16 Ekim 2013 Çarşamba
DOĞUM ÖNCESİ DOKTOR SEÇİMİNDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN KRİTERLER
Hamilelik ve öncesinde doktor seçimi oldukça önemli, üzerinde iyi düşünülmesi gereken bir konudur. Hamilelik sürecini rahat geçirebilmeniz için bu konuya dikkat etmelisiniz.
Doktorunuzu seçerken ilk önce etrafınızdaki akraba ve arkadaşlarınızın tavsiyelerini dikkate alabilirsiniz. Fakat kişisel farklılıklardan dolayı, başkasının iyi anlaştığı bir doktor size uygun olmayabilir. O nedenle tek başına tercih etme kriteri olmamalıdır.
Doktor tercih ederken;
*Doktorunuza güvenmek,
Doktorunuzun yanında kendiniz rahat hissetmeniz ve ona gerçekten güven duymanız çok önemli. Doktorunuzun tedavinizle ilgili vereceği kararlar sağlığınız direkt olarak etkileyecektir. Eğer doktorunuza güven duymazsanız, onun size önerilerine uymakta zorlanırsınız. Kaliteli bir sağlık hizmeti alabilmeniz için ilk şart doktorunuza güven duyabilmenizdir.
*Doktorunuzun Mesleki Deneyimi,
Doktorunuzun mesleki deneyimini sorgularken bazı noktalara dikkat etmekte fayda vardır. Tıp bilimi çok hızla ilerlemekte ve her branş kendi içinde alt branşlara ayrılıp, uzmanlaşmalar olmaktadır. O nedenle doktorunuz sizi muayene edip, başka bir uzmana yönlendirmesi, onun yetersiz veya kötü olduğunu göstermez. Bu durum ekip çalışması içinde bulunan klinikler de fazlaca görülmekte ve doktorunuzun yetersizliği değil sizin sağlığınıza verdiği önemi gösterir.
*Doktorunuzun yaklaşımı,
Doktorunuz sizi soru sormaya özen gösteriyor, sorularınız dikkatle dinliyor ya da dinlemiyor mu? Sizi muayene ederken sizler ne kadar ilgili? sizi soru sormaya teşvik ediyor mu?
Durumunuz hakkında size detaylı bilgi veriyor, alternatifleri açıklıyor mu?
Bunlar çok önemli olup, durumunuz hakkında bilgi edinmek, nedenini öğrenmek, riskleri, tedavi yollarını öğrenmek bir hasta olarak sizin hakkınızdır.
Eğer doktorunuzla bu iletişimi kurabiliyorsanız, doktorunuzu belirlemede önemli bir rol oynamaktadır.
*Ulaşılabilirlik,
Günümüzde iletişim ne kadar önemli herkes tarafından bilinmekte. Özellikle bebek bekleyen bir gebe de ihtiyaç duyduğu her an doktoruna ulaşmak isteyecektir. Özellikle bebek bekliyorsanız, bu durum daha bir önemlidir. Her ihtiyaç duyduğunuzda doktorunuza telefon, e-mail vb. iletişim araçlarıyla ulaşabilmeli ve cevap alabilmelisiniz. Bazı problemler muayeneye gitmeden, evden bile çözüle bilinir..
*İletişim,
Doktorunuzun sizin anlayacağınız dilden konuşması çok önemli. Size bilgi verirken tamamen tıbbı terimlerle konuşması sadece sizin kafanızı karıştıracaktır. O nedenle doktorunuzla konuşurken, onun ne demek istediğinizi anlamanız da çok önemli..
Sonuç olarak doktorunuzu seçerken;
-Kendinizi yanında rahat hissettiğiniz,
-Aklınıza gelen soruları rahatça sorabildiğiniz,
-Sorduğunuz sorulara cevap alabildiğiniz,
-Durumunuz hakkında yeterli ve aydınlatıcı bilgi alabildiğiniz,
-Gerektiği zamanlarda cep telefonuyla veya e-mail yoluyla rahatça ulaşabildiğiniz,
Muayeneden çıktığınızda aklınızda herhangi bir şüphe kalmadan gönül rahatlığıyla eve dönebilmenizi sağlayan doktor, sizin için en uygun doktor olacaktır.
Doğum eyleminde uygulayacağınız doğru nefes alma-verme tekniklerini
Doğum eyleminde uygulayacağınız doğru nefes alma-verme tekniklerini gebelik döneminizde ne kadar sık uygularsanız bu teknikleri o kadar iyi öğrenirsiniz.
Doğum eylemi esnasında doğru nefes alıp verme iki açıdan önemlidir:
1. Doğum eyleminde belli aralıklarla gelen uterus kasılmaları esnasında bebeğinize giden kan akımı nispi olarak azalır. Bu fizyolojik, yani normal bir durumdur. Siz bu esnada derin bir nefes aldığınızda kanınıza normal bir nefeste geçtiğinden daha fazla oksijen geçer ve bu ek oksijen kasılmalar esnasında bebeğinizin oksijensiz kalmasını önler.
2. Kasılmalar esnasında duyacağınız muhtemel ağrı, zihinsel olarak daha çok doğru nefes alıp vermeye odaklanmış olmanız nedeniyle daha hafif olarak algılanacaktır.
Alıştırmalar:
Gevşeme: Yere yatın ve dizlerinizi bükün. Vücudunuzdaki bütün kasları bilinçli bir şekilde teker teker gevşetin. Bunun ne kadar zor olduğunu denedikçe göreceksiniz. Tüm kaslarınızı gevşettiğinizi düşündüğünüzde bile tekrar yaptığınız bir kontrolde bazı kaslarınızın halen kasılı olduğunu görebilirsiniz. Tümüyle gevşemiş olmaya özen gösterin.
Derin nefes alma-verme: Tümüyle gevşediğinizden eminseniz sanki 45-50 saniye süren bir kasılmanız varmış gibi hissetmeye çalışın. Burnunuzdan (eğer burun tıkanıklığınız varsa ağzınızdan) içinize mümkün olduğunca ve yavaş yavaş derin bir nefes çekin, bu nefesi yine yavaş yavaş ağzınızdan dışarı verin. Bu esnada bütün kaslarınızın gevşek olduğunu tekrar kontrol edin. Kafanızda canlandırdığınız kasılmalar devam ettikçe bu işleme devam edin.
Dikkat: Nefes alıp verme işlemini çok hızlı yaparsanız, kanınızdaki karbondioksit hızlı bir şekilde azalabilir, bu da geçici bilinç kaybına kadar gidebilen durumlara yol açabilir, bu nedenle derin nefes alma işlemini yavaş yavaş uygulayın. 45-50 saniye süren bir kasılmada 5-7 adet nefes alma-verme uygundur.
Karından nefes alma tekniği: Bu egzersiz karın kaslarınızın gevşemesine yardımcı olduğu gibi, kasılı kasların uterus üzerine gereksiz baskı yapmasını engeller:
Yere uzanın ve ellerinizi karnınızın üzerine yerleştirin. Derin bir nefes alarak karnınızın “şişmesini” sağlayın. İçinizden beşe kadar saydığınız sürede bu pozisyonu koruyun. Nefesi ağzınızdan verin ve bu işlemi 4-5 kez tekrarlayın.
RAHAT VE SAĞLIKLI BİR DOĞUM İÇİN NELERE DİKKAT ETMELİYİZ?
Doğuma hazırlanan ve bu konuda bilgisi olan anne adayları kendi vücutlarını ve ağrılarını kontrol edebilirler.
Doğumunuzun rahat ve hafif geçmesi için uygulayabileceğiniz birkaç öneriyle her şey daha kolay olacaktır.
Doğumunuzun rahat ve hafif geçmesi için uygulayabileceğiniz bir kaç öneri:
-Doğumunuzun rahat olabilmesi için, doktorunuza güvenin.
Doktor- gebe ilişkisi iki insan arasındaki güvene dayalı bir ilişkidir.
-Hamileliğinizin başından itibaren beslenmenize çok önem verin. Ne yerseniz bebeğinizde onu yiyecektir. İki kişilik yemeyin. Doğal ve dengeli beslenmelisiniz.
- Doğumunuz yaklaştıkça daha çok sıvı gıdaları tercih edin. Bağırsaklarınızın boş olması doğumunuz daha da kolaylaştıracaktır.
-Doğuma günler kala vücudun bağırsakları temizlemesi nedeniyle ishal olabilirsiniz, meraklanmayın.
-Hamilelik döneminde nerede doğum yapacağınıza karar vermelisiniz.
-Doğum yapacağınız hastaneyi ve orada çalışan sağlık ekibiyle önceden tanışmalısınız.
-Doğum planınız oluşturmalısınız. Doğum esnasında aranacak numaralar, yanınızda kimlerin olacağı, doğum çantanıza koyduklarınızın yedeklerinin nerede olduğu gibi bilgileri planınız da yer vermelisiniz.
-Doğum yaklaştıkça hafif işler yapmalı ve daha çok dinlenmelisiniz.
-Doğuma hazırlık kursuna katılabilirsiniz. Doğumun nasıl olacağını öğrenen ve doğuma hazırlanan anneler bilgi ve özgüven sahibi olurlar. Ayrıca zamanı geldiğinde kendi vücudunu ve doğum sancılarını kontrol edebilir.
-Yoga veya pilates yapabilirsiniz. Çünkü sizi hem zihinsel hem de fiziksel olarak doğuma hazırlar. Yoganın ve pilatesin kas ve nefes kontrolü açısından etkisi de kanıtlanmıştır.
-Doğum ağrılarıyla baş etmek için nefes egzersizleri yapabilirsiniz. .Doğumda en önemli faktör uzun ve derin nefeslerdir. Bu nefesler bir yandan bebeğinize yeterli oksijenin ulaşmasını sağlarken diğer yandan rahatlamanızı ve kasılmaları daha rahat karşılamanızı sağlar. Nefesle doğum daha kolaydır.
-Rahat bir doğum için gevşemeyi öğrenin. Doğumda rahim kasınız aktif olarak çalışırken, diğer kasların gereksiz enerji tüketmemesi gerekir. Bu yüzden doğumda gevşeme de önemlidir.
-Bebeğinize şarkılar söyleyebilirsiniz, onunla konuşabilirsiniz. Böylelikle aranızda iletişim kurmuş olursunuz.
-Hastaneye gitmeden önce ılık duş alın ve rahatlayın.
-Doğal doğum, doğal ve sağlıklı olanıdır. Ancak bazen doğanın da yardıma ihtiyacı olabilir. Belli bir oranda sezeryan da olabilirsiniz. Sezeryan olma durumundaki seçeneklerinizi ve tercihlerinizi belirleyin.
Doğum için ne zaman hastaneye başvurmak gereklidir?
Her doğum için değişebilen bir sürenin sonunda kasılmalar düzenli ve güçlü hal alır. Genel olarak 30 - 40 dakikalık bir sürede beş dakika veya daha az aralarla düzenli kasılmalar hissediyorsanız hastaneye başvurma zamanı gelmiş demektir. Düzenli ağrıların başlamasıyla doğumun ‘aktif evre’ adını verdiğimiz bölümü başlamış demektir. Bu dönemde rahim ağzı açıklığı da genelde 3 - 4 cm.ye ulaşmış durumdadır. Aktif evrenin hastanede geçirilmesi anne ve bebek açısından daha güvenlidir.
Ağrıların başlamasıyla sümük gibi bir akıntının olması (“nişan”) adeta doğumun habercisidir. Nişan geldiğinde hemen hastaneye gitmek gerekmez. Bu doğumun çok yaklaştığını bugün yarın doğumun gerçekleşeceğini gösterir. Hazırlıkları gözden geçirmek için zamanınız vardır.
Bazen ise hiç doğum sancıları başlamadan amniyon suyu gelebilir. Suyun gelmesi hafif hafif ama sürekli şekilde olabileceği gibi birden bacakları ıslatır tarzda da olabilir. Bu durumda da acil olarak doktorunuzu arayınız. Doğumdan önce su keseleri yırtılan gebe kadınların çoğunluğu 12 saat içinde ilk kasılmaları hissederler; kalanların çoğu bunları 24 saat içinde hisseder. Sularınız geldikten sonra anne ve bebeğin enfeksiyon kapma ihtimalinden dolayı max. 24 saat içinde doğumgerçekleşecektir.
Kanamagebelik süresince riskli bir durumdur. Her türlü kanama dikkatlice değerlendirilmelidir. Az veya çok kanamanın olması doğumun habercisi olmakla beraber gebelikle ilgili bir problemi de ifade edebilir.
Bebeğin hareketlerinde azalma hissedilmesi durumunda da hastaneye başvurulmalıdır. Bu da bebeğin sıkıntıya girdiğinin işareti olabilir. Bu durumda genellikle NST çekilerek ve ultrason değerlendirmesi yapılarak karar verilir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)