8 Haziran 2009 Pazartesi
HAZİRAN AYI ANNELİK YOLUNDA HAMİLE KURSU SIRASINDA NEFES EGZERSİZLERİ YAPARKEN..
Doğum eyleminde uygulayacağınız doğru nefes alma-verme tekniklerini gebelik döneminizde ne kadar sık uygularsanız bu teknikleri o kadar iyi öğrenirsiniz.
Doğum eylemi esnasında doğru nefes alıp verme iki açıdan önemlidir: doğum eyleminde belli aralıklarla gelen uterus kasılmaları esnasında bebeğinize giden kan akımı nispi olarak azalır. Bu fizyolojik, yani normal bir durumdur. Siz bu esnada derin bir nefes aldığınızda kanınıza normal bir nefeste geçtiğinden daha fazla oksijen geçer ve bu ek oksijen kasılmalar esnasında bebeğinizin oksijensiz kalmasını önler.
Doğru nefes alıp vermenin diğer bir önemi de şudur: kasılmalar esnasında duyacağınız muhtemel ağrı, zihinsel olarak daha çok doğru nefes alıp vermeye odaklanmış olmanız nedeniyle daha hafif olarak algılanacaktır.
Alıştırmalar:
Gevşeme: Yere yatın ve dizlerinizi bükün. Vücudunuzdaki bütün kasları bilinçli bir şekilde teker teker gevşetin. Bunun ne kadar zor olduğunu denedikçe göreceksiniz. Tüm kaslarınızı gevşettiğinizi düşündüğünüzde bile tekrar yaptığınız bir kontrolde bazı kaslarınızın halen kasılı olduğunu görebilirsiniz. Tümüyle gevşemiş olmaya özen gösterin.
Derin nefes alma-verme: Tümüyle gevşediğinizden eminseniz sanki 45-50 saniye süren bir kasılmanız varmış gibi hissetmeye çalışın. Burnunuzdan (eğer burun tıkanıklığınız varsa ağzınızdan) içinize mümkün olduğunca ve yavaş yavaş derin bir nefes çekin, bu nefesi yine yavaş yavaş ağzınızdan dışarı verin. Bu esnada bütün kaslarınızın gevşek olduğunu tekrar kontrol edin. Kafanızda canlandırdığınız kasılmalar devam ettikçe bu işleme devam edin.
Dikkat: Nefes alıp verme işlemini çok hızlı yaparsanız, kanınızdaki karbondioksit hızlı bir şekilde azalabilir, bu da geçici bilinç kaybına kadar gidebilen durumlara yol açabilir, bu nedenle derin nefes alma işlemini yavaş yavaş uygulayın. 45-50 saniye süren bir kasılmada 5-7 adet nefes alma-verme uygundur.
Karından nefes alma tekniği: Bu egzersiz karın kaslarınızın gevşemesine yardımcı olduğu gibi, kasılı kasların uterus üzerine gereksiz baskı yapmasını engeller:
Yere uzanın ve ellerinizi karnınızın üzerine yerleştirin. Derin bir nefes alarak karnınızın “şişmesini” sağlayın. İçinizden beşe kadar saydığınız sürede bu pozisyonu koruyun. Nefesi ağzınızdan verin ve bu işlemi 4-5 kez tekrarlayın.
İKİZ BEBEKLERİ YETİŞTİRİRKEN....
Bebbeklerin dönemlerinin koşturmasını atlatmakla da bu mcera bitmiyor. İkiz li yaşam her zaman özel bir ilgi, özen ve hassasiyet gerektiriyor.İkizlerin büyüme evrelerinde onlara yaklaşım şekilleri çok büyük önem kazanıyor.Her ne kadar aynı rahmi dokuz ay paylaşmış olsalar da , tıpa tıp aynı görünüşe sahip olsalar da , sonuçta onlar farklı bireyler. Birbirlerinden çok farklı karakterleren sahip olduklarını unutmamak gerekir.
İkiz bebeklere sahip anne-baba bebeklerinin bireysel kimliklerini nasıl geliştireceklerini merak ederler.
Birbirlerine hem fiziksel olarak benzeyen hamö de aynı yaşam çevresşinde büyüyen çocukların, bireysel kimliklerini nasıl daha iyiy gelişt
recekleri her zaman önemli bir soru, hatta genellikle kaygı unsuru oluşturmuştur. Oysa ki çocukların doğuştan getirdikleri kendilerine özgü karakter özellikleri, anne -bablarının onlara kazandırdıkları özellikler değildir.Bu gerçeğin anne- babalar tarfınadan hatırlanmasının onlaerın omuzlarında hissedecekleri baskıyı azalatacaktır diye düşünüyorum.
DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER:
Özellikle 18 ay ve 3 yaş arasındaki dönem, çocuğun, bireysel farklılıklarını fark ederek bunu pekiştirdiği bir dönemdir.İşte bu dönem de anne-babaların çocuklarının kimlikj gelişimini desteklemek için yapabileceüiniz bazı şeyler vardır:
* İkiz bebeklerinize sesleri birbirinden çok farklı ola isimler verin.Eğer verdiğiniz isimler birbirine çok yakın benzer seslere sahip isimlerse bu durum daçocuklarınıza uygun takmna adlar takarak onlara seslenebilirsiniz.
*İkiz çocukalrınızı bir örnek giydirmemeye özen gösterin.Böylece başkaları da hasngisinin hangisi olduğunu karıştırmayacaktır.Çevrelerindeki kişilerin onları birbirlerine karıştırmaları çocukların kafalatrını daha da karıştırır.
ini birbirlerinden ayrı dolapşlara yerleştirin.Her çocuğun kendisine ait olduğunu bilmeye, böylece de kendi giyim tarzını mümkün olduğunca kardeşindem bağımsız olarak geliştirmeye ihtiyacı vardır.
*Çocukların kıyafetlerinde olduğu gibi , hangi oyunvağın kime ait olduğunu bilmesi gerekir.Paylaşmanın temel koşulunun, önceliklere sahip olmak olduğunun unutulmaması gerekir.Eğer sahip oldukları her ikisine birden ait olursa , çocuklar zaman içinde kendilerini ayrı bir birey olarak algılamakta zorluk çekebilirler.
*Doğum günlrinde küçük de olsa ayrı ayrı doğum günü pastalarının yapılamsı, her ikisinin de ortak bir hediye yerine ayrı ayrı hediyeler verilmesi ve çevrenin de bu konu da özen göstermesi önemlidir.
* Çocuklarınızın elbiseler
İKİZ BEBEK BEKLEYENLERİN DOĞUM ÖNCESİ HAZIRLIKLARINDA DİKKAT ETMELERİ GEREKENELER:
* Büyükanneler bile olsa misafirlerin ne kadar süre ile kalacağını önceden planlayın.
*Bebek odasını hazırlayın.
*0-6 ay arasında kullanbileceğiniz 2 beşik satın alınız.
* Klasik bebek setlerinden 2 set hazırlayın
*Anne için emzirmeyi kolaylaştıraxcak gecelikler satın alın.
*Evde bebekleriniz için bir yer ayarlaması yapın.Gerekirse evin düzenini değiştirin.Onlar için ferah ve raahjat bir ortanm hazırlayın.
*Bir bebek bakıcısı ayarlayın veya imkanlar dahilinde aile fertlerinden size yardımcı olabilecek birini ayarlayın.
* Biryardımcıya ihtiyaç duyup,-duymayacağınıza karar verin.Yumurta kapıya geldiğinde istediğiniz özellikyte birini ayarlamak zor olabiliri.
* Eşinizi bakımların dışında tutmayın. Bırakın o da babalık duygususnu özgürce yaşasın.
* Annelik içgüdünüze dikkat edein.Gerekenden fazla korumacı tavırhem bebekleri hem de çevrenizle olan ilişkinize zarar verecektir.
* Bebeklerinizin size ihtiyacı var; ancak bu sizin kendinize özen göstermenizi engellememeli.Kendinizi unutmayın.
* En önemlisi; ikizlerinizin babasının size ihtiyacı olduğunu gözünüzden kaçırmayın.
*Bebek odasını hazırlayın.
*0-6 ay arasında kullanbileceğiniz 2 beşik satın alınız.
* Klasik bebek setlerinden 2 set hazırlayın
*Anne için emzirmeyi kolaylaştıraxcak gecelikler satın alın.
*Evde bebekleriniz için bir yer ayarlaması yapın.Gerekirse evin düzenini değiştirin.Onlar için ferah ve raahjat bir ortanm hazırlayın.
*Bir bebek bakıcısı ayarlayın veya imkanlar dahilinde aile fertlerinden size yardımcı olabilecek birini ayarlayın.
* Biryardımcıya ihtiyaç duyup,-duymayacağınıza karar verin.Yumurta kapıya geldiğinde istediğiniz özellikyte birini ayarlamak zor olabiliri.
* Eşinizi bakımların dışında tutmayın. Bırakın o da babalık duygususnu özgürce yaşasın.
* Annelik içgüdünüze dikkat edein.Gerekenden fazla korumacı tavırhem bebekleri hem de çevrenizle olan ilişkinize zarar verecektir.
* Bebeklerinizin size ihtiyacı var; ancak bu sizin kendinize özen göstermenizi engellememeli.Kendinizi unutmayın.
* En önemlisi; ikizlerinizin babasının size ihtiyacı olduğunu gözünüzden kaçırmayın.
BABALARIN DOĞUM PLANI
Doğum sırasında beklenmedik şeyler olabilir, dolayısıyla herşeyi mümkün olduğunca planlarken bir yandan da esnek düşünmeniz önemlidir. En küçük ayrıntısına kadar herşeyi önceden ayarlayın ki, doğum sırasında olabilecek beklenmedik durumlarla ilgilenme fırsatınız olabilsin. Peki, nedir bu küçük ayrıntılar?
- Hastane kaydı
- Hastaneye giden yolların belirlenmesi ve yollardan birinin tıkalı olması durumunda kullanılabilecek alternatif yolların bulunması
- Hastane girişleri ve park yerlerinin öğrenilmesi
- Aranacak kişilerin telefon numaralarının bir kağıda yazılması. Telaş halinde kimleri arayacağınızı ve telefon numaralarını unutabilirsiniz.
- Cep telefonunuzun şarj aleti (ancak hastane içinde cep telefonunuzu kullanıp kullanamayacağınızı önceden öğrenin, büyük olasılıkla cep telefonunuzu kullanmanıza izin verilmeyecektir!)
- Annenin hastane çantası ve sizin hastanede ihtiyaç duyabileceğiniz eşyalar
- Bebek koltuğu arabada kullanıma hazır olmalı
- Doğum sırasında büyük çocuğunuz/çocuklarınıza ilgilenecek kişinin ayarlanması
SEVGİLİ BABALAR
SEVGİLİ BABALAR
Baba adaylarının 9 ayı
Tebrikler, eşiniz hamile... Peki babalığa geçiş döneminde, erkek olarak sizi neler bekliyor? Eşinizin hamileliği boyunca ve lohusalık döneminde neler yapmalısınız? İşte erkeklerin yaşamlarındaki bu en önemli dönüm noktası hakkında ipuçları...
Birinci üç aylık önem
Eşinizin sağlığı hakkındaki korkularınız, mali durumunuz ve nasıl bir baba olacağınızla ilgili endişeleriniz ilk üç aylık devrede yaygın olarak görülebilir. İlk birkaç ayda eşinizde uykusuzluk, yorgunluk, bulantı, kusma ve yeme alışkanlıklarında değişmeler görülür. Bütün bu belirtiler normal olmasına rağmen eşinizi böyle rahatsız görmeye alışamayabilirsiniz. Ona nasıl yardım edebileceğinizi merak ediyor olmalısınız.
Baba adaylarının, ilk üç aylık devre boyunca ihtiyaç duyacakları birkaç öneri sunuyoruz:
Eşiniz için;
Çocuk sahibi olmanın onda yarattığı korku ve endişeleri, çocuğunuzla ilgili umutlarını, hayallerini konuşun, paylaşın.
Birlikte düzenli zaman aralıklarıyla yürüyüşler yapın.Kendiniz için;
Hamile olmakla ilgili haberleri paylaşmak isteyeceğiniz arkadaşlar seçin. Kendinize babalıkla ilgili kitaplar alın. Baba olma duygusunu benimsemek için kendinize zaman tanıyın, hislerinizi doğru tartın.
İkinci üç aylık dönem
İkinci üç aylık devrede ultrasonda bebeğinizi görmeniz mümkün ve kalp atışlarını duyma şansınız olacaktır. Bu tür deneyimler bebek sahibi olma fikrinin gözünüzdeki gerçekliğini artıracaktır. Hamileliğin bu döneminde destekleyici ve pozitif bir ilişki içinde olun ve eşinizle açık iletişim kurun.
Hamileliğin ikinci üç aylık devresinde baba adayları için öneriler de şunlar:
Eşiniz için;
Evinizdeki işlerin çoğunu üzerinize almaya başlayın.
Eşinize müthiş bir anne olacağını anlatın.
Onunla hamile olmanın pozitif ve negatif yönlerini konuşun.
Kendiniz için;
İki yeni babayla, baba olarak kendilerini nasıl hissettikleri hakkında görüşün.
Mümkünse; babanıza siz doğduğunuzda kendisini nasıl hissettiğini sorun.
Baba adayı olma hakkında anlatacaklarınızı dinleyecek bir arkadaşınızla yürüyüşe çıkın.
Üçüncü üç aylık dönem
Ve 6 ay geçti, hamileliğin son 3 ayına girdiniz.... 90 gün içinde siz ve eşiniz bebeğinize kavuşacaksınız. Bu son devre, doğuma yakın ya da doğumdan sonra yapmak istediğiniz ayarlamalar ve iş ilişkilerini yeniden gözden geçirmeniz için uygun bir zamandır. Planlarınızda kendinize esnek davranmanız gerektiğini hatırlayın. Hiç kimse bebekleri doğduğunda tam olarak ne olacağını bilemez. Ve en iyi yapılmış planlar bile sıkça bebeğin doğumundan önce dikkate alınmayan duygular ve şartlar sebebiyle yeni ayarlamalar gerektirir.
Son devrede eşinizin vücudundaki fiziksel değişmeler yoğunlaşacaktır. Aynı zamanda bu fiziksel değişmeler, onun psikolojik durumunu da etkileyecektir. Hamilelik boyunca onların hormonlarının çok farklı çalışacağını unutmayın... Hamileliğin son devresinde bazı anne adayları, vücutlarının kontrolünü kaybettiklerini düşünürler. Son ayı boyunca eşinizin sıkıntılarının arttığını ve daha çok yardıma ihtiyacı olduğunu hissedebilirsiniz. Birbirinize karşı sabırlı olun. Açık iletişimin gerekliliğini hep göz önünde bulundurun.
İşte son üç aylık devre için öneriler:
Eşiniz için;
Eğer mümkünse eşinizle birlikte bebeğinizin yatağını, mobilyalarını, giysilerini hazırlayın.
Doğum hakkında alacağınız en az iki filmi birlikte seyredin.
Ona doğumda yanında olacağınızı bilmesi gerektiğini söyleyin.
Doğumun yapılacağı yeri gezin.
Kendiniz için;
Doğumu planlamaya başlayın. Doğum ve sonrası için çalışma saatlerinizi kontrol edin, uykusuz geçecek geceler için hazırlıklı olun.
İki yeni baba ile bebeklerinin doğumu ile ilgili tecrübeleri hakkında konuşun.Lohusalık dönemi
Doğumdan sonra bazı kadınlarda geçici bir depresyon yaşanıyor. Ancak bu durum sadece anneler için değil, babalar için de geçerli. Bebeğin dünyaya “merhaba” deyişiyle birlikte, erkek de bir çok problemle karşı karşıya kalıyor. Erkeğin cinsel açıdan eşinden uzaklaşması olarak nitelendirilebilecek bu durum kadınları endişelendiriyor.
Aslında bu durumun ortaya çıkmasında kadınların da önemli rolü var. Çünkü kadınlar anne kimliğine öyle sıkı sarılıyor ve çocuğun sorumluluğunu öyle fazla kendilerine mal ediyorlar ki, erkeği bu ikili dünyaya sokmuyorlar. İşte bu noktada baba kendisini gereksiz hissediyor ve bir savunma mekanizması geliştirerek kaçıyor.
Zaten evlilik denen kurum sayesinde erkekler kendilerini bambaşka bir statüde buluyorlar. Çocuk sahibi olarak da yepyeni bir rolü kabullenmek zorunda kalıyorlar. Anne çocuğu 9 ay karnında taşıdığı için bu ikinci statü değişimine daha kolay uyum sağlıyor. Baba ise dışarıdan izleyen olmaktan öteye gidemiyor. Bu nedenle babayı hamilelik döneminden itibaren mümkün olduğunca çok, işin içine sokmak gerekiyor. Ayrıca kadının kendisini sadece anne olarak görmemesi gerekiyor.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)