Bebek Eve Geldikten Sonra:
* Bebeğin eve geldiği ilk zamanlarda ilk çocuk aile içindeki statüsünü kaybettiğini düşünür. Herkes bebekle ilgileniyor, özellikle anne zamanının büyük bir bölümünü eve gelen küçük bebeğe ayırıyordur. Ayrıca geceleri de uykusuz kalan anne çok yorgundur ve ilk çocuğa, eskiden olduğu gibi zaman ayıramıyordur. Bu durumda babanın rolü çok büyüktür. İlk çocuğa ihtiyacı olduğu ilgiyi, sevgiyi vermelidir.
* Kardeş kıskançlığında en önemli nokta çocuğun bebek geldikten sonra artık eskisi gibi anne babası tarafından sevilip sevilmediğini düşünmesidir. Eğer ilk çocuk anne babanın tepkilerine, kendisine ve bebeğe olan davranışlarına bakarak artık sevilmediğini düşünüyorsa kardeşini daha çok kıskanacak, ona zarar vermek isteyecek, anne babaya karşı hırçın davranışlarda bulunacaktır. Ya da tam tersi bir reaksiyonla içine kapanacak, olaylara tepkisiz kalacak, kendi dünyasına çekilecektir. Eğer çocuk çok sessiz ise, kardeşine karşı hiç bir tepki vermiyorsa, sürekli çok uzun süreler kendi başına oynuyor, evdeki olan bitene ilgi göstermiyor, kısacası başka bir dünyada yaşıyor gibiyse mutlaka bir uzmandan yardım alınmalıdır. Bunlar çocuğun bir depresyon yaşadığının belirtileri olabilir ve mutlaka terapi gerektirir.
* Eve bebeğin gelmesinden kısa bir süre sonra büyük çocuk gelişiminde geri adımlarolabilir. Altını tekrar ıslatma, emzik isteme, bebek gibi konuşma gibi davranışlarla çocuk tekrar bebek olma isteğini gösterebilir. Bu gibi durumlarda anne baba sakin kalmalıdır. Bu geçici bir dönemdir. Çocuğa gerekli ilgi ve şefkat gösterildiğinde bu dönemi atlatacak ve evde büyük çocuk olma statüsünü kabullenecektir.
* Büyük çocuk tekrar altına yapmaya baslarsa anne baba aşırı tepkilerden kaçınmalıdırlar. Bu çocuğun “Ancak bebek olursam benimle ilgileniyorlar” tahminini doğrulayacağı için , çocuğun bebek gibi davranmasını pekiştirecektir. Bunun yerine çocuk altına yaptığı zaman sakin bir ifadeyle “Tuvalete yetişemedin mi, olabilir bazen” demek yeterlidir. Çocuk tekrar altını bağlatmak isterse bu istek büyütülmemeli ve gerekiyorsa çocuğa bez bağlama kabul edilmelidir. Çocuk bunu büyük bir ihtimalle kabul etmeyecek etse de ilk denemede vazgeçecektir.
* Eğer altına yaparsan yine bez bağlarım gibi uyarılar çocuk için gurur kırıcıdır ve anne baba-çocuk arasındaki pozitif ilişkiyi zedeler.
* Çocuk tekrar biberondan içmek isterse, altının alınmasının, kremlenmesini isterse buna karşı çıkılmamalı ve aynı küçük bebeğe yapıldığı gibi büyük şefkatle ona da yapılmalıdır. Büyük çocuk bu şekilde istediğinde ona da aynı davranışların gösterildiğini görecek, sevildiğini hissedecek ve mutlu olacaktır. Anne babası tarafından sevilmesi için bebek olmasına gerek olmadığını anladığında ise bebek olma isteğinden vazgeçecektir.
* Anne ve babanın ilk çocukla yalnız başına zaman geçirmesi gereklidir. Çocuk hala anne babası için önemli olduğunu ona zaman ayırdığını hissetmelidir. Sürekli ağlayan bir bebek olmadan anne babasıyla oynayabilme, gezebilme imkanı yaratılmalıdır. Anne ve baba ayrı ayrı ilk çocuğa zaman ayırmalı ona hala sevildiği ve önemli olduğu hissi verilmelidir.
* Her ne kadar eve gelen bebek çok küçük, bakıma muhtaç ve savunmasız ise de ilk çocuk için de kolay bir durum değildir eve yeni bir kardeşin gelmesi. Bu nedenle ilk çocuğun da ihtiyaçlarının olduğu unutulmamalıdır. Küçücük bir bebek yanında ilk çocuklar birden anne babanın gözünde çok büyümüş gibi görünseler de ilk çocukların da ilgiye, sevgiye ihtiyaç olduğu hatta bu yeni dönemde daha çok ihtiyaçları olduğu unutulmamalıdır.
* “O küçük bir bebek, sen büyüksün” diyerek büyük çocuğun her şeye anlayış göstermesi beklenmemelidir. Rahat rahat oynayabileceği ortamlar yaratılmalıdır. Sürekli “Sus kardeşin uyuyor, yavaş” diye uyarı yapmak yerine çocukla bol bol dışarıya çıkılmalı, bebeği de bebek arabasına koymak suretiyle yürüyüşlere çıkılmalıdır. Böylelikle büyük çocuk sürekli dört duvar arasında sessiz olmak zorunda kalıp bunalmayacak, temiz havada rahat hareket etme imkanı bulacaktır. Bu ilerleyen zamanlarda kardeşler büyüdüğünde, tartışmaların çoğaldığı günlerde de mutlaka yapılmalıdır. Çocukları alıp dışarıya çıkmak herkesin sinirlerine iyi gelecektir.
* Küçük bebekler her ne kadar tatlı, sevimli de olsalar büyük çocuğun yanında sürekli bebekten bahsedilip, sürekli bebek ilgi odağı haline getirilmemelidir. Özellikle ilk başlarda buna çok dikkat edilmelidir. Özellikle eve gelecek misafirler önceden bu konuda uyarılmalıdır. Eve her gelenin direk bebeğe yönelmesi, hediyeler getirmesi, bebeği övmesi ilk çocuğun daha çok kıskanmasına ve kendisinin artık sevilmediğini düşünmesine neden olacaktır. Eve gelecek misafirlere büyük çocuğa da küçük bir hediye getirmesi rica edilebilir ya da anne baba evde birkaç küçük hediye bulundurup gelen misafirlerden bunları da büyük çocuğa vermeleri rica edilebilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder