25 Mart 2014 Salı

KORUNCUK VAKFI






34 sene evvel birkaç duyarlı insan korunmaya muhtaç çocukların iyiliği için yola çıktık…

1979 yılında gönüllü kişiler tarafından kurulan Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı (TKMCV),

her çocuğun şefkat, sevgi ve anlayış görme, yeterli beslenme ve sağlıklı bir ortamda yaşama, oyun ve
eğlence olanaklarından yararlanma, çağdaş bir eğitim alma ve yeteneklerini geliştirme, kısaca insan
haysiyetine yakışır bir şekilde yaşama hakkı olduğuna inanmaktadır.

Ülkemizde ailesi olmayan veya terk edilmiş ya da ailesine rağmen kişisel varlığı tehdit altında, ihmal veya
istismara uğramış, kötü alışkanlıklara karşı savunmasız bırakılmış yüz binlerce korunmaya muhtaç, kimsesi
olmayan çocuk ve genç var.




Koruncuk Vakfı, Koruncuklarına “Çocukköyü”ne geldikleri andan itibaren bir aile ortamında sağlıklı gelişmeleri,
eğitim ve öğretim görmeleri, kişisel yeteneklerini geliştirmeleri, geleceğe hazır ve topluma faydalı bireyler olmaları için çalışmaktadır.

Çocukköylerinde, anne sevgisi ve aile anlayışının sürdürüldüğü ortamda, çocukların bedenen, ruhen,
ahlaken ve fikren gelişimleri; toplum içinde verimli ve yapıcı kişilik kazanmaları, yüksek öğrenim
dahil olmak üzere eğitimlerinin sağlanması hedeflenmektedir.

Vakfımız tüm çalışmalarını sizlerden aldığı güçle yürütmektedir. Bu sebeple, yapacağınız tüm bağış ve sertifika alımları,
destekler hayati önem taşımaktadır. Daha çok korunmaya muhtaç çocuğa destek olabilmemiz ve daha çok genci topluma
kazandırabilmemiz için gelin, siz de Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı’na, yani Koruncuklarımıza ve gençlerimize destek ve bağış verebilirsiniz.
Unutmayın! Daha çok çocuğumuzun ve gencimizin yüzünü güldürmek, onlara aydınlık bir gelecek vermek Sizin elinizde.
El ver, yardım et, bağış sağla, online özel gün sertifikalarımızdan al, çocuk ve gençlerimiz hayata tutunsun.



KADINLARDAN KÜRTAJ YASAKÇILARINA OY YOK!


Kürtaj hizmetinin erişilebilir ve ücretsiz olması, kürtaj servislerinin yeniden açılması, 10 haftalık yasal sürenin 12 haftaya çıkarılması gibi talepleri bulunan Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu, bugün yazılı bir açıklama yaparak hükümete taleplerini hatırlattı. Kürtaj yasakçılarına oy vermeyeceklerini açıklayan platform üyeleri, 28 Mart Cuma günü bütün kadınları mor giyerek ya da mor aksesuarlar takarak sokağa çıkmaya çağırdı.

Çeşitli illerde geniş katılımlı eylemler, kürtaj kampanyaları gerçekleştiren ve 40'tan fazla bileşeni olan Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu, seçime sayılı günler kala kürtajın gizlice yasaklandığı bilgisi kamuoyunda yaygınlaşınca AKP hükümetine taleplerini hatırlatmak amacıyla yazılı bir açıklama yaptı. “Birçok devlet hastanesinde kürtaj yapılmazken, bakanın ücretsiz kürtaj hakkı bir yalandan ibaret değil de nedir? Kürtaj hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz, kürtaj yasakçılarına oy vermeyeceğiz!" diyen platform üyeleri, bütün kadınları 28 Mart Cuma günü, mor giyerek ya da mor aksesuarlar takarak sokağa çıkmaya çağırdı. 
Kürtaj yasasına dokunmayan ancak, bu süreçte fiili yasaklara ve engellemelere devam eden AKP hükümetine oy vermeyeceklerini açıklayan platform üyeleri, yaptıkları yazılı açıklamada ücretsiz, sağlıklı, güvenli doğum kontrol ve kürtaj hizmeti sağlanmadığı, kürtajın yasaklandığı ve doğum kontrolü sadece kadınların üzerine yıkıldığı müddetçe kadınların ölüme terk edilmiş olacaklarına dikkat çektiler. Türkiye'de kürtaj hizmeti veren kamu hastanesi sayısının giderek azaldığını, 17 milyon nüfusa sahip İstanbul'da sayılı hastanede kürtaj yaptırılabildiğini vurgulayan platform üyeleri şu açıklamalarda bulundu: "Doğum kontrol yöntemlerini kolay erişebilir, ücretsiz ve yaygın olarak sunmak devletin görevidir. Doğum yapılan her hastanede kürtajın da yapılması gerekir. Hükümet bu hizmeti vermek zorundadır. Hükümeti imzaladığı uluslararası sözleşmelere uymaya çağırıyoruz! Kadının sağlığını tehdit eden durumlarda bile yapılması zorunlu kürtajlar için üç hekim raporu isteniyor. Bunun gibi baskıcı yöntemler, iznin bakanlık tarafından verilmesine kadar vardırıldı. Kadınların yaşamı bizzat Sağlık Bakanlığı uygulamalarıyla tehdit ediliyor. Kamu hastanelerinde kürtaj yaptıramayan kadınlar sağlıksız, niteliksiz koşullarda ve yaşamlarını hiçe sayarak kürtaja razı gelmek zorunda kaldılar. Sağlık Bakanlığı, dünyada etkili ve kadınlar için daha az yıpratıcı bir yol olan “tıbbi düşük yöntemi” için 2000 yılından beri yürütülen çalışmaları yok saydı. Yetmedi, bu ilaçları piyasadan toplattı. Oysa aynı ilaçlar, kadınların doğumları sırasında da hayati öneme sahip. AKP’nin aile politikaları üzerinden şekillenen kadın bedeni ve cinselliğini denetleme siyaseti, kadınların doğurup doğurmama, anne olup olmama gibi kendi yaşamlarını belirleyen bir konuda karar almalarının önünde bir engel oluşturdu. Kadınlar gebelik testlerinden başlayarak takip edildi, gebeliklerin sürdürülmesi konusunda psikolojik baskı uygulandı, cinsel yaşamları devletçe izlenir oldu. Sezaryen kararını da kadına ve hekime bırakmayıp bakanlıktan idare ettiler. AKP politikaları nedeniyle ölecek kadınların yasını tutmadan bugün haykırıyoruz. Kürtaj yasakçılarına oy vermiyoruz!" Kadınların doğum kontrol yöntemlerine ücretsiz olarak erişme hakkı olduğunu açıklayan platform üyeleri, ayrıca kürtajı engelleyen kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunduklarını söyleyip yasadışı eylemleri nedeniyle cezalandırılmalarını da talep ettiler. 

Tecavüz durumlarında kadınların kürtaj isteği yeterli sayılsın!

Isparta’da tecavüz sonucu hamile kalan Nevin Yıldırım, istemediği çocuğu doğurmak zorunda kalmış dönemin Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise “tecavüz gebeliklerinde doğursunlar devlet bakar” açıklamasında bulunmuştu. Tecavüze uğrayarak hamile kalan ve kürtaj olmak istemiyle Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuran 16 yaşındaki F.T.'nin talebi de mahkeme tarafından “Anne yönünden sorun yaratmadığı ve başka bir zorunluluk hali olmadığı” gerekçesiyle reddedilmişti. Türkiye'de kürtaj yasası 20 haftaya kadar kadının kürtaj olmasına olanak tanırken, tecavüz travması yaşayan kadınlar, savcı izni gerekçesiyle süre aşımına uğratılıyor ve kürtaj yaptıramıyor. Tecavüz durumlarında, kadınların kürtaj olmasının önüne mahkeme kararıyla engeller konulması nedeniyle kadınlar istemedikleri çocuğu doğurmak zorunda kalıyor. Bu nedenle platform üyeleri tecavüz durumlarında kadınların kürtaj isteğinin yeterli sayılmasını istiyor. 

Ne olmuştu?

Türkiye'de kürtaj 1983’den beri yasal olarak uygulanırken, 2012 yılından itibaren hükümet tarafından adım adım engellenmeye başlandı. Önceleri kürtaj ve doğum kontrol hizmetleri ücretsiz olarak verilirken AKP hükümeti tarafından sağlık paralı hale getirildi, kadınların ihtiyaçlarında kısıntıya gidildi ve kadınların doğum kontrolü ile kürtaj hizmetlerine doğrudan ulaştıkları AÇSAP’lar kapatıldı. Hükümetin doğum kontrol ilaç ve yöntemlerini gerçek ihtiyacı karşılamayacak şekilde azaltması nedeniyle birçok kadın “prezervatif kalmadı”, “doğum kontrol hapları haftaya gelecek” gibi nedenlerle aile sağlığı merkezlerinden eli boş dönmeye başladı. Önce ikna odaları kurmayı planlayan, sonra kürtajın yasaklandığı bilgisini yayan AKP hükümeti gebelik fişlemesi gibi yöntemlerle kadınların gözlerini korkuttu. 01 Mayıs 2013'te çıkarılan sağlık uygulama tebliği içinden tıbbi tahliye hanesi tamamen kaldırılarak kürtaj, ödemesi yapılacak bir sağlık hizmeti olmaktan çıkartıldı. Bu durum kürtaj yaptıran sınırlı sayıda hastanenin devreden çıkmasına yol açtı. Kürtajın gizlice yasaklandığı bilgisi kamuoyunda yaygınlaşınca kadınların tepkisinden çekinen AKP hükümeti kürtajı tekrar ücretsiz sağlık kapsamına almak zorunda kaldı. Sağlık Bakanlığı iki gün önce “tıbbi bir hizmet bile değil” dediği kürtajı hemen ertesinde Sağlık Uygulama Tebliği’ne (SUT) ekledi. 

KADINLAR HÜKÜMETTEN NE İSTİYOR?

  • Kürtaj hizmeti kamu hastanelerinde kadınlar için erişilebilir olmalı.
  • Kürtaj servisleri yeniden açılmalı.
  • Kamu ve özel hastaneler kürtajda 10 haftalık yasal süreye uymalı ve yasal süre 12 haftaya çıkartılmalı.
  • Evli kadınların gebeliklerini sonlandırmak istedikleri durumlarda eşlerinden izin istenmemeli.
  • Bütün sağlık kuruluşlarında doğum kontrol hizmeti ve kürtaj hizmeti veren birimler oluşturulmalı.
  • Tıbbi düşük seçeneği de dahil olmak üzere her kadın duygusal ve fiziksel zorluk yaşamadan nitelikli, sağlıklı koşullarda ücretsiz kürtaj hakkına erişebilmeli.
  • Kadınları doğurmaya zorlamak için yapılan baskılara, gebelik testi ile kadınları izlemeye, mahremiyet ihlallerine son verilmeli.
  • Sezaryen kararı başbakanın değil kadının ve hekimin kararı olmalı.
  • Tecavüz durumunda oluşan gebeliklerde kadının beyanı esas alınarak, isteği halinde gebelik sonlandırılmalı. 


Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu üyeleri 26 Mart Çarşamba günü, saat 19:30'da da Yoğurtçu Kadın Forumu'ndan kadınlarla bir araya gelerek kürtaj yasağına ilişkin son gelişmeleri tartışacaklar. günü, sokağa mor kıyafetlerle çıkacaklar.
Adres: SODİD, Osmanağa Mahallesi Kırtasiyeci Sokak No:15, Kat:2 Kadıköy 

VİDEOLAR İÇİN:






KÜRTAJ HAKTIR KARAR KADINLARIN PLATFORMU


BEBEİMGELİYOR NİSAN AYI PROGRAMIM:)



Nisan ayı eğitim programım belli oldu.
Nisan ayının programı şöyle:

13 Nisan 'da Doğum Sonrası bebek eğitimim var. Tüm bebek bakımı ve bebek alış verişi hakkında konuşuyorum Bu eğitimde emzirme den de bahsediyorum. 



Bu eğitim programın da 


*Anne sütü ve Emzirme
*Bebek Bakımı ile ilgili tüm detaylar anlatılacaktır!!!
 -Göbek bakımı,
-Yeni doğan sarılığı,
-Bebeğin altının değiştirilmesi,
 -Bebeği tutuma ve taşıma,
 -Bebeği giydirme,
 -Yenidoğan refleksleri,
 -Bebeğin yıkanması,
 -Bebeğin gazının çıkarılması,
-Bebek için rahatlatma masajı,
 -Bebeğin aşıları,
-Bebeğin uyku düzeni,
-Bebeğin tırnaklarının kesilmesi ve bakımı,
-Bebeğin ağlaması ve onu sakinleştirmenin püf noktaları  ana başlıkları altında olacaktır.

 Bu eğitimin sonunda elinizde bir planınız oluşmuş olacak. Bebeğinizi nasıl besleyeceksiniz?, Size destek olacak ürünler nelerdir?, bebeğinizi nasıl yıkayacak, altını nasıl temizleyeceksiniz? Kimler ilk günlerde size nasıl destek verebilir? Gibi konuları netleştirmiş olacaksınız. Bunun yanı sıra bebeğiniz için gerçekten neler almalısınız? Bunu da netleştirmiş olacağız.İsteyen anne ve baba bebeklerimiz üzerinde uygulama yapabilecekler..

Eğitim tarihi: 13 Nisan 2014 saat 11:00-13:00
Eğitim yerimiz: Bostancı‘dadır. www.marga.com.tr mekan hakkında bilgi alabilrisiniz.
Ücreti: 100 TL..

Eşler isterlerse katılabilirler.Ekstra ödeme alınmaz.


26 Nisan' da da  Doğuma Hazırlık Eğitimimiz var.

Bu eğitim programın da 

Hamilelik döneminde egzersiz yapmanın yararları
Bedeni ve zihni doğuma hazırlamak
Doğumun aşamaları
Doğum şekli ve doğum yeri hakkında karar verebilmek
Hamilelik döneminde ve doğum esnasında yardımcı olabilecek pozisyonlar, nefes teknikleri, Kegel egzersizi, perine masajı
Hamilelik süresince oluşan kaygıları azaltmak, doğum esnasında sancılar ile başa çıkabilmek için olumlama teknikleri
Doğum planı oluşturmak
Doğumla ilgili korkulardan kurtulmak
Doğuma giderken anne ve bebeğin valiz hazırlığı
Hastane uygulamaları hakkında bilgilendirme
Ders öncesinde yoga yapılacağı için gelirken rahat kıyafet giymenizi rica ederiz.
Uzun bir eğitim olacaktır. Doğum hakkında tüm detaylar konuşulacaktır.
Her oturum 30-40 dakikalık bir hamile yogası uygulaması ile başlayacaktır. 

Eğitim tarihi: 26 Nisan 2014 saat 15:30-18:00
Eğitim yerimiz: Bostancı‘dadır. www.marga.com.tr mekan hakkında bilgi alabilirsiniz.
Ücreti: 150 TL..

Eşler isterlerse katılabilirler.Ekstra ödeme alınmaz.

Tüm eğitimlerde maksimum 5 çift kabul ettiğim için eğer gelmek isterseniz e-maille bana haber verebilirseniz sevinirim.
Eğitimlerime katılan tüm annelere doğum sonrasında da emzirme veya bebek bakımı ile sıkıntınız olursa seve seve yardımcı olurum.İstediğiniz zaman e-mail atabilir,beni arayabilirsiniz.

Sizi aramızda görmekten mutluluk duyarız:)
Sevgilerimle:))