27 Kasım 2012 Salı

Doğum yöntemine nasıl karar vermeli?


Doğum zamanı yaklaştıkça, verilmesi gereken en önemli kararlardan biri de doğum için hangi tekniğin doğru olacağıdır. Bünyeniz kadar psikolojiinizi de yakından ilgilendiren bu konuyla ilgili doğum bilgileri edinmeli ve en doğru kararı verebilmek için iyi değerlendirmelisiniz. Genellikle 18 - 36 yaş aralığında olan ve ilk doğumunu yapacak annelerin normal doğum yapabilme ihtimali yüksektir. Ama daha genç ya da daha ileri yaşlarda olan anneler için bu seçenek risklidir. 

İçinizdeki sesi dinlemenin yanı sıra doktorunuza da danışarak, en ideal doğum yöntemini belirlemelisiniz.

Normal doğum nedir, nasıldır?

• Gerekli şartlar yerine geldiğinde doğumun vajinal yolla ve normal koşullarda gerçekleşmesine denir.

• Zamanı geldiğinde gerçek doğum kasılmaları başlar. Önceleri seyrek olsalar da düzenli aralıklarla gelen ağrılar, giderek daha sık, daha uzun süreli ve daha şiddetli olmaya başlar.

• Belli bir standartı olmasa da, saatte bir gelen ve 15 - 20 saniye kadar süren düzenli ağrılar başladığında doktorunuzla temasa geçmeniz gerekir.

• Normal doğumlar kendiliğinden olabildiği gibi, vakum veya forseps gibi müdahaleler de gerektirebilir.

• Doğumun birinci evresinde, ağrıların başlamasından hemen sonra serviks açılır. Açılma uzunluğu 10 cm'e kadar çıkar.

• Doğumun ikinci evresinin başlaması için serviksin tam olarak açılması gerekir. Bebeğin dışarı çıkmasına kadar süren bu 2. evrede, şiddetli ve düzenli kasılmalarla itilen bebek, incelen serviksten kolaylıkla geçer ve vajinaya ulaşır.

• Doğumun üçüncü ve son evresi, bebeğin dışarı çıkmasıyla başlar ve plasentanın dışarı çıkmasıyla son bulur. Bebek tamamen dışarı alındığında, plasenta ile bağlantı sağlayan göbek kordonu kesilerek anneden ayrılır.

• Genel olarak doğum ortalama 14 - 15 saat sürer ama daha kısa sürmesi de mümkündür.

Suni Sancı Nedir ?

• Zamanı geldiğinde başlaması gereken sancılar her şeyin uygun olmasına rağmen başlamadığında ya da var olan kasılmaları desteklemek gerektiğinde kullanılır.

• Anneye serumla ‘oksitosin’ hormonu verilir. Bu hormon annede suni kasılmalar başlatır.

• Oksitosin, normal şartlarda beynin ‘hipofiz’ denilen bölgesinden salgılanır ve rahimde kasılmalar yaratmak dışında, sütün memeden dışarı atılmasını sağlar.

• Suni sancı ile oluşan kasılmalar, doğal kasılmalardan daha sık, daha düzenli ve daha şiddetli olur.

• Uygulanan bu tekniğe rağmen yine de doğum ilerlemezse sezaryene geçilir.

Epiyozlu doğum nedir, nasıldır?

• Normal doğum sırasında bebeğin doğumunu kolaylaştırmak ve doğumda oluşabilecek yırtıkları önlemek için çıkış bölgesinin kesilmesidir.

• Doğumda bölgeyi genişletmek için kesilir ve doğum sonrasında yeniden dikilir.

• Bu kesiğe epizyotomi denir ve bebeğin çok daha kolay çıkabilmesini sağlar.

• Gerekmediği sürece yapılmaz ama bölgenin anatomik yapısının bozulma riski varsa bölgeyi korumak amacıyla uygulanır.

• Operasyon sırasında lokal anestezi uygulandığı için ağrı duyulmaz.

Forsepsle veya vakumla doğum nedir, nasıldır?

• Bebeğin kulak çevresinden geçerek başını tamamen kavrayan, metal alete 'forseps' denir.

• Çan şeklindeki metal başlığı bebeğin başına yaslayarak, vakumla dışarı doğru çekilmesine ise vakumla doğum denir.

• Normal doğumların %10'unda doktorlar, doğuma yardımcı olması için forseps veya vakum kullanmayı tercih edebilir.

• Bebeğiniz sıkıntı belirtileri gösteriyorsa veya doğum kanalında sıkışırsa ya da siz yeterince hızlı itemiyorsanız, bu aletler bebeğinizin hayatını kurtarmaya yardımcı olur.

• Bu tür sıkıntılı durumlarda eğer sezaryen olmak istemiyorsanız, bu teknikler normal doğum yapabilmenizi sağlar.

• Genel olarak anne için vakum daha az travmatik olurken, bebek içinse forseps daha az risklidir.

• Bebek açısından kalıcı ve tehlikeli riskler taşımaması için, her iki yöntem de usulüne göre uygulanmalıdır.

Sezaryen nedir, nasıldır ?

• Sezaryen bir operasyon olduğu için, operasyona ilişkin genel riskleri de taşır. Bu yüzden prensip olarak ilk seçeneğin normal doğum olması gerekir.

• Bebeğin rahim içindeki durumu önemlidir. Anne veya bebeği tehdit eden ve beklenmeyen herhangi bir durumda sezaryen gerekli olabilir.

• Günümüzde çoğunlukla ilk doğumlarda ya da bebeğin baş bölgesinden gelmemesi gibi pozisyonlarda sezaryen tercih edilir.

• Tıbbi gereklilikler yüzünden, zorunlu olarak sezaryenin seçilmesi de söz konusu olabilir. Bu gereklilikler hamileliğin son dönemlerine doğru netleşir ve sezaryen planlı bir şekilde gerçekleştirilir.

• Seyrek olarak, normal doğum sırasında gelişebilecek acil durumlarda da sezaryene geçilebilir.

• Sezaryene başlamadan önce hazırlıklar konusunda anne bilgilendirilmelidir.

• Tüm hazırlıklar tamamlandıktan sonra epidural anestezi ya da Spinal anestezi ile anne acıya karşı duyarsızlaştırılır ve karın bölgesinin alt kısmından yaklaşık 8 - 9 cm’lik, yatay bir kesi yapılır.

• Karın duvarı açılır ve kesik derinleştirilerek tüm karın katları açıldıktan sonra rahim duvarına gelinir.

• Ardından bebeği anne karnında besleyen ‘plasenta’ rahmin içinden çıkartılır ve bebek uygun şekilde kesikten dışarı alınır.

• Normal doğumda olduğu gibi sezaryende de göbek kordonu kesilir. Plasenta rahmin içinden alınır.

• Annenin karın içi temizlenir, kanayan yerler kontrol edilir, varsa müdahale edilir ve karın duvarı tekrar anatomisine uygun olarak dikilir.

• Son olarak cilde estetik dikiş yapılır. Ameliyat ortalama 30 - 35 dakika sürer. Ardından anne 10 - 15 dakikalık gözlemin ardından doğum servisine gönderilir.

Suda doğum nedir?

• Annenin 35 - 37 derecede sıcak suyla dolu bir havuzda gerçekleştiği alternatif bir doğum tekniğidir.

• Doğum sırasında sıcak suyun gevşetici etkisinden yararlanılır. Sıcak su, doğal sancılanma sürecinin başlamasına yardımcı olur ve anneye herhangi bir ilaç, ağrı kesici veya suni sancı verilmez.

• Su, vücudu rahatlatan endorfin hormonunun salgılanmasını kolaylaştırarak doğum gerilimini azaltır.

• Doğum başladıktan sonra bebeğin kalp atışları ve annenin tansiyon ölçümleri yapılır.

• Bebek, anne rahminde de suda olduğu için bir su ortamından başka bir su ortamına rahatlıkla geçer ve şoka uğramaz.

• Doğum gerçekleştikten sonra anne normal doğum masasına alınır ve kanama kontrolü yapılır.

• İlk kez doğum yapan annelere ve riskli gebelik grubundakilere önerilmez. Ayrıca HIV, hepatit ve aktif genital enfeksiyonu olan anneler, daha önce sezaryenle doğum yapan veya çok kilolu olan anneler, bebeğin ters gelmesi, çoğul gebelik, bebeğin 4 kilonun üstünde olması, erken doğum, annenin; astım, kalp, şeker veya yüksek tansiyon gibi hastalıklarının olması, su kesesinde sorun olması gibi durumlarda suda doğum yapılamaz.

SEVGİLİ DORUK'UN ANNESİ ÖZLEM'İN ANKET / RÖPORTAJIMA VERDİĞİ CEVAPLAR:))


Küçük Prensim

*Nasıl bir hamilelik geçirdiniz? Hamile iken kaç kilo aldınız, kilolarınızı nasıl verdiniz?

İlk gördüğümde o kadar küçük ve bana ihtiyacı vardı ki... 8 aylık doğdu oğlum bu arada. Acıma, merhamet, sorumlulukla karışık
duygular. Sonrada hergün katlanarak büyüyen bir sevgi. İlk doğduğunda çok sevdiğinizi düşünüyorsunuz ama sonra zaman geçtikce
aslında hergün daha fazla sevdiğinizi hissedip şaşırıyorsunuz resmen. 

Yaşamınız çocuğunuzdan sonra nasıl değişti?
İyi yönlerde de değişimler oldu, olumsuz yönlerde de... ne olursa olsun, hiçbir şey için değişmeyeceğiniz değişimler bunlar...

-- 

*Çocuğunuzla ile 1 gününüz nasıl geçiyor?

Kreşe gitmediği günler sabah kahvaltı, oyun, dışarı çıkıp park yada alışveriş, uyku, oyun, akşam yemeği, oyun ve yatma şeklinde. Oyunlar zaman zaman beraber zaman zaman onu yanlız bırakarak.

*Anne olmak sizi nasıl değiştirdi?

Her sorana söylediğim gibi; daha fazla empati yapan biri oldum. daha iyimser ve sakin. En önemlisi zamanı çok kıymetli biri oldum artık.

*Kendiniz nasıl bir anne olarak görüyorsunuz? Korumacı mı, rahat mı?

Tek biri diyemem. Bazen çok korumacı, bazen çok rahat bazen ikiside değil. Olaylara durumlara göre değişen bir anne tipiyim sanırım.

*Anne olduktan sonra işinize devam ettiniz mi? Devam ettiyseniz zor oldu mu sizin için?

2 yaşına kadar devam ettim. Şu anda oğlumla birlikteyim hep ve bundan çok memnunum. Ama çalışırken de çalışmadan kaynaklanan zorlanmaların hiç olmadı açıkcası. Hem rahat bir işyerim olması, hem gündüzleri eşimin bakıyor olması beni hiç zorlamadı.

*Bloğunuzda annelik yazıları yazmak mı sizi mutlu ediyor?

Annelik yazıları hiç yazmıyorum. Oğlumun hatırlamasını istediğim şeyleri yazıyorum. Annelik yazmayı da okumayı da sevmiyorum açıkcası.

*Bebek ürünleri satın alırken ne gibi noktalara dikkat ediyorsunuz?

Bebek ürünleri almıyorum ama kendimiz içinde oğlum içinde olsun ucuz olsun alayım dedigim birşey olmaz. Kaliteli bulduğum şeyleri almayı severim ve öyle mutlu olurum.

*Evde beslenme ve sağlık konularındaki tutumunuz nasıl?
Ben et yemiyorum. Ama evde et yemesi gereken küçük bir adam ve et obur bir adam var. Bence beslenme anneleri en çok zorlayan ve taviz verdikleri konu. Tabiki sağlıklı şeyler yemeye ve yedirmeye çalışıyoruz ama zaman zaman çok çaresiz ve seçeneksiz kaldığımız zamanlar olduğunda katı olamayabiliyorum.
*Bebeğinize anne sütü verebildiniz mi? Ne kadar süre verdiniz?
19,5 ay dolu dolu emzirebildim.

Özlem Zeynep Karasu -



TEŞEKKÜRLER:)) 

SEVGİLİ ELİF KALKAN'IN ANKET / RÖPORTAJIMA VERDİĞİ CEVAPLAR:))


*Nasıl bir hamilelik geçirdiniz? Hamile iken kaç kilo aldınız, kilolarınızı nasıl verdiniz?
Rahat bir süreçti, çalışıyordum ve 5 yaşında bir oğlum daha vardı ama koşturmayı sevdiğim için zorlanmadım Tek sorun 40 haftanın sonunu beklemek oldu Bebek çok sabırlı çıktı  ben de çok şiştim.  18 kilo aldım. 8 ayda 16 kilo gitti sadece koşturma ve emzirme sayesinde..
*Bebeğinizi ilk kucağınıza aldığınızda neler hissettiniz?
Bebek sahibi olmanın ne harika bri şey olduğunu ve bebekleri ne kadar çok sevdiğimi…
*Bebeğiniz şimdi kaç yaşında?
8,5 aylık
*Yaşamınız çocuğunuzdan sonra nasıl değişti?
İkinci çocuk hayata daha da bağlanmamı ve ilk oğluma karşı daha hassas olmamı sağladı. Evime, aileme daha çok düştüm.
*Çocuğunuzla ile 1 gününüz nasıl geçiyor?
İşe başlamadan önce: sabah 6-7 kalkış, kahvaltı oyun, (müzik, dans kitap) uyku ve uyku sonrası yemekten sonra park saatimiz Sonra abimiz eve gelir oyunlara birlikte devam. Gün içinde bol bol emzirme…  İşe başlamam ile bu rutin değişti tabi…
*Anne olmak sizi nasıl değiştirdi?
Daha yumuşak, merhametli, sakin ve sabırlı yaptı. 
*Kendiniz nasıl bir anne olarak görüyorsunuz? Korumacı mı, rahat mı?
Ortaya karışık. Yerine ve duruma göre korumacı ama çocuklarıma özgürlük ve bağımsızlık vermekten hoşlanırım.
*Anne olduktan sonra işinize devam ettiniz mi? Devam ettiyseniz zor oldu mu sizin için?
Evet. Çok keyifle. İşe dönmek zor oldu. İlk çocuğumda çok rahat dönmüştüm. Ama ikinci bebekte daha fazla bağımlılık hissettim. Yaşın getirdiği bir şey olduğunu düşünüyorum. Bir de başka bebeğim olmayacağı için bu bebeği doyasıya yaşamak istiyorum dedim kendi kendime ama yine de çalışmadan duramadım.
*Bloğunuzda annelik yazıları yazmak mı sizi mutlu ediyor?
Blogum yok.
*Bebek ürünleri satın alırken ne gibi noktalara dikkat ediyorsunuz?
Kimyasal katkısı olmasın ya da çok az olsun. Güvenilir /bildiğim dah aönce kullandğım markaları tercih ediorum genellikle. Alerjen özelliği az  olmalı. 
*Evde beslenme ve sağlık konularındaki tutumunuz nasıl? Özellikle çocuğunuzu beslenmesiyle ilgili konularda özel bir yaklaşımınız var mı?
Yemek yemeye zorlamam ama ıvır zıvır alternatiflerini minimum sunarım. Eve ıvır zıvır almayız, dışarıda arada sırada kaçamaklarımz olur. Dışarıda yediğimiz bir dondurma hem bir motivasyon aracı hem de yeri geldi mi kutlama olabiliyor. Evde dengeli besleniyoruz. 
*Bebeğinize anne sütü verebildiniz mi? Ne kadar süre verdiniz?
İlk 6 ay sadece annesütü. 6. Aydan beri ek gıda + anne sütü.
Anne sütünün önemi ve değerine tüm kalbimle inanıyorum. Emzirmek hayatta yaşadığım en güzel deneyimlerden biri.

ELİF KALKAN 

Sorularıma cevap verdiğiniz çok teşekkür ederim.

SEVGİLİ BAŞAK SEBAT'IN ANKET/ RÖPORTAJIMA VERDİĞİ CEVAPLAR:))


*Nasıl bir hamilelik geçirdiniz? Hamile iken kaç kilo aldınız, kilolarınızı nasıl verdiniz?
İlk 3 ay mide bulantısı ile geçti ama ilaçla alarak yemek yiyebildim. Diğer aylar rahat bir hamilelik geçirdim. 16 kilo aldım hamileliğimde. Hala kilo veremedim sadece 6 kilo verdim.

*Bebeğinizi ilk kucağınıza aldığınızda neler hissettiniz?
40+2 de dogum yaptım. Normal dogum beklerken kontrol için gittiğim hastanede sezeryana alındım ve yaşadığım şoklardan dolayı  bebeğimi kucagıma aldığımda pek bir şey anlamadım.Hatta anneme bir daha dogum yapmam dedim. Nezaman kızımla ilgilenmeye başladım 2.cocuga karar verdim.

*Bebeğiniz şimdi kaç yaşında?
2 aylık
*Yaşamınız çocuğunuzdan sonra nasıl değişti?
Suan için pek bir şey anlamıyorum sadece uykusuzum. Ama anneme sunu söyledim seni daha iyi anladım.
*Çocuğunuzla ile 1 gününüz nasıl geçiyor?
Kızım ufak oldugu için emzirme alt değiştirme ve uyutma ile geçiyor. Tabi uyutabilirsem uyuyor,uyumazsa konusarak oyun oynayarak vakit geçiriyoruz.
*Anne olmak sizi nasıl değiştirdi?
Korumacı,detaycı,takıntılı 
*Kendiniz nasıl bir anne olarak görüyorsunuz? Korumacı mı, rahat mı?
Bazen rahat bazen takıntılı neden niçin ama bazen de rahat davranıyorum. Ruh halime göre değişiyor.
*Anne olduktan sonra işinize devam ettiniz mi? Devam ettiyseniz zor oldu mu sizin için?
Yurtdısında yasadıgım için çalısmıyorum ama Türkiye’de olsaydım kesinlikle calısırdım.
*Bloğunuzda annelik yazıları yazmak mı sizi mutlu ediyor?
*Bebek ürünleri satın alırken ne gibi noktalara dikkat ediyorsunuz?
Kaliteli ürünler olması,kullanışlı olması,sağlık acısından iyi olması.
*Evde beslenme ve sağlık konularındaki tutumunuz nasıl? Özellikle çocuğunuzu beslenmesiyle ilgili konularda özel bir yaklaşımınız var mı?
Ben kendimde saglıklı bir şekilde beslendiğim için kızım da aynı şekilde beslenmesi önemli


*Bebeğinize anne sütü verebildiniz mi? Ne kadar süre verdiniz?
Suan 2 aylık verebiliyorum hedefim 1 yaşına kadar vermek.

Adı-soyadınız, varsa bloğunuzun linkini ve e-mai adresinizi de eklerseniz çok memnun olurum.
Basak Sebat
Sorularıma cevap verdiğiniz çok teşekkür ederim.