17 Mart 2014 Pazartesi

EMZİRME AŞAMALARI


Doğumdan 4. Güne Kadar 

— Anne, Bebeğini Yakınında Tutmalı, Sıklıkla Emzirmeli
Doğumdan 4. güne kadar olan dönemde, emzirmenin nasıl bir süreç izlediğini görelim. Bu döneme ait temel bilgiler şunlardır:
Gerçekler:
Yenidoğan bebeğin midesi, bir bilye kadar küçüktür.
Doğumda, tam da bu mideyi dolduracak, yeterli miktarda süt vardır.
Memeler asla boş değildir.
Emzirme deneyimi başarılıysa bebekler, su ve formül süte ihtiyaç duymazlar.
Sık emzirmek, daha çok sütün gelmesini sağlar.
Sık emzirmek, memelerin şişmesini engeller
Bir anne, her koşulda ikiz, üçüz ve daha çok bebeği için yeterli süt üretir.
Anne, bebeğinin teninin, kendi teniyle temasta olmasına özen göstermeli. Böylelikle emzirme daha kolay olur ve daha çok süt üretimi gerçekleşir.
Çok emzirmeli.
Meme başı, ilk dakikalarda hassaslaşabilir, sonra iyileşir.
Bebek, huzursuzlaşırsa her bir memeyi bir kereden fazla emebilir.
Her gün 1 ila 2 ıslak ve dolu bez çıkmasını bekleyebilirsiniz.
İlk 4 güne kadar, bebeğin kilosunda, % 10'a varan azalma normaldir.
Bu dönem de yapılacaklar:
Uzanarak emzirme egzersizleri yapılır. Böylelikle anne bebeğini beslerken dinlenebilir.
Bebeğin, memeyi tam olarak, kahverengi kısmıyla beraber ağzına alması sağlanmalı. Anne, acı ya da ağrı hissederse, yardım isteyebilir.
Bebeğin her gün, en az 8 kez emmesi sağlanmalı. Arka arkaya emzirme yapılabilir. Gerekiyorsa, uyandırarak emzirilmeli.
Yardım İstemeyi Gerektirecek Bazı Sebepler:
Emzirme sürekli ya da çok acı veriyorsa.
Bebek, doğum kilosunun % 10'unundan daha çoğunu kaybettiyse.
Dördüncü Günden 6 Haftaya Kadar — Süt Üretiminin Düzenlenmesi
Bu, yoğun geçecek bir emzirme dönemidir. Dördüncü günden 6. haftaya kadar olan döneme ait gerçekler şunlardır:
Var olan durum:
Bebeğin midesi, 10. gün itibarıyla, bilye büyüklüğünden ping-pong topu büyüklüğüne ulaşır.
Çoğu bebek, günde 8 ila 12 kez anne sütü alır fakat bu öğünler belirli zamanlarda gerçekleşmez.
Bebekler, her öğünde tek bir memeyi emebilecekleri gibi her iki memeden de beslenmeye ihtiyaç duyabilirler.
Ne kadar çok emzirilirse o kadar çok süt oluşumu sağlanır
Çoğu anne 3. ya da 4. gün itibarıyla daha çok süt üretmeye başlar.
Boşaltılmış memeler daha hızlı süt üretirken, dolu memeler daha yavaş süt üretirler.
Bebeğin sadece emzirerek beslenmesi önemlidir. Emzik, su ve diğer sıvı gıdalardan uzak durulması önemlidir.
İlk günden 40. güne değin geçen dönemde, süt miktarı, yaklaşık 30 ml'den 900 ml'ye ulaşır.
Memeleriniz çok doluysa daha sık emzirilmeli ya da süt sağılmalı. Bu uygulama, annenin daha iyi hissetmesini sağlar.
Üçüncü ila beşinci günler arasında, bebeğin dolu bezleri önce yeşile sonra sarıya döner.
Bundan sonraki günler, 3-4 ya da daha fazla yeşil, dolu bez beklenir.
Beşinci gün itibarıyla 5-6 ya da daha fazla ıslak bez beklenir.
Bebek, ilk 2 hafta içinde doğum kilosuna ulaşmalıdır. Sonrasında, haftada en az 125 gr. ya da ayda en az 500 gr. kilo alması beklenir.
Bebeğin, emzirmenin hemen ardından yeniden emmek istemesi normaldir.
Çoğu bebek, günde bir kez, 4-5 saat aralıksız uyur. Bu, gece gerçekleşmeyebilir.

Bu dönemde yapılacaklar:Bebek ne zaman isterse o zaman emzirilmeli. Ağzı açık olarak kafasını sağa sola oynattığında ya da elini ağzına koyduğunda emzirme vaktinin geldiği anlaşılır.
Bebeğin huysuzlanmasını ya da ağlamasını beklememek gerekir. Kötü hissettiğinde onu beslemek daha zordur.
Anne, hem kendisini hem de bebeğini iyi hissettiren bir tutuş şekli kullanmalıdır.
Anne, emzirirken uyumayı öğrenmeye çalışabilir. Gün içinde bunun pratiğini yapabilir.
Emzirme acı veriyorsa, anne yardım isteyebilir. Bebeğin memeyi kapışındaki ufak bir değişiklik, annenin daha iyi hissetmesi için gereken tek şey olabilir.
Yardım İstemeyi Gerektirecek Bazı Sebepler:
Anne emzirirken acı hissediyorsa.
Bebek çok yavaş kilo alıyorsa.
Emzirme iyi gidiyor olsa bile şunlar yaşanıyor olabilir:
Aralıklarla bebeğin huzursuzlanması
Emzirmenin hemen ardından yeniden emmek istemesi
Daha sık beslenmek istemesi
Memelerinin dolu oldukları hissinini vermemesi
Bebeğin, daha az bir sıklıkla ya da daha kısa süreli emmesi
Gece, sıklıkla uyanması
Emdikten sonra biberon istemesi
Annenin, daha çok süt sağamaması
Memelerde akıntı olması da olmaması da mümkündür 
Anne, sadece kendi sütüyle besleyerek bebeğinin yeterli kilo aldığını gördüğünde yeterince sütü olduğunu görür.
6 Haftadan 6 Aylık Döneme Kadar — Emzirme Gittikçe Kolaylaşır
Artık, emzirme daha kolay ve daha hızlı gerçekleşir. Altıncı haftadan 6. aya kadar olan döneme ait gerçekler şunlardır:
Bu dönemde yapılacaklar:
Bebeğin midesi büyümüştür ve daha çok süt alır, bu sebeple daha seyrek beslenebilir.
İlk bakışta, çok sayıda emzirme yapılabilmesi, süt üretiminin düzenlendiği anlamına gelir.
Çoğu anne, çok süt üretimi halinde bile artık dolu memeden şikayet etmez.
Bebekler, altı aylıkken de, altı haftalıkken ihtiyaç duydukları süt miktarı kadar süte ihtiyaç duyarlar.
Bu dönemde, emzirerek besleme, biberonla beslemekten daha az zaman alır.
Emzirme iyi gidiyorsa, 6 aylık olana dek sadece annesinin sütüyle beslenmesi bebek için en iyisidir.
Var olan durum:
Bebekler, büyüdükçe daha hızlı beslenirler.
40 dakika emzirilen bebek, artık 10 ila 15 dakikada emmeyi bitiriyor olabilir.
Bu yaştaki bazı bebekler, az dışkılar fakat sağlıklı kilo almaya devam ederler.
Bebekler, bir şey duyduklarında ya da etraflarında hareket eden bir şeyler gördüklerinde memeyi çekebilirler.
Bebeğin, haftada 125 gr. ya da ayda 500 gr. kilo alması beklenilir.
Öğrenilecekler:
Bebeğin, doğru beslenme zamanını bileceğine güvenilmeli.
Anne, evinde ve diğer ortamlarda, insanlar arasındayken yapacağı emzirme alıştırmalarına, kendisini rahat hissedene dek devam etmeli.
Anne emzirme sırasında, boştaki koluyla diğer çocuğuna sarılabilir ya da kitap okuyabilir.
Yardım İstemeyi Gerektirecek Bazı Sebepler:
Emzirme acı veriyorsa.
Bebek, çok yavaş kilo alıyorsa.
Emzirme iyi gidiyor olsa bile şunlar yaşanıyor olabilir:
Aralıklarla bebeğin huzursuzlanması
Emzirmenin hemen ardından yeniden emmek istemesi
Daha sık beslenmek istemesi
Memelerinin dolu oldukları hissinini vermemesi
Bebeğin, daha az bir sıklıkla ya da daha kısa süreli emmesi
Gece, sıklıkla uyanması
Emdikten sonra biberon istemesi
Annenin, daha çok süt sağamaması
Memelerde akıntı olması da olmaması da mümkündür
Anne, sadece kendi sütüyle besleyerek bebeğinin yeterli kilo aldığını gördüğünde yeterince sütü olduğunu görür.
6 Aydan 12 Ay Sonuna Dek — Diğer Gıdalarla Destekleme Zamanı
Anne bebeğinin sağlığı için sütünün devam eden önemini bilmektedir. Onun sütüyle büyüyor olduğunu görmek, çok iyi hissetmesini sağlar.
6 aydan 12 ay sonuna kadar olan döneme ait gerçekler şunlardır:
Gerçekler:
Bebek ne kadar çok emzirilirse o kadar çok süt üretilir. Süt üretimini, bebek belirler.
Çocuk sağlığı uzmanları, en az 1 yıl boyunca emzirmeye devam edilmesini önermektedir.
Bebekler, yaklaşık 6 aylık dönem sonrasında diğer gıdalarla beslenmeye başlarlar.
Bebek dişi çıktığı ve oturmayı öğrendiğinden kendi kendine yemeye çalışır. Bu dönemde, yemek öğünlerinde ortam biraz dağınık ve kirli olmaya başlar!
Bebekler, diğer gıdalarla beslendiklerinden anne sütüne daha az ihtiyaç duyarlar. Daha az süt emdiklerinden süt üretimi azalmış olur.
Ne Beklenmeli:
Kilo alımı azalmaya başlamalıdır.
Bu yaşlarda emzirme, besleme özelliği kadar bebeğinizi rahatlatan bir deneyimdir.
Bebekler, emzirme sırasında oynamaya bayılırlar.
Bebeğinizden bolca büyüme, sürtünme ve yürüme bekleyin!Öğrenilecekler:
Bir diğerine başlamadan önce, her yeni katı gıdayı birkaç gün boyunca denemek iyi olur.
8 ay civarında besleme kabı kullanmaya başlanabilir.
Yardım İstemeyi Gerektirecek Bazı Sebepler:
Emzirme acı veriyorsa.
Bebek, çok yavaş kilo alıyorsa.

Daha Çok Emzirmek Daha Çok Süt Demektir:


Emme sıklığı konusunda kesin bir rakam verebilmek zordur. Özellikle yeni doğan bebekler her açlık belirtisinde meme ile buluşmalıdır. Böylece süt verimliliği artacaktır. Bebek ne kadar fazla emer ise süt o kadar fazla gelir. Birçok anne bebeklerinin alabileceklerinden daha fazla, ikiz bebeklerine de yetecek kadar süt üretebilir.
Yeni doğmuş bir bebeğin midesi çok küçük olur ve anne sütü de çok kolay sindirildiği için ilk haftalarda 1-2 saatte boşalır. Bu nedenle bebek sık sık emzirilmelidir. Bu şekilde bebeğin kilo alması ve süt yapımı devam edecektir. Bunlara dayanarak yeni doğmuş bir bebek günde en az 8-12 kez, her açlık belirtisinde  emzirilmelidir. Emmenin süresine ve sıklığına bebek kendi karar verir. Bebek büyüdükçe midesi de büyüyecek her emzirmede daha fazla süt tutacak böylece bebek daha seyrek emecektir. Emzirme sırasında anne memesinde kalma süresi bebekten bebeğe değişir. Genelde yeni doğmuş bebek en az 15 dakika emer. Emzirme süresinin sınırlandırılması memelerin şişmesine, sütün azalmasına neden olacağından bebeğin uzun süre memede kalmasına izin verilir. Ancak emzirme bir saatten fazla sürüyor, annenin meme uçları sızlıyor ise sağlık profesyoneli veya emzirme danışmanından yardım alınmalıdır .

Emzirme Öğrenilen Bir Yetenektir:


Emzirme, öğrenilen bir yetenektir fakat sadece önemli bilgilerin bilinmesi ve doğru araçlar yoluyla bu yetenek kolayca geliştirilebilir. Bir kez süt üretimini düzene koyup ilk 4 ila 5 hafta boyunca rahatlıkla emzirdikten sonra süt sağımı, annenin rutin işleri arasında yerini alır.
Emzirmenin doğumdan hemen sonra başlatılması ile anne sütünün temeli doğru olarak atılmış olur. Bir emzirmenin ne kadar sürede tamamlanması gerektiğine ait kesin bir kural yoktur. Bebeğin ihtiyacına göre bir süre ayarlanmalıdır.
Unutulmamalıdır ki bebek sadece süt ihtiyacını gidermek üzere emmeyecektir. Emmek, bir tür haz duygusunun tatmin yoludur. İyi bir emmenin ardından bebek hala memeyi bırakmıyorsa meme bebeğin ağzından çekip alınabilir. Memenin uzunca süre emilmesi ağrıya yol açmaz. Ağrıya neden olan yanlış kavrama ve yanlış emzirme teknikleridir. Bu nedenle emzirme süresi bebeğin keyfine bırakılmalıdır.
Bebeğin düşük doğum ağırlığı, dudak damak problemleri, annenin meme başı yetersizlikleri veya herhangi bir sebep ile bebek çok kısa emme yapar, memeyi yetersiz emer ise emzirmenin başlatılması ve devamlılığı için sütün sağılması yararlı ve önemlidir.

ANNE SÜTÜNÜN ve EMZİRMENİN ÜSTÜNLÜKLERİ



Anne sütünü hazırlamak gerekmez, ekonomik yük getirmez.
Mikropsuzudur, her zaman sterildir.
Isı derecesi idealdir.
Anne sütü sindirimi kolay olan küçük moleküllü proteinler yönünden zengindir. Sindirime yardımcı aktif enzimler (yağ sindirimi için lipaz) içerir.
Anne sütünün protein içeriği bebeğin ihtiyaç duyduğu niteliktedir.
Anne sütü büyümeyi düzenleyen faktörler (taurin) yönünden zengindir.
İnek sütünde bulunan beta - laktoglobulin anne sütünde bulunmaz. Bu nedenle anne sütü allerjenik değildir.
Anne sütü bebeğin gelişiminde ayrı bir önemi olan esansiyel yağ asitleri ve doymamış yağ asitleri yönünden zengindir.
Anne sütünün yağ içeriği bir anneden diğerine hatta aynı annede gün içerisinde farklılıklar gösterebilir.
Emzirme esnasında yağ konsantrasyonu artar ve bebekte doygunluk sağlanır.
Anne sütü laktoz açısından zengindir.
Annenin diyetindeki değişiklik ve kan şekeri düzeyleri sütteki laktoz oranını etkilemez.
Anne sütünün mineral içeriği bebeğe çok uygundur. Oysa inek sütü böbrek konsantrasyon yeteneği kısıtlı olan yenidoğan bebekler ve küçük süt çocukları için böbrek yükü oluşturur.
Beslenmesi yeterli ve dengeli olan annelerin sütünde yağda eriyen vitaminler yeterli miktarda mevcuttur.
Anne sütü immunolojik özellikleri ile enfeksiyonlara karşı koruyucudur. Enfeksiyonu önleyen İg'ler (İgA, İgG ve İgM) içerir.
Anne sütü bakteri ve virüse karşı doğal bağışıklık sağlar.
Anne sütüyle beslenen çocuklarda pişik, grip, faranjit, otit vb. enfeksiyonlara ve kabızlığa daha az rastlanır.
Solunum yolu ve gastrointestinal enfeksiyonları daha az görülür.
Orta kulak iltihabı riskini azaltır.
Bebeği çene ve diş anomalilerinden, ileri yaşlarda görülebilecek damar sertliği, tansiyon, şişmanlık gibi hastalıklardan korur.
Bazı kronik hastalıkların oluşma riskini azaltır (Tip 1 diyabet, çölyak hastalığı gibi).
Emzirmenin anne için fizyolojik yararları:
Annenin sağlığını korur: Göğüs kanseri, over kanseri, osteoporozis riski azalır. Rahim eski haline daha çabuk döner.
Emziren anneler uykusuz kalmaktan daha az yakınırlar.

Tüp bebek merkezi seçimi



Prof. Dr. Bülent Tıraş Tüp bebek merkezi seçimi hakkında bilgi veriyor.
Tüp bebek tedavisinde en önemli aşamalardan birisi tüp bebek merkezi seçimidir. Anne–baba olmak isteyen çiftlerin tedavi için başvuracakları tüp bebek merkezini titizlikle seçmeleri ve merkezin kendilerinde güven oluşturup oluşturmadığını tespit edebilmek için tüp bebek merkezindeki ilgili kişilere bazı soruları yöneltmeleri gerekmektedir.
Tüp bebek merkezi seçimindeyöneltilecek sorular;
  • Merkezde tedavi görenlerdeki canlı doğum oranı
  • Merkezin ne kadar süredir hizmet verdiği
  • Merkezin çiftleri bilgilendirip bilgilendirmediği
  • Merkezin ortamının hijyenik olup olmadığı
  • Merkezin başka hastalar tarafından tavsiye edilip edilmediği
  • Tüp bebek merkezinde 35 yaş altında ya da üstünde olan hastalara kaç embriyo transfer edildiği
  •  Merkezde transfer edilen embriyo başına gebelik oranının kaç olduğu
  • Tüp bebek merkezinde embriyo dondurma programının olup olmadığı
  •  Merkezde hastaların yüzde kaçında embriyo dondurulabildiği
  •  Merkezde dondurulan ve çözülen embriyolar ile başarılı olup olunmadığı
  • Tüp bebek merkezinin veya laboratuvarının ISO belgesi ya da yurt dışından akreditasyon belgesinin olup olmadığı
  •  Merkez ile çalışan bir genetik laboratuvarının olup olmadığı
Tüp bebek merkezi seçimi sırasında seçilen merkezdeki doktorun hasta ilişkisi çok önemlidir. Önce merkezdeki doktor gözetiminde bebek sahibi olamama nedeni ayrıntılı bir şekilde araştırılmalıdır. Sonra söz konusu nedene dayalı bir tedaviye başlanmalıdır. Doktorun hastası ile sağlam bir ilişki kurması ve sorduğu sorulara cevap vermesi gerekmektedir.
Tüp bebek merkezi seçiminde merkezde çalışan ekibin tavırları da önemlidir. Çünkü tüp bebek tedavisi bir ekip işidir. Tedavi sürecinde bu sürece katılan herkesin olumlu bir tutum sergilemesi gerekmektedir.
Tüp bebek tedavisinde seçilen merkez
  • Tedavinin aşamaları
  • Tedavinin süresi
  • Tedavinin olası riskleri için hastayı önceden bilgilendirmeli ve bu doğrultuda hazırlamalıdır.
Tüp bebek merkezi seçiminde hastasına “ % 100 gebelik şansı var” gibi bir bilgi veren merkezler hemen elenmelidir. Çünkü böylesi yanlış bir bilgi verildiğinde ve sonuç başarısızlıkla sonuçlandığında bu durum hastada büyük bir yıkıma neden olabilir. Hastayı her ihtimale karşı hazırlıklı hale getirmek ve yine hastayı her türlü olasılıktan haberdar etmek merkezin en önemli görevlerindendir.
Tüp bebek merkezi seçerkenmerkezin donanımı ve tekniği bakımından da incelenmesi gerektiği unutulmamalıdır. Çünkü “bu merkezlerde sunulan ürün, gerçek bir hizmettir.” Ve ne yazık ki açılan çok sayıdaki tüp bebek merkezlerinin tamamında aynı hizmet kalitesi yoktur. Bu nedenle merkezlerdeki
  • Labaratuvar koşulları
  • Embriyo dondurma programları
  • Uygulanan yöntemler
  • Ekibin deneyimi ve uyumu incelenmeli ve bu incelemelere göre karar verilmelidir.
Tüp bebek merkezi seçimini etkileyen en önemli unsurlardan biri de doktor ile hasta arasındaki iletişimdir. Hastanın doktoruna güven duyması başarıyı artıran faktörlerden biridir. Bu durum çiftlerde stresin azalmasını ve daha olumlu neticeler elde edilmesini sağlar.
Tüp bebek merkezi seçerken hastaları ilgilendiren bir başka konu da tüp bebek tedavisinin maliyetidir. Tüp bebek tedavisi titizlikle yapıldığında maliyetli bir tedavidir. Bu nedenle hastalarına “çok düşük fiyatlarla uygulama vaad eden merkezler” pek güvenilir değildir. Bu merkezlerde yapılan ve üst üste başarısızlıkla sonuçlanan tedaviler daha pahalıya mal olacaktır. Oysa donanımlı bir merkezde yapılan ve birden fazla embriyo transferi şansı sunan başarılı bir embriyo dondurma programı ile bir ödeme ile birden fazla embriyo transferi hakkı doğabilir. Bu da hastaları tekrar tekrar aynı uygulamalara aynı ücretleri ödemekten kurtarır.

DOĞUMDAN İTİBAREN ANNE-BEBEK İLETİŞİMİ WORKSHOBUNA GİTMEK İSTER MİSİNİZ?


EMZİRME DANIŞMANLIĞIM





 Bireysel olarak yeni annelere bebeklerini emzirirken gerek e-mail yoluyla gerek telefon gerek de ev ziyareti yaparak destek vermekteyim. Anneler hastanede bebek hemşirelerinin yardımıyla bebeklerini çok güzel emzirirken eve gittiklerinde sıkıntılı zamanlar geçirebiliyorlar.

Bazen sadece stres kaynaklı bazen teknikle ilgili olabiliyor. O zaman Emzirme danışmanına ihtiyaçları olabiliyor anne ve baba adaylarının. Ben İ.Ü. Çapa Tıp Fakültesi Çocuk Ana Bilim dalından Prof. Dr. Gülbin Gökçay'dan Emzirme Danışmanlığı eğitimi alıp, bizzat 4 yıl kadar onlarla beraber annelere emzirme konusunda destek verdim. Blogcuannenin başlattığı Emzirme Reformu hareketi ve benim kendi emzirme deneyimlerimden sonra ilk başta Emziren anneler google grubunda Gönüllü Emzirme Danışmanı olarak, emzirenanneler google grubundaki annelere destek vererek başladım. Sıkıntısı olan anneler bu ortak alanda merak ettiklerini soruyorlar, ben ve diğer annelerde deneyim ve bilgilerimiz paylaşıyoruz. Gerçekten çok yararlı olduğunu düşünüyorum. Oğlum doğduktan yaklaşık 2 yıl sonra, doğum öncesinde yaptığım Doğuma ve Bebeğe Hazırlık Eğitim programına ek olarak Anne sütü ve Emzirme eğitim programını da eklemeye karar verdim. Bunu bloğumda yayınlamaya başladıktan sonra, facebook, twitter ve instagramda duyurularını yaptım. İşte ondan sonra benim online Emzirme Danışmanlığı hikayem başladı. Yaklaşık 3 yıldır online olarak da annelere destek veriyorum. Nasıl olur diye düşünürken, şimdilik çok iyi gidiyor. Bazen annelerin sadece kendilerine güvenmeye ihtiyacı var. Bunu da telefon veya e-maille halletmek kolay.. Bana e-maille ve ya sosyal -medya araçlarının biriyle başvuran annelere e-maille cevap verdikten sonra gerekirse telefonla da görüşüyorum. Geçenlerde uzun zamandır yazıştığım bir anne göğüs ucundaki sorunu anlatmak için fotoğrafını çekip göndermiş.. Bu da bizim için bir başka çözüm yolu oldu.. Yeni doğum yapan bir anne, ilk günlerinde bir desteğe ihtiyacı olduğunda , çıkıp bir yere gidebilmesi bazen zor olabiliyor. O zaman e-maille sorununa veya merakını gidermesi için 
on-line danışmanlık hizmeti alması güzel bir çözüm yolu diye düşünüyorum.

 İsteyen yaptığım Bebeimgeliyor Anne sütü ve Emzirme eğitimlerine katılabilir, gelemeyen yada imkanı olmayan annelerse;
ertugrul.esra@gmail.com
www.twitter.com/bebeimgeliyor
www.facebook.com/bebeimgeliyor
www.instgaram.com/bebeimgeliyor dan bana ulaşabilirler.

 Bana e-mail attığınızda size telefonumu verebilirim. Telefonla da konuşarak çoğu sorununuza cevap bulabilirsiniz. Çünkü bazen sadece bu işi sen başarırsın, demen yada yaptığı bir şeyi desteklemek yeterli olabiliyor.

 Eğer Bireysel olarak görüşmek isterseniz bana e-mail atarak randevu alabilirsiniz. Marga Yaşam Atölyesinde teke-tek görüşme yapmaya başladım.

Bebeğiniz ile birlikte geliyorsunuz,emzirmenizi kontrol ediyorum ve birlikte planınızı oluşturuyoruz. Ardından telefon ve e-mail yoluyla sizi takip ediyorum..


 Herkese sevgiler, bol sütlü günler:))