Altuğ doğduktan sonra (ne kadar da sağlıkçı olsam da ), her konuyu internetten araştırıyordum. Fakat prematür bebeklerle ilgili hep aynı bilgiler var. Ama bunlar bana yeterli bir türlü yeterli gelmedi. O nedenle yeni bir blog açtım. Burada sadece oğluşumun gelişimi ve prematür bebeklerle ilgili bilgileri yazıp, deneyimlerimi paylaşacağım. Eğer sizlerinde prematür bebeğiniz varsa veya tanıdıklarınız varsa burada deneyimlerimizi paylaşalım...bana emaille yazılarınızı gönderin, blogda yer verelim...ortak alanımız olsun..
http:www.prematurbebekler.blogspot.com
10 Mart 2010 Çarşamba
8 Mart 2010 Pazartesi
GÜLBEN ERGENİN PROJESİ ''ÇOCUKLAR GÜLSÜN DİYE ''
Gülben Ergen'in şu sıralar ben twitterdan takip ediyorum..Bu proje; köylerde yaşayan çocuklara anaokulları yapmak.. Ne kadar özel bir proje. Nil Karaibrahim ''Çocuklar Gülsün Diye'' şarkı hazırlamış.. Şimdi Gülben Ergene destek olup, aşağıdaki hesap numaralarına bağışalr yaparak, onun yanında olduğumuzu göstermeliyiz. Ben de bebeğimden ilk fırsat bulur bulmaz , bankaya koşup bağışta bulunacağım..
Bu projenin bir internet sitesi de var.
http://www.cocuklargulsundiye.org/
Hesap Adı :Çocuklar Gülsün Diye Garanti Bankası Şube Kodu:395 TL Hesap No: TR97 0006 2000 3950 0006 2111 11
Euro Hesap No: TR54 0006 2000 3950 0009 0111 11 Dolar Hesap No: TR27 0006 2000 3950 0009 0111 12 Cocuklar Gulsun Diye\Garanti\Sube 395
Bu projenin bir internet sitesi de var.
http://www.cocuklargulsundiye.org/
Hesap Adı :Çocuklar Gülsün Diye Garanti Bankası Şube Kodu:395 TL Hesap No: TR97 0006 2000 3950 0006 2111 11
Euro Hesap No: TR54 0006 2000 3950 0009 0111 11 Dolar Hesap No: TR27 0006 2000 3950 0009 0111 12 Cocuklar Gulsun Diye\Garanti\Sube 395
ALTUĞ'UN KULLANDIĞI BİBERON PİGEON
PIGEON Standart Ağızlı Biberon 200ML
•Pigeon peristaltik biberon emziğinin özelliği, ultra esnek yapısı sayesinde dilin emme gücüyle şekil değiştirmesidir.•Kalın ultra yumusak silikon malzeme kullanılarak üretilmiş biberon emzikleri, gerçek anne göğsünün esnekliğindedir.
•Emziğin esnekliliği bebeğin doğal emme hareketlerini desteklemekteki en önemli özelliğidir.
•Ultra yumuşak silikon emziğin yüzeyi çok yumuşaktır ve çökmez, katlanmaz.
•Kubbe şeklindeki yapısı sayesinde bebek ağzını doğal olarak açar ve bebeğin ağzını yumuşakça esteklerken, dudağına tam olarak uyum sağlar.
•Özel havalandırma sistemi (AVS) biberon şişesinin içinde hava basıncının ayarlanması, beslenme sırasında hava alım miktarını minimize eder, bebeğin beslenme sırasında sütle beraber hava yutması engellenir kolik sancılarını engeller.
•Hitap ettiği yaş aralığı 2-3 ay ve üzerisi.
•Üretildiği malzeme: Biberon Şişesi: Polikarbonat Biberon Emziği: Silikon Koruyucu kapak: Poliproplen
•Temizlenme Özellikleri: Sterilizatörde, oktovlavda steril edilebilir. Bulaşık makinasında yıkanabilir, kaynatılabilir, Pigeon Likit Temizleyici ile temizlenebilir.

•Emziğin esnekliliği bebeğin doğal emme hareketlerini desteklemekteki en önemli özelliğidir.
•Ultra yumuşak silikon emziğin yüzeyi çok yumuşaktır ve çökmez, katlanmaz.
•Kubbe şeklindeki yapısı sayesinde bebek ağzını doğal olarak açar ve bebeğin ağzını yumuşakça esteklerken, dudağına tam olarak uyum sağlar.
•Özel havalandırma sistemi (AVS) biberon şişesinin içinde hava basıncının ayarlanması, beslenme sırasında hava alım miktarını minimize eder, bebeğin beslenme sırasında sütle beraber hava yutması engellenir kolik sancılarını engeller.
•Hitap ettiği yaş aralığı 2-3 ay ve üzerisi.
•Üretildiği malzeme: Biberon Şişesi: Polikarbonat Biberon Emziği: Silikon Koruyucu kapak: Poliproplen
•Temizlenme Özellikleri: Sterilizatörde, oktovlavda steril edilebilir. Bulaşık makinasında yıkanabilir, kaynatılabilir, Pigeon Likit Temizleyici ile temizlenebilir.
7 Mart 2010 Pazar
ALTUĞ DOĞDUĞUNDAN BERİ ANNE SÜTÜNÜN YANI SIRA EK OLARAK ALDIĞI MAMALAR
Özel Mamalar
BEBELAC NENATAL
Prematüre ve Düşük Doğum Ağırlıklı Bebekler İçin Biberon Maması
Özel içeriği sayesinde beyin ve sinir sistemi gelişiminde önemli rol oynar. Anne sütünde de bulanan özel yapılandırılmış yağ bileşimiyle yumuşak ve doğal dışkılama sağlar. Enerjisi ve protein içeriği prematüre bebeğin artmış ihtiyaçları doğrultusunda arttırılmıştır.
BEBELAC AC ALMIRON
Gazlı Bebekler için Doğumdan İtibaren Kullanılabilen Biberon Maması
Gaz problemi yaşayan bebekler için, doğumdan itibaren anne sütüne takviye olarak veya tek başına kullanılabilen biberon mamasıdır. Enerjisi bebeğe sağlıklı bir gelişim sunabilmek için anne sütü ile aynı düzeyde tutulmuştur
BEBELAC NENATAL
Prematüre ve Düşük Doğum Ağırlıklı Bebekler İçin Biberon Maması
Özel içeriği sayesinde beyin ve sinir sistemi gelişiminde önemli rol oynar. Anne sütünde de bulanan özel yapılandırılmış yağ bileşimiyle yumuşak ve doğal dışkılama sağlar. Enerjisi ve protein içeriği prematüre bebeğin artmış ihtiyaçları doğrultusunda arttırılmıştır.
BEBELAC AC ALMIRON
Gazlı Bebekler için Doğumdan İtibaren Kullanılabilen Biberon Maması
Gaz problemi yaşayan bebekler için, doğumdan itibaren anne sütüne takviye olarak veya tek başına kullanılabilen biberon mamasıdır. Enerjisi bebeğe sağlıklı bir gelişim sunabilmek için anne sütü ile aynı düzeyde tutulmuştur
BEBEĞİMİZİN AYLIK GELİŞİMİ 1. VE 2. AY
1. AY BEBEĞİNİZ NELER YAPIYOR OLABİLİR:
Bu ayın sonunda bebeğiniz:
• Düz bir yüzeye yatırıldığında kafasını kısa süreyle kaldırabilir.
• Yüze odaklanabilir.
• Çıngırağa bir şekilde yanıt verir (ağlayarak veya sakinleşerek)
• Yüzünün 15 cm üzerinde yay şeklinde hareket ettirilen nesneyi orta hattin ötesine kadar takip edebilir.
• Ağlama dışında sesler çıkarabilir
• Sizin gülüşünüze gülüşle yanit verebilir
• Kendiliğinden gülmeye başlayabilir
Bebeğiniz bunlardan birini yada daha fazlasını yapamıyorsa doktorunuza bu konuya açmanızda fayda vardır. Genelde sonradan normale dönüş gözleniyor. Prematüre bebeklerin bu olgunluğa normal doğanlardan daha geç ulaştığını aklınızdan çıkarmayın.
2. AY BEBEĞİNİZ BU AYDA NELER YAPAR?
• Gülücüğünüze gülücükle karşılık verebilir.
• 1.5 aylık olduğunda çıngırağa belli bir şekilde tepki gösterir. (ürkerek, susarak, ağlayarak)
• ağlama dışında sesler çıkarabilir.
• Karnının üzerindeyken başını 45 derece yukarı kaldırabilir.
• Dik oturduğu zaman başını dik tutabilir.
• Karnının üzerindeyken kollarının yardımı ile göğsünü yerden kaldırabilir.
• Bir yana yuvarlanabilir.
• Küçük nesnelere dikkat gösterebilir.
• Parmaklarının ucuna oyuncak tutuşturulduğunda onu kavrayabilir.
• Bir nesneye uzanabilir.
• Agu gibi içinde sessiz harfler olan kelimeler oluşturabilir.
Bebeğinizin marifetleri yukarıdakilerle sınırlı değil, tabii ki! Ayrıca:
• Kendiliğinden gülmeye başlar.
• İki elini kavuşturabilir.
• Sevinç çığlıkları atabilir.
• Yüzünün 15 cm uzağındaki bir nesneyi 180 derece(bir yandan öbür yana) takip edebilir.
BU TİP BİLİLERİ OKUYUP, ARAŞTIRDIĞIMDA BAZEN ENDİŞELENİYORUM. BUNUN NEDEDNİ DE BEBEĞİMİN PREMATÜR OLMASI.. ÖFFFF!! GERÇEKTEN ÇOK ZOR.. NEDEN ÖZELLİKLE PREMATÜR BEBEKLER İÇİN DETAYLI BİLGİ YOK.... DENEYİMLER, ÇOK ÖNEMLİ.. BİLMEK BİLE YETERLİ DEĞİL.. YAŞADIKLARIMI SİZLERLE PAYLAŞACAĞIM...İLERİ DE DE PREMATÜR BEBEKLERLE İLGİLİ BİRTAKIM PROJELERİM VAR.. ZAMANLADA ONU SİZLERLE PAYLAŞACAĞIM...
Bu ayın sonunda bebeğiniz:
• Düz bir yüzeye yatırıldığında kafasını kısa süreyle kaldırabilir.
• Yüze odaklanabilir.
• Çıngırağa bir şekilde yanıt verir (ağlayarak veya sakinleşerek)
• Yüzünün 15 cm üzerinde yay şeklinde hareket ettirilen nesneyi orta hattin ötesine kadar takip edebilir.
• Ağlama dışında sesler çıkarabilir
• Sizin gülüşünüze gülüşle yanit verebilir
• Kendiliğinden gülmeye başlayabilir
Bebeğiniz bunlardan birini yada daha fazlasını yapamıyorsa doktorunuza bu konuya açmanızda fayda vardır. Genelde sonradan normale dönüş gözleniyor. Prematüre bebeklerin bu olgunluğa normal doğanlardan daha geç ulaştığını aklınızdan çıkarmayın.
2. AY BEBEĞİNİZ BU AYDA NELER YAPAR?
• Gülücüğünüze gülücükle karşılık verebilir.
• 1.5 aylık olduğunda çıngırağa belli bir şekilde tepki gösterir. (ürkerek, susarak, ağlayarak)
• ağlama dışında sesler çıkarabilir.
• Karnının üzerindeyken başını 45 derece yukarı kaldırabilir.
• Dik oturduğu zaman başını dik tutabilir.
• Karnının üzerindeyken kollarının yardımı ile göğsünü yerden kaldırabilir.
• Bir yana yuvarlanabilir.
• Küçük nesnelere dikkat gösterebilir.
• Parmaklarının ucuna oyuncak tutuşturulduğunda onu kavrayabilir.
• Bir nesneye uzanabilir.
• Agu gibi içinde sessiz harfler olan kelimeler oluşturabilir.
Bebeğinizin marifetleri yukarıdakilerle sınırlı değil, tabii ki! Ayrıca:
• Kendiliğinden gülmeye başlar.
• İki elini kavuşturabilir.
• Sevinç çığlıkları atabilir.
• Yüzünün 15 cm uzağındaki bir nesneyi 180 derece(bir yandan öbür yana) takip edebilir.
BU TİP BİLİLERİ OKUYUP, ARAŞTIRDIĞIMDA BAZEN ENDİŞELENİYORUM. BUNUN NEDEDNİ DE BEBEĞİMİN PREMATÜR OLMASI.. ÖFFFF!! GERÇEKTEN ÇOK ZOR.. NEDEN ÖZELLİKLE PREMATÜR BEBEKLER İÇİN DETAYLI BİLGİ YOK.... DENEYİMLER, ÇOK ÖNEMLİ.. BİLMEK BİLE YETERLİ DEĞİL.. YAŞADIKLARIMI SİZLERLE PAYLAŞACAĞIM...İLERİ DE DE PREMATÜR BEBEKLERLE İLGİLİ BİRTAKIM PROJELERİM VAR.. ZAMANLADA ONU SİZLERLE PAYLAŞACAĞIM...
4 Mart 2010 Perşembe
prematür bebekler ve anneleri
Ülkemizde her yıl ortalama 1 milyon 200 bin bebek doğuyor. Her yüz yeni doğan bebekten yüzde onu düşük doğum ağırlıklı. Basit bir hesapla, 120 bin bebek.
37 haftadan önce gerçekleşen doğumlara da prematüre doğum denir. Prematüre bebekler, hamilelik haftasına göre üçe ayrılır. 24-31 hafta arasında doğanlar ileri derecede prematüre'dir. Bu bebeklerin doğum ağırlıkları 1500 gr'ın altında olduğundan "çok düşük doğum ağırlıklı bebek" de denilir. 36-37. hafta arasında doğanlar ise sınırda prematüredir.
Doğum haftasına göre prematüre bebeklerin yaşadıkları sorunlar da farklıldır.
Prematüreler
Yenidoğan bebeklerin genel olarak kırmızı, şiş olarak göreceğini hayal eden anneler eğer prematüre doğum yaptılarsa, bebeklerini gördüklerinde şok yaşama olasılıkları yüksektir. Çünkü prematüre bebeğin cildi şeffaf görünümdedir. Damarları cildinin üzerinden rahatlıkla görülebilir. Yağ dokusu yeterince gelişmediği için cilt gevşek ve üstünde yumuşak tüyler vardır. Üstelik bu bebeklerde kahverengi yağ dokusu gelişmediğinden kendi ısısını koruma yeteneği de yoktur. İşte bu nedenle kuvözde bakılmaları gerekiyor. Cinsiyet organları da normal doğan diğer bebeklere göre farklılık ortaya çıkıyor. Erkeklerde testislerin torbaya inmeme ihtimali de yüksektir. Ayrıca kas ve sinir gelişimini de tamamlayamadığından çeşitli refleksler (emme, yakalama, irkilme) bulunmayabilir. Emme refleksi gelişmemiş bu bebekleri, uzmanlar sağılmış anne sütünü sonda ile midelerine akıtarak besliyor.
Prematüre doğanların ilk günlerdeki en önemli sorunu solunum güçlüğü. Bebek, yeni doğan uzmanları tarafından solunum cihazına bağlanıyor. Ancak bu bebeklerde "prematüre apnesi" olarak tanımlanan, kısa süreli solunum durmasına sık rastlanıyor. Bu durum genellikle geçici.
Genellikle hayata tutundurmak için epey uğraşılan prematüre bebekler gerçekte doğmaları gereken 40. haftaya ulaştıklarında boyut ve gelişim açısından tipik yenidoğanlara oldukça benziyor..
yaşama şansları
Tıbbi gelişmeler baş döndürücü bir hızla gelişse de, erken doğumların önüne tamamen geçmek henüz mümkün değil. Erken doğumlar dolayısıyla gelişimini tam anlamıyla tamamlayamamış bir çok bebeğin aramıza katılmasını getiriyor.
Gelişimindeki eksikliklerle doğan her bebek de özel bakım gerektiriyor. Ancak neonatoloji yani yeni-doğan bilim dalındaki gelişmeler pek çok prematürenin yaşama tutunmasını sağlıyor. Çok düşük doğum ağırlığıyla doğmuş bebekler bile sağlık sorunlarını aşıyor ve hayata tutunuyor. Ülkemizde doğum ağırlıkları 1000 gram olan bebeklerin yüzde 50'i yaşama şansı buluyor.
Özel bakım şart
Prematüre bebekler organ gelişimlerini tam tamamlayamadan doğduklarında uzun süre yoğun bakımda ve kuvöz içinde izlenmeleri, bazılarının ise solunum cihazına bağlanmaları gerekiyor. İşte bu yüzden özellikle erken doğum tehdidi olan anne adayının doğumunun, yenidoğan yoğun bakımı olan bir hastanede yapılması, prematüre doğacak bebeğin doğduğu andan itibaren yaşama şansını yükseltiyor. Çünkü doğum sonrası yapılacak ilk müdahaleler son derece önemli.
Doğum uygun bir hastanede gerçekleşmediği zaman, prematüre bebeğin tecrübeli bir 'transport' yani taşıyıcı ekiple, uygun koşullarda yoğun bakım ünitesi olan bir merkeze sevk edilmesi gerekir. Çünkü bu ulaşım süresinde yaşanacak olumsuzluklar bebeğin hayatta kalma şansını ya da ileride nörolojik özür meydana ortaya çıkma riskini etkiliyor.
Prematüre bebekler, uzun süre yoğun bakımda kalabiliyorlar. Bebek ne kadar erken doğduysa ve doğum ağırlığı ne kadar küçükse bu süre o kadar uzuyor. Yoğun bakım sürecinde uzmanlar, hemşireler ve ailelerin son derece dikkatli ve ilgili olmaları bebeğin daha kısa zamanda ve sorunsuz olarak bu dönemi atlatmasına yardımcı oluyor.
kaynak:http://www.bebekdoktoru.org
Benim oğluşum Altuğ 33 haftayken , maceralı bir şekilde dünyaya geldi. Ben erken doğum tehtidiyle 31. haftada hastanede yattığım ve o zaman da bebeğimin akciğerlerinin daha hızlı gelişmesi için yapılan kortizonlu ilaçtan dolayı Altuğcuğum doğduğunda kuvöze girmedi. Ama gerçekten bir prematür bebeğin annesi olmak gerçekten çok zor. Bebeğin doğduğunda eline aldığın bebek düşündüğünden daha minik. Sürekli kaygılı olmasına neden oluyor insanın, bebeğinin minik olması.
Bu konuyla ilgili deneyimlerimi zamanla hepsini bloğumu takip edenlerle paylaşacağım.. Eğersizde prematür bebek sahibiyseniz deneyimlerinizi benimle paylaşın.. ortak bir ağ oluşturalım.. Deneyimlerin paylaşılması çok önemli. İnsan kendisinin, bebeğinin tek olduğunu zannediyor. Deneyimleri paylaştıkça , tek olmadığımızı ,sorunlarımızda neler yaptığımız görmek ,inanın çok işe yarayacaktır...
37 haftadan önce gerçekleşen doğumlara da prematüre doğum denir. Prematüre bebekler, hamilelik haftasına göre üçe ayrılır. 24-31 hafta arasında doğanlar ileri derecede prematüre'dir. Bu bebeklerin doğum ağırlıkları 1500 gr'ın altında olduğundan "çok düşük doğum ağırlıklı bebek" de denilir. 36-37. hafta arasında doğanlar ise sınırda prematüredir.
Doğum haftasına göre prematüre bebeklerin yaşadıkları sorunlar da farklıldır.
Prematüreler
Yenidoğan bebeklerin genel olarak kırmızı, şiş olarak göreceğini hayal eden anneler eğer prematüre doğum yaptılarsa, bebeklerini gördüklerinde şok yaşama olasılıkları yüksektir. Çünkü prematüre bebeğin cildi şeffaf görünümdedir. Damarları cildinin üzerinden rahatlıkla görülebilir. Yağ dokusu yeterince gelişmediği için cilt gevşek ve üstünde yumuşak tüyler vardır. Üstelik bu bebeklerde kahverengi yağ dokusu gelişmediğinden kendi ısısını koruma yeteneği de yoktur. İşte bu nedenle kuvözde bakılmaları gerekiyor. Cinsiyet organları da normal doğan diğer bebeklere göre farklılık ortaya çıkıyor. Erkeklerde testislerin torbaya inmeme ihtimali de yüksektir. Ayrıca kas ve sinir gelişimini de tamamlayamadığından çeşitli refleksler (emme, yakalama, irkilme) bulunmayabilir. Emme refleksi gelişmemiş bu bebekleri, uzmanlar sağılmış anne sütünü sonda ile midelerine akıtarak besliyor.
Prematüre doğanların ilk günlerdeki en önemli sorunu solunum güçlüğü. Bebek, yeni doğan uzmanları tarafından solunum cihazına bağlanıyor. Ancak bu bebeklerde "prematüre apnesi" olarak tanımlanan, kısa süreli solunum durmasına sık rastlanıyor. Bu durum genellikle geçici.
Genellikle hayata tutundurmak için epey uğraşılan prematüre bebekler gerçekte doğmaları gereken 40. haftaya ulaştıklarında boyut ve gelişim açısından tipik yenidoğanlara oldukça benziyor..
yaşama şansları
Tıbbi gelişmeler baş döndürücü bir hızla gelişse de, erken doğumların önüne tamamen geçmek henüz mümkün değil. Erken doğumlar dolayısıyla gelişimini tam anlamıyla tamamlayamamış bir çok bebeğin aramıza katılmasını getiriyor.
Gelişimindeki eksikliklerle doğan her bebek de özel bakım gerektiriyor. Ancak neonatoloji yani yeni-doğan bilim dalındaki gelişmeler pek çok prematürenin yaşama tutunmasını sağlıyor. Çok düşük doğum ağırlığıyla doğmuş bebekler bile sağlık sorunlarını aşıyor ve hayata tutunuyor. Ülkemizde doğum ağırlıkları 1000 gram olan bebeklerin yüzde 50'i yaşama şansı buluyor.
Özel bakım şart
Prematüre bebekler organ gelişimlerini tam tamamlayamadan doğduklarında uzun süre yoğun bakımda ve kuvöz içinde izlenmeleri, bazılarının ise solunum cihazına bağlanmaları gerekiyor. İşte bu yüzden özellikle erken doğum tehdidi olan anne adayının doğumunun, yenidoğan yoğun bakımı olan bir hastanede yapılması, prematüre doğacak bebeğin doğduğu andan itibaren yaşama şansını yükseltiyor. Çünkü doğum sonrası yapılacak ilk müdahaleler son derece önemli.
Doğum uygun bir hastanede gerçekleşmediği zaman, prematüre bebeğin tecrübeli bir 'transport' yani taşıyıcı ekiple, uygun koşullarda yoğun bakım ünitesi olan bir merkeze sevk edilmesi gerekir. Çünkü bu ulaşım süresinde yaşanacak olumsuzluklar bebeğin hayatta kalma şansını ya da ileride nörolojik özür meydana ortaya çıkma riskini etkiliyor.
Prematüre bebekler, uzun süre yoğun bakımda kalabiliyorlar. Bebek ne kadar erken doğduysa ve doğum ağırlığı ne kadar küçükse bu süre o kadar uzuyor. Yoğun bakım sürecinde uzmanlar, hemşireler ve ailelerin son derece dikkatli ve ilgili olmaları bebeğin daha kısa zamanda ve sorunsuz olarak bu dönemi atlatmasına yardımcı oluyor.
kaynak:http://www.bebekdoktoru.org

Benim oğluşum Altuğ 33 haftayken , maceralı bir şekilde dünyaya geldi. Ben erken doğum tehtidiyle 31. haftada hastanede yattığım ve o zaman da bebeğimin akciğerlerinin daha hızlı gelişmesi için yapılan kortizonlu ilaçtan dolayı Altuğcuğum doğduğunda kuvöze girmedi. Ama gerçekten bir prematür bebeğin annesi olmak gerçekten çok zor. Bebeğin doğduğunda eline aldığın bebek düşündüğünden daha minik. Sürekli kaygılı olmasına neden oluyor insanın, bebeğinin minik olması.
Bu konuyla ilgili deneyimlerimi zamanla hepsini bloğumu takip edenlerle paylaşacağım.. Eğersizde prematür bebek sahibiyseniz deneyimlerinizi benimle paylaşın.. ortak bir ağ oluşturalım.. Deneyimlerin paylaşılması çok önemli. İnsan kendisinin, bebeğinin tek olduğunu zannediyor. Deneyimleri paylaştıkça , tek olmadığımızı ,sorunlarımızda neler yaptığımız görmek ,inanın çok işe yarayacaktır...
HOŞGELDİNMİMİM!!!!
Seda beni mimlemiş, çok hoşuma gitti. Ama oğluşum Altuğ ve kendi rahatsızlığımdan ancak şimdi cevap yazmak için fırsatım oldu.
Evde bu arada en çok oturma odasında köşe koltuğumda Altuğ ile oturuyorum.. bol bol bebeğimi emzirmek ve mama yedirmekle meşgulum. Arada Altuğ uyudukça da bilgisayara bakıyorum...Bunun dışında mutfakta sterilizasyon aletiyle , Altuğun biberonlarını steril ediyorum.. Ayrıca onun giysilerini yıkamak ve onları ütülemekle meşgulum.
Bu aralar pek müzik dinleyemiyorum. En çok bebek ninnilerini dinliyoruz,Altuğ ile. Arada da radyo dinlemeyeçalışıyorum, ama çok nadir.
Bende Zencefil pastadan arkadaşım Fundayı mimliyorum...
Evde bu arada en çok oturma odasında köşe koltuğumda Altuğ ile oturuyorum.. bol bol bebeğimi emzirmek ve mama yedirmekle meşgulum. Arada Altuğ uyudukça da bilgisayara bakıyorum...Bunun dışında mutfakta sterilizasyon aletiyle , Altuğun biberonlarını steril ediyorum.. Ayrıca onun giysilerini yıkamak ve onları ütülemekle meşgulum.
Bu aralar pek müzik dinleyemiyorum. En çok bebek ninnilerini dinliyoruz,Altuğ ile. Arada da radyo dinlemeyeçalışıyorum, ama çok nadir.
Bende Zencefil pastadan arkadaşım Fundayı mimliyorum...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)