20 Kasım 2013 Çarşamba

BEBEKLER DE UYKU DÜZENİ OLUŞTURURKEN GEREBİLECEK TABLO

Bebeğimiz doğduğu andan itibaren acaba yeteri kadar mı uyuyor? az mı uyuyor? Uyku düzenini  ne zaman yapmaya başlamalıyız? Bu çocuk gece niçin bu kadar sık uyanıyor? diye birçok sorar dururuz. Hatta internette araştırma yaptığınız da Uykusuzanneler diye bir site bulabilisiniz. Burada anneler sıkıntılarını paylaştığı gibi uzmanlardan da fikir alabiliyorlar. Bebeklerinize uyku düzeni oluştururken bakmanız gereken bir site bence.
Ben de oğlumu büyütürken uyku ritiüeline çok dikkat ettim Uyku düzenimiz bize özeldi. Çok erken gece uykusuna yatan bir çocuk değil, Altuğ. Ama uykusu gelince de uyutmak gibi bir sıkıntım hiç bir zaman olmadı. Uyku sorunu için birçok kitap, ekol hakkına kitaplar okudum. Uyku ile ilgili çeşitli seminerlere gittim. Ve içinden bize ait bir düzen oluşturduk. Bu düzeni oluştururken de ortalama ne kadar uyumalı sorusunun cevabı içn de aşağıdaki listeden yararlandım. Sizlerin de belki işine yarayabilir diye de paylaşıyorum..

fotoğraf 2.PNG görüntüleniyor

ANNE KARNINDA BEBEKLERİMİZE MÜZİK DİNLETMEK



Son yıllarda giderek artan araştırmalar ve bulgular ışığında, doğumdan önce ve hamileliğin son 3 aylık döneminde, anne rahminin bir konser salonu gibi bebeği kucaklayıp, bu ritim ve ahenkle bebeğin gelişimine katkı sağladığı biliniyor.
Bebeğin beyni çevredeki seslerin ritmini ve motifini çözmeye çalışan bir dedektif gibidir. Bebek daha anne karnındayken bir müzik aleti gibi çalışır ve çevredeki sesleri hem kayıt, hem de analiz eder. 
Beynin işitme sistemi hamileliğin 26. haftasından itibaren aktif olmaya başlar. Dışarıdan gelen sesler, rahimdeki fetusun kulağına gelemez. Çünkü bebeğin etrafını saran amniyon sıvısı ve kas örtüleri dışarıdan gelen sesleri bozar. Ancak Beethoven'in beşinci senfonisinin, belirgin şekilde tanımlanabilir bir ses imajı olarak rahme ulaştığı gösterilmiştir. Bebekler anne karnındayken 6. ve 7. aylardan itibaren seslere, özellikle de müziğe tepki veriyorlar, dahası anne karnındayken dinledikleri müzikleri doğduktan sonra dinlediklerinde hatırlıyorlar.

FETUS SESLERE NASIL TEPKİLER VERİR?

Fetus kulağına gelen seslere, vücut hareketleri ve kalp atışında meydana gelen değişikliklerle cevap verir. Bazı sesler, bebeğin kalp atış hızında kısa süreli yavaşlamalara yol açabilir. Çok gürültülü sesler kalp atımını hızlandırır. Sesler fetusta hareket ortaya çıkartmasının yanında, doğum öncesi öğrenmeye de sebep olur. En temel öğrenme şekli alışkanlık kazanma ve ortama uyum sağlamadır. Can sıkıcı olan veya sürekli tekrarlayan seslere dikkatini vermemeyi öğrenme, buna bir örnektir. Yeni ve bir farklı musiki ritmi gelirse, bebekler ona cevap vererek, değişikliği fark ettiğini gösterirler. Hamileliğin son döneminde bebek annenin karın bölgesine sürekli yapılan uyarılara alışmıştır. Ancak uyarı şekli değişirse buna cevap verir. Nazikçe yapılan titreşimlere cevap vermezken, gürültülü bir ses gönderildiğinde hemen hareket ederek cevap verir. Belli bir süre, gürültülü sesler ile nazik titreşimler birlikte arka arkaya verilirse, birkaç tekrardan sonra bebek buna cevap vermemektedir. Bütün bunlar, bebeğin doğum öncesinde çevresinden bilgi alabildiğini ve bazı olayları hatırlayabildiğini gösterir. 

MÜZİK GELİŞİMİ NASIL ETKİLİYOR?


Çocuğun doğum öncesi müzik dinlemesinin, gelişimi hızlandırdığı, hatta bazı çocuklardaki belli gelişim bozukluklarını hafifletebildiği veya iyileştirme yoluna koyduğuna dair çalışmalar vardır. Değişik müzik çeşitlerinin 28-36 haftalık annelere dinletildiği bir çalışmada, kontrol grubuna nazaran anne karnında müzik dinleyen bebeklerin seslere dikkat, göz takibi, motor kontrol ve koordinasyon hareketlerinin gelişiminde dikkati çeken bir hızlanma gözlenmiştir.

KLASİK MÜZİK FAYDALI MI?

Yapılan araştırmalar, çocuk gelişiminin özellikle ilk yıllarında, müziğin çok önemli bir etken olduğunu ortaya koyuyor. Zihinsel gelişimin yüzde 85’i 8 yaşına kadar, beyin gelişiminin yüzde 80’i 3 yaşına kadar tamamlanıyor. Zeka ve beyin gelişimini, beslenmeden sonra ilk aylarda olumlu etkileyen birinci faktör ise müzik…
Müziğin bebek gelişimi üzerindeki etkilerini belirlemek için Batı’da yapılan pek çok araştırmaya göre; klasik müzik anne karnından itibaren bebeklerin psikolojik, bilişsel ve bedensel gelişimlerinde birçok olumlu etki yaratıyor. Örneğin, düzenli olarak müzik aleti çalmanın beynin görme, duyma, hareket etme ve koordinasyonla ilgili bölümlerinin büyümesini sağladığı söyleniyor. Yapılan bir diğer araştırma ise, Brahms dinletilen prematüre bebeklerin daha çabuk geliştiklerini kanıtlıyor.
Müzik çocukların kendini ifade etme yeteneklerini geliştirip, estetik, yaratıcı ve yapıcı düşünme kapasitelerini arttırıyor. Okul çağındaki çocukların okuma ve yazmayı daha kolay öğrenmesini, anlama ve düşünme becerilerini geliştiriyor. Yani akademik performansı da olumlu etkiliyor. Çocuklara müzik dinletmek beyin aktivitesini arttırıp, stresin ve sıkıntının azaltılmasını sağlıyor.
Müzik, insanları mutlu, huzurlu, yaratıcı, umutlu, heyecanlı, güçlü, inançlı ve cesur kılan bir olgu... Zihni ve yaratıcılığı geliştirdiği, bitkileri olduğu gibi bedeni de iyileştirdiği biliniyor. Buna, “Mozart etkisi” deniyor.

BİLİNEN EN ŞİFALI MÜZİSYEN: MOZART

Başuçlarında her gün 2 saat Mozart dinletilen bebeklerin daha zeki oldukları, ineklere daha iyi süt vermesi için Mozart dinletildiği, Japonya'da bir bira fabrikasının bira mayası oluşurken Mozart çaldırdığı ve o biranın daha pahalı satıldığı şaşırtan gerçeklerden. Dünyanın çeşitli yerlerinde, birçok doktor ve müzik terapisti Mozart etkisini, depresyon, kanser, kronik ağrılar, yüksek tansiyon, ruhsal ve zihinsel sorunlar gibi pek çok hastalığın tedavisinde kullanıyor. Mozart'ın müziği; kısa, basit ve neşeli temaları ile, kolay algılanabilir, kolay takip edilebilir bir müzik. Bebekler için de bu neşeli melodiler ve basit ritimler oldukça ilgi çekici.
Bu tür bir müzik dinlemenin, anlama ve muhakeme için önemli olan sinirsel kanalları uyarabileceği varsayılıp, öğrencilerin müzik zevklerine bakılmaksızın sınavlarında Mozart dinletilmiş, sınav başarılarında artış gözlemlenmiş. Uzmanlara göre, 10 dakika Mozart müziği dinlemek, geçici de olsa IQ üzerinde olumlu etki yapıyor.
MOZART ETKİSİNDEN FAYDALANIN!

Don Campbell müziğin gücü üzerine bugüne kadarki en kapsamlı kitabı yazdı: “Mozart etkisi.” Müzik ve diğer titreşimlerin anne karnından başlayarak yaşamın tüm dönemlerinde sağlık, eğitim ve davranış alanlarında önemli etkilere sahip olduğunu açıklıyor. Kolayca uygulanabilecek egzersizlerle beden ve zihin sağlığınızı artırmanın yollarını öğretiyor. Don Campbell kitabında, müzik zevkiniz ne yönde olursa olsun Mozart Etkisi'nden faydalanabilmeniz için gerekli bilgiyi çok açık bir dille ve örneklerle veriyor.

Trump’tan çocuklara özel ücretsiz drama atölyesi!

TrumpAVM.jpg görüntüleniyor


Trump Alışveriş Merkezi, Doğan Egmont ve Can Çocuk işbirliği ile çocuklar için Kasım ve Aralık ayı boyunca ücretsiz drama atölyeleri gerçekleştiriyor.

İstanbul’un kalbi Mecidiyeköy’de yer alan Trump Alışveriş Merkezi’nde, Kasım ve Aralık ayı boyunca, Doğan Egmont ve Can Çocuk yayınlarından seçilen çocuk kitapları drama atölyesinde canlandırılacak. Çocuklar sevdikleri hikayelerin kahramanı olup, özel eğitmenlerden ücretsiz drama dersleri alacaklar.
Drama atölyelerine katılacak çocuklar, masal kahramanlarının maket görselleri ile hazırlanmış özel sahnede tiyatro eğitimi alacak. Kendilerini ifade etme, yeteneklerini sergileme fırsatı bulacak.

Drama atölyeleri, 12:00 – 13:15, 13:15 -  14:45, 15:00 – 16:15, 16.30 – 18:00 saatleri arasında gerçekleştirilecek.
Trump-AVM-Bir_Sapsalın_Gunlugu.jpg görüntüleniyorTrump_AVM-Percy_Jackson.jpg görüntüleniyor
Drama Atölyesi Programı

23 Kasım Cumartesi / Şimşek Hırsızı
24 Kasım Pazar / Sherlock, Lüpen ve Ben
30 Kasım Cumartesi / Canavarkadaş
1 Aralık Pazar / Şapşal’ın Günlüğü
7 Aralık Cumartesi / Küçük Kara Balık
8 Aralık Pazar / Charlie'nin Çikolata Fabrikası
14 Aralık Cumartesi / Matilda
15 Aralık Pazar / Komutan Anti

Detaylı bilgi için; www.trumpistanbul.com.tr / 0212 348 78 67

19 Kasım 2013 Salı

ALTUĞ AYAS'IN GALASINDAYDI!!

Dün gece oğluşumla birlikte film keyfi yaptık. Düşevi nin hazırladığı yapımında Ayşe Şule Bilgiç'inde bulunduğu BKM Filmin Türkiye'nin ilk çizgi kahraman sinema filmi olan Ayas'ı seyrettik.












Altuğ film öncesi galasında Ayas'ı görünce o kadar mutlu oldu ki:)) Film öncesinde Youtube'dan filmin fragmanını seyrettiği için bilerek gitmiştik biz.
Filmi de çok beğendik. Ayas ve ailesi tipik bir Türk ailesi. Olaylar da bildiğimiz Türk mahallesinde geçiyor. Çok bizden:))

 
 
 
Filmin içinde dinazorlar, itfaiye geçtiği için Altuğ'u kalbinden vurdu. Film bitti ve biz evde uyuyana kadar Ayas'ı konuştuk. Çıkışta verilen dergi ve içinden çıkan maskelerle bugün Altuğ okuluna gitti. Arkadaşlarıyla Ayas'ı tanıştıracakmış:))


İlk kez sinema filme gidecek çocuklar için bence ideal bir film..
Bizim dün geceki film serüvenimiz çok güzel geçti. Daveti için BKM Filme, Düşevi'ne ve emeği geçen herkese çok teşekkür ederiz.

TÜRKİYE’NİN İLK ÇİZGİ SİNEMA KAHRAMANI “AYAS” ÇOCUKLARIN SEVGİLİSİ OLDU!

Sinema sezonu sonbaharı bir çocuk kahramanla karşıladı!

 
Pepee’nin yaratıcısı Düşyeri ve BKM Film yapımı, Türkiye’nin ilk çizgi sinema filmi “Ayas”ın 18 Kasım Pazartesi günü Kanyon Cinemaximum’da gerçekleştirilen galası, çocuklarıyla birlikte sanat, medya ve cemiyet hayatından isimleri ağırladı. Çocuklarla birlikte ailelerin de yoğun ilgi gösterdiği “Ayas” vizyona girmeden miniklerin yeni gözdesi oldu!
Galanın en heyecanlıları filmin yapımcısı Ayşe Şule Bilgiç, Kıraç ve kızı Iraz Elif’dı. Onların yanı sıra galaya, çocukları heyecanla “Ayas” ile tanışmayı bekleyen ünlü isimler de katıldı. Ebru Şallı ve Pars-Beren, Gül Gölge Saygı ve oğulları Ali -Emir, Nurgül Yeşilçay ve oğlu Nejat, Leyla Bilginel ve oğlu Kayra, Hande Acar ve oğlu Aslan, Pınar Tezcan Özçapkın ve kızları Duru-Derin, Yeliz Yeşilmen ve kızı Asya, “Ayas” ile tanışmadan önce kırmızı halıda birlikte poz verdiler.
Filmin başrol kahramanı “Ayas” ise Ayşe Şule Bilgiç ile birlikte kırmızı halıda birlikte yürüdü.
22 Kasım Cuma günü tüm Türkiye’de sinema salonlarında çocuklarla tanışacak olan “Ayas”, gala misafiri olan miniklerin heyecanıyla karşılandı. 80 dakika boyunca “Ayas” ile eğlence dolu vakit geçiren minikler, Kıraç’ın filme özel hazırladığı parçalarına da eşlik ederek koltuklarında dans ettiler. Sadece hikayesi ile değil, müzikleri ile de büyük beğeni toplayan film, sinema perdesinin dışında da pek çok sürprizle geleceğini müjdeledi.
 
“AYAS”, FİLMİN ARDINDAN İLK KONSERİNİ DE VERDİ!
 
 
 
Gala gösteriminin ardından fuaye alanında tüm izleyicilerle buluşan “Ayas”, filmde yer alan ‘Deriko’ ve ‘Hanımey’ şarkılarını da minikler ile birlikte canlı olarak seslendirdi. Film bitimince basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ayşe Şule Bilgiç ve Kıraç, emeği geçen tüm ekibe ve galada onları yalnız bırakmayan herkese teşekkür ettiler.
Filmin sonunda “Ayas”la ilgili görüşlerini belirten çocuklar, yeni bir çizgi film fenomeninin doğduğunun sinyallerini verdi!

18 Kasım 2013 Pazartesi

ANNE SÜTÜ BİR MUCİZEDİR....




 Bebeğinizin beden ve ruh sağlığı için en önemli besin anne sütüdür.emzirmek, anne ve bebek arasında güçlü bir bağ kuraraken bebeğin duygusal gereksinimleini karşılar.
Dünta Sağlık Örgütü ( WHO)
, bebeklerin ilk 6 ay sadece anne sütü ile vbeslenmesini, su dahil herjhangi bir gıda verilmemesini, 6. aydan sonra ise uygun ek gıdalara başlanarak emzirmeye 2 yaşına kadar devam edilmesini öneriyor.

BAŞKA HİÇBİR BESİN ANNE SÜTÜNÜN BEBEĞE SAĞLADIĞI YARARLARI SAĞLAYAMAZ!!

*Anne sütü doğrudan ısıda ve bebeğin gereksinimine her zaman karşılık verecek şekilde, daima hazırdır.
*bebeğin sağlıklı gelişimi için gerekli olan tüm besinleri içeriri.
*bebekler için sindirmi kolaydır.
*Bebeğin bağışıklşık sistemini geliştirir.
*En az 6 ay emzirilen bebeklerde allerjik hastalıklari orta kulak iltihapları, ishal,kusma, menenjit ve akciğer enfeksiyonları gibi hastalıklar daha az görülür.
*Anne sütü emmeyen bebeklerin yetişkin dönemlerinde sindirim ve kilo sorunları daha sık görülür.
* Bebeğin ağız, yüz kaslarının ve alt çenesinin gelişimine katkıda blunur.
*Emzirme pratik ve masrafsızdır. Harcama gerektirmez.

UNUTMAYIN!! BEBEĞİNİZİ EMZİRDİKÇE SÜTÜNÜZ ARTACAKTIR.

EMZİRME DOĞANIN ANNEYE ARMAĞINIDIR....

*Emzirmek, kanamaları ve kansızlığa bağlı görülebilecek halsizlik ve yorgunluğu azaltır.
*Emzirmek, anne rahminin normal boyutlara dönmesini hızlandırır.
*Anne , emzirme sırasında kalaori harcar ve böylece doğum sonrası fazla kilolardan kurtulkşması kolaylaşır.(Günde 500-1000kalori =2 saat yürüme)
*Emziren annelred yumurtalık ve mem kanseri daha nadir gtörülür.
*Emzirmek, annenin kemik yapısını sağlamlaiştırır, ileri ki yaşlarda görülen kemik erimesi ve kırık riski azaltır

BEBEKTE MEME ŞAŞKILIĞI

Biberonla beslenen bebekler daha sonra anne memesini almakta zorlanabilirler. Biberondan sonra anne memesine geçen bebek meme başını biberon gibi emmeye çalışır, meme başını çekmeyi öğrenemez.


Bebek doğru ememediğinde;

*Meme ucu derisi hassaslaşır ve anne ağrı hisseder.
*Bebek, sütün biriktiği laktiferöz sinuslere basınç yapamayacağı için süt boşaltımı yetersiz olur.
*Meme başına oksitosin ve prolaktin reflekslerinin yeterli çalışması için yeterli uyaran olmaz. Bebek sinirlenir ve emmeyi red eder. Bu durumda anne sütünün yetmediğini düşünür