Günümüzde gebelik ve doğuma ilişkin temel yaklaşım, doğumun fizyolojik bir süreç olduğu ve çok az
düzeyde tıbbi girişim gerektirdiğidir. Gebelik ve doğum fizyolojik bir olaydır ve asla bir hastalık değildir. Sağlık personelleri, hamileleri ve eşlerini doğumlarında aktif rol alması için antenatal dönemden itibaren eğitimler ( BEBEİMGELİYOR HAMİLE KURSU) sayesinde cesaretlendirmelidirler.
Doğum çok özel bir olgu olup anne ve baba adayları için, yaşamlarında ki en güzel deneyimlerden biridir. Ancak zaman zaman doğum anında yaşanan olumsuz deneyimler uzun yıllar anlatılan doğum hikâyeleri arasında yerini alabilmektedir. Bu tür deneyimlerin kadınlar arasında paylaşılarak yayılması, bir yandan da görsel medyada gösterilen ağrılı doğum sahneleri, kadınların olumsuz doğum imajı oluşturmasına neden olmaktadır. Dolayısıyla doğumun ağrılı, kanlı korkutucu bir olay oluşuyla ilgili imaj; gebelik süresince kadınların vajinal doğumla ilgili bu korkutucu deneyimi kendilerinin de yaşayacağını düşündürmekte ve bu da onların tercihlerini sezaryen doğum üzerinde odaklandırmaktadır. Gebelik ve doğum fizyolojik bir olay olmakla birlikte kadın için büyük bir stres oluşturur. Anne adayı kendisi için bilinmeyen doğum olayının meydana geleceği anı korku ve heyecanla beklerken, annelik sevgisi yanında bir canlı dünyaya getirmenin gururunu da yaşar. Özellikle ilk gebeliğinde kadın, tanımlayamadığı birçok yeni duyguyu bir arada yaşarken doğum anında karşılaşabileceği olayları tahmin edememektedir. Sezaryenin mi yoksa normal doğumun mu daha iyi olacağına karar verememektedir. Doğum tercihi, kadına verilecek destek ve bilgilendirme sayesinde daha sağlıklı ve doğru olacaktır. Bu bilgilendirme ve desteği sağlamakta ebelere çok önemli roller düşmektedir. Bu rolün gereği olarak ebe, kadının karar sürecini etkileyebilecek faktörlerin sağlıklı bir şekilde değerlendirilerek gebelik boyunca doğum için hazırlanmasını sağlamalıdır. Bu amaç doğrultusunda; doğuma hazırlık sınıfları son derece önemlidir. Ancak halen ülkemizde hazırlık sınıfları çok yaygın değildir. Özellikle kamuya ait sağlık kuruluşlarında bu konuda yeterince çaba gözlenmemektedir.
WHO yayınladığı kanıta dayalı 6 uygulamanın doğumu yöneten sağlık profesyonelleri için kılavuz olması ile; sağlıklı anne ve bebek için mümkün olan en az girişim ile güvenli bir şekilde doğum eyleminin gerçekleşebileceğini ifade etmiştir. İfade edilen bu öneriler:
1. Doğum kendi başlamalıdır.
2. Doğum boyunca hareket özgürlüğü olmalıdır.
3. Doğum boyunca gebeye duygusal ve fiziksel destek verilmelidir.
4. Gereksiz her türlü müdahaleden kaçınılmalıdır.
5. Doğumda sırtüstü yerine diğer pozisyonlar desteklenmelidir.
6. Doğum sonrası anne ve bebek bir arada kalmalıdır.
12 Kasım 2013 Salı
10 KASIM DOĞUM SONRASI BEBEK EĞİTİMİM:))
10 Kasım pazar günü Marga Yaşam Atölyesinde Doğum sonrası bebek eğitimimiz vardı. Çok katılımlı, eğlenceli bir eğitim oldu. Katılımcı anne-babaların biri hariç herkes kız bebek bekliyordu. Genelde benim eğitimlerimde hep bu oluyor. Sanki anne-babalar ortak kara vermiş gibi sadece kız sadece erkek anne-babaları geliyorlardı. Bu seferkinde bir erkek bebek mavi boncuk oldu:))
Bu eğitimimize gelenler çok şanslıydı. birkaç eğitimdir İnternetanneleri bu eğitimde de bana destek oldular ve katılımcılarımıza Homend %50 indirim çekleri verdiler. Bunun dışında Nivea büyük sürpriz yaptı. Eğitimde anlattıklarımı çok güzel kartlar şeklinde hazırlamışlar. Hem onlardan hem de bebek şampuanı-bebek yağı ve pişik kremi ailelere verebilmem için göndermişler. Anne-babalarımız bu süprizlere çok sevindiler.
Tüm eğitim boyunca Chicco'nun ürünleriyle anne-babalara eğitim veriyorum. Bu da anne- babaların anlatılan ürünleri görebilmeleri açısından yararlı olduğunu düşünüyorum. Özelikle çok merak edilen Göğüs pompasını çalıştırdık. Çalıştığında çekim gücünü, ritmini ve ne kadar ses çıkardığını görmüş ve deneyimlemiş olduk.
Bu eğitimimize gelenler çok şanslıydı. birkaç eğitimdir İnternetanneleri bu eğitimde de bana destek oldular ve katılımcılarımıza Homend %50 indirim çekleri verdiler. Bunun dışında Nivea büyük sürpriz yaptı. Eğitimde anlattıklarımı çok güzel kartlar şeklinde hazırlamışlar. Hem onlardan hem de bebek şampuanı-bebek yağı ve pişik kremi ailelere verebilmem için göndermişler. Anne-babalarımız bu süprizlere çok sevindiler.
Tüm eğitim boyunca Chicco'nun ürünleriyle anne-babalara eğitim veriyorum. Bu da anne- babaların anlatılan ürünleri görebilmeleri açısından yararlı olduğunu düşünüyorum. Özelikle çok merak edilen Göğüs pompasını çalıştırdık. Çalıştığında çekim gücünü, ritmini ve ne kadar ses çıkardığını görmüş ve deneyimlemiş olduk.
11 Kasım 2013 Pazartesi
ECZACIBAŞI BAXTER'DA BAK PROJESİ ÇERÇEVESİNDE EMZİRME SEMİNERİ
07 Kasım günü benim için değişik bir heyecanlıydı. İlk kurumsal seminerimi verecektim. Eczacıbaşı-Baxter firması çalışanlarının kurum için de oluşturdukları ve geçen hafta Peryön Kariyer Kongresinde ödüllenen projesi BAK'da Emzirme semineri verdim.
Oldukça misafirperver ve ilgiliydiler. Anneler, hamileler ve genç bayanların katılımının olduğu güzel bir seminer oldu.
Oldukça misafirperver ve ilgiliydiler. Anneler, hamileler ve genç bayanların katılımının olduğu güzel bir seminer oldu.
Etiketler:
BAK,
Eczacıbaşı baxter,
emzirme,
kurumsal seminer
9 Kasım 2013 Cumartesi
24 KASIM DA ESRA ERTUĞRUL & ÇİĞDEM İNAN İLE DOĞUM EĞİTİMİ
Doğum şekli ne olursa olsun, her doğum bir mucizedir!
Doğumu doğru öğrenip, korkulardan özgürleşerek, eşiniz ve bebeğinizle yapacağınız bu en özel yolculuğun neşesini hissedip, tadını çıkarmanız için size destek olacağız :))
Eğitim içeriği:
Hamilelik döneminde egzersiz yapmanın yararları
Bedeni ve zihni doğuma hazırlamak
Doğumun aşamaları
Doğum şekli ve doğum yeri hakkında karar verebilmek
Hamilelik döneminde ve doğum esnasında yardımcı olabilecek pozisyonlar, nefes teknikleri, Kegel egzersizi, perine masajı
Hamilelik süresince oluşan kaygıları azaltmak, doğum esnasında sancılar ile başa çıkabilmek için olumlama teknikleri
Doğum planı oluşturmak
Doğumla ilgili korkulardan kurtulmak
Doğuma giderken anne ve bebeğin valiz hazırlığı
Hastane uygulamaları hakkında bilgilendirme
24 Kasım 2013 saat 11:00-15:00 olacaktır.Ders öncesinde yoga yapılacağı için gelirken rahat kıyafet giymenizi rica ederiz.
24 Kasım 2013 saat 11:00-15:00 olacaktır.Ders öncesinde yoga yapılacağı için gelirken rahat kıyafet giymenizi rica ederiz.
Uzun bir eğitim olacaktır. Doğum hakkında tüm detaylar konuşulacaktır.
Eğtim ücreti: 150 TL
Eğitim yeri: Marga Yaşam Atölyesi www.marga.com.tr buradan iletişim bilgilerine ulaşabilirsiniz.
Her oturum 30-40 dakikalık bir hamile yogası uygulaması ile başlayacaktır.Bu eğitime hamileliğinde 13-14. haftayı tamamlamış olan her anne adayı katılabilir. Eşinizle birlikte katılabilirsiniz.
Kontenjanımız sınırlı olduğu için önceden kayıt yaptırmanız gerekmektedir.
Kontenjanımız sınırlı olduğu için önceden kayıt yaptırmanız gerekmektedir.
Kayıt yaptırmak isterseniz ertugrul.esra@gmail.com iletişim bilgilerinizi içeren bir e-mail atabilirsiniz.
İŞE BAŞLAYAN EMZİREN ANNEYE İP UÇLARI
Çalışan anneler için bebeği doğduktan sonra en korkulu dönem ; işe başlayacağı ilk günler. Bebeğinizi emziriyorsanız, ne yapacağınızı bilemeyebilir, endişeleriniz artırabilir. Bu durum, deneyimli bir anne bile olsanız , aynı şeyleri hissedersiniz. işe başlamadan ortalama olarak 1 ay önceden bebeğinize biberon ile beslenmeyi öğretmeniz gerekir. İlk günden it,ibaren üstlerini etiketleyerek sütünüzü sağıp, dondurmaya başlayın.Yaklaşık 1 ay kala da da minik minik ayrılma alıştırmaları yapmaya başlayın. Önce evden 15-20 dk ayrılın. Daha sonra yarım saat, 1 saat diye kademeli olarak evden ayrılın. Evde bebeğinize bakıcı yada büyük anne bakacaksa o da bebekle yalnız kalmaya yavaş yavaş alışacaktır.Bu alıştırmalar sonucunda da bebeğinizde evde ona bakan bakıcı7 büyük annesiyle yalnız kalmaya alışacaktır. İşe başladığınızda bir gün önceden günlük ihtiyacı kadar olan sütünüzü dipfrizden buzdolabın normal kısmına çözülmesi için koyun. verecek kişi de ihtiyacı kadarını benmari yöntemiyle ısıtarak bebeğinize biberonla verebilir.,Evden sabah çıkmadan önce bebeğinizi güzelce emzirin. Daha sonra işe gittiğinizde günlük rutininize uygun olmasına çalışarak 12 ve 15 gibi iki kere sütünüzü sağarsanız, bir sonraki, gün için gerekli sütünüz hazır olmuş olur.Evdekiler, siz gelmeden 3 saat önce en geç bebeğiniz beslerlerse , siz eve geldiğiniz de acıkmış olacaktır. Hem hasret giderirsiniz, hemde bebeğinizin karnını doyurursunuz. Evden çıkarken kullandığınız teninize direkt deymiş bir atlet veya kullanılmış bir göğüs pedini bebeğinizin yatağına bırakırsanız bebeğiniz tüm gün sizin kokunuzu yanında hissedecektir, bu da onu rahat uykuya geçişini sağlayacaktır. Sizde iş yerinize bebeğinizin fotoğrafını getirebilirsiniz. Sütünüzü sağarken bir yandan buyuk bir bardak su içer bir yandan da minik bebeğinizin fotoğrafını seyredebilirsiniz. BU sizin oksitosininiz daha fazla salınımını sağlayacaktır..
İlk günlerde işinize yarayacak bazı malzemeler:
Biberon ve süt sağmak için gerekli olan pompanın dışında bazı malzemeler hayat kurtarıcı olabiliyor.
Termal Çanta bunlardan biri. İş yerinde sağdığınız sütü eve taşırken Termal çantalar çok işin,ize yarayacaktır. İleride de bebeğinizin dışarıya çıktığın da mamalarını ve yemeklerini bu çantayla taşıyabilirsiniz.
Süt saklama poşetleri: Bunlarda işyerinizde sağdığınız sütleri pompadan direkt içine boşaltıp,üzerini etiketledikten sonra buzdolabına hazır şekilde eve taşımanıza yarayabilir.
Eğer direkt poşete koymak istemiyorsanız, ek gıdaya geçişinizde de çok işinize yarayacak ,sızıntı yapmayan Avent'in via cuplarını öneririm. Bu cuplarla sütünüzü işten eve taşıyabilirsiniz. Eğer pompanız Avent'se , biberon emziğinizi bu cuplara takıp bebeğinizin direkt biberon gibi kullanmasını sağlayabilirsiniz.Ek gıdaya geçtiğinizde de çorbalarınız güvenli bir şekilde taşıyabilirsiniz.
Biberona alıştırırken bazı anneler emziğe de alıştırmayı tercih edebilirler. O zaman ayına uygun emzik alabilirsiniz. Bir kaç çeşit almanızı öneririm. bebeklerin ilk günlerde yabancı bir cisim olarak algıladıkları için dilleriyle emziği iterler. Şaşırmayın, çok üstüne gitmeden tekrar tekrar deneyerek bebeğiniz emziğe alışır.
Bunların dışında çok da gerekli birşey yok.
İlk günler hem bebeğiniz hem de sizin için zor olabilir. Ama inanın zaman ile her şey yoluna girecektir. Evdeki durumun dışında iş yerinizde de düzenleme yapmalısınız. Nerede sütünüzü sağacaksınız, buzdolabı var mı? sağdığınız sütü nerede bekletebilirsiniz? gibi soruların cevapları için işe başlamadan önce iş yerinizi ziyaret edin ve bu soruların cevaplarını kontrol edin. İlk işe başladığınız gün, bulunduğunuz duruma hazırlıklı olmuş olursunuz.
Lütfen endişelenmeyin: İşe başladığınız için sütünüz azalmaz. Siz iş yerinde bulunduğunuzda iki kere sütünüzü sağabilirseniz ve bol bol sıvı alıp, bu konuyu da çok dert etmeden kendinize inanırsanız bu süreç çok daha kolay geçecektir, inanın. Ben oğlum 3 aylıkken işe başladım. 1 yaşına kadar sağarak anne sütü almasını sağladım. Siz neden bunu başarmayacaksınız ki...
Tüm anneler kolaylıklar diliyorum.
6 Kasım 2013 Çarşamba
DOĞUM PLANI NEDİR? NE İÇERİR?
Günümüzde anne ve baba adaylarının bilinçlenmeleri ve bilgiye ulaşmak gittikçe kolaylaştı. Doğum yapacak bir anne adayı da doğum anında ve sonrasında neler yapılması, neler yapılmamasını önceden planlaması işleri daha da kolaylaştıracaktır. Bunun için de önceden hazırladığımız bir doğum planı çok işimize yarayacaktır. Özellikle doğal doğum yapmayı istiyorsanız bu planın işlevi daha da önem kazanacaktır.
Doğum yapmış ve yıllardır eğitim veren biri olarak, isteklerinizi, beklentilerinizi önceden doktorunuz ile konuşmanın çok yararlı olduğunu söyleyebilirim. Doğum yapacağınız hastaneyi belirledikten sonra, odaları önceden görmek, doktorunuz dışındaki diğer sağlık ekibiyle önceden tanışmak, doğum sırasında nasıl işleyiş bunu öğrenmek çok önemli. Bunları öğrendikten sonra kendinizin beklentileri göz önüne alarak doğum planı oluşturabilirsiniz. Planınızı oluşturduktan sonra bunu doktorunuz ve doğum yapacağınız hastanedeki hemşirelerle paylaşmanızı öneririm.
Bir doğum planın da ;
*Daha önceden bir doğuma hazırlık eğitimi alıp-almadığınızdan bahsedebilirsiniz. Başınıza neler geleceğini ve neler yapmanız gerektiğini bildiğiniz belirtin.
*Doğum esnasinde yanınızda eşiniz mi, bir doğum koçumu yada anneniz mi bulunacak?
*Doğum esnasında hastane personeli odanıza ne sıklıkla girsin?
*Odanızı nasıl düzenlemek istersiniz ? Hafif müzik, loş ışık, belki kapıya ''ziyaretçi yasak'' diye bir yazı asılması..
*Suni sancı ile ilgili düşünceleriniz nedir?
*nst bağlama sıklığı nedir? damar yolu açmak yada serum vermek ne kadar gerekli? Su içebiliyor musunuz?
* *Doğum ağrıları sırasında ağrıyı önlemek için yapılan epidural anestezi hakkındaki düşünceleriniz nedir?
*Bebek odasında biberonla anne sütü dışında bir sıvı verilmemesi, emzik verilmemesi.
*Doğum ağrıları sırasında ağrıyı önlemek için yapılan epidural anestezi hakkındaki düşünceleriniz nedir?
*Bebek odasında biberonla anne sütü dışında bir sıvı verilmemesi, emzik verilmemesi.
* Kordon kanı örneklenmesi yapılmasını ister misiniz?
* Doğum yapacağınız yeri mümkünse önceden görün.
* Doğum yapacağınız hastaneyi önceden belirleyin.
* Hastaneye en kolay ve en kısa zamanda nasıl ulaşabilirsiniz? Hastaneye giden yolların belirlenmesi ve yollardan birinin tıkalı olması durumunda kullanılabilecek alternatif yolların bulunması.
*Hastane girişleri ve park yerlerinin öğrenilmesi
* Doğum yapacağınız hastane bebek dostu (emzirmeyi destekleyen) bir hastane mi diye araştırın.
* Sigortanızla anlaşmalı bir kurum mu? Önceden bilgi alın.
* Eğer eşler doğuma katılacaksa, birlikte doğum filmleri izleyin.
* Doğum çantanıza neler koymanız gerekiyor? Doğum çantanızın içindekilerin yedeklerinin evde nerede olduğunu mutlaka eşinize gösterin. Acil yedeklere ihtiyaç duyduğunuzda eşiniz de strese girmeden, yedekleri size ulaştıracaktır.
* Kültürel ve dini açıdan belirtmek istedikleriniz var mı?
* Eşiniz bebeğinizin göbek bağını kesmek istiyor mu?
*Bebeğiniz için çocuk doktoru araştırın.
* Doğuma sizi götürecek arabayı ayarlayın ve bakım kontrollerini yaptırın.
* Hangi durumda doktorunuzu aramanız gerektiğini öğrenin.
* Aranacak kişilerin telefon numaralarının bir kağıda yazılması. Telaş halinde kimleri arayacağınızı ve telefon numaralarını unutabilirsiniz.
* Cep telefonunuzun şarj aleti (ancak hastane içinde cep telefonunuzu kullanıp kullanamayacağınızı önceden öğrenin, büyük olasılıkla cep telefonunuzu kullanmanıza izin verilmeyecektir!)
* Bebeğinizi eve nasıl götüreceksiniz? Buna karar verip, araba da ona göre düzen hazırlamalısınız.
*•Doğumunuz esnasında diğer çocuğunuza kim bakacak, buna karar vermeli, ayarlamalar yapmalısınız.
*Doğuma girmeden önce doktorunuz ve diğer sağlık personeliyle tanışmak, eşinizle birlikte her türlü alternatifi konuşmak, sizin doğuma girerken kendinizi daha rahat hissetmenizi sağlayacaktır.
“SAĞLIKLI YEMEKLER MUTLU ÇOCUKLAR”
Sağlıklı beslenen çocuklar büyüyüp, mutlu yetişkinler olurlar!
“Clarita’s Way” felsefesinin yaratıcısı Clara Amram’ın yeni kitabı “Sağlıklı Yemekler Mutlu Çocuklar” seçkin kitapevlerinde yerini aldı. Amram yeni kitabında çocuklarımızın sağlıklı ve mutlu bir şekilde büyümelerine yardımcı olacak doğal, lezzetli, yaratıcı ve eğlenceli yemekleri hazırlayabilmenin sırlarını okuyucularıyla paylaşıyor.
“Sağlıklı ve Lezzet Dolu Bir Yaşam” ve “Gökkuşağından Lezzetler” adındaki iki kitabı ile önemli bir takipçi kitlesine ulaşan Clara Amram, Clarita’s Way Felsefesinin üçüncü kitabı “Sağlıklı Yemekler Mutlu Çocuklar” ile ses getiriyor. Amram’ın çocuklara büyük zarar veren bozuk yeme düzenine savaş açmak için kaleme aldığı “Sağlıklı Yemekler Mutlu Çocuklar” kitabı seçkin kitapevlerinde okurlarıyla buluştu. Amram son kitabında hayatımızın en önemli varlıkları olan çocuklarımıza doğru beslenme alışkanlığı kazandırarak yaşam boyu sağlıklı ve mutlu bir hayat sürmelerine rehberlik ediyor. Sağlıklı Yemekler Mutlu Çocuklar; Kahvaltılar, Enerji içecekleri, Çorbalar, Salatalar, Ekmek ve Sandviçler, Hamburgerler, Sosisler, Patatesler, Hayvansal Proteinler, Çipsler, Tatlı Bir Dünya, Atıştırmalıklar, Beslenme Çantası, Sunuşlar ve Akıllı Pazarlama Teknikleri gibi bölümlerden oluşuyor.
Anne babaların vazgeçilmez kitaplarından biri olmaya aday olan “Sağlıklı Yemekler Mutlu Çocuklar” da çocuklarımızın ihtiyacı olan sağlıklı ve doğal besinleri, eğlenceli, lezzetli, çekici ve keyifli bir şekilde hazırlama konusunda benzersiz yemek tarifleri yer alıyor. Kitabında yeterli ve dengeli beslenmenin formüllerini okuyucularıyla paylaşan Clara Amram çocukların fiziki, ruhsal ve sosyal yönden gelişimine katkı sağlayacak bir çok tarifi ile anne babalara ilham veriyor. Amram “Clarita’s Way” felsefesinin “Doğru Olan Doğal Olandır” yaklaşımı ile hazırladığı yeni kitabında tariflerinde bir parça hayal gücü ve yaratıcılıkla doğanın harikalarını kullanarak kendi harikalarını yaratmaları konusunda ebeyenlere pekçok seçenek sunuyor. Clara Amram’ın son kitabı “Sağlıklı Yemekler Mutlu Çocuklar” bol abur cubur, az hareket üzerine kurgulanmış olan 21. Yüzyılın yaşam şekline karşı durma amacı taşıyor.
“Sağlıklı Yemekler Mutlu Çocuklar” kitabında yer alan tarifler her yerden rahatlıkla ulaşabilecek malzemelerden oluşuyor. Beslenme, atıştırma ya da piknik çantalarına koymak için son derece kolay ve pratik olan tarifler anne babalara büyük kolaylık sunuyor. Kitaptaki tarifler günlük öğünler, partiler, kutlamalar ya da atıştırma saatleri gibi sayısız durumda servis etmeye de oldukça uygun.
Tıp Dünyasından Sağlıklı Yemekler Mulu Çocuklar” Kitabına Büyük Destek Ve Övgü
Çocuk Onkoloğu Prof. Dr. Rejin Kebudi, Beslenme ve Diyet Uzmanı Prof. Dr. Muazzez Garipağaoğlu, Çocuk Kardiyaloğu Prof. Dr. Aygün Dindar ve Klinik Psikolog Esin Acıman Clara Amram’ın kaleme aldığı “Sağlıklı Yemekler Mutlu Çocuklar” kitabına büyük övgülerde bulundular. Sağlıklı beslenmenin yetişkin dönemde, karşılaşabilecek birçok kronik hastalığın oluşma riskini önemli ölçüde azalttığını belirten uzmanlar kitabta yer alan bütün tariflerin çocukların dengeli ve doğru beslenmesine büyük katkı sağlayacağını ifade ettiler. Uzmanlar Amram’ın Clarita’s Way felsefesi ve yazdığı kitaplarla sağlıklı bireyler ve nesiller yaratılmasında büyük bir misyon üstlendiğini belirtterek kendisine teşekkür ettiler.
Editöre not: Clara Seren Amram 1968 yılında Peru’nun Lima şehrinde doğup, Venezuela’nın Caracas şehrinde büyüyen Clara’nın yemek yapma, spor ve sağlık tutkusu ergenlik yaşlarında başladı. Bankacı babası ve bahçesinde orkide yetiştirmeyi seven annesi, sanatçı ruhları ve renki kişilikleriyle, Clara’nın esin kaynağı oldular. Ailesinin Rus, Polanya ve Türkiye’ye kadar uzanan köklerinin oluşturduğu zengin kültürel ve etnik karışım Clara’nın mutfağınada yansıdı; Fit ve sağlıklı yaşam tarzı düşüncelerinin temellerini oluşturdu. Clara lise eğitimini tamamladıktan sonra “Yüksek Mutfak” (“Haute Cuisine” ) (Seçkin Yemek Pişirme) eğitimini almak için İsviçre’ye gitti. Venezuela’ya dönüşünün ardından Caracas’taki Santa Maria Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. Hem babasının hem de eşinin memleketi olan Türkiye’ye, İstanbul’a taşındı ve Türkçe öğrendikten sonra İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde hukuk diplomasının denkliğini kazandı. Clara Amram suç ile kötü beslenme arasındaki bağı irdeleyen çeşitli araştırmalar yapmaktadır.
Clarita’s Way fikrini geliştirerek içinde yemek tarifleri, ip uçları ve kendi yaşam ve beslenme felsefesini paylaştığı aynı isimde iki kitap yazdı. Clarita’s Way sağlıklı ve lezzetli bir yaşam içinde iyi beslenip kendini mutlu hissetme sanatıdır. Bu üçüncü kitap ise Clarita’s Way felsefesinin çocuklara ve gençlere yönelik uzantısıdır. 2008’de ilk kitap yayınlandığından bu yana Clarita’s Way çeşitli workshoplar ve seminerlerle farklı gruplardaki insanlara sunmuştur. Sağlıklı yaşam biçimini benimseyen ve yaşam kalitesini yükseltmek isteyen olduğu geniş bir katılımcı kitlesi vardır. Bu toplantılara katılanlar Clarita’s Way etkinliklerinin kendileri için eşsiz ve unutulmaz bir deneyim olduğunu; bütün yaşantılarını değiştirdiğini ve yemek yemeye, sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmeye bakış açılarını genişlettiğini, kendilerini daha enerjik, pozitif ve mutlu hissetiklerini ifade etmişlerdir.
Clara Amram, eşi ve iki çocuğu ile halen İstanbul’da yaşamakta, yoga, sağlıklı beslenme, spor ve kitap yazarlığının yanı sıra suç ve beslenme arasındaki ilişkiyi bilimsel bir platforma taşıma amaçlı proje çalışmasını sürdürmektedir. Aylık FormSante dergisindeki köşe yazılarına ek olarak Şalom Gazetesi’nde ve başka yayın organlarında Clara Amram’ın yazıları yayımlanmaktadır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)