31 Mayıs 2013 Cuma

ÇOCUKLARDA İŞTAH SORUNU


Sağlıklı bir bebeğin ilk yıl altı, onu izleyen her yıl iki kilo alması normal!!!!!





Kimi anneler bebeğinin yememesinden şikayet ederken kimileri de kalori kısıtlamasına gidiyor. Böyle olunca ideal kilo kavramı, bebeklerde dahi önem kazanıyor.

İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim üyesi Doç. Dr. Muazzez Garipağaoğlu, okul öncesi çocuklarda günlük alması gereken kalori miktarının “1000 + (yaş x 100)” formülüyle hesaplandığını söylüyor. Doç. Dr. Garipağaoğlu, iştahsız çocukların beslenmesinde günlük alınması gereken besinler ve miktarları hakkında aşağıdaki soruları cevaplamış:

Bir yaş üstündeki çocuklarda iştahsızlığın görülme sıklığı nedir?
Her üç çocuktan birinde görülüyor. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yaygın bir sorun. Okul öncesi dönemde sık rastlanıyor.
Tipik davranışları nasıldır?
Bir lokmayı yarım gün ağızlarında tutabilirler. Hatta ağzındaki yemekle uyuyup onunla kalkan bebekler, çocuklar biliyorum. Yemek zamanları çılgın gibidirler, savaş halinde geçer. Yemeği istemez, yutmaz, eliyle iter, döker, saçar, kusar, yemekleri blender’dan geçirilmiş şekilde yemek ister. Yemeği ancak televizyon karşısında, çizgi film izleyerek veya balkondan dışarıyı seyrederek, “uçak, geliyor, kuş geliyor” diye kandırılarak yiyebilirler. Ama farkına varmadan yemek yemiş olurlar.
Peki, bu kadar sık görülen sorunun nedenleri nedir?
Çocuk duygusal birikimini önce beslenmeye yansıtır. Annenin işe gitmesi, onu özlemesi gibi nedenlerle sorunun kaynağı psikolojik olabileceği gibi annelerin aşırı koruyucu tavrı, titiz ve seçici olması beslenme sorunlarına neden olabiliyor. Bu sorun çocukta yatağına kaçırmasına kadar gidebilen başka sorunları beraberinde getirebiliyor. Ayrıca kendisi sebze yemeyen ama çocuğunun sebze yemesini bekleyen anneler bu sorunun sebeplerinden.
Annelerin hatası nedir?
Okul öncesi dönemde çocuklar duygularını ifade edemez. Bu kişiliğin geliştiği bir dönemdir. Çocuklar hep “Ben, ben” der. “Ben yiyeceğim”, “Ben giyeceğim” der. Anneler ise hep bu ‘ben’i bastırırlar. Bebeklere verilen o bulamaç şeklindeki, bisküvinin, sütün, pekmezin, fındığın ezildiği kahvaltının, bebeklik besinlerinin, bir yaş civarında sonlandırılması lazım. Ama anneler bebeklerinin yemeyeceğini ya da az yiyeceğini düşünerek sabah kahvaltısını hala ezmeye, yemeklerini blender’dan geçirmeye devam eder. Muhallebiye, biberona son vermez. Halbuki çocuk artık değişik lezzetler istiyordur. Ekşiyi ve acıyı ortalama 9 - 12 aylarda denemeye başlamalıdırlar.



1 - 3 yaş arasındaki bir bebek günde ortalama kaç kalori almalı?
Okul öncesi çocuklarda “1000 + (yaş x 100)” formülüyle günlük alması gereken kalori miktarı hesaplanır. Örneğin 2 yaşındaki bir çocuk 1200 kalori alacak demektir bu. Ama bu hesaplamada 200 kalori fazla ya da eksik olabilir. Günlük protein alımında miktar olarak kilo başına 1.5 - 2 gram yeterlidir. Kalsiyum ihtiyacı ise 600 miligramla karşılanabilir.
Her yıl kaç kilo almalılar?
Bir çocuk diyelim ki 3- 3.5 kilo doğdu. Altıncı ayında doğum kilosunun iki katına, yaşında doğum kilosunun 3 katına ulaşır. Yani bir yaşında 10 kilo artı eksi bir kilo normaldir. İlk bir yıl 6 kilo alması ideal. Sonraki yıllarda, okul öncesi dönemde, her yıl ortalama iki kilo alır. Daha fazla kilo alırsa mesela 3 kilo alırsa bu çok olur. Boyu da her yıl 6- 8 santimetre uzar. 5 santim uzuyorsa kısa kalıyor demektir.
**Midesini sıvıyla doldurmasın
Yemek saatlerine yakın ve yemekle birlikte meyve suyu, su vermeyin. Midesi şişince yemek yemez. Yemekte çorba varsa 1/4 kase koyun. Ya da yemeğe çorbayla başlamayın. Mümkünse katı yemeğini yemesine özen gösterin. Bütün içecekleri eğer biberonla içiyorsa bardakla değiştirin. Böylelikle aldığı sıvı miktarını azaltabilirsiniz.
**İştahsız çocuğa seçenek sunmayın
Öyle anneler var ki “Ne isterse onu yapıyorum ama yemiyor” diyor. Özetle çocuğa seçenek sunmak çözüm getirmiyor. Bir evde bir mönü olur, bütün ev halkı bunu yer. Üç yaşındaki bir çocuk; bir yemek kaşığı kuru fasulye, bir yemek kaşığı pilav, bir yemek kaşığı yoğurt ve 2-3 kaşık salata yiyebilir. Çocuk çok seçenek sunduğunuzda sizi sömürmeye devam eder. Çünkü o yememekte kararlıdır.



Besinlerin enerji içeriği nasıl artırılır?

ÖRNEK 1
1 su bardağı süt 125 kalori, 6 gram protein içerir.
1 su bardağı muzlu süt 175 kalori, 6 gram protein içerir.
1 su bardağı muzlu - ballı süt 225 kalori, 6 gram protein içerir
1 kase dondurma 225 kalori 6 gram protein içerir.
(1 küçük boy muz 50 kalori, 1 tatlı kaşığı bal 50 kaloridir)
ÖRNEK 1
1 su bardağı süt 125 kalori, 6 gram protein içerir.
1 su bardağı muzlu süt 175 kalori, 6 gram protein içerir.
1 su bardağı muzlu - ballı süt 225 kalori, 6 gram protein içerir
1 kase dondurma 225 kalori 6 gram protein içerir.
(1 küçük boy muz 50 kalori, 1 tatlı kaşığı bal 50 kaloridir)

Çocuk ağzına bİr şey götürüyorsa katı gıdaya geçebilir.

Emekleyen çocuk yerde ne bulursa ağzına atar geveler. Bunu yapan çocuğa yemekleri artık ezme, süzme şeklinde vermemek lazım. Bu çocuk artık nörolojik gelişimini tamamlamıştır ve eline geçeni ağzına götürüp diliyle çevirip yutuyordur. Dişi çıkmasa bile katı besinlere geçilmelidir. Besin eline verilmeli, parmaklarını çatal gibi kullanması sağlanmalıdır. Ama genelde anneler, çocuğu mama sandalyesinde ya da koltuğun bir köşesine sıkıştırarak aynı yemekleri, aynı lezzetleri zorla yediriyor. Çeşitlilik yok, dolayısıyla çocuk çok sıkılıyor ve beslenme sorunu başlıyor.

Anneye “Kuru fasulye, bulgur ver” diyoruz “Gaz yapar” diyor. “Meyve ver” diyoruz “Boğazına takılır” diyor. “Sarmısaklı yoğurtlu mantı ver” diyoruz, “Acı gelir” diyor. Halbuki çok güzel yer hatta iştahını bile açar.

Ne zaman endişe etmeli?

Çocuğun gelişimi normal seyrinde giderken son üç ayda büyüme eğrisi aşağıda kalıyorsa, kansızlık gibi bir sağlık sorunu varsa o zaman çocuktaki iştahsızlık ve yeme sorunundan endişe edilmeli ve ciddiye alınmalı.

DOĞUM VE DOĞUM SONRASI DÖNEMİ RAHAT GEÇİRMEK İÇİN; HAMİLE KURSU



Hamilelik kursları gerek anne gerekse baba açısında doğuma hazırlıkta büyük yarar sağlamaktadır. Anne psikolojik ve fiziksel olarak doğuma hazırlanırken baba da onun yanında olarak kendini bu serüvene hazırlar. Hamilelik dönemi bayanların fiziksel ve psikolojik değişimler yaşadıkları zor bir dönemdir. Anne adaylarının gerek kendisi ve gerekse bebekle ilgili kaygıları, doğum ve sonrasında yetersizlik korkusu bazen hamilelik döneminin endişe ve sıkıntılarla dolu geçmesine neden olmaktadır.
Hamilelik Kursu’nun amacı; hamilelik süreci, doğum ve bebek bakımı gibi konularda katılımcıları bilinçlendirerek kaygılardan uzak mutlu bir hamilelik ve sağlıklı bir doğum dönemi geçirmelerini sağlamaktır. Hamilelik Kursu’nda hamileliğin oluşumundan, hamilelik süresince dikkat edilmesi gereken hususlara, gebelikte vücudunuzda oluşacak değişiklikler doğum sürecine ve hamilelik sonrası anne-bebek sağlığına kadar bilinmesi gereken tüm konular, uzmanlar tarafından anlatılır. Günümüzde, geleceğin anne babalarının çocuklarıyla ilişkilerine alışmasını ve yeni rollerini benimsemesini kolaylaştıracak ve destekleyecek hamilelik kurslarına talep artmaktadır. Bu tip kurslar talepleri karşılamak için içeriklerini zenginleştirerek “doğuma ve anne-baba olmaya hazırlanmak” konularında destek vermekteler. Doğuma hazırlık kursunda anne adayları istediği takdirde programa eşleri ile katılabilirler. Bu tip kurslarda hamileliğinizin birinci üç aylık döneminde bir başlangıç görüşmesi yapılır. Bir ebe veya doktor eşliğinde, durumun gözden geçirilmesi şeklinde yapılan bu görüşmede, ihtiyaçlar belirlenir ve buna uygun düzenlemeler yapılır. Doğum öncesi hazırlıklar ikinci üç aylık dönemde başlayabilir. Bireysel veya grup çalışmasını tercih etmiş olabilirsiniz. Doğumun nerede olacağı veya kimin yaptıracağı da önemli değildir. Bu tip çalışmalarda önemli olan yaratılan güven atmosferidir. Baba adayı da bu çalışmalara dahil edilebilir. Özellikle nefes alma egzersizlerinde baba adayının desteğine gerek duyulmaktadır. Her bir ders önemlidir. Derslerde çeşitli konular tartışılır: Hamilelik, vücudunuz, nefes alma egzersizleri, farklı duruşlar, vs. Uzmanımız orada bulunarak bebeğinizin günlük yaşamı ile ilgili soruları yanıtlar: Tuvalet ve beslenme vb. Ayrıca, programda rahat bir hamilelik dönemi ve sonrasında rahat bir doğum için yapılabilecek fiziksel aktiviteler (egzersiz uygulamaları) uygulamalı olarak gösterilir.
Hamilelik kursunun önemi
Her doğum çok özel bir durumdur ve nasıl gelişeceği önceden bilinemez. Ama doğuma çok iyi hazırlanmak mümkündür. Tavsiyemiz: bir doğum hazırlık kursuna katılınız!
Doğuma iyi hazırlanmış bir anne adayı bebeğini genelde daha kolay dünyaya getirir. Bu yüzden doğum hazırlık kurslarının sunduğu avantajlardan siz de mutlaka faydalanın. Bir doğum hazırlık kursu sizi hem bedenen hem zihnen doğuma hazırlayacaktır. Böyle bir kurs sizi yeni ‘‘mesleğinize’’, anneliğe yaklaştıracak. Bu kurs da emzirmeyi ve bebek bakımını öğrenebilirsiniz; ayrıca hayatınızdaki değişiklikler de sürpriz olmaktan çıkacaktır

Tetra Pak ve Migros’tan interaktif Çevre Günü aktivitesi


Migros ve Tetra Pak, MMM Bahçeşehir Migros ve MMM Kartal Atalar Migros 

mağazalarında gerçekleştirilecek ‘Küçük Şeyler Doğayı Yeniler’ çevre etkinliği ile 5 

interaktif eğitimler 1 – 9 Haziran tarihleri boyunca, her gün 12:00– 18:00 saatleri 

arasında katılıma açık olarak verilecek.






Tüm dünyada yüz milyonlarca insanın günlük gereksinimlerini karşılayan güvenli, yenilikçi ve çevreci ürünler sağlayan Tetra Pak, çevre bilincine ve geri dönüşüm konusuna vurgu yapmak için Migros ile birlikte Dünya Çevre Günü’nü çeşitli aktivitelerle kutluyor.
Tetra Pak’ın çevre ve özellikle de geri dönüşüm bilincini artırmak için 2004’ten beri ilköğretim okullarında yürüttüğü, 2011 yılında da içeriğini yenilediği ‘Küçük Şeyler Doğayı Yeniler’ eğitimleri 2 yıldır Migros mağazalarında öğrencilerle buluşuyor. Uygulamalı eğitimlerde küçük çaba ve dokunuşlarla doğanın nasıl korunabileceği gösteriliyor.
Migros’un MMM Bahçehir ve MMM Kartal Atalar’daki  mağazalarında yapılacak ‘Küçük Şeyler Doğayı Yeniler’ çevre etkinliği ile çocuklara geri dönüşüm konusu animasyon karakterleri ile anlatılacak.

Kaşif Arı ve Yaprak’la geri dönüşüm macerası

Eğitimlerde geri dönüşüm bu projeye özel yaratılan iki kahraman Kaşif Arı ve Yaprak ile anlatılıyor. Uygulamalar sırasında çocuklar sürpriz hediyeler de kazanacak.
Etkinlik alanına kurulan geri dönüşüm seti ile hem çocuklar hem de Migros müşterileri süt ve meyve sularının karton ambalajlarını geri dönüştürerek, kendi kâğıtlarını üretebilecek.
Dünya Çevre Günü kutlamaları kapsamında, MMM Bahçeşehir Migros ve MMM Kartal Atalar Migros mağazalarının içerisinde de geri dönüşümün önemini vurgulayan mesajlar verilecek. 

Migros’a gelen müşteriler getirdikleri ambalaj atıklarını mağaza içinde yer alan geri dönüşüm
 kioskuna bırakabilecekler. Migros Grubu ilk kez mağazalarında 2010 yılında dev­reye aldığı
 Geri Dönüşüm Kiosk’u ile müşterilerinin, geri dönüşüme katkıda bu­lunmak amacıyla getirdikleri 
kağıt, metal, cam, plastik, pil ve boş ambalaj malzemelerini bu kioskların ilgili bölümlerine atılıp, geri dönüşüme kazandırılmasına aracılık ediyor. Çevreci kiosklardan bugüne kadar 8 milyon adet atık toplandı.


‘50 binin üzerinde öğrenciyi eğittik’


Tetra Pak Büyük Ortadoğu Bölgesi Geri Dönüşüm Teknik Yöneticisi ve Tetra Pak Türkiye ve Kafkaslar Çevre Müdürü Ferid Ekmekcioğlu  ‘Küçük Şeyler Doğayı Yeniler’ projesi sayesinde çocuklara geri dönüşümü ve önemini uygulamalı olarak anlattıklarını söyledi. Migros ile yaptıkları işbirliği ile bu eğitimleri okul dışına da taşıdıklarını ifade eden Ekmekcioğlu, “Projemizde iki çizgi karakter var; Kaşif ve Yaprak… Bu iki sevimli arı, çocukların çevreye ve geri dönüşüme yönelik merak ettiği sorulara yine çocukların anlayacağı bir dille yanıt veriyor. Eğitim içeriğinde enerji ve su tasarrufuna dikkat edilmesi; yenilenebilir kaynakların ve bunlardan üretilmiş malzemelerin kullanımına öncelik verilmesi; ambalaj atıklarının değerli bir hammadde olduğunu ve bunların yaş atıklardan ayrı toplanması konuları ayrıntılı olarak anlatılıyor. Eğitimlerimizde uzman eğitmenlerle çalışıyoruz. Okullara geri dönüşümü uygulamalı olarak anlatabileceğimiz geri dönüşüm setini kuruyoruz. Çocuklar içtikleri meyve suyu veya süt kutusunu öğretmenleriyle birlikte kâğıda dönüştürüyor. Projemizle bugüne kadar bir milyonun üzerinde öğrenciye ulaştık” dedi.

30 Mayıs 2013 Perşembe

70 ÜNLÜ İSİMDEN 70 LEZZET TARİFİ, PRİL’DEN YILDIZ DOLU TANITIM DAVETİ…


Henkel’in bulaşık deterjanlarındaki öncü markası Pril, sadece tertemiz bulaşıklar için değil, yiyecek hazırlarken de hanımların yanında olduğunu göstermek üzere başarılı iş kadını Ayşe Kucuroğlu ile birlikte lezzet dolu bir kek kitabı hazırladı. Türkiye’nin ünlü 70 ismi, birbirinden orijinal ve leziz kek tarifleriyle kitaba katkı sağladı. Pril ayrıca, bu kek kitabı ile hastalıkla mücadele eden çocukların dileklerini yerine getirmek için çalışmalar yürüten Bir Dilek Tut Derneği (Make-A-Wish®)’ne destek olmayı da amaçladı. Bu nedenle “Ünlülerin Mutfağından Bu Kekler Bir Dilek İçin” adı verilen kitabın tanıtım daveti, Ayşe Kucuroğlu’nun sahibi olduğu Happily Ever After’da gerçekleşti. Davete, kitapta tarifleri bulunan birçok ünlü ismin yanı sıra Bir Dilek Tut Derneği’nin Genel Müdürü Nihan Özhüsrev de katılırken, yine Ayşe Kucuroğlu tarafından kitapta yer alan tariflerden hazırlanan keklerin tadımı da yapıldı. Organizasyonda Henkel Çamaşır ve Ev Bakım Ürünleri Pazarlama Direktörü Didem Şekerel Erdoğan da bir konuşma yaptı 
Pril ile lezzet dolu, pırıl pırıl sofralar... 



Pril, “Ünlülerin Mutfağından Bu Kekler Bir Dilek İçin” kitabıyla hanımlara lezzet tarifleri verirken, Pril Multi Perfect Jel ile de bulaşıkta kusursuz temizliğin formülünü sunuyor. Tarafsız laboratuvar araştırmaları sonucunda en iyi jel olduğu kanıtlanan Pril Multi-Perfect Jel; formülünün içindeki aktif yağ çözücüler sayesinde zorlu yağları bile kolaylıkla çıkarıp mükemmel sonuçlar sunuyor. Ayrıca kalıntı bırakmıyor, desenleri koruyor ve bardakları çizmiyor. İki bölmesi olan ilk ve tek sıvı bulaşık makinesi deterjanı Pril Multi-Perfect Jel, tuz ve parlatıcı kullanmaya gerek kalmadan bulaşıkları ışıldayan temizlikle tanıştırıyor. En değerli bulaşıklarınızda bile güvenle kullanabileceğiniz Pril Multi-Perfect Jel ile içiniz rahat, bulaşıklarınız ise tertemiz oluyor.

70 ünlüden birbirinden leziz tarifler...




Pril’in sponsorluğunda hazırlanan kek kitabında ülkemizin değerli isimlerinin kek tarifleri yer alıyor:  Kitap, Ayşe Kucuroğlu’nun yanı sıra Ahu Orakçıoğlu, Ajda Pekkan, Aslı Şen, Ayşe Arman, Ayşe Boyner, Ayşe Tolga, Ayşegül Dinçkök, Begüm Şen, Berna Sağlam Naipoğlu, Beyhan Bağış, Burcu Kara, Burcu Esmersoy, Carole Hakko, Çağla Şikel, Çiçek Güney, Demet Kutluay, Deniz Akkaya, Deniz Berdan, Deniz Pulaş Akkartal, Derin Mermerci, Derya Baykal, Didem Soydan, Didem Yazgan Alemdar, Dilara Koçak, Ebru Şallı Tan, Eda Taşpınar, Elif Edes Tapan, Elif Gönlüm, Emina Sandal, Esra Dinçkök, Esra Oflaz Güvenkaya, Etel Baler, Ezgi Kramer, Fatoş Sarıgül, Feryal Gülman, Fulya Terim, Gamze Saraçoğlu, Gül Gölge Saygı, Işıl Reçber, İnci Türkay, Neşe Erberk, Nil Karaibrahimgil, Nina Bulgurlu Lodrik, Özge Ulusoy, Özlem Güsar, Özlem Süer, Özlem Yıldız, Pınar Altuğ Atacan, Pınar Tezcan Özçapkın, Revna Demirören, Ruken Mızraklı, Sanem Altan, Seda Sayan, Selin İmer, Sedef İybar, Selma Türkeş, Sibel Arna, Siren Ertan, Sitare Akdilek, Suzan Toplusoy, Şirin Ediger Bayülgen, Dr. Şirin Göker, Tanem Sivar, Tansa Mermerci Ekşioğlu, Tuba Belözoğlu, Tuba Ünsal, Tuluhan Tekelioğlu, Tuvana Büyükçınar, Zeynep Ilıcalı ve Zeynep Mutlu’nun kek tariflerinden oluşuyor.

DUYURU:TÜP BEBEK!!!




Önümüzdeki hafta başından itibaren Tüp Bebek ile ilgili yazıalr bloğumda paylaşmaya başlayacağım.. Şu an da özel bir hastanede Tüp Bebek Koordinatörü olarak görev almaktayım. Bu arada yaşadıklarım, aldığım eğitim ve deneyimlerimi paylaşmayı düşünüyorum.

Sizinde deneyimleriniz , sorularınız varsa bana ertugrul.esra@gmail.com e-mail atabilirsiniz. Buradan paylaşabilirim.Gerekirse çalıştığım hocalarımla paylaşıp mutlaka size geri dönerim...

Hatta Eylülden sonra ayda bir  tamamen ücretsiz olan sohbetler düzenleyeceğim. Anneler burada deneyimlerini paylaşabilecekleri gibi sorularını da sorabilecekler.Ücretsiz danışmanlık hizmeti vereceğiz. Ücret düşünmeden istediğinizi doktorlarımıza sorabileceksiniz.

BEBEĞİ EMMEYE ALIŞTIRMAK İÇİN BİRKAÇ ÖNERİ:



                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                      



*Bebeğinizi uyurken veya uykuya dalarken emzirmeye çalışın. Uyuturken göğsünüzü emzirecek gibi hazır da tutun ve uykuya geçince de emzirmeyi deneyin..

*Bebeğiniz için çeşitli emzirme pozisyonlarını deneyin. Siz ve bebeğiniz için en idealini bulmaya çalışın.. 

*Hareket halinde iken emzirmeyi deneyin.Bazen anneler yürürken , o hareket bebeğin hoşuna gidebiliyor.

*Bazen sessiz ortama emzirmek, emerken bebeğinizin dikkatini dağılmasını önleyeceği için bir alternatif olabilir. Sessiz, karanlık bir yerde yada dikkatin dağılmayacağı bir yerde emzirin.

*Bebeğinizle ten teması çok önemli. Bol bol ten tene vakit geçirmeye çalışın. Bunun için slingler çok iyi alternatiflerdir. Hem bebeğiniz sizin kokunuzu duyar, hem içinde emme denemeleri yapabilirsiniz.

*Birbirinize daha yakin olmak ve emzirme denemeleri için daha çok fırsat yaratmak amacıyla beraber uyuyun.

*Emzirirken olabildiğince üstünüzdeki kiyafetlerinizi çikarın, bebeği de minumum kıyafetle bırakın.

*Gün içinde özellikle akşamları banyo yaptırabilirsiniz.Sonrasında masaj yapıp bebeğiniz iyice rahatladıktan sonra emzirmeye çalışın.


29 Mayıs 2013 Çarşamba

ebebek Bebeklerin Dumansız Hava Sahasında Yaşama Hakkını Savunuyor

 
Türkiye’nin en büyük alışveriş platformu ebebek tüm şirketlere örnek olacak bir uygulama yürütüyor. Bebeklerin dumansız hava sahasında yaşama haklarını dikkat çeken bir şirket olan ebebek çalışanları özel hayatlarında dahi sigara içmiyor, sigarayı bırakmak isteyenlerin tüm masrafları karşılanarak uzman desteği almaları sağlanıyor.


Türkiye’nin en büyük alışveriş platformu ebebek, sigara konusunda önemli bir uygulama yürütüyor. Dünya Sigarasız Günü’nde konuyla ilgili açıklama yapan ebebek Genel Müdürü Halil Erdoğmuş konuyla ilgili yaptığı açıklamada, yaklaşık 450 çalışanın özel yaşamlarında dahi sigara içmediğini belirterek şunları söyledi: “ebebek çalışanlarının hiçbiri sigara içmediği gibi, işe alımlarda sigara da kriterlerimiz arasında yer alıyor. Bu uygulamayı başlattığımız 3-4 sene önce sigarayı bırakmak isteyen çalışanlarımıza da bu konuda yardımcı olarak ve tüm masraflarını üstlenerek uzman kontrolünde sigarayı bırakmalarına destek olduk.”
Bu uygulama başlandığında 12 çalışanın tedaviye gönderildiğini belirten Erdoğmuş, bu 12 kişiden 4 tanesinin hala ebebek’te çalıştığını da vurguladı.


ebebek Genel Müdürü Halil Erdoğmuş böyle bir uygulamaya neden karar verdiklerini de şu şekilde açıkladı: “Bunun başında mağazalarımızda alışverişe gelen anne adaylarının hamilelik dönemlerinde koku hassasiyetleri geliyor. İkinci olarak da sigaranın sağlığa olan zararları ve kendi sağlığını düşünen insanlarla çalışma kararı geliyor. Üçüncüsü ve en önemlisi de bebeklerin dumansız hava sahasında büyüme haklarını dikkat çeken bir şirket olmak istememiz.”

Erdoğmuş, ebebek’in bu uygulamasını öğrenen annelerin hayranlıklarını dile getirdiklerini de sözlerine ekledi. 


28 Mayıs 2013 Salı

ESRA ERTUĞRUL &ÇİĞDEM İNAN İLE DOĞUMA HAZIRLIK EĞİTİMİ






Arkadaşlar 9 Haziran da Çiğdem ile birlikte Doğuma Hazırlık eğitimim olacak. Kayıtlarımız devam ediyor.. Son 2 kişilik yerimiz kaldı. 


İlgilenirseniz detayları ;
 

Eğitim içeriği:


Hamilelik döneminde egzersiz yapmanın yararları
Bedeni ve zihni doğuma hazırlamak
Doğumun aşamaları
Doğum şekli ve doğum yeri hakkında karar verebilmek
Hamilelik döneminde ve doğum esnasında yardımcı olabilecek pozisyonlar, nefes teknikleri, Kegel egzersizi, perine masajı
Hamilelik süresince oluşan kaygıları azaltmak, doğum esnasında sancılar ile başa çıkabilmek için olumlama teknikleri
Doğum planı oluşturmak
Doğumla ilgili korkulardan kurtulmak
Doğuma giderken anne ve bebeğin valiz hazırlığı
Hastane uygulamaları hakkında bilgilendirme

09 Haziran 2013 saat 11:00-15:00  olacaktır.Ders öncesinde yoga yapılacağı için gelirken rahat kıyafet giymenizi rica ederiz.
Uzun bir eğitim olacaktır. Doğum hakkında tüm detaylar konuşulacaktır.
Eğtim ücreti: 150 TL
Eğitim yeri: Suadiye Beyaz Yoga www.beyazyoga.com buradan iletişim bilgilerine ulaşabilirsiniz.
Oturum 30- 40 dakikalık bir hamile yogası uygulaması ile başlayacaktır.
Bu eğitime hamileliğinde 13- 14. haftayı tamamlamış olan her anne adayı katılabilir. Eşinizle birlikte katılabilirsiniz.
Bu eğitim zamanı olmayan anne-babalar için .. 1 günde ortalama 5 saat süren doğum hakkında tüm detayların paylaşılacağı bir eğitim.. 

Katılmayı planlıyorsanız;
ertugrul.esra@gmail.com e-maille başvurabilirsiniz.

27 Mayıs 2013 Pazartesi

HAFTA HAFTA HAMİLELİK






Hamileliğinizi öğrendiğinizde yaklaşık olarak 4-5 haftalık olmak üzeredir. Âdetimiz geçtiğinde biz bunu fark ederiz. Bu zamana kadar anne adayında hiçbir değişiklik, fiziksel ve ruhsal olarak, olmamıştır. Hemen bir kadın doğum doktoruna giderek hamileliğinizi tespit ettirin
.
5. haftada erken gebelik belirtilerini hissedeceksiniz. Nedir bunlar?

 Memelerde dolgunluk ve hassasiyet, sürekli uyku hali ve halsizlik.  Uterusunuz büyüdüğü için mesane kapasiteniz azalacak. O nedenle sık tuvalete gitme ihtiyacınız olacaktır. Doktorunuz vajinal ultrasonla gebelik kesesini uterus içinde size gösterecektir.6.haftada hala fazla bir belirti yok diye endişelenebilirsiniz. Ama üzülmeyin içeride bir fabrika var ve hayal bile edemeyeceğiniz kadar hızlı çalışıyor. Bu haftalarda çoğu kadında sabah mide bulantıları olabilir. Yemek kokularına tahammülünüz hiç olmayabilir. Eşinizin çok sevdiğiniz parfümü bile siz iğrenç gelebilir. Bunun sebebi gebelik hormonları beyniniz de bulantı merkezini uyarmasıdır. Sabah bulantınız varsa yataktan kalkmadan evvel kraker, kızarmış ekmek yiyebilirsiniz. Bu sizi rahatlatacaktır.

Hamileliğinizin 10. haftasında bebeğinizin organ gelişimi tamamlanmıştır. Gebeliğinizin geri kalanında organların olgunlaşması olacaktır. Bu dönemde anne adaylarında duygu dalgalanmaları olacaktır. Bu çok normal bir durumdur..

Hamileliğinizin 13.haftasında artık 1.trimester bittiği haftadır. Düşük ihtimali büyük ölçüde azalmıştır. Gebeliğinizin erken bulguları hemen hemen azalmıştır. BU DÖNEMDE FAZLA YORULMAMAK VE MÜMKÜN OLDUĞUNCA DİNLENMEK GEREKİR. RAHİM BÜYÜDÜKÇE GERİLİR VE ETRAFINI ÇEVRELEYEN VE KENDİSİNİ YERİNDE TUTAN ZARLARI DA GERER. 
Bu hafif kasık ağrısı şeklinde algılanabilir. Round ligaman ağrısı olarak adlandırılan bu durum gelip geçicidir. Her şeyi etkileyen hormonlar cilttede değişikliklere neden olabilir. Özellikle yüz ve boyunda lekelenmeler olabilir. Buna gebelik maskesi ya da chloas adı verilir. Bu geçici bir durumdur. Bu zaman içerisinde dışarıya özellikle de güneşin olduğu zamanlarda koruyucu içeren nemlendiriciler kullanılmalıdır. Artık karnınız büyümeye başlamıştır. Eski kıyafetleriniz dar geliyordur.
Şimdi kendiniz için alışverişin zamanı.....


Gebeliğinizin en rahat zamanı olan ikinci trimestere girdiniz. Artık bebeğiniz tamamen insan görünümündedir. Ultrasonla bakıldığında size el salladığını göreceksiniz. Evet,  bebeğiniz size el sallayacak. Gerçi bu tamamen bir refleks...Size ilk defa merhaba demesi hoş değil mi? Bebeğinizin artık herkesten farklı olan parmak izi var....Şu an kendisi 25 gram ve 10 santimetre .Bu arada artık dışarıdan bakıldığında sizin gebe olduğunuz belli....Pek çok kadında bulantı hissi ortadan kalktığı için daha enerjik hissedebilirler ...Gebeliğinizin bu döneminde ortadan kalkan cinsel dürtüleriniz eski haline gelir. Doktorunuz size özel bir şey demediyse gebelikte cinsellik yasak değil....

Hamileleiğin 15.haftasında bebeğinizin saçı çıkıyor. İkinci önemli haberde bebeğininiz parmağını emmeye başladı.16.haftadabebeğiniz hıçkırmaya başlıyor. Bu bebeğinizin solunumuna başladığının işaretidir. Ayrıca bebeğiniz ışığa tepki verebilir. Bu hafta her açıdan önemlidir. Anne-babanın en çok merak ettiği bebeğinin cinsiyeti bu hafta belli oluyor. Yine bu hafta down tarama testinin yapıldığı zamandır. Bu test için 16–20 en ideal haftadır. Tecrübeli anne adayları bebeğinin ilk hareketini de bu hafta hissedebilirler. Ama ilk gebelikse o zaman 20. haftaya civarında bunu hissedebilirler.18.hafta 36 yaşının üstündeki annelerde amniyosentezin yapıldığı zamandır.

 20. hafta. Tebrik ederiz siz gebeliğinizin artık yarısı bitti....Bu hafta da bebeğin koku, tat, işitme ,görme ve dokunma duyuları iyice aktif olmaya başlar. FETUS SIK SIK GÖZ KIRPAR. KALP ATIMLARI HIZLANIR. Bebeğinizin hareketlerini rahatça hissedebilirsiniz, artık. Saatte en az 2 kere hareket etmelidir. Ancak bu sayı gerçekte çok fazladır. Fakat anne adayları güçlü olanları hissedebilir.

21.haftadabebeğinizin kalbi, kanı çok daha etkili pompalamaya başlamıştır. Bu da sizin dolaşımınızdaki kan miktarını arttırmış olup, bu nedenle tüm gün ayakta olan gebelerde ayaklarda ve ayak bileklerinde akşama doğru ödem oluşur. Bu çok normal bir durum olup, gün içerisinde kendinizi dinlendirmeniz iyi olacaktır. Bu nedenle bu dönemde bol bol su içmek çok yararlı olacaktır. Hafta da bir kere tansiyonunuzu ölçtürmekte fayda vardır. KARIN BOŞLUĞU İÇERİNDE BÜYÜYEN UTERUS DİĞER ORGANLARLA BERABER DİYAFRAGMANIZI DA SIKIŞTIRACAĞI İÇİN NEFES NEFESE KALMA SORUNU YAŞAYABİLİRSİNİZ. Bu hatadan sonra doktorunuz size demir başlayacaktır.

22.haftadabebeğinizle konuşabilir. Ona müzik dinletebilirsiniz.. Karnınızın büyümesine bağlı olarak bel kavisiniz de içeri doğru genişlediğinden vücudunuzun denge merkezi değişmiştir. Bünyeniz bu hıza uyumunda zorlanabilirsiniz. Bu nedenle evde tek başınayken duş almamalısınız. Denge sorunundan dolayı artık bu haftadan itibaren topuklu ayakkabılarınıza veda ediniz. Daha çok ortopedik ayakkabılar giyiniz. Bu haftalarda bacak kramplarınız olabilir. Bu nedenle de kalsiyum ve magnezyum almanızı isteyebilir doktorunuz. Kramp girdiğinde eşinizden size masaj yapmasını isteyebilirsiniz. Bu haftalarda en güzel şey de bebeğinizin hareketlerini eşinizin de hissedecek olmasıdır. Hatta bu hareketler dışarıdan bakıldığında da görülebilinir. Bunun sebebi amniyon sıvısının fazla olması yani bebeğinizin hareket etmesi için bol bol yeri olduğudur.

24.haftadagebelik diyabetinin varlığını tespit etmek için 50 gram şeker yükleme testi yapılır. Sonucuna göre diyet verilir.

25. haftadabüyüyen rahimin bası yapması ve dolaşımınızın bozulması nedeniyle her yeriniz ağrıyabilir. Bu gibi durumlarda soğuk tatbik iyi gelebilir. Hala bebeğinize isim bulamadıysanız artık tam vakti....

26. haftadabirden bire karnınızda durup dururken karnınızda bir sertleşme hissedebilirsiniz. Bunlar normal olup Braxton-Hicks olarak adlandırılan kasılmalardır. ERKEN DOĞUMDA BU KASILMALAR SÜREKLİ VE BELİRGİN ARALIKLLARDADIR.  Eşiniz, elinin ayasını uterusunuzun tam tepe noktasına yerleştirerek beklemeli. Bu haftada uterusun tepe noktası göbek deliğinin yaklaşık 5 santimetre yukarısındadır. Eşiniz 20 dakika bu şekilde bekleyerek bu kasılmaların varlığını ve sıklığını değerlendirebilir. Bu işlemi sizde yapabilirsiniz fakat objektif olmaz.

27.haftadabebeğiniz yaklaşık 25 santimetre ve 1000 gramdır. Bu dönemde sizin uyku probleminiz olabilir. Özellikle yattığınız zaman nefes darlığı problemi yaşayabilirsiniz. Daha rahat olabilmek için yastık sayısını arttırabilirsiniz. Bu haftalarda kan basıncınıza dikkat etmelisiniz. Bunun için her hafta bir kere düzenli tansiyonunuzu almalısınız.

 Artık gebeliğinizin 3.trimesterine giriyorsunuz. Rahiminizin büyüklüğü neredeyse kaburgalarınıza kadar gelecek. Bu haftalarda bacaklarınızdaki varisler artacak ve şişmeler olacaktır. Yine hemoroid probleminiz varsa o artacaktır. Kan uyuşmazlığı varsa bu doktorunuza mutlaka bildirilmelidir. Bu haftada bebeğinizle rahatça konuşabilirsiniz, o artık sizin sesinizi tanıyor....

31.haftadabebeğiniz hızla büyümeye devam ediyor. Özellikle de kemikleri. O nedenle bu haftalarda her zamankinden çok kalsiyuma ihtiyacınız olacaktır.. Bu nedenle süt ve ürünlerini oldukça çok tüketmelisiniz. Bebeğiniz iyice büyüdüğü için alan artık daralmıştır. o nedenle bebeğinizin tüm hareketlerini hissedeceksiniz.

32. haftadan sonra doktorunuz sizi atık 2 haftada bir görmek isteyecektir. Bu artık doğumun yaklaştığını gösterir. Erken doğumla ilgili belirtileri mutlaka öğrenmelisiniz. Sindirim sistemiyle ilgili sorunlarınız iyice artar. Bunun için lifli yiyecekleri sık sık ve azar azar yemelisiniz. Sıvı alımını arttırmalısınız.

Hamileliğinizin 35.haftasındahalsizlik ve yorgunluk hissi pek çok hamile kadının şikâyetidir. Uyuma güçlüğü, kilo artışı ve buna bağlı olarak hareket yeteneğinde azalma sorun yaşamanıza neden olacaktır. Bu dönemde cinsel isteksizlikte yaşayabilirsiniz. Eşinizin sizi daha anlayışla karşılaması gerekmektedir. Ayrıca bu dönemde doğum ve ona ait korkulardır. Eşinizin ve doktorunuzun yaklaşımı son derece önemlidir. Dünyada binlerce kadın doğum yaptığını ve bunların sadece az bir kısmında sorun yaşadığını aklınızdan çıkarmayı

Hamileliğinizin 37.haftası,mutlu sona sadece 4 hafta kaldı (eğer sezeyan ile doğaracaksanız 2 hafta)Bebek ise hemen hemen hazır. Doğum kanalına girmesi an meselesi. Hamileliğinizin başında gördüğünüz o ufacık canlı artık tam anlamıyla yaklaşık 2750 gram ağırlığında bir insan yavrusu. Bu haftalarda kilo alışınız çok hızlı olabilir. Doktorunuz vajinadan kültür alıp grup B Strepkok  enfeksiyonu taşıyıp- taşımadığınıza bakabilir. Bu haftalarda karnınızın üst kısmında bir boşluk rahatlama hissedebilirsiniz. Bu bebeğin doğum kanalına girdiğini belirtir ve angajman olarak adlandırılır.
MİDENİZ RAHATLAR, İŞTAHINIZ AÇILABİLİR. BENZER ŞEKİLDE AKCİĞERLERİNİZDE BASKI OLMADIĞINDAN SOLUK ALIP VERMENİZ KOLAYLAŞIR. iDRARA ÇIKMANIZ ANGAJMANDAN SONRA DAHA DA SIKLAŞIR, AYNI HAMİLELİĞİNİZİN BAŞINDAKİ GİBİ.

Hamileliğinizin 38. haftasında artık gebeliğinizin ve bebeğinizin miadını doldurmuş olarak kabul edilir. Bu haftaya kadar rahim ağzınız ve onun rahim içine bağlayan kanal sümüksü bir tıkaçla doldurulmaktadır. Bu mukus tıkacın amacı rahminizin ve bebeğinizi vajinadan gelecek mikrop ve enfeksiyonlara karşı korumaktır. Bu mukusun vajinadan gelmesi doğumun belirtilerinden biridir. ve halk arasında '' nişan gelmesi'' olarak adlandırılır. Nişan doğumdan birkaç hafta önce gelebileceği gibi birkaç saat öncede gelebilir.

Hamileliğinizin 39. haftası: Eğer planlı sezeryan olacaksanız bu hafta güvenli bir şekilde doğumunuzu yapabilirsiniz. Bazı durumlarda normal doğum planlanan gebelerde doktorunuz suni sancı vererek doğumunuzu gerçekleştirebilir. bu haftada bacaklarınıza elektrik çarpıyormuş gibi hissedebilirsiniz. Bunun nedeni bebeğiniz hareket ederken ve pelvis içinde yerleşirken rahimin etrafındaki sinirlere dokunmasıdır. Eşiniz sizinle doğuma girmeyecekse onu ikne etmeye çalışın. 40.haftada bebeğinize oksijen taşıyan ve besin maddesi taşıyan göbek kordonunun uzunluğu yaklaşık 50 kalınlığı ise 1,3 santimetredir. Bebeğiniz 3000 gramın üzerindedir ve rahimin büyük bir kısmını doldurur. Son haftada amniyon zarı her an açılabilir ve sularınız gelebilir. Bazen bardaktan boşalırcasına bazen de çok yavaş olabilir.

  MİKTARI NE OLURSA OLSUN MUTLAKA DOKTORUNUZU ARAMALI VE HASTANEYE GİTMELİSİNİZ.



 41.HAFTADA HALEN DOĞUM YAPMADIYSANIZ artık iyice sıkılmaya ve sabırsızlanmaya başlamışsınızdır. Siz herhangi bir ağrı hissetmeseniz de rahim ağzındaki açıklık ve incelme artmaya başlar. Açıklık 10 santimetre olduğunda doğumun ilk evresi başlamıştır. Daha sonra ikinci evre başlar ve bebeğiniz dünyaya ve size merhaba der. Vajinal doğumda kafa doğduktan hemen sonra doktorunuz bebeğinizin ağzını siler ve ilk ağlaması odada yankılanmaya başlar. Bu aşamada daha göbek kordonu kesilmeden bebeğinizin kucağına verilmesi ilk temasın daha sıcak yaşanmasını 

25 Mayıs 2013 Cumartesi

Johnson’s baby yağ ile neme doyun!



Güzelliğin en önemli göstergelerinden biri de güzel, ipeksi ve parıldayan bir cilttir. Güzel cildin en önemli sırlarından biri ise düzenli olarak, her banyodan sonra ıslak cilde uygulanan Johnson’s baby yağ.
Bebeksi yumuşaklıkta bir  cilde kavuşmak Johnson’s baby yağ ile hiç de zor değil...
Islak cilde uygulandığında kuru cilde uygulanan pek çok krem ve losyona göre, cilde 10 kata kadar daha fazla nemi hapseden Johnson’s baby yağ, 3 kolay adımda bebeklerinki gibi ipeksi yumuşaklıkta, ışıldayan bir cilt kazandırır.  İşte bebek cildi yumuşaklığında bir cilt için günlük bakım rutinine rahatça eklenecek 3 kolay adım;

1) ISLAN
2) YAĞLAN - Kurulanmadan ıslak cilt üzerine uygulayın
3) KURULAN - Cildinizin ıslaklığını havlu ile nazikçe alın
Bayanların  70 yılı aşkın bir süredir cildini nemlendirmek için kullandıkları Johnson’s baby yağ’ın, etkisi ilk kullanımdan itibaren hissedilir.

Cilt Kuruluğu ile başa çıkmak için 10 Kat Daha Fazla Nem
Farkında olmadan her gün sürekli karşılaştığımız  koşullar cilt bariyerimizi zedeleyerek cildimizi kurutur:  Özellikle sıcak su ile yapılan banyo, ciltteki doğal yağları yok eder.  Günlük program içinde işe, okula veya sokağa çıkılmasını gerektiren yerlere doğru yolculuk yaparken, şehrin kiri ve havası gözenekleri tıkar.  Gün boyu bulunulan kapalı mekanlarda ise gerek ısıtma ve gerekse havalandırma cilt bariyerine zarar verir.  Her gün tekrarlanan bu savaş sonunda cilt bariyeri gitgide daha fazla zarar görür ve kurur.  Bu nedenle günlük olarak cildi nemlendirmek gerekir.  Johnson’s baby yağ sadece 3 kolay adımda, 10 kata kadar daha nemli bir cilde kavuşturur.


Annelerin hem bebekleri hem kendileri için güvenle kullandıkları Johnson’s baby yağ, ülkemizde, Johnson’s baby Yağ (klasik),  Johnson’s baby Bedtime yağ, Johnson’s  baby Aloe Veralı, Johnson’s  baby Papatya Özlü  ve Sprey Yağ’(klasik sprey) dan oluşan çeşitleriyle  mükemmel bebek cildi yumuşaklığına ulaşmak isteyenler için satışa sunuluyor.


Bebeksi cilt güzelliğinin sırrı Johnson’s Baby yağ’den hayatı kolaylaştıran ipuçları:

·         Johnson’s baby yağ ıslak cilde uygulandığında kuru cilde uygulanan pek çok krem ve losyona göre, cilde 10 kata kadar daha fazla nemi hapseder. Ciltteki bebeksi yumuşaklık ve parlaklık ilk günden itibaren farkedilir.
·         Yara bandını acısız çıkartmaya yardımcı olur.  Johnson’s baby yağı bandı çıkartmadan önce bandın kenarına uygulayın, yapışkanı yumuşatan Johnson’s baby yağ, bandın kolayca çıkmasını sağlar.
·         Manikür – pedikür suyuna az miktarda damlatılan Johnson’s baby yağ, el ve ayaklardaki ölü derilerin yumuşamasına yardımcı olur, işlemi kolaylaştırır.
·         Johnson’s baby yağ, hamilelik süresince gerginleşen karın bölgesinin esnek ve yumuşak kalmasını sağlar.
·         Düzenli uygulandığında 10 kata kadar cildi nemlendiren Johnson’s baby yağ, cildin esnekliğini artırır; hızlı kilo alıp verme ile ciltte oluşabilecek çatlaklara karşı önlem olarak  kullanılabilir.

24 Mayıs 2013 Cuma

ÇOCUK DOĞURMA-BİR SEVGİ İŞİ: DOĞUM SÜRECİNE GİRİŞ!!!






Bebeğiniz, rahiminizin içinde geliştiği o aylar boyunca , kendisini yumuşacık kucaklayan, yatıştıran ve barındıran zar duvarının yakınlığı ve sıcaklığı içinde rahat etti. Bebeğiniz, girdap gibi dönen suların nazik uyarımını hissetti ve bedeninizin hafifi hareketleriyle duruldu. Konuşurken ve birlikte oynarken ona verdiğiniz sevgiyi duydu ve hissetti.
Doğum, hayatın rahim içindeki bu güvenli, emin dönemini ani bir biçimde sonlandıracak. Doğum anında , bebeğiniz o serbest dünyasından çıkıp yepyeni bir deneyimler dizisinin içine girecek.
Bebeğinizin dünyaya doğru yola alırken hissettikleri, onun geçişini kolaylaştırmaya yardımcı olabilecek bir sürü duyunun çarpışması olabilir. Bu deneyim, bebeğinize, onun bütün hayatını, kişiliğini ve ruhunu etkileyecek bir doğum hatırası bırakabilir.
bebek kendi başına aldığı o ilk nefesle irkilir, tenini yalayıp geçen havayı hisseder ve bedeninden koruyucu verniksi ovarak çıkaran kumaş parçasının sertliğine öfkelenir.
Doğumu yaşama biçiminiz ile bebeğinizin içine doğduğu atmosfer, onu taşırken sağladığınız sevginin ve özenin aynısını sunmalıdır.Doğumun gidişatını ve biçimini, bebeğinizi bekleyen karşılamanın gerçekten bir sevgi işi olmasını sağlayacak şekilde planlayıp yöneterek bebeğinizin yeni çevresine ilk uyumunun mümkün olduğunca nazik olmasını sağlayabiliriz.
Doğumunuz sırasında ortam , şimdi hamileliğinizi çevreleyen aynı gevşemiş güvenin yanı sıra doğumunuzun ilk aşamasında hakim olacak olan sakinlik ve huzurla da dolu olmalıdır.Doğum atmosferi, bir insan olarak bebeğinizin nefsini inkar eden ölçüsüz telaştan, hantal bir ''düzenleme''den , gereksiz tıbbi personelden, parlak ışıklardan ve özensiz , hatta bazen zorlu işlemlerden arınmış olmalıdır. Amigo tavrıyla size ''it , it, it'' ve ''ıkınmaya devam et; bunu yapabilirsin!'' diyen yüksek ve aceleci sesler olmamalıdır.
Günümüzde filmler ve televizyon programları doğumu gülünç veya travmatik bir biçimde gösteriyorlar; iki türlü de olsa gerekmiyor. Doğum ortamı, bir ibadet yeri gibi, aynı saygıya ve sakinliğe sahip olamlıdır. İster görkemli ister mütevazi olsun, her bir bebeğin doğumunun çevresindeki davranış ve iletişim kuralları derin bir saygı tutumu içinde yürütülmelidir.

Kaynak:Hypno Brirthing Mongan Yöntemi