önce 1-2 kg. kilo kaybının olmasıdır. Bunun sebebi ise hormon düzeylerindeki değişiklikler nedeniyle vücuttan su atılması ve iştahın azalmasıdır.
Doğumun gerçekleşeceği gün vücutta depo edilen enerjinin bir kısmı açığa çıkar, vücut bu enerjiyi doğumda kullanmak üzere saklamıştır. Bu dönemde anne kendini çok iyi ve zinde hissedebilir.

Doğumun başladığı aşağıdaki üç belirtiyle anlaşılabilir;
Sancılar
Nişan gelmesi
Suyun gelmesi

Doğumun başladığı aşağıdaki üç belirtiyle anlaşılabilir;

Sancılar
Gerçek doğum ağrıları düzenlidir, belli aralıklarla gelir ve en az 15-20 saniye sürer. Dinlenmekle ve pozisyon değiştirmekle ağrı geçmez. Masajın ve dolaşmanın da bir faydası olmaz. Bu ağrılar rahim ağzında yumuşama ve açılmaya neden olur. Sancılar başladığında düzenli gibiyse kaç dakikada bir geldiğine dikkat ederek doktora haber verilmelidir. Bu zamanda baba adayı, eşinin yanında ise saat tutarak sancıların ne kadarda bir geldiğini kontrol edebilir. Sancılar beş dakikada bire düşmemişse, en azından 45 saniye sürmüyorsa ve bu annenin ilk doğumu ise telaşlanarak hastaneye gitmeye gerek yoktur. İlk doğum yaklaşık 12-14 saat sürer ve bu sürenin çoğunu evde geçirmek anne adayı için daha rahat olabilir.
Ağrılar çok şiddetliyse, 40-60 saniye sürüyorsa ve beş dakikada bir ya da daha sık geliyorsa kasılmaların belli bir düzene girmesini beklemeye gerek olmayabilir. Çünkü bazı hamilelerde sancılar düzenli gelmeyebilir.
Ağrılar başladığında arada dinlenerek ağır ağır dolaşılabilir. Su gelmediyse ılık bir banyo alınabilir ve çok hafif bir şeyler bile yenilebilir.

Nişan gelmesi

Hamilelik boyunca kapalı olan rahim ağzında rahmi ve bebeği enfeksiyonlardan korumak amacıyla sümüksü bir tıkaç oluşur. Rahimdeki kasılmaların etkisiyle rahim ağzını tıkayan bu tıkaç düşer. Mukuslu, kanlı bir sıvının vajinadan geldiği görülür. Bu genellikle doğum sancılarından önce ya da doğumun ilk evresinde görülmekle beraber, doğumdan iki üç gün önce de görülebilir. Bu durumda düzenli ağrıların başlamasını ya da suyun gelmesini beklemek gerekebilir.

Suyun gelmesi
Bebeğin çevresindeki su kesesi gerilmelerin ve kasılmaların etkisiyle birdenbire yırtılıp içerdeki suyun bir kısmı boşalabilir. Bebeğin başı doğum yoluna girmişse gelen su miktarı çok olmayabilir. Açık sarı renkli berrak bir sıvıdır. Su geldiğinde hemen doktora haber verilmeli ve sancılar başlamamış olsa bile anne hastaneye gitmelidir çünkü enfeksiyon kapabileceğinden bebeğin 24 saat içinde doğması gerekmektedirDoğum Başladığı Zaman ...Herkesin doğumu kendine hastır çünkü hiç bir doğum diğerine benzemez. Birden fazla doğum yapan annelerin doğumları arasında dahi fark vardır. Onun için bu deneyim anneye özeldir. Doğumun başlamasıyla beraber yoğun bir yalnızlık duygusu yaşanabilir. Kişi sevdiklerinden uzaklaştığını, bu işi tek başına yapmak zorunda kaldığı için yalnız olduğunu düşünebilir. Anne adayı belki de çekilen tüm bu acılardan eşinin sorumlu olduğunu düşünüp ona kızabilir de. İşte o zaman, bu anı ne kadar çok beklediğini ve en kısa zamanda çocuğunu kucağına alacağını unutmamalıdır.

13 Mayıs 2014 Salı

10 MAYIS PAZAR GÜNÜ DOĞUM SONRASI BEBEK VE BEBEK ALIŞ VERİŞİ EĞİTİMİMİZ ÇOK GÜZEL GEÇTİ:)

Bu ay Doğum Sonrası Bebek eğitimini www.babyland.com adlı Bebek için alış verişi sitesinin ofisinde yaptık:))Ferah ve samimi bir ortamda eğitim yaptık.


Bu eğitime katkısı Emzirme ürünleri  için Lansinoh,Ameda'a teşekkür ederim.Ayrıca Babyland içinde annelerin çok işine yarayacak ürünler olan güzel hediye paketi için de teşekkür ederim.
Bu eğitime katılan 1 anne-babaya masalvemasal.com Bebek şekerleri ve süslerini ücretsiz yaparken, diğer katılımcı anne-babalara ada %50 indirim yaptı.Böylece katılan annelerimizin Anneler gününü kutladık:))






12 Mayıs 2014 Pazartesi

HÜRRİYET BUMERANG ANNELER GÜNÜ ŞENLİĞİNDE EK GIDA ANLATTIM:) )#hayatiguzellestirenkadinlar



























“HAYALİME DOKUN”


Yönetim Danışmanı / Eğitmen Banu Tozluyurt ile Pozitif Kadın Konferansı 22 Mayıs 2014 Perşembe günü 11:00 – 13:00 saatleri arasında Kadıköy Belediyesi, Kozyatağı Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilecek. 
Ülkemizde yaşayan farklı eğitim ve gelir seviyesindeki kadınların hayattan beklentilerine ve hayallerine yönelik farkındalık kazandırmak ve mevcut durumlarını irdeleyerek, kendilerine bir yol haritası çıkarmalarını sağlamak amaçlanmaktadır. 
Yaşam amacımı bulamıyorum, bir vizyona ihtiyacım var!
Kendimi daha değerli ve önemli hissetmek istiyorum!
Anne oldum, işi bıraktım ama evden çalışmak istiyorum, ne yapabilirim?
Yıllar önce iyi bir üniversiteden mezun oldum ama hiç çalışmadım, şimdi iş hayatına başlamaya korkuyorum!
İş arıyorum, bulamıyorum, acaba yanlış bir şey mi yapıyorum?
İşyerinde hep kendi işimi yaptığımı hayal ediyorum, ama nasıl yapacağımı bilmiyorum!

Bu ve benzeri soruları soran her kadına açık olan konferans Kadıköy Belediyesi’nin katkılarıyla düzenlenmektedir. Ücretsizdir. 

Yer: Kadıköy Belediyesi Kozyatağı Kültür Merkezi 

Bayar Caddesi Buket Sokak No:16/1 34742 Kozyatağı/İstanbul  (Kozzy AVM yanı)  
 Tel: 0216. 658.00.15

Banu Tozluyurt:  İktisat Fakültesi mezunu, kurumlara Yönetim, Satış, İletişim ve  Kişisel Gelişim konularında eğitimler verip, danışmanlık yapmakta. Bireysel koçluk sertifikası sahibi, koçluk çalışmaları devam etmekte. Yayınlanmış 4 kitabı mevcut. 9 yıldır hayata dair yazılarını paylaştığı bloğu var. STET, Sınır Tanımayan Ebeveynler Topluluğu Derneği’nde Başkan Yardımcısı. Evli, 1 kız çocuğu annesi.

11 Mayıs 2014 Pazar

Ülker Çocuk Sinema Şenliği

Bu perşembe Elif'le Ülker'in bu yıl 7.sini düzenlediği muhteşem bir sosyal sorumluluk projesi olan "Ülker Çocuk Sinema Şenliği"nin davetlisi olarak "Karlar Ülkesi"ni izledik.



Kuzum elinde mısırı filmin başlamasını bekliyor. (Salonda hiç yer yoktu. Komşumuz da mısır almaya gitti)

Filmi beklerken Sabri Ülker Gıda Araştırma Enstitüsü Vakfı'nın çocuklar için "beslenme" temalı şarkısını izledik-dinledik.

Çok beğendik.

Filmin çıkışında bizi bu abla ve abi uğurladı.



Filmden çıkan her kuzuya bu paketlerden hediye ettiler.



Peki bu proje benim için ne ifade etti: 

Belki 7 yıldır pek çok kez reklamlarını duyduk.

Ücretsiz sinema etkinliği olarak düşündük.

Evet ücretsiz sinema etkinliği.

Ama aslında daha da fazlası.

O uzun kuyrukta sadece çocuklar yoktu.

Pek çok anne de vardı.

Bazısı ilk defa sinemaya gelmişti.

Belki maddi imkanlar, belki yaşam şartları nedeniyle.

Bu annelerin ve çocukların yüzünde o heyecanı gördüm.

Bu nedenle bu projeyi tebrik etmek istiyorum.

Bazen insanları mutlu etmek için çözüm o kadar kolay ki.

Ülker sadece onların sinemaya gitmesini sağladı.

Ama ben inanıyorum ki o anne-çocukların hayatında - hayallerinde farklı pencerelerde açıldı.

Çıkışta verilen o mini paketler çocukların neşesine neşe kattı.

(İçinde süt, kek, çikolata, sakız, bisküvi vardı)

Herkesin sanata ve hayallere daha kolay ulaşması dileğiyle


Sevgiler,

Çiğdem

İçerik: http://www.sorananne.com/
Bir boomads advertorial içeriğidir.