Çocuğa bu dönemde mümkün olduğu kadar şefkat, ilgi anlayış göstermeye çalışmak gerekir.
Anne baba çok bunalmasına rağmen sıkıntısını başka bir şekilde boşaltmanın yollarını aramalıdır. Çocuk zaten ne olduğunu bile anlayamadığı bir bunalım yaşar konuşamadığı için, çocuğa kızarak masum yüreğini ve zihnini iyice karanlığa sürüklememelidir. Zaten çocuğa kızmak çocuğun konuşmasını daha da geciktirir. Halbuki çocuğun konuşması için mutlu olması gerekir.
Evet, aklınızda tutmanız gereken en önemli şey şu ki, çocuğun konuşması için mutlu olması gerekir.. Konuşmayı ve anlatmayı isteyeceği çok sevdiği şeyler yapıp, ardından da yaptığı şeyi kelimelerle ifade etmek İSTEMESİ gerekiyor. Bunu desteklemeye çalışın.
Aşağıya çocuğunuzun konuşmasını hızlandırmak için yapabileceğiniz aklımagelen alıştırmaları yazıyorum:
1- Etrafınızdaki nesnelerin isimlerini sürekli tekrar edin, bak kitap, bak ışık gibi. Ya da "bu ne" diye sorarak da tekrar edebilirsiniz" Bu ne, sandalye; bu ne, kaşık; aa bu ne, böcek. Gibi. Ses tonunuz canlı ve çocuğun merakını davet eder şekilde olmalı.
2- Nerede? -Burada soru cevap ikilisini çocuğa öğretebilirsiniz. Baba nerdeeeee, diye sorup babayı bulup baba buradaaa diye bağırabilirsiniz. Nerde diye sormayı ve sizin nerede sorularınıza burada diye cevap vermeyi bu şekilde öğrenir.
3- Çocuğun cümle kurması için fiiller üzerinde çokça durmaya çalışın. Açtı, kapattı, yattı, kalktı, yedi, bitti, gitti, geldi, düştü, döndü, oynadı, uyudu, uyandı gibi basit fiilleri sürekli tekrar edin.
4- Eğer fiilleri söylüyor ise, cümle kurması için basit cümleler kurun. Ben geldim, baba gitti, kuş uçtu, araba durdu, çocuk koştu, kaşık düştü vb. Çocuklar konuşmayı en başta di"li geçmiş zamanla öğreniyorlar. Sadece özne ve yüklemden oluşan bu cümleleri çocuğun ilgi alanı olan konularda ve çocuğun aklında kalacak coşkulu bir tonlama ve genelde aynı melodi ile söyleyin. Ve çok tekrar edin, birlikte gördüğünüz her olayı çocuğa rapor edin.
5- Çocuk özne ve yüklemden oluşan cümleleri öğrenip kolayca tekrar etmeye başlarsa konuşmaya başlamış demektir. Bu cümlelere nesneleri de istediğiniz gibi ekleyebilirsiniz:
Ben eve geldim, baba işe gitti, kaşık yere düştü, biz çarşıya gittik vb.
6- Yaşadığınız olayları da üzerinden zaman geçse de tekrar edin. Oğlum biz bugün nereye gittik diye sorun, çocuk cevap vermeyecekse bile cevap verebileceği kadar bir süre bekleyin. Sonra siz söyleyin; "çarşıya gittik". "Çarşıda ne yaptık?" (Aynı şekilde cevap bekleyin) Sonra cevaplayın, "Oğluma pantolon aldık." Başka ne yaptık" (Aynı şekilde cevap bekleyin) "Dondurma yedik" gibi.. Akşam eve gelen babaya misafire bir başkasına aynı şeyleri çocukla beraber tekrar edebilirsiniz: "Oğlum gel anlatalım babaya" "Biz bugün nereye gittik biliyor musun babası"" "Çarşıya""Çarşıda ne yaptık?""Başka ne yaptık"
7- Kendini ifade etmesi için yardımcı olmalısınız. Çocuğu herhangi bir şey için "gel, gel" diye yanınıza çağırdığınızda "hadi şimdi geldimmm de oğlum" diyebilirsiniz. "Buraya otur" dediğinizde çocuk oturunca; "oturdummm de hadi oturdummmm de oğlum" diyebilirsiniz. Çok tekrar gerekli.
8- Basit sorulara cevap vermesi için, - mi -mı ekli sorulara cevap vermeyi öğretebilirsiniz. Çocuğa sadece sorunuzun fiil kısmını tekrar ederek cevaplayabileceği sorular sorun.
"bak kuş, gördün mü" "gördüm de oğlum, gördümmm de" deyin. Çocuğun vereceği cevap: Gördüm
"bu oyuncağı sevdin mi" Çocuğun vereceği cevap: Sevdim
"buraya tekrar gelelim mi"
"bugün parka gidelim mi" gibi
9- Yaşına uygun resimli kitaplar alıp oradaki nesneleri elinizle göstererek tekrar edin, resimdeki basit olayları tekrar edin.
Çocuğun geç konuşmasının en önemli nedeni uyaran azlığıdır. Yani çocuğun konuşmayı öğrenebileceği kadar kendisiyle konuşulmaması diyebiliriz. Uyaran azlığının da pek çok sebebi olabilir. Kimi anne baba az konuşur. Benim eşim çok hızlı konuşur ne dediği anlaşılmaz, ben net konuşurum ama dilbilgisi olarak çok karışık konuşurum. Oğlumun geç konuşmasının bizim bu özelliklerimize bağlı olduğunu da düşünüyorum.
Sözün özü, çocukla net basit cümleler kurarak, çoşkuyla ve istekle sürekli konuşmak gerekir. Yukarıda aklıma gelen alıştırmaları da yazdım, zenginleştirmek mümkün. Kendi günlük gidişatınıza göre yaşayışınız ve olayları anlamlandırmanıza göre kendi alıştırmalarınızı keşf edin.
Ayrıca bu çocuk konuşamıyor, neden hala konuşmuyor gibi olumsuz değerlendirmeleri ne siz çocuğun yanında konuşun ne de başkasını konuşturun. Bunlar çocuğu kötü etkiler.
KAYNAK:http://www.annenotlari.com/oku/6869/rss TEŞEKKÜRLER..
Altuğ halen tek tek kelime söylediği için yuklarıdaki yazı beni çok rahatlattı ve rehber olacak. O nedenle kendi bloğumda sizlerle de paylaşmak istedim...
16 Kasım 2011 Çarşamba
15 Kasım 2011 Salı
ALTUĞ YARIN 22 AYLIK OLACAK!!!1
.22 aylık bebekler neler yapabilir? Altuğ neler yapıyor?
Merdiven çıkabilir.
Altuğ bu işi çok güzel yapıyor. Çıkma işini tek başına yardımsız yapsa da inerken yardıma ihtiyacı oluyor.
İlk kısa cümlelerini kurabilir.
Konuşma konusunda epey geriden geliyoruz. Söylediğimiz herşeyi anlasa da halen tek kelimeleri yavaş yavas söyleyebiliyor. Nu konuda endişeliyim..Fakat Altuğ söylenen herşeyi çok güzel anladığı ve derdini ifade ettiği için kafam da bu konuyu büyütmemeye çalışıyorum.
Ellerini yıkayıp kurulayabilir.
Ellerini yıkamayıçok seviyor. El yıkamaya başladığmız da epey bir uzuzn sürsede ellerini yıokadıktan sonra havlu ile kurulaması gerektiğini çok iyi biliyor.
Zıplayabilir ve tümsek yerlerden atlamak ister.
En büyük zevki zıplamak, hoplamak.. Evde koltuk tepelerinde ,yastıkların tepesinde dolaşmayı çok seviyor.Atlamaya da çok hevesli .. Geçenlerde yemek için gittiğimiz resturantta top havuzu içinde yaptıkları görülmeye değerdi:)))
Etrafını daha dikkatli izler.
Çevresiyle çok ilgili. Yapılan ne varsa , konuşulan ne varsa farkediyor. İlgisini çeken bir durumsa hemen maydanoz olur, kendileri..
Kendi kendine yemek yiyebilir.
Yemek yemesiyle daha doğrusu iştah durumuyla yaklaşık 3 aydır ciddi problemler yaşasak da kendi kendine yemek yemesini çok seviyor. pilavını kaşığına alıp, ağzına getirebiliyor. Çatalına domatesi batırıp, yiyor. Özellikle bardaktan su ya ada meyva suyunu çok rahatlıkla içebiliyor.Bu konuyla ilgili hiç sorun yaşamadık..
Büyük parçalı legolarla 7-8 parçalı kule yapabilir.
Legolarla oynamayı çok seviyor. Onlardan kule yapmayı becerebiliyor. Kuleyi uzattıkça da çok mutlu oluyor..
Kitaplardaki resimler daha çok ilgisini çeker.
Kitaplardaki resmleri çok severek bakıyor. Özellikle Koala serisi favorisi. Kitaptaki, resimlerdeki benzerlikleir bul mayı da çok seviyor.
Boya kalemleri ile resim yapabilir.
Evet.. Sadec resim defterine değil, yazı tahtası ve evin her yerini kalemleriyle çizmeyi seviyor. Şu aralar etrafı boyama işini çok abarttığı için bir süre kalemleri ortadan kaldırdım.2-33 gün sonra ortaya tekrar çıkardığımda umuyorum ki sadec defterini boyar.
Yüksek eşyalara tırmanmaktan hoşlanır.
İsteklerini daha rahat ifade edebilir.
Bizim küçük adam tam olarak konuşamadıysa da istediğini çok güzel ifade ediyor.
Yardımla dişlerini fırçalayabilir.
Diş fırçasını o kadar çok seviyor ki, misafirliğe gittiğimizde bile banyolarda gördüğü diş fırçalarına sulanıyor. Benim de biraz yardımım ile dişleri akşamları fırçalıyoruz.
Gösterilen resimdeki tanıdık nesnelerin ya da kişilerin adını söyler.
evet. Özellikle koala serisinin bu konuda bize çok yardımı oldu.
Tuvaleti geldiğinde haber verir.
Henüz bu konuyla ilgilenmiyoruz. Ama çiş ve kaka mevzunu artık biliyor.
Kendi kendine giyinmek ister.
Soyuınmaktan çok zevk alıyor da halen giyinme işini pek sevmiyoruz. Kendi kendineçorap ve ayakkabı giymeye çalışması gerçekten çok komik..
Şarkılar söyler, dans eder.
Dans etmeye bebekliğinden beri çok meraklı. Müzik duyması hemen sallanmaya, ayaklarıyla değişik figürler yapmaya çalışıyor. Hiç olmadı kendi etrafında koşuyor.
Evdeki elektronik eşyaları kullanmak ister.
Evde hem ben hem de babası sürekli bilgisayar kullanıyor olması, akıllı telefon kullanmamız Altuğ'unun doğuştan bilgisayara , kablolara olan ilgisini arttıyor. Saatlerce kablolarla oynayabilir.
Evdeki elektrikli süpürge, ütü, şarjlı süpürge artık Altuğ'unun en sevdiği oyuncakları. Gerçek olmayan oyuncak olan hiçbir elektronik aleti sevmiyor. Tamamen gerçek olamlı:)))
Merdiven çıkabilir.
Altuğ bu işi çok güzel yapıyor. Çıkma işini tek başına yardımsız yapsa da inerken yardıma ihtiyacı oluyor.
İlk kısa cümlelerini kurabilir.
Konuşma konusunda epey geriden geliyoruz. Söylediğimiz herşeyi anlasa da halen tek kelimeleri yavaş yavas söyleyebiliyor. Nu konuda endişeliyim..Fakat Altuğ söylenen herşeyi çok güzel anladığı ve derdini ifade ettiği için kafam da bu konuyu büyütmemeye çalışıyorum.
Ellerini yıkayıp kurulayabilir.
Ellerini yıkamayıçok seviyor. El yıkamaya başladığmız da epey bir uzuzn sürsede ellerini yıokadıktan sonra havlu ile kurulaması gerektiğini çok iyi biliyor.
Zıplayabilir ve tümsek yerlerden atlamak ister.
En büyük zevki zıplamak, hoplamak.. Evde koltuk tepelerinde ,yastıkların tepesinde dolaşmayı çok seviyor.Atlamaya da çok hevesli .. Geçenlerde yemek için gittiğimiz resturantta top havuzu içinde yaptıkları görülmeye değerdi:)))
Etrafını daha dikkatli izler.
Çevresiyle çok ilgili. Yapılan ne varsa , konuşulan ne varsa farkediyor. İlgisini çeken bir durumsa hemen maydanoz olur, kendileri..
Kendi kendine yemek yiyebilir.
Yemek yemesiyle daha doğrusu iştah durumuyla yaklaşık 3 aydır ciddi problemler yaşasak da kendi kendine yemek yemesini çok seviyor. pilavını kaşığına alıp, ağzına getirebiliyor. Çatalına domatesi batırıp, yiyor. Özellikle bardaktan su ya ada meyva suyunu çok rahatlıkla içebiliyor.Bu konuyla ilgili hiç sorun yaşamadık..
Büyük parçalı legolarla 7-8 parçalı kule yapabilir.
Legolarla oynamayı çok seviyor. Onlardan kule yapmayı becerebiliyor. Kuleyi uzattıkça da çok mutlu oluyor..
Kitaplardaki resimler daha çok ilgisini çeker.
Kitaplardaki resmleri çok severek bakıyor. Özellikle Koala serisi favorisi. Kitaptaki, resimlerdeki benzerlikleir bul mayı da çok seviyor.
Boya kalemleri ile resim yapabilir.
Evet.. Sadec resim defterine değil, yazı tahtası ve evin her yerini kalemleriyle çizmeyi seviyor. Şu aralar etrafı boyama işini çok abarttığı için bir süre kalemleri ortadan kaldırdım.2-33 gün sonra ortaya tekrar çıkardığımda umuyorum ki sadec defterini boyar.
Yüksek eşyalara tırmanmaktan hoşlanır.
İsteklerini daha rahat ifade edebilir.
Bizim küçük adam tam olarak konuşamadıysa da istediğini çok güzel ifade ediyor.
Yardımla dişlerini fırçalayabilir.
Diş fırçasını o kadar çok seviyor ki, misafirliğe gittiğimizde bile banyolarda gördüğü diş fırçalarına sulanıyor. Benim de biraz yardımım ile dişleri akşamları fırçalıyoruz.
Gösterilen resimdeki tanıdık nesnelerin ya da kişilerin adını söyler.
evet. Özellikle koala serisinin bu konuda bize çok yardımı oldu.
Tuvaleti geldiğinde haber verir.
Henüz bu konuyla ilgilenmiyoruz. Ama çiş ve kaka mevzunu artık biliyor.
Kendi kendine giyinmek ister.
Soyuınmaktan çok zevk alıyor da halen giyinme işini pek sevmiyoruz. Kendi kendineçorap ve ayakkabı giymeye çalışması gerçekten çok komik..
Şarkılar söyler, dans eder.
Dans etmeye bebekliğinden beri çok meraklı. Müzik duyması hemen sallanmaya, ayaklarıyla değişik figürler yapmaya çalışıyor. Hiç olmadı kendi etrafında koşuyor.
Evdeki elektronik eşyaları kullanmak ister.
Evde hem ben hem de babası sürekli bilgisayar kullanıyor olması, akıllı telefon kullanmamız Altuğ'unun doğuştan bilgisayara , kablolara olan ilgisini arttıyor. Saatlerce kablolarla oynayabilir.
Evdeki elektrikli süpürge, ütü, şarjlı süpürge artık Altuğ'unun en sevdiği oyuncakları. Gerçek olmayan oyuncak olan hiçbir elektronik aleti sevmiyor. Tamamen gerçek olamlı:)))
Bebeklerimiz için gereken herşeyin içinde bulunduğu yeni bir alış-veriş sitesi:Annelutfen.com
http://www.annelutfen.com/ Bebeklerimiz ve çocuklarımız için gereken herşeyin içinde bulunduğu bir site. Gerçekten kullanışlı bir site..
Üstelik ilk 100 Tl'lik alışverişinizde 10 Tl hediye:))) Ayrıca 100 TL ve üzerinde alış-veriş yaptığınızda kargo da ücretsiz..,
0-12 yaş arasındaki bebeklerin ve çocukların ihtiyaçlarını,annnelerin ve hamilelerin ihtiyaçlarını da kapsayan yeni bir alış-veriş sitesi http://www.annelutfen.com/
Ben çok beğendim, sipariş listemi de hazırladım. Sizin de ihtiyaçlarınız varsa bu siteye bakmanızı kesiinlikle tavsiye ederim..
Üstelik ilk 100 Tl'lik alışverişinizde 10 Tl hediye:))) Ayrıca 100 TL ve üzerinde alış-veriş yaptığınızda kargo da ücretsiz..,
0-12 yaş arasındaki bebeklerin ve çocukların ihtiyaçlarını,annnelerin ve hamilelerin ihtiyaçlarını da kapsayan yeni bir alış-veriş sitesi http://www.annelutfen.com/
Ben çok beğendim, sipariş listemi de hazırladım. Sizin de ihtiyaçlarınız varsa bu siteye bakmanızı kesiinlikle tavsiye ederim..
''BEBEKLE DOĞMAK''
Yaşam Koçu SABA DENİZ’den Samimi, Hayat Dolu, Yol Gösterici Bir Kitap
BEBEKLE DOĞMAK
Çocuk sahibi olma sürecinin içtenlikle ve tüm detaylarıyla anlatıldığı bu kitap, sadece anne adaylarına değil, zorlu süreçleri kendini geliştirmek için fırsat bilen, kendini bulmak isteyen herkese yönelik.
Bebekle Doğmak, hamilelik üzerine doktor bilgileriyle kişisel deneyimleri bir araya getirerek bir ilke imza atıyor. Yazar Saba Deniz’in bir yaşam koçu olarak tespit ettiği önemli noktalarla zenginleşen bu kitap, okurlarına bir anlamda bir yeniden doğuş hikâyesi sunuyor.
BEBEKLE DOĞMAK
Bebeğim, Bu kitap sen olmasan yazılamazdı. Seni beklerken yaşadıklarımı, hissettiklerimi bu şekilde dile getirmek istedim. Tüm bunları bir gün ellerini tutarak sana anlatmayı hayal ettim.
Kim bilir, belki benim sana kavuşma maceram başka anne adaylarının da yolunu aydınlatır.
Seni kucağıma almak için yaptığım bu yolculuk benim için çok öğretici ve geliştirici oldu. Önce sen beni büyüttün, şimdi sıra bende.
Hoş geldin bebeğim, hoş geldin meleğim!
Çocuk sahibi olma sürecinin içtenlikle ve tüm detaylarıyla anlatıldığı bu kitap, sadece anne adaylarına değil, zorlu süreçleri kendini geliştirmek için fırsat bilen, kendini bulmak isteyen herkese yönelik.
Bebekle Doğmak, hamilelik üzerine doktor bilgileriyle kişisel deneyimleri bir araya getirerek bir ilke imza atıyor. Yazar Saba Deniz’in bir yaşam koçu olarak tespit ettiği önemli noktalarla zenginleşen bu kitap, okurlarına bir anlamda bir yeniden doğuş hikâyesi sunuyor.
4 Kasım 2011 Cuma
AĞLAYAN BEBEĞİ SAKİNLEŞTİRMENİN 20 YOLU
1-Sakin olun. Sizin sakin olmanız, bebeğiniz de etkileyecektir.
2-Bebeğinizin altını kontrol edin.
3-Bebeğinizn ateşi olup-olmadığını kontrol edin. Ensesine bakarak, anlayabilirsiniz.
4-Bebeğinizi emzirin.
5-Bebeğinizin gazı olup-olmadığını kontrol edin. her emzirmeden sonra mutlaka bebeğinizin gazını çıkartmasına yardımcı olun, masaj yapın.Onu rahatlattıktan sonra uykuya geçmesiniz sağlayın..
6-Bebeğinizle yatmak. Bazen küçük bebeğinizin sadece size ihtiyacı vardır. Beraber yatarak, onun tüm ihtiyacını karşılamış olursunuz.
7-Bebeğiniz kucağınıza alıp, onun dışarıya bakacak şeklinde pozisyonda tutmaya çalışın.
8-Bebeğinize yumuşak şarkı veya sesler çıkararak, onu rahatlatmaya çalışın.
9-Bebeğiniz kucağınıza alıp, onunla dans edin. Sizinle beraber olması, teninizin teması onu rahatlatabilir. Kendini sizin yanınızda güven de hissedecektir.
10-Bebeğinizi sallayın. Bunu kucağınıza alarak, sallaya bilirsiniz. Bu pozisyon beğinizin anne karnındaki pozisyonunu hatırlatacağı için , onu rahatlatacaktır.
11-Bebeğinizi soyup, onu vücudunu kontrol edebilirsiniz. Vücudunda kızarıklık var mı?, Bebek bezi acaba bebeğinizin bacağını sıkıştırmış mı?....
12-Sıcaklık ve su bebeğiniz yatıştırabilir. Bebeğiniz ılık su ile banyo yaptırabilirsiniz. İsterseniz suyuna lavanta yağı ekleyebilirsiniz. Lavantanın yatıştırıcı etkisinden yararlanabilirsiniz.
13-Bebeğinizin karnına ve sırtına dokunmak, bebeğiniz rahatlatacağı gibi anne-bebek arasındaki bağı da arttıracaktır.
14-Bebeğinize masaj yağı ile masaj yapmak.
15-Bebeğinize emziğini vere bilirisiniz. Bazen emme ihtiyacı olduğu zaman da bebeğiniz huzursuz olabilir.
16-Dış sesleri azaltın. Bazen bebeklerimiz dış etmenlerden de etkilene biliriler. O nedenle ışıkları kısın, televizyonun yada müziğin sesini kısın.. Bakacaksınız ki bebeğiniz rahatlamış.
17- Sıkı bir sıcak, yumuşak battaniye ile bebeğinizi kundaklamanız, onun sakinleşmesine yardımcı olabilir.
18-Arabada bir yolculuk bebeğinizin sakinleşmesine yardımcı olabilir. Titreşim ve yatıştırıcı bir ses bebeğinizin rahatlamasına yardımcı olabilir.
19-Bebeğinizle dışarıya çıkmak.. Bebek arabası ile dışarı da yürüyüş yapmak, hem sizin hem de bebeğinizin rahatlamasına yardımcı olabilir.
20-Ağlayan özellikle kolik bebeklere elektrik süpürgesi ve ya saç kurutma makinesinin sesini dinletmek, anne karnındaki dolaşımının sesine benzediğinden bebeğinizin rahatladığını göreceksiniz.
DOĞUM PLANINIZI OLUŞTURDUNUZ MU?
Doğumu önceden planlamak, doğumda daha etkin bir rol almanıza ve doğum sonrası bebeğinizle duygusal ilişki kurmanıza yardımcı olacaktır. Tüm tercih ve düşüncelerinizi dikkatle değerlendirip bunları doktorunuz ve eşinizle tartışarak bir güven ortamı kurabilir ve daha rahat ve mutlu bir doğum yapabilirsiniz.
Bunun nelere dikkat etmeli ve hazırlamalıyız:
• Doğum sırasında eşinizin yanınızda olmasını ister misiniz?
• Ağrısız doğum hakkında ne düşünüyorsunuz?
• Kordon kanı örneklenmesi yapılmasını ister misiniz?
• Doğum yapacağınız yeri mümkünse önceden görün.
• Doğum yapacağınız hastaneyi önceden belirleyin.
• Hastaneye en kolay ve en kısa zamanda nasıl ulaşabilirsiniz? Hastaneye giden yolların belirlenmesi ve yollardan birinin tıkalı olması durumunda kullanılabilecek alternatif yolların bulunması.
•Hastane girişleri ve park yerlerinin öğrenilmesi
• Doğum yapacağınız hastane bebek dostu (emzirmeyi destekleyen) bir hastane mi diye araştırın.
• Sigortanızla anlaşmalı bir kurum mu? Önceden bilgi alın.
• Eğer eşler doğuma katılacaksa, birlikte doğum filmleri izleyin.
• Doğum çantanıza neler koymanız gerekiyor? Doğum çantanızın içindekilerin yedeklerinin evde nerede olduğunu mutlaka eşinize gösterin. Acil yedeklere ihtiyaç duyduğunuzda eşiniz de strese girmeden, yedekleri size ulaştıracaktır.
• Kültürel ve dini açıdan belirtmek istedikleriniz var mı?
• Eşiniz bebeğinizin göbek bağını kesmek istiyor mu?
• Bebeğiniz için çocuk doktoru araştırın.
• Doğuma sizi götürecek arabayı ayarlayın ve bakım kontrollerini yaptırın.
• Hangi durumda doktorunuzu aramanız gerektiğini öğrenin.
• Aranacak kişilerin telefon numaralarının bir kağıda yazılması. Telaş halinde kimleri arayacağınızı ve telefon numaralarını unutabilirsiniz.
• Cep telefonunuzun şarj aleti (ancak hastane içinde cep telefonunuzu kullanıp kullanamayacağınızı önceden öğrenin, büyük olasılıkla cep telefonunuzu kullanmanıza izin verilmeyecektir!)
• Bebeğinizi eve nasıl götüreceksiniz? Buna karar verip, araba da ona göre düzen hazırlamalısınız.
•Doğumunuz esnasında diğer çocuğunuza kim bakacak, buna karar vermeli , ayarlamalar yapmalısınız.
•Doğuma girmeden önce doktorunuz ve diğer sağlık personeliyle tanışmak, eşinizle birlikte her türlü alternatifi konuşmak ,sizin doğuma girerken kendinizi daha rahat hissetmenizi sağlayacaktır.
3 Kasım 2011 Perşembe
www.anneysen.com da'' DOĞUM HİKAYELERİ '2
Anneliğin en unutulmaz anılarından biri olan doğum, tüm kadınların ilgisini çeken mucizevi bir olay olarak tanımlanıyor. Doğum sayesinde hem bir bebek, hem de bir yeni “anne” dünyaya geliyor. Hamilelerden tecrübeli annelere, doğumla ilgisi olan herkes çeşitli doğum deneyimlerine merak duyuyor. anneysen.com Doğum Hikayeleri bölümü, doğum anılarını paylaşmak isteyen annelere, yaşadıkları doğum tecrübesini yayımlama imkanı sunuyor. “Sezaryen mi, normal mi?” “Epidural mi, genel anestezi mi?” gibi doğumla ilgili önemli sorular, annelerin paylaştığı deneyimlerle birinci ağızdan yanıtlar alıyor. Birbirinden farklı, ilginç ve heyecan verici doğum anılarına ev sahipliği yapan
Doğum Hikayeleri bölümü; anneysen.com annelerinin coşkuyla katıldığı ve faydalandığı özel bir alan olmaya devam ediyor.
Siz de doğum hikayenizi paylaşmak istermisiniz?
Doğum Hikayeleri bölümü; anneysen.com annelerinin coşkuyla katıldığı ve faydalandığı özel bir alan olmaya devam ediyor.
Siz de doğum hikayenizi paylaşmak istermisiniz?
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)