24 Mayıs 2013 Cuma
BLOGCUANNE ELİF'İN KİTABI SAHİBİNE ULAŞTI:))
Blogcuanne Elif'in annelik Toz Pembe Değil adli kitabını kendim için imzalatırken bir de blog okuyucularım için de imzalattım: Bir çekiliş düzenledim ve sonunda Sevgili Nil'in annesi Enne'e çıktı:))
Kitabına kavuşan Enne'in ilk anneler gününü şenlendirmiş olduk. O da yukarıdaki fotoğrafı göndererek beni çok mutlu etti. Kenar da Minnoş Nil'i görmekte ayrı bir mutluluk.
Kitabı ben çok sevdim. Sevgili annemizin de seveceğini, kendisinden birşeyler bulacağını umuyorum:))
Çocukların beslenmesi ile davranışların ilişkisi
Çocukluk rahatsızlıkları ile beslenme arasındaki saklı ilişkileri inceleyen ve bu konuda ödül kazanmış bir kitabı bulunan Kelly Dorfman 1-2 Haziran'da İstanbul'da.
Beslenmenin çocuklardaki etkileri; 1 haziran 2013 Cihangir Yoga Cihangir
Yemek seçen çocuk; 2 Haziran 2013 Cihangir Yoga Cihangir
Beslenmenin çocuklardaki etkileri
Kulak Enfeksiyonları ve Gelişim ile ilişkisi: Çocuğun gelişim sorununun gıda intoleransı/besin alerjisi ile ilişkisi. Kulak enfeksiyonları, işitsel gelişim, gelecekteki dikkat sorunları.
Diğer Beslenme Sorunları: Farklı tip besin reaksiyonlarını anlamak. Çocuklarda besin reaksiyonları ve ne yapılmalı. Sentetik boyalar ve şeker çocukların davranış ile ruh hallerini nasıl etkiliyor.
Beslenme ile kabızlık reflü ilişkisi: Gıda alerjisi/reaksiyonlar kabızlık ve reflüye nasıl sebep olur. Bağırsak kaslarını güçlendirmek.
Duyu Bütünleme Bozukluğu ve Yemek Yeme Davranışları: Sinir sistemi ve önemi. Stres Hormonları yemek seçimini nasıl etkiler. DBB ve çocukluk çağı obezitesi.
Kimler için: Ebeveynler, hamileler, çocuklarla çalışan eğitimciler, psikologlar, öğretmenler, çocuk doktorları
Tarih: 1 Haziran Cumartesi, 10.00-14.00
Ücret: 150 TL (eş için %50 indirim)
Yer: Cihangir Yoga, Cihangir
Tercüme: Tercüme yapılacaktır
Bilgi ve kayıt için: info@cihangiryoga.com
Tel : +90 (0) 530-8262155, +90 (0) 212-2771190
Yemek seçen çocuk
Gluten neden sorun yaratıyor: Çölyak hastalığı ve çölyak hastalığı dışındaki glüten hassasiyeti. Glütensiz beslenme denemesi nasıl yapılır.
Yağlar ve Beyin: Farklı yağ tipleri. Zorunlu yağ asitleri eksikliğinin septomları. Depresyon, anksiyete, ve bipolar (manik depresif) bozukluklarda balık yağı kullanımı.
Dyspraxia hastalığı (hareket planlama noksanlığı): Motor hareket planlamanın öğrenme ve dil gelişimine etkisi. Dil gelişimi için fosfolipitler.
Kimler için: Ebeveynler, hamileler, çocuklarla çalışan eğitimciler, psikologlar, öğretmenler, çocuk doktorları
Tarih: 2 Haziran Pazar, 10.00-14.00
Ücret: 150 TL (eş için %50 indirim)
Yer: Cihangir Yoga, Cihangir
Tercüme: Tercüme yapılacaktır
Bilgi ve kayıt için: info@cihangiryoga.com
Tel : +90 (0) 530-8262155, +90 (0) 212-2771190
Önemli Not: Kontenjan sınırlı olduğu için kayıtlar başvuru sırasına göre yapılacak. Kesin kayıt için ödemenin yapılmış olması şarttır. Her iki çalışmaya katılanlar için ücret 260TL'dir. Eş indirimi ayrıca geçerlidir.
Özel Seans: Kelly Dorfman sadece 1-2 haziran öğle saatlerinde ( cihangir stüdyoda) özel seans verecektir.
Seans ücretleri ve rezervasyon için aşağıdaki numaralardan bize ulaşabilirsiniz:
Tel : +90 (0) 530-8262155, +90 (0) 212-2771190
Amerikalı beslenme uzmanı Dorfman’a göre çocuklardaki birçok rahatsızlığın beslenmeyle doğrudan ilişkisi var.
Çocuğunuzu yedikleriyle iyileştirin!
Amerika’da “Beslenme Dedektifi” olarak tanınan Kelly Dorfman Doğru Yiyecek, Sağlıklı Çocuk adlı kitabında en yeni bilimsel araştırmalara dayanarak beslenme ile kronik çocuk rahatsızlıkları arasındaki ilişkiyi ele alıyor. Dorfman anne babalara, çocuklarının yaşadıkları sorunların beslenmeyle ilgili bir nedeni olup olmadığını anlamaları için bir dedektif gibi düşünmelerini tavsiye ediyor.
Çocukların beslenmesi hakkında çok değerli bilgiler içeren kitapta, ebeveynlere çocuklarının gelişimine yardımcı olmak için ihtiyaç duydukları basit ve uygulaması kolay çözümler sunularak, çocuklarının sağlık sorunlarının nedeni olabilecek ipuçlarını görmenin ve derhal doğru beslenme tedavisini bulmanın yolları anlatılıyor. Doğru Yiyecek, Sağlıklı Çocuk’da çocukların yaşayabileceği hastalık ya da rahatsızlıklarından
tümünden söz edilmiyor, bunun yerine, beslenmeyle tedavi edilebilecek (ya da tersine çevrilebilecek) sorunlara odaklanılıyor. Kitapta yer alan ve vaka dosyalarından aktarılan hikâyeler ile çeşitli semptomların nedenlerini ortaya koymada anne babalara yol gösteriliyor. Kronik ortakulak iltihabı, ciltte tahriş, kızarıklık, egzama, yemek seçme, kulak kiri birikimi, kronik karın ağrısı, kabızlık ve ishal, büyümeme ve gelişim geriliği, dikkat dağınıklığı, dalgınlık ve hiperaktivite, konuşmanın gecikmesi, tuhaf sosyal davranışlar, öfke
nöbetleri, duygu durum dalgalanmaları, diğer duygu durum ve davranış sorunları…
Kitapta ayrıca, günümüzde büyük tartışma yaratan tarım ilaçlarının, çevresel toksinlerin ve GDO’lu gıdaların sağlığı nasıl tehdit ettiği konusu üzerinde de duruluyor.
Kitaptan
Her türlü beslenme sorunu iki kategoriden birine girer: Ya vücudu rahatsız eden bir madde vardır ya da ihtiyaç duyulan bir madde eksiktir. Çocuğunuzun beslenme muammasını çözmeye başlarken her zaman kendinize şu soruları sorun:
Bu ipuçları bir iritanı mı yoksa bir eksikliği mi gösteriyor?
Çocuğum yediği bir şeye karşı tepki mi gösteriyor yoksa
yeterince alamadığı besinler mi var?
22 Mayıs 2013 Çarşamba
DİKKAT:Kaçıırlmayacak bir eğitim!! Prof Dr Benal Büyükgebiz ile İlk yıllarda Çocuk Beslenmesi Eğitimi
İlk Yıllarda Çocuk Beslenmesi
Çocuklarımızın ilk yılları hayatlarındaki çok önemli bir dönemi kapsıyor. İlk yıllar zihinsel ve fiziksel gelişimlerinde önemli rol oynuyor.
SMA'nın Katkılarıyla hayata geçen "İlk Yılların Hikayesi" kampanyası kapsamında tüm anneleri Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları / Çocuk Gastroenteroloji ve Beslenme Uzmanı Prof Dr Benal Büyükgebiz ile İlk Yıllarda Çocuk Beslenmesi eğitimine anneysen.com ekibi bekliyor!
Eğitim ücretsizdir. Kontenjan sınırlı olup, kayıt için isim, soyisim, telefon numarası, çocuk yaşını bilgi@anneysen.com'a göndermeniz gerekmektedir.
8 Haziran Cumartesi
10:30-13:30
Radisson Blu Bosphorus Otel
Ortaköy İSTANBUL
İŞE BAŞLAYAN EMZİREN ANNEYE İP UÇLARI
Çalışan anneler için bebeği doğduktan sonra en korkulu dönem ; işe başlayacağı ilk günler. Bebeğinizi emziriyorsanız, ne yapacağınızı bilemeyebilir, endişeleriniz artırabilir. Bu durum, deneyimli bir anne bile olsanız , aynı şeyleri hissedersiniz. işe başlamadan ortalama olarak 1 ay önceden bebeğinize biberon ile beslenmeyi öğretmeniz gerekir. İlk günden it,ibaren üstlerini etiketleyerek sütünüzü sağıp, dondurmaya başlayın.Yaklaşık 1 ay kala da da minik minik ayrılma alıştırmaları yapmaya başlayın. Önce evden 15-20 dk ayrılın. Daha sonra yarım saat, 1 saat diye kademeli olarak evden ayrılın. Evde bebeğinize bakıcı yada büyük anne bakacaksa o da bebekle yalnız kalmaya yavaş yavaş alışacaktır.Bu alıştırmalar sonucunda da bebeğinizde evde ona bakan bakıcı7 büyük annesiyle yalnız kalmaya alışacaktır. İşe başladığınızda bir gün önceden günlük ihtiyacı kadar olan sütünüzü dipfrizden buzdolabın normal kısmına çözülmesi için koyun. verecek kişi de ihtiyacı kadarını benmari yöntemiyle ısıtarak bebeğinize biberonla verebilir.,Evden sabah çıkmadan önce bebeğinizi güzelce emzirin. Daha sonra işe gittiğinizde günlük rutininize uygun olmasına çalışarak 12 ve 15 gibi iki kere sütünüzü sağarsanız, bir sonraki, gün için gerekli sütünüz hazır olmuş olur.Evdekiler, siz gelmeden 3 saat önce en geç bebeğiniz beslerlerse , siz eve geldiğiniz de acıkmış olacaktır. Hem hasret giderirsiniz, hemde bebeğinizin karnını doyurursunuz. Evden çıkarken kullandığınız teninize direkt deymiş bir atlet veya kullanılmış bir göğüs pedini bebeğinizin yatağına bırakırsanız bebeğiniz tüm gün sizin kokunuzu yanında hissedecektir, bu da onu rahat uykuya geçişini sağlayacaktır. Sizde iş yerinize bebeğinizin fotoğrafını getirebilirsiniz. Sütünüzü sağarken bir yandan buyuk bir bardak su içer bir yandan da minik bebeğinizin fotoğrafını seyredebilirsiniz. BU sizin oksitosininiz daha fazla salınımını sağlayacaktır..
İlk günlerde işinize yarayacak bazı malzemeler:
Biberon ve süt sağmak için gerekli olan pompanın dışında bazı malzemeler hayat kurtarıcı olabiliyor.
Termal Çanta bunlardan biri. İş yerinde sağdığınız sütü eve taşırken Termal çantalar çok işin,ize yarayacaktır. İleride de bebeğinizin dışarıya çıktığın da mamalarını ve yemeklerini bu çantayla taşıyabilirsiniz.
Süt saklama poşetleri: Bunlarda işyerinizde sağdığınız sütleri pompadan direkt içine boşaltıp,üzerini etiketledikten sonra buzdolabına hazır şekilde eve taşımanıza yarayabilir.
Eğer direkt poşete koymak istemiyorsanız, ek gıdaya geçişinizde de çok işinize yarayacak ,sızıntı yapmayan Avent'in via cuplarını öneririm. Bu cuplarla sütünüzü işten eve taşıyabilirsiniz. Eğer pompanız Avent'se , biberon emziğinizi bu cuplara takıp bebeğinizin direkt biberon gibi kullanmasını sağlayabilirsiniz.Ek gıdaya geçtiğinizde de çorbalarınız güvenli bir şekilde taşıyabilirsiniz.
Biberona alıştırırken bazı anneler emziğe de alıştırmayı tercih edebilirler. O zaman ayına uygun emzik alabilirsiniz. Bir kaç çeşit almanızı öneririm. bebeklerin ilk günlerde yabancı bir cisim olarak algıladıkları için dilleriyle emziği iterler. Şaşırmayın, çok üstüne gitmeden tekrar tekrar deneyerek bebeğiniz emziğe alışır.
Bunların dışında çok da gerekli birşey yok.
İlk günler hem bebeğiniz hem de sizin için zor olabilir. Ama inanın zaman ile her şey yoluna girecektir. Evdeki durumun dışında iş yerinizde de düzenleme yapmalısınız. Nerede sütünüzü sağacaksınız, buzdolabı var mı? sağdığınız sütü nerede bekletebilirsiniz? gibi soruların cevapları için işe başlamadan önce iş yerinizi ziyaret edin ve bu soruların cevaplarını kontrol edin. İlk işe başladığınız gün, bulunduğunuz duruma hazırlıklı olmuş olursunuz.
Lütfen endişelenmeyin: İşe başladığınız için sütünüz azalmaz. Siz iş yerinde bulunduğunuzda iki kere sütünüzü sağabilirseniz ve bol bol sıvı alıp, bu konuyu da çok dert etmeden kendinize inanırsanız bu süreç çok daha kolay geçecektir, inanın.
Ben oğlum 3 aylıkken işe başladım. 1 yaşına kadar sağarak anne sütü almasını sağladım. Siz neden bunu başarmayacaksınız ki...
Tüm anneler kolaylıklar diliyorum.
Esra Ertuğrul
Hamile Eğitmeni ve Emzirme Danışmanı
http://bebeimgeliyor.blogspot.com
21 Mayıs 2013 Salı
Hayat Su, “Hayat Dolu Hissetmek için” harekete geçmeye çağırıyor
Türkiye ambalajlı su sektörünün köklü ve yenilikçi markası Hayat Su, tüketiciyi sağlıklı seçimler yapmaya teşvik etmek misyonu doğrultusunda yenilikler geliştirmeye, daha sağlıklı bir toplumsal hayata katkıda bulunacak kampanyalar düzenlemeye devam ediyor. Bu doğrultuda hazırlanan "Hayat Dolu Hissetmek için” kampanyası ve bu kapsamda 2 Haziran Pazar günü Bostancı-Caddebostan sahilinde yapılacak “Hayat Koşusu”, 21 Mayıs Salı günü düzenlenen basın toplantısıyla duyuruldu.
Hayat Su Marka Müdürü Yasemin Barkın’ın açılışıyla başlayan toplantıda, Hayat Su Genel Müdürü Yeşim Güra, kampanyanın çıkış noktası hakkında yaptığı konuşmasında şu bilgileri verdi:
“Connecticut Üniversitesi İnsan Performansı Laboratuarı; Arkansas Üniversitesi Sağlık Departmanı; yurtdışındaki Danone Ar-Ge Bölümü ve çeşitli uzman ve akademisyenlerin işbirliğiyle yapılan araştırma son derece önemli sonuçlar içeriyor. Bir grup sağlıklı genç kadın üzerinde yapılan bu araştırma, vücuttaki % 1’lik bir sıvı kaybı bile duygu durumunun ve konsantrasyon seviyesinin olumsuz etkilendiğini ortaya koyuyor. Günlük hayatımızda hissettiğimiz konsantrasyon eksikliği, agresif ruh hali, yorgunluk ve bitkinlik hissi, enerji kaybı, bir işi tamamlamakta zorluk çekme, baş ağrısı gibi sorunların sebebi sadece yeteri kadar su içmememiz olabilir. “
Hayat Su’dan “Hareketli Yaşam”a destek
Araştırma kapsamında, dehidrasyonla ilgili bulguların sadece kadınlar değil erkekler için de geçerli olduğunu hatırlatan Güra, kampanyanın çıkış noktası, yeterli miktarda su içmenin duygu durumu ve bilişsel performansa etkisi olsa da, Hayat Su olarak sağlıklı hayata bakış açılarının bir bütün olduğunu vurguladığı konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Tabii ki Hayat Dolu Hissetmek için yeterli miktarda su içmenin yanı sıra dengeli ve yeterli beslenmek ve hareket etmek gerekiyor. Hayat Su olarak tüketicilerimizi sağlıklı seçimler yapmaya teşvik etmeye özen gösteriyoruz. Bu yüzden, ‘Hayat Dolu Hissetmek için’ kampanyamız çerçevesinde bir ‘Hayat Koşusu’ düzenliyoruz. Amacımız, obezitenin günümüzde tüm bireyleri tehdit ettiği ülkemizde, Sağlık Bakanlığı’nın önderliğinde başlatılan ‘Hareketli Yaşam’ konusundaki farkındalığın artırılmasına katkı sağlamak ve tüketicilerimizi kendileri için bir adım atmaya teşvik etmek.”
Hayat Dolu Hissetmenin formülü
Beslenme Uzmanı Dilara Koçak, toplantıda “Hayat Dolu Hissetmek için” gerekli formülü “Yeterli ve dengeli beslenme + düzenli egzersiz + yeterli su tüketimi” olarak açıkladı. Koçak, “Yaşam tarzımızda sağlıklı seçimler yaparak olumsuzluklardan kurtulmamız, enerjimizi yükseltip kendimizi sağlıklı, zinde ve hayat dolu hissetmemiz mümkün.Hayat dolu hissetmek, enerjinizi yükseltmek, ruh halinizi iyileştirmek, aynaya hep mutlulukla bakmak, gözlerinizin derinliklerindeki pırıltı ve neşeyi yakalamak için ihtiyacınız olan tek şey küçük değişiklikler yapmak” dedi.
“Vücudunuzun ihtiyacı olmayan maddelerden arınmak için su için”
Koçak, suyun beslenme ve arınmadaki rolünü ise şöyle açıkladı: “Sağlıklı beslenme için, yeterli sıvı alımının önemini hepimiz biliyoruz. Burada dikkat etmemiz gereken suyun alternatifinin olmadığıdır! Su; kalorisiz, şekersiz, yağsız, kolesterolsüz, kafeinsiz, katkı maddesiz ve hayat için elzem olan sıvıdır. Sağlıklı arınma için başlıca ve en etkili kaynaktır. Yetersiz ve dengesiz beslenme, düzensiz yaşam tarzı, stres, trafik ve hava kirliliği gibi çevresel faktörler, vücudumuzda ihtiyacımız olmayan maddelerin oluşmasına neden olur. Günde ortalama 2 litre su içmek vücudumuzdaki ihtiyacımız olmayan maddelerden arınmamıza ve daha hafif ve hayat dolu hissetmemize yardımcı olur.
“Yeterince su tüketmek formumuzu korumaya da yardımcı oluyor”
Yapılan araştırmalar, günlük sıvı ihtiyacının, diğer içeceklere oranla daha büyük bir kısmını sadece sudan alan kişilerin, genel olarak daha sağlıklı bir beslenme programı yürüttüklerini göstermiştir. 12.000’den fazla kadın üzerinde yapılan Amerikan Ulusal Sağlık Araştırması verilerine göre, ‘sadece su’ tüketenlerin daha fazla lif, daha az şeker ve daha az kalorili besin tükettikleri görülmüş. Yeterince su tüketmek formumuzu korumaya da yardımcı oluyor.”
“Egzersiz yapmak vücudumuzun endorfin hormonu salgılamasına yardımcı olur, endorfin mutlu hissetmemizi sağlar ve güvenimizi artırır”
Fiziksel ve zihinsel olarak daha iyi hissetmek için egzersizin şart olduğunu vurgulayan Dilara Koçak, “Egzersiz, kendimizi iyi ve güçlü hissetmemizi sağlayan, güvenimizi artırmaya yardımcı olan endorfin hormonunun vücudumuzda salgılanmasına yardımcı olur. Egzersizin ruh halini iyileştirmeye yardımcı olduğu; depresyon, stres ve mutsuzluktan uzak durmayı sağladığı pek çok araştırmanın ortak sonucudur. Günde sadece yarım saat fiziksel aktivite yaparak enerjinizi toplayabilirsiniz. Günlük egzersiz ve spor gibi fiziksel aktiviteler esnasında yeterli sıvı almayı ihmal etmeyin. Egzersiz sırasında terle kaybedilen vücut sıvısını yerine koymak ve dehidrasyonu engellemek için her yarım saatte bir su içmek gerekiyor” dedi.
Hayat Su’yun “Hayat Dolu Hissetmek” kampanyasına destek vermek için Dubai’den gelen, iyilik peşinde koşan “hayalperest yazar” Yonca Tokbaş da toplantıda hareket etmenin önemini, hangi sporu yapmanın önemli olup olmadığını, kendimizle ve sporla ilgili önyargılarımızı, endişelerimizi, keyif alarak sağlıklı olmanın püf noktalarını paylaştı.
“Hayat Koşusu”na herkes davetli
Hayat Su’yun “Hayat Dolu Hissetmek” kampanyasına beslenme uzmanı Dilara Koçak da destek veriyor. Koçak’ın da katılacağı Hayat Koşusu, 2 Haziran Pazar günü sabah 08.00’de Bostancı Sahili’nde kayıt ve ısınma hareketleriyle başlayacak. Ardından Dilara Koçak, yeterli ve dengeli beslenme konusundaki tavsiyelerini paylaşacak. Daha sonra ise Hayat Koşusu, Bostancı Sahili'nde başlayıp, Caddebostan Sahili’nde sona erecek.
Katılımcıları sürpriz hediyelerin beklediği Hayat Koşusu herkese açık ve katılım ücretsiz. Hayat Su’yun Türkiye’de bir ilk olma özelliği taşıyan ergonomik tasarımlı şişesi, özel spor kapağı ve taşıması kolay 750 ml’lik ideal boyu da katılımcılara koşu süresince eşlik edecek.
Hayat Dolu Hissetmek için “Hayat Koşusu”na siz de kayıt olmayı unutmayın!
Türkiye’nin sadece çocuk aktivite ürünleri satan tek sitesi www.handykids.com.tr açıldı...
Handy Kids nedir?
Handy Kids , “becerikli çocuklar” anlamına geliyor. Ürünlerin tamamı çocukların el becerilerini geliştirmeye yönelik. Kutunun içinden yapacağı aktiviteyle ilgili tüm malzemeler çıktığı için anneler hem fikir hem malzeme bulma derdinden kurtulmuş oluyor. Ürünler İngiltere’den ithal, çocuk sağlığına uygun malzemelerden üretilmiş, ve tüm güvenlik testlerinden geçmiş.
Handy Kids fikri nasıl ortaya çıktı?
Oğlumla aktivite yapmayı ve gezmeyi çok seviyoruz. Çevremdeki annelerden en sık duyduğum soru hep şu olmuştur : “Bu aktivite fikirlerini ve malzemeleri nereden buluyorsun ?” Aktivitelerin çoğunu yabancı bloglardan buluyorum; fakat bazen insanın, özellikle de çalışan annelerin fikir aramaya bile vakti olmuyor. Malzeme konusu da ayrı bir sıkıntı. Yurtdışında çok sık rastladığım “do it yourself” yani “kendin yap” diye tabir edilen setler vardır, içinde çocuğun yapacağı aktiviteyle ilgili tüm malzemeler olur. Bunların benzerlerinden Türkiye’de zaman zaman görüyordum, ama fiyatları çok yüksek buluyordum. Buradan yola çıkarak Türkiye’ye bu tarz ürünler getirmeye karar verdim, ve böylelikle www.handykids.com.tr doğmuş oldu.
Handy Kids nasıl bir site?
www.handykids.com.tr ürünlerimizin satıldığı tek e-ticaret sitesi. Fakat www.handykids.com.tr sadece ürün satan klasik bir e-ticaret sitesi olmayacak. Sitemizin blog kısmı var ve burayı aktif olarak kullanacağız. Blog kısmında paylaşacağımız ürünlerle ilgili yazılarda; ürünün kutusundan neler çıktığı ve nasıl yapılacağı detaylı fotolarla anlatılıyor olacak. Böylece ürünün sadece kutusuna bakarak seçmeniz gerekmeyecek. Ayrıca ürün çocuğunuzun zevkine hitap ediyor mu, yaş grubuna uygun mu, bu soruların yanıtlarını da blog kısmındaki yazılarda görebileceksiniz. Blogger geçmişime dayanarak blog yazılarına çok önem veriyorum. annelerin pek çok faydalı bilgiyi bloglardan edindiğine inanıyorum. Bu da www.handykids.com.tr yi sadece ürün satan sitelerden ayıran en önemli özellik olacak.
Handy Kids’te ne tür ürünler bulabilirim?
Handy Kids’de birçoğu hazır kit halinde aktivite setleri bulabilirsiniz. Tamamı çocuğunuzun el becerilerini geliştirmeye yönelik ahşap setler, alçı aktivite setleri, elişi setleri, maske yapma setleri, boyama setleri, köpük aktivite setleri bulabilirsiniz. Hazır kitlerin yanı sıra bolca değişik aktivite malzemeleri de bulabilirsiniz craft paketleri, şönil, makas , boyama örtüsü tarzı ürünlerle aklınızdaki aktiviteleri kolaylıkla yapabilirsiniz.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)