12 Kasım 2013 Salı
SEVGİLİ AYŞEGÜL'ÜN BEBEİMGELİYOR TAKİPÇİLERİ İÇİN HAZIRLADIĞI BODYNİN ÇEKİLİŞ SONUÇLARI
Geçen hafta Ayşegül'ün Bebebimgeliyor bloğu takipçileri için hazırladığı RedKit'li Bodynin çekiliş sonuçlandı. Mügenin listesi bloğunun sahibesi Sevgili Müge çekilişimiz sonucunda bebek bodysini kazandı.
katılan tüm annelere çok teşekkür ederiz.
Sevgiler:))
Hamilelikte Yoga
Gebelik, bir kadının başına gelebilecek en güzel deneyimlerden biridir. Her gebelik ve her doğum kadının gücünü, esnekliğini yeniden keşfedebileceği bir fırsat.
Gebelik süresince kişide fiziksel, hormonal ve psikolojik birçok değişiklik meydana gelir.
Rahim büyür ve ağırlığı artar. Annenin vücudunun ağırlık merkezi değişir. Bu durum, omurganın doğal yapısını bozar, belde ve bacaklarda ağrılara neden olur. Fiziksel aktivitelerin uzun süre kısıtlanması ve hamileliğe bağlı değişen hormon yapısı, annenin psikolojik dengesini etkiler.
Bütün bu değişim sürecini sıkıntılarla geçirmek yerine, hamileliğin her anının keyfini çıkarmak için hamile yogası derslerini deneyebilirsiniz.
Benim de doğuma ve bebeğe hazırlık eğitimlerimi verdiğim Bostancı Marga Yaşam Atölyesi'nde düzenli olarak grup ve özel hamile yogası dersleri var.
Detaylı bilgi için www.marga.com.tr adresine girebilir, yada 0216 380 57 51'den bilgi alabilirsiniz.
DOĞAL DOĞUM
Günümüzde gebelik ve doğuma ilişkin temel yaklaşım, doğumun fizyolojik bir süreç olduğu ve çok az
düzeyde tıbbi girişim gerektirdiğidir. Gebelik ve doğum fizyolojik bir olaydır ve asla bir hastalık değildir. Sağlık personelleri, hamileleri ve eşlerini doğumlarında aktif rol alması için antenatal dönemden itibaren eğitimler ( BEBEİMGELİYOR HAMİLE KURSU) sayesinde cesaretlendirmelidirler.
Doğum çok özel bir olgu olup anne ve baba adayları için, yaşamlarında ki en güzel deneyimlerden biridir. Ancak zaman zaman doğum anında yaşanan olumsuz deneyimler uzun yıllar anlatılan doğum hikâyeleri arasında yerini alabilmektedir. Bu tür deneyimlerin kadınlar arasında paylaşılarak yayılması, bir yandan da görsel medyada gösterilen ağrılı doğum sahneleri, kadınların olumsuz doğum imajı oluşturmasına neden olmaktadır. Dolayısıyla doğumun ağrılı, kanlı korkutucu bir olay oluşuyla ilgili imaj; gebelik süresince kadınların vajinal doğumla ilgili bu korkutucu deneyimi kendilerinin de yaşayacağını düşündürmekte ve bu da onların tercihlerini sezaryen doğum üzerinde odaklandırmaktadır. Gebelik ve doğum fizyolojik bir olay olmakla birlikte kadın için büyük bir stres oluşturur. Anne adayı kendisi için bilinmeyen doğum olayının meydana geleceği anı korku ve heyecanla beklerken, annelik sevgisi yanında bir canlı dünyaya getirmenin gururunu da yaşar. Özellikle ilk gebeliğinde kadın, tanımlayamadığı birçok yeni duyguyu bir arada yaşarken doğum anında karşılaşabileceği olayları tahmin edememektedir. Sezaryenin mi yoksa normal doğumun mu daha iyi olacağına karar verememektedir. Doğum tercihi, kadına verilecek destek ve bilgilendirme sayesinde daha sağlıklı ve doğru olacaktır. Bu bilgilendirme ve desteği sağlamakta ebelere çok önemli roller düşmektedir. Bu rolün gereği olarak ebe, kadının karar sürecini etkileyebilecek faktörlerin sağlıklı bir şekilde değerlendirilerek gebelik boyunca doğum için hazırlanmasını sağlamalıdır. Bu amaç doğrultusunda; doğuma hazırlık sınıfları son derece önemlidir. Ancak halen ülkemizde hazırlık sınıfları çok yaygın değildir. Özellikle kamuya ait sağlık kuruluşlarında bu konuda yeterince çaba gözlenmemektedir.
WHO yayınladığı kanıta dayalı 6 uygulamanın doğumu yöneten sağlık profesyonelleri için kılavuz olması ile; sağlıklı anne ve bebek için mümkün olan en az girişim ile güvenli bir şekilde doğum eyleminin gerçekleşebileceğini ifade etmiştir. İfade edilen bu öneriler:
1. Doğum kendi başlamalıdır.
2. Doğum boyunca hareket özgürlüğü olmalıdır.
3. Doğum boyunca gebeye duygusal ve fiziksel destek verilmelidir.
4. Gereksiz her türlü müdahaleden kaçınılmalıdır.
5. Doğumda sırtüstü yerine diğer pozisyonlar desteklenmelidir.
6. Doğum sonrası anne ve bebek bir arada kalmalıdır.
düzeyde tıbbi girişim gerektirdiğidir. Gebelik ve doğum fizyolojik bir olaydır ve asla bir hastalık değildir. Sağlık personelleri, hamileleri ve eşlerini doğumlarında aktif rol alması için antenatal dönemden itibaren eğitimler ( BEBEİMGELİYOR HAMİLE KURSU) sayesinde cesaretlendirmelidirler.
Doğum çok özel bir olgu olup anne ve baba adayları için, yaşamlarında ki en güzel deneyimlerden biridir. Ancak zaman zaman doğum anında yaşanan olumsuz deneyimler uzun yıllar anlatılan doğum hikâyeleri arasında yerini alabilmektedir. Bu tür deneyimlerin kadınlar arasında paylaşılarak yayılması, bir yandan da görsel medyada gösterilen ağrılı doğum sahneleri, kadınların olumsuz doğum imajı oluşturmasına neden olmaktadır. Dolayısıyla doğumun ağrılı, kanlı korkutucu bir olay oluşuyla ilgili imaj; gebelik süresince kadınların vajinal doğumla ilgili bu korkutucu deneyimi kendilerinin de yaşayacağını düşündürmekte ve bu da onların tercihlerini sezaryen doğum üzerinde odaklandırmaktadır. Gebelik ve doğum fizyolojik bir olay olmakla birlikte kadın için büyük bir stres oluşturur. Anne adayı kendisi için bilinmeyen doğum olayının meydana geleceği anı korku ve heyecanla beklerken, annelik sevgisi yanında bir canlı dünyaya getirmenin gururunu da yaşar. Özellikle ilk gebeliğinde kadın, tanımlayamadığı birçok yeni duyguyu bir arada yaşarken doğum anında karşılaşabileceği olayları tahmin edememektedir. Sezaryenin mi yoksa normal doğumun mu daha iyi olacağına karar verememektedir. Doğum tercihi, kadına verilecek destek ve bilgilendirme sayesinde daha sağlıklı ve doğru olacaktır. Bu bilgilendirme ve desteği sağlamakta ebelere çok önemli roller düşmektedir. Bu rolün gereği olarak ebe, kadının karar sürecini etkileyebilecek faktörlerin sağlıklı bir şekilde değerlendirilerek gebelik boyunca doğum için hazırlanmasını sağlamalıdır. Bu amaç doğrultusunda; doğuma hazırlık sınıfları son derece önemlidir. Ancak halen ülkemizde hazırlık sınıfları çok yaygın değildir. Özellikle kamuya ait sağlık kuruluşlarında bu konuda yeterince çaba gözlenmemektedir.
WHO yayınladığı kanıta dayalı 6 uygulamanın doğumu yöneten sağlık profesyonelleri için kılavuz olması ile; sağlıklı anne ve bebek için mümkün olan en az girişim ile güvenli bir şekilde doğum eyleminin gerçekleşebileceğini ifade etmiştir. İfade edilen bu öneriler:
1. Doğum kendi başlamalıdır.
2. Doğum boyunca hareket özgürlüğü olmalıdır.
3. Doğum boyunca gebeye duygusal ve fiziksel destek verilmelidir.
4. Gereksiz her türlü müdahaleden kaçınılmalıdır.
5. Doğumda sırtüstü yerine diğer pozisyonlar desteklenmelidir.
6. Doğum sonrası anne ve bebek bir arada kalmalıdır.
10 KASIM DOĞUM SONRASI BEBEK EĞİTİMİM:))
10 Kasım pazar günü Marga Yaşam Atölyesinde Doğum sonrası bebek eğitimimiz vardı. Çok katılımlı, eğlenceli bir eğitim oldu. Katılımcı anne-babaların biri hariç herkes kız bebek bekliyordu. Genelde benim eğitimlerimde hep bu oluyor. Sanki anne-babalar ortak kara vermiş gibi sadece kız sadece erkek anne-babaları geliyorlardı. Bu seferkinde bir erkek bebek mavi boncuk oldu:))
Bu eğitimimize gelenler çok şanslıydı. birkaç eğitimdir İnternetanneleri bu eğitimde de bana destek oldular ve katılımcılarımıza Homend %50 indirim çekleri verdiler. Bunun dışında Nivea büyük sürpriz yaptı. Eğitimde anlattıklarımı çok güzel kartlar şeklinde hazırlamışlar. Hem onlardan hem de bebek şampuanı-bebek yağı ve pişik kremi ailelere verebilmem için göndermişler. Anne-babalarımız bu süprizlere çok sevindiler.
Tüm eğitim boyunca Chicco'nun ürünleriyle anne-babalara eğitim veriyorum. Bu da anne- babaların anlatılan ürünleri görebilmeleri açısından yararlı olduğunu düşünüyorum. Özelikle çok merak edilen Göğüs pompasını çalıştırdık. Çalıştığında çekim gücünü, ritmini ve ne kadar ses çıkardığını görmüş ve deneyimlemiş olduk.
Bu eğitimimize gelenler çok şanslıydı. birkaç eğitimdir İnternetanneleri bu eğitimde de bana destek oldular ve katılımcılarımıza Homend %50 indirim çekleri verdiler. Bunun dışında Nivea büyük sürpriz yaptı. Eğitimde anlattıklarımı çok güzel kartlar şeklinde hazırlamışlar. Hem onlardan hem de bebek şampuanı-bebek yağı ve pişik kremi ailelere verebilmem için göndermişler. Anne-babalarımız bu süprizlere çok sevindiler.
Tüm eğitim boyunca Chicco'nun ürünleriyle anne-babalara eğitim veriyorum. Bu da anne- babaların anlatılan ürünleri görebilmeleri açısından yararlı olduğunu düşünüyorum. Özelikle çok merak edilen Göğüs pompasını çalıştırdık. Çalıştığında çekim gücünü, ritmini ve ne kadar ses çıkardığını görmüş ve deneyimlemiş olduk.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)