4 Ocak 2012 Çarşamba

PİŞİK DEYİP GEÇMEYİN!!

Bebeklerde en sık görülen cilt problemi pişik ile ilgili bilgi veren Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzman Dr. Ahmet İncioğlu, ilerlemesi halinde ciddi enfeksiyonlara dönüşebilecek pişiğin önemsenmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
Pişik, bebeklerin vücudunun idrar ve dışkıyla temas eden tek bölgesi olan bezli bölgede cilt tahrişi olarak başlar. Pişiğin en sık gözlemlendiği yaş aralığı 0-18 ay arasıdır. Özellikle 6 ay sonrası tamamlayıcı beslenme dönemine başlandığında pişik daha fazla ortaya çıkar. Pişik oluşan cilt; kuru, kabuklu, kızarık veya kanayan görüntüde olabilir. Oluştuktan sonra iyileşme süresi
1 ila 10 gün arasında değişebilmektedir. Bu süre zarfında bebekte pişikli bölgenin acıması ve sızlamasından kaynaklı huzursuzluk ve alt temizliği esnasında rahatsızlık gözlemlenir.

Pişiği önemsemek gereklidir.

Bazı bebekler pişiğe diğerlerine oranla daha eğilimlidirler.

Bebek derisinin yetişkin derisinden daha ince olması, ayrıca bezli bölgenin kapalı ve nemli olması cildin iltihaplanmaya ve bölgesel enfeksiyonlara açık olma riskini ortaya çıkartır.
Pişik, bebeğin duyduğu acının ve huzursuzluğun yanı sıra ilerlemesi ve üzerine mantar gibi başka enfeksiyonların eklenmesi ile daha ciddi bir hale gelebilir.

Pişiği nasıl azaltabilir veya iyileştirebilirsiniz?

Bebeğin altı kirlenir kirlenmez hemen değiştirilmelidir. Bu bölgedeki cildin temizliğinde dışkı atıklarını tam olarak temizleyebilmek için sadece su dışında yağsı atıkları da temizlemek için losyon içeren bir ıslak mendil ile bölge temizlenebilir.

Özellikle oluşmuş pişiklerin iyileşmesini sağlamak için o bölgeye cilt onarımını hızlandırıcı maddeler sürülmelidir. Çinko Oksit cilt epitelizasyonu yani cildin yeniden yapılandırılmasını sağladığı kanıtlanmış bir maddedir. Pişik için %40 oranında Çinko Oksit içeren maksimum güçlü bir pişik önleyici krem her alt değişiminde uygulanmalıdır.

Pişik önleyici krem, cildin üzerinde koruyucu bir bariyer görevi görmesini sağlayacak ve idrar ile dışkının cilde zarar vermesini önleyecektir. Ayrıca tahriş olmuş bölgede cildin yeniden yapılanmasını sağlamak için yine bazı pişik önleyici kremlerde bulunan Cod Liver Oil (morino balığı karaciğer yağı) içeriği faydalı olacaktır.

Pişiği hiç oluşmadan nasıl önleyebilirsiniz?

Pişiği önlemenin en önemli yolu bebeğin cildini mümkün olduğunca kuru ve temiz tutmaktır.

Bebeğin bezini sık sık değiştirin ve süper emici bezler kullanın.

Bebeğin altını temizlerken cildi tahriş etmeyecek, alkolsüz ve yumuşak ürünler kullanın.

Her alt değişiminde bariyer özelliği yüksek; çinko oksit, cod liver oil veya vazelin içeren pişik önleyici krem kullanın.

Bebeğin mümkün olduğunca bezsiz gezmesine, böylece cildin havalanmasına özen gösterin.

Doğru ölçülerde bebek bezi kullanın ve bezi çok sıkı bağlamayın.

Önlemlere rağmen devam eden veya ağırlaşan durumlarda doktorunuza başvurun.

GEBELİKTE 3 AYLIK PERİYOTLARDA BEBEK GELİŞİMİ


1. TRİMESTERDE..

Bebeğin kalbi ilk 20 günde oluşup, 21. veya 22. günlerde atmaya başlar.
8. haftanın sonunda bebek, çenesini açabilir, dilini oynatabilir, hıçkırabilir, avcunu kısmen kapatabilir ve ayak parmaklarını esnetebilir.8. haftanın sonunda tüm organlar oluşmuş veyerlerine yerleşmiş olur.
9. haftanın sonunda bebeğin cinsiyeti bariz bir şekilede belli olur.
Emmek , yutmak , nefes almak gibi daha ileri düzey hareketler 10. ve 12. haftalar arasında gerçekleşir ve bu dönemde bebeğin ağzında minik dişler çıkar.
Dördüncü ayın üçüncü haftasında eller tamamen oluşmuş ve tutma kabiliyetini geliştirmiş olur.Ayaklar tekme atabilir.
Bebek 7,5-8 cm uzunluğa ve 28 gr ağırlığına erişir. Ses telleri tamamne gelişmiş olduğu için ''sessizce'' ağlayabilir.

2. TRİMESTERDE:

13. haftanın sonunda bebek , baş parmağını ağzına götürebilir.
Ağız, bacaklar, dizler ve dirsekler devamlı hareket halindedir.
Kalp gelişimini tamamlar ve dakikada 140 kere çarpmaya başlar.
16. haftanın sonunda 14 cm uzuznluğunda ve 170 gr ağırlığına erişen bebeğin kaşları, kirpikleri ve ince ince saçları oluşmaya başlar.
Bu noktadan itibaren bebek, saatte 50 kere ya da daha fazla hareket eder.
16 haftanın sonunda bebeğin el tırnakları oluşmuştur.
20. haftanın sonunda bebek, annenin sesini duymaya ve ayırt etmeye başlar.
22. haftanın sonunda ciğerleri görevlerini yerine getirebilecek duruma gelen bebek nefes alabilir.Bu dönemde bebekler, ultarsonda görüntülendiklerinde parmaklarını emiyor olabilir.

3. TRİMESTER:

27. haftanın sonunda bebeğin gözleri açılmaya başlar.Bu dönemde bebek, saatte 10 kere hareket etmektedir.
30.haftanın  sonunda normal olarak bebeğin büyümesi duru ve baş, doğuma hazır olamk üzere aşağı iner.
31. haftanın sonunda bebeğin akciğerleri ve sindirim  sisitemi yeterince gelişmiş olur.
Bebeğin cildindeki kızarıklıkalr ve kırışıklıklar azalır, kemikleri sertleşir.
35. haftada bebeğin duyma kabiliyeti tamamen gelişmiş olur.Son üç  aylık dönemin sonunda bebek 3,5 kgr ağırlığına erişir.Artık pek çok bebeğin kafası 2,5 cm kadar uzuznlukta saçlara kaplı olacaktır.

kaynak: Prima Düntyası Annelik Rehberim

ANNE KARNINDAKİ BEBEĞİNİZLE İLETİŞİM KURMAK

Bebeğiniz doğmadan önce , anne karnındayken siz  farkında olmadan bebeğiniz hareket etmeye başladığında karnınızı okşuyor ve onunla konuşuyorsunuz. Sizi duyduğunu varsayıyorsunuz.Ama inanaın o sizi ve hissettikleriniz anlıyor.Sizin sesinizi duyduğu gibi etraftaki seslerin hatta yüksek voltajtaki ışığı farkedebiliyor.


32. haftadan sonra duyduğu sesleri hafızasına kaydetmekte. Bu sesleri duyduğunda sizin ne hissettiğinize bağlı olarak da doğduğunda tepki verecektir.

Onun için doğmadan önce anne - babanın bebekle konuşması, müzik dinletmesi bebeğiniz dünyaya geldiğinde bebeğin kendini güvende hissetmesine neden olacaktır. Tanımadığı bir dünyada bildiği bir ses olacaktır. O da bebeğinizin rahatlamasını ve kendini güvende hissetmesini sağlayacaktır.

Slingin Uzmanı SlingoMom

Rengarenk kozmetik sektöründe çalışırken bir gün ‘Bebek İstiyorum’ cümlesiyle uyananirem Erdilek tüm hayatının birdenvire değiştiğini ifade ediyor. Oğlu Koray'ın dünyaya gelişiyle birlikte uzmanlık alanı sadece çocuklar olan Erdilek; bebekli hayata dair her şei araştırdıktan sonta bir süre de “Bebek nerede ve nasıl taşınmalı?” sorusuna kafa yormuş.


Bu sorunun cevabını ararken bir annenin zamanının neden çok değerli olduğunu ve her dakikasını hem kendisi hem de bebeği için en verimli ve keyifli şekilde kullanması gerektiğini de öğrendiğini söyleyen İrem Erdilek; kendi markası SLINGO'nun kuruluş aşamasında şuna ikna olmuş; “Bebek, mümkün olduğunca anneye yakın ve güvenli şekilde taşınmalı. Üstelik anne bebeğini bu şekilde tam kalbinin üzerinde taşırken günlük işlerinin bir kısmını da yapabilmeli”

Bebeğini kucağından indirmeyen, doğduğu gün sling içine koyan, onunla koyun koyuna yaşayan, sling kullanıcılarının sayısının azlığını ve sling satılmadığını fark eden İrem Erdilek, kendi markasını yaratmış: SLINGO.

Babyslingo.com sitesinde sling satışı yaparken bir de blog açayım demiş ki kişisel bir marka haline gelen SlingoMOM ortaya çıkmış. Türkiye’nin en çok okulan aile bloglarından biri olan Slingomom.com’da annelik, bebek ve çocuklara dair bilgiler ve ürün yorumları paylaşan İrem Erdilek'in kendi tasarımı olan slingler hakkında geniş bilgi de bulunabiliyor..