Hamilelik sırasında alınması zorunlu olan folik asit gebelik öncesinde de alınmalı mı?
Folik asit döllenmeden hemen sonra omurilik ve sinir sisteminin gelişmesinde önemli rol oynar. Gebelikten önceki 3 aylık dönemden itibaren günde 400 mg. folik asit takviyesi nöral tüp bozukluklarının oluşmasını engeller. Folik asit narenciyede, yeşil yapraklı sebzelerde, fındık, badem ve baklagillerde bulunur. Gebelik öncesi dönemden itibaren doğal besinlerle alınan folik asit yanında 400 mg folik asit içeren multivitaminler ve folik asit tabletlerini almak gerekir.
8 Nisan 2009 Çarşamba
5 Nisan 2009 Pazar
4 Nisan 2009 Cumartesi
GEBELİĞİN İLK TRİMESTERİNDE BULANTI ŞİKAYETİ

Gebelikte mide bulantısı, kusma, sabah halsizliği oldukça sık görülür. Çok sevdiğiniz besin maddeleri midenizi bulandırabilir. 3 büyük öğün yerine 6 kez küçük öğünlerle beslenerek bu yakınmalarınızı azaltabilirsiniz.
Normal bir mide bulantısı anne karnındaki bebeği etkilemiyor. Bu nedenle bebeğiniz için endişelenmenize gerek yok. Ayrıca bulantı sağlıklı bir hamileliğin göstergesi. Tabii eğer günden beş kereden fazla kusuyorsanız doktorunuza danışmanızda yarar var. Aşırı derecede sıvı kaybı sağlınız açısından sakıncalı olabilir. Kesinlikle doktorunuza danışmadan bulantı kesici hapları kullanmayın. Sadece doktor kontrolünde bu ilaçları alabileceğinizi unutmayın. Hekim kontrolü altında kullanıldığında bu ilaçları kullanmanızın hiçbir sakıncası yok. Bu arada bulantıların 16. haftadan sonra sona ereceğini aklınızdan çıkarmayın. O tarihten sonra bulantısız hamilelik günleri sizi bekliyor.
Bulantıya karşı öneriler
Ne kadar sağlıklı olduğunu söylesek de bu bulantılara katlanmak kolay değil, elbette. Ancak pratik bazı önerilerle bulantıların etkilerini en aza indirmek hiç de zor değil. İşte bazı küçük ama etkili tavsiyeler:
• Bulantının sabahları daha çok görüldüğü bir gerçek. O halde uyandıktan hemen sonra açlığınızı haifletmek ve bulantınızı önlemek için bir parça ekmek yemeniz son derece faydalı.
• Mideniz aşırı derecede bulanıyorsa yemek yapmak için mutfağa girmemeye özen gösterin.
• Herkes yemek yerken aynı sofrada oturmamaya çalışın.
• Çaydan ve kahveden uzak durun. Bu içecekler mideyi ekşiteceği için bulantıyı artırıyor. Bunun yerine az şekerli nane çayı ya da kola içebilirsiniz.
• Hem sağlıklı beslenmek hem de midenizi yormamak adına meyva, sebze gibi besinleri tercih edin. Yağlı ve aşırı baharatlı yiyeceklerden uzak durun. Bu arada yemeğinizi az az ama sık sık yemeği ihmal etmeyin.
• Eğer kusma problemi yaşıyorsanız sıvı almayı ihmal etmeyin. Bol bol su için.
• Kusmaya bağlı olarak hamilelerde bazen B1 ve B6 vitamini eksikliği görülüyor. Bunu önlemek için yemeklerinize yulaf katın ve doktorunuza danışarak vitamin takviyesi yapın.
• Tüm bu önlemlere karşın bulantı ve kusma şikayetiniz devam ediyorsa hiç vakit kaybetmeden doktorunuza başvurunuz....
CEM BEBEĞİN HAZIRLIKLARI




Cem bebeğe Zencefil organizasyonun hazırladığı şekerler, altın yastığı , bez pastası ve bebek kurabiyeleri....beğendiniz mi?
3 Nisan 2009 Cuma
KADINLAr KULÜBÜ
Merhabalar Arkadaşlar,
Geçenlerde internette dolaşırken KADINLAR KULÜBÜ adlı bir siteyi keşfettim.Gerçekten çok beğendim.Hamile ve hamile olmak isteyen bayanların duygularını paylaştıkları bir site. Herkese de tavsiye ederim......
Geçenlerde internette dolaşırken KADINLAR KULÜBÜ adlı bir siteyi keşfettim.Gerçekten çok beğendim.Hamile ve hamile olmak isteyen bayanların duygularını paylaştıkları bir site. Herkese de tavsiye ederim......
2 Nisan 2009 Perşembe
ANNELER BEBEİŞLERİNİ ANNE KARNINDA KORUYORLAR

Hamilelik süreci bir değişim ve gelişim sürecidir. Hamilelik bir hastalık değildir ve siz de bir hasta değilsiniz ama yine de etrafınızdaki insanlar sanki size hastaymışsınız gibi davranabilirler.Hamileyken etrafınızdaki kişiler ve aile fertleri hareketlerimizle ilgili sizi sürekli eleştirirler ve ‘’aman eğilme, aman uzanma, amana gerilme, yürünme, yüzme, kıpırdama ,bebeğe bir şey olur’’gibi uyarılarda bulunabilirler. Bu uyarılardan çok tedirgin olabilirsiniz;bazıları doğrudur ama zarar görecek olan bebeğiniz değil sizsiniz.Bebeğiniz rahiminizin içinde içi sıvı dolu olan torbada ( amniyotik sıvı ) bulunmaktadır.Bu sıvı onun dışarıdan gelecek travmalardan korur ve bebeğe hareket kolaylığı sağlar.Sıvının etrafını kaplayan zarda ( amniyotik zar ) öyle kolay yırtılmayacak kadar esnek ve 3 katlıdır. Ayrıca rahim kaslarınız dışarıdan gelecek darbeler karşısında sertleşerek bebeği koruduğunu belki fark etmişsinizdir.Bebeğin eşi ( plesenta )ise rahim içi duvarına yapışmıştır ve oradan ayrılma ihtimali çok zordur, göbek kordonunun bir ucu bebeğin göbeğindedir diğer ucu da plesentaya bağlıdır.Göbek kordonundan çıkan 3 damar bebeğin kanını taşır ve toksin maddeler annenin karnına verilip, annenin karnından gelişmesi için gereken her türlü maddeyi ve oksijeni yüklemiş olarak bebeğin vücuduna geri döner.Yani plesenta anne-bebek arasında her türlü alış-verişi sağlayan bir yol kavşağı olup, anne ve bebeğin kanın ı birbirinden ayrı tutan bir duvar gibi düşünülebiliniz.Göbek kordonundaki damarların çevresinde ise jöleye benzer bir doku bulunur.Bu doku sayesinde bebek takla da atsa, kordon kıvrılıp katlansa da damarların kanı pompalası devam eder. Anlaşıldığı üzere bebeğiniz içeride iyi bir koruma altındadır
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)