28 Mart 2014 Cuma

Amerika’da Doğum ve Taşıyıcı Annelik Üzerine Bir Söyleşi



Yeni Bir Hayat yurtdışı sağlık merkezi Amerika’da doğum ve taşıyıcı annelik hizmetleri sunuyor. Yeni Bir Hayat genel müdürü Şevki Akaydın Amerika’daki taşıyıcı annelik uygulaması hakkında sorularımı cevapladı.

Taşıyıcı Annelik Nedir?

Taşıyıcı annelik son yıllarda ismi sıkça duyulan bir uygulama. Bebek sahibi olayı arzulayan sağlıklı bir çiftin farklı nedenlerle hamile kalamaması ya da hamile kalmasına rağmen bu hamileliği sürdürerek sağlıklı bir doğum yapamadığı durumlarda başvurulan uygulamaya taşıyıcı annelik deniliyor. Anne ve baba adaylarından alınan sperm ve yumurta tüp bebek yöntemi ile taşıyıcı anneye aktarılıyor. Yani bu uygulama da bebeğin biyolojik anne ve babası değişmiyor. Zaman zaman yumurta donasyonu ile karıştırıldığı için bu noktayı özellikle belirtmek istiyorum. Taşıyıcı anne sadece 9 ay süresince ailenin bebeklerini taşıyarak onların da anne ve baba olmasına yardımcı oluyor.

Neden Amerika’da Taşıyıcı Annelik?

Taşıyıcı annelik uygulaması için Türkiye’de bir yasal düzenleme mevcut değil. Bundan dolayı aileler farklı alternatifler arıyorlar. Kıbrıs, Girit, Bakü gibi yerlerde bu uygulama yapılıyor. Ancak oralarda da sağlıklı bir yasal zemin olmadığı için yapılan uygulamaların belirli riskler taşıdığını düşünüyorum. Amerika’da ise taşıyıcı annelik çok uzun yıllardır yasalarca tanımlanan ve sıkı bir şekilde denetlenen bir uygulama. Her aşaması kanun tarafından önceden belirlenendiği için de yasal riskleri mevcut değil. Ayrıca bu alanda hizmet sunan gerek klinikler de çok geniş bir taşıyıcı anne portföyüne sahipler.

Amerika’daki Taşıyıcı Annelik Uygulamasının Özellikleri Neler?

Herşeyden önce taşıyıcı anneler büyük bir titizlikle ve çeşitli tıbbi ve psikolojik testlerden geçirilerek seçiliyorlar. Böylece kişinin fiziksel ve ruhsal olarak taşıyıcı anne olmak için uygun olunduğundan emin olunuyor. Aileler ile taşıyıcı anne arasında sürecin her adımı, hamilelik öncesi ve süresince bebeğin sağlığı ile ilgili verilmesi gerekebilecek tüm kararlar önceden görüşülerek karara bağlanıyor. Tüm süreç yasal bir kontratlar avukatlar gözetiminde yazılı olarak onaylanıyor. Bu çok önemli zira hamilelikte yapılan testlerde bebeğin sağlığı ile ilgili sorunlar tespit edilmesi durumunda verilecek kararların ne olacağı, kimin söz sahibi olduğunun önceden kararlaştırılması ileride doğabilecek olumsuz durumları engelliyor. Ayrıca taşıyıcı annenin tüm doktor ve hastane ziyaretlerinde kendi ismi değil, bebeğin gerçek annesinin isminin geçmesi de yine yasalar tarafından sağlanıyor. Doğum sertifikasında da gerçek anne ve babasının ismi yazılıyor. Böylece ileride bebeğin bir şekilde taşıyıcı annesine ulaşması da engelleniyor.

Hamilelik Süresince Taşıyıcı Anne Nasıl Kontrol Ediliyor?

Hamileliği boyunca taşıyıcı anne düzenli olarak doktor randevularına gidiyor. Ayrıca düzenli psikolog gözetiminde tutularak bebeğe bağlanmasını engellenmiş oluyor. Yine hamileliği boyunca aile istediği zaman taşıyıcı annenin sigara ve alkol kullanımı ile ilgili testleri yaptırması da sağlanıyor.

Doğum Nasıl Oluyor?

Doğum Amerika’da gerçekleşiyor. Amerika doğum sonrasında bebeğe vatandaşlık hakkı sunuyor. Doğuma bebeğin gerçek annesi de giriyor ve bebek doğduğunda ilk olarak gerçek annesine verilerek aralarında tüm hayat boyunca sürecek o eşssiz bağın oluşması sağlanıyor. Daha sonra 9 ay boyunca bebeği taşıyan taşıyıcı annenin bebeğe veda etmesi için kendisine bir fırsat veriliyor ve bebek tekrar ailesine teslim ediliyor.

Amerika’da Doğum’un Avantajları Nelerdir?

Bebek doğduğu anda Amerikan vatandaşı oluyor. Böylece dilediği zaman Amerika’ya yerleşme ve yaşama hakkı elde ediyor. Ayrıca gerek Türkiye’de ki eğitim hayatı, gerekse Amerika’daki eğitim hayatı süresince özel ayrıcalıkları da var. İleride anne ve babasına da Amerika’da oturum hakkı alabiliyor.

13 NİSAN YENİDOĞAN BAKIMI VE BEBEK ALIŞ VERİŞİ SEMİNERİ KAYITLARIMIZ BAŞLADI!!!

13 Nisan 'da Doğum Sonrası bebek eğitimim var. Tüm bebek bakımı ve bebek alış verişi hakkında konuşuyorum Bu eğitimde emzirme den de bahsediyorum. 



Bu eğitim programın da 


*Anne sütü ve Emzirme
*Bebek Bakımı ile ilgili tüm detaylar anlatılacaktır!!!
 -Göbek bakımı,
-Yeni doğan sarılığı,
-Bebeğin altının değiştirilmesi,
 -Bebeği tutuma ve taşıma,
 -Bebeği giydirme,
 -Yenidoğan refleksleri,
 -Bebeğin yıkanması,
 -Bebeğin gazının çıkarılması,
-Bebek için rahatlatma masajı,
 -Bebeğin aşıları,
-Bebeğin uyku düzeni,
-Bebeğin tırnaklarının kesilmesi ve bakımı,
-Bebeğin ağlaması ve onu sakinleştirmenin püf noktaları  ana başlıkları altında olacaktır.

 Bu eğitimin sonunda elinizde bir planınız oluşmuş olacak. Bebeğinizi nasıl besleyeceksiniz?, Size destek olacak ürünler nelerdir?, bebeğinizi nasıl yıkayacak, altını nasıl temizleyeceksiniz? Kimler ilk günlerde size nasıl destek verebilir? Gibi konuları netleştirmiş olacaksınız. Bunun yanı sıra bebeğiniz için gerçekten neler almalısınız? Bunu da netleştirmiş olacağız.İsteyen anne ve baba bebeklerimiz üzerinde uygulama yapabilecekler..
Eğitim tarihi: 13 Nisan 2014 saat 11:00-13:00
Eğitim yerimiz: Bostancı‘dadır. www.marga.com.tr mekan hakkında bilgi alabilrisiniz.
Ücreti: 100 TL..

Eşler isterlerse katılabilirler.Ekstra ödeme alınmaz.

27 Mart 2014 Perşembe

1. Uluslararası Kadın Girişimciler İşbirliği Konferansında ANNEYSEN.COM da var!!!




1. Uluslararası Kadın Girişimciler İşbirliği Konferansı 4 Nisan 2014'te Martı İstanbul Otel, Taksim'de gerçekleşecek.
BPW Türkiye, Birleşmiş Milletler'in “Kadınların Güçlendirilmesi Prensipleri”nin 5. Prensibi çerçevesinde turizm, gıda, tekstil ve inşaat sektörlerinin tedarik zincirlerinde yer alan kadın girişimcilerin artırılması amacıyla uluslarası düzeyde bir konferansa daha imza atıyor.

BPW Türkiye evsahipliğinde, BPW Danube Net, BPW Güneydoğu Avrupa Platformu, UNESCO Balkanlar Kadın ve Barış Merkezi, İSO ve Özyeğin Üniversitesi'nin destekleri ile düzenlenecek olan ikili sektörel görüşmelere SİZ GİRİŞİMCİ KADINLARI bekliyoruz.

Kayıt ve sorularınız için: İpek İşbitiren- BPW Türkiye Federasyonu Genel Sekreteri ipekisbitirene@gmail.com 

4 Nisan 2014, Cuma
09:30-09:45 Açılış, Arzu Özyol, BPW Türkiye Federasyonu Kurucu Başkanı

09:45-11:00 Panel 1: Kadın Girişimciliğinde Uluslararası Ağların Önemi 
Moderatör: Melsa Ararat, PhD, Sabancı Üniversitesi Kurumsal Yönetim Bölümü Direktörü ve Kurumsal Yönetim Araştırma Ağı Koordinatörü
Maria-Ekatirini Papachristopoulou Tzitzikosta, UNSECO Yunanistan Milli Komite Başkanı ve UNESCO Balkanlar Kadın ve Barış Merkezi Başkanı
Alida Perkov, BPW- Tuna Ağı Başkanı
Juan Hoyos, Uluslararası Ticaret Örgütü (ITC) Tedarik Zinciri Uzmanı
Sammar Essmat, Dünya Bankası Uluslararası Finans Merkezi Avrupa ve Merkez Asya Cinsiyet Sorumlusu
Kurt Puchinger, Avrupa Birliği Strateji Birimi Tuna Bölgesi Koordinatörü
Prof. Vesna Rusic, Sırbistan Esnaf ve Sanatkarlar Odası Direktörü
Marilu Biancorosso, FIDAPA Başkan Yardımcısı
Marion Volk, BPW- Tuna Ağı Kurucu Üyesi

11:00-11:15 Kahve Arası

11:15-12:30 Panel 2: Kadın Girişimciliğinde İlgili Paydaşlar Arasındaki İşbirliğinin Önemi
Moderatör: Prof. Dr. Kıymet Çalıyurt, Mali Müşavir, Uluslararası Kadın ve İş Dünyası Grubu ve Konferansı Başkanı,
İmge Kaya Sabancı, Goldman Sachs 10000 Kadın Projesi Türkiye Direktörü
Süleyman Onatçı, Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Başkanı
Dr. Gülden Türktan, KAGİDER Başkanı
Serap Işıklar, İstanbul Sanayi Odası (İSO) Avrupa Birliği ve Dış Ekonomik İlişkiler Direktörü
Esin Yeşildağ,  Türkiye Cumhuriyeti Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB) Kobi Uzmanı
Prof. Dr. Nesrin Çobanoğlu, Gazi Üniversitesi Tıp Etiği ve Tarihi Ana Bilim Dalı Başkanı ve Kadın Çalışmaları Merkezi Eski Müdürü
Aysun Sayın, Boyner Holding Kurumsal Sosyal Sorumluluk ve Sürdürebilirlik Yöneticisi

12:30-13:00 Ödül Töreni ve KonuşmaHüsnü Özyeğin, FİBA Holding, Finansbank ve Özyeğin Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı

13:00-14:00 Öğle Yemeği (BPW Uluslararası Federasyon Başkanı Freda Miriklis ve BPW Avrupa Koordinatörü Sabine Schmelzer'den video mesajları)

14:00-15:00 Panel 3, Kadın LiderlerModeratör: Dilek Bil, Kangaroo İletişim ve Danışmanlık Şirket Sahibi ve KAGİDER Eski Başkanı
Pınar Şimşek, anneysen.com Şirket Sahibi
Funda Özer Baltalı, Baltalı Gıda Şirket Sahibi
Adriana Ciamba, Romanya İstanbul Başkonsolosu
Marta Nakic-Vojnovic, Hırvatistan İstanbul Başkonsolosu
Muriel Myriam Domenach, Fransa İstanbul Başkonsolosu
Zerrin Aba, Eski Yugoslav Cumhuriyeti Makedonya (FRYOM) İstanbul Başkonsolosu

15:00-15:15 Kahve Arası15:15-18:00 Sektörel İkili GörüşmelerKolaylaştırıcılar;
Naz Türer, ÇİMTAŞ Yönetici Direktörü (Çimtaş, ENKA iştirakidir)
Dr. Ahmet Murat Fiş, Özyeğin Üniversitesi Girişimcilik Bölüm Başkanı ve Girişimcilik Yüksek Lisans Programı Koordinatörü
Zeynep Akşehirli, Yardımcı Doçent, Özyeğin Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Girişimcilik Bölümü

Turizm, tekstil, gıda ve inşaat sektörlerinde faaliyet gösteren kadın girişimciler 4 grupta toplanarak üst düzey profesyonel kolaylaştırıcılar tarafından yönlendirilmelerinin ardından alıcılarla ikili görüşmeler yapacaklardır. Kolaylaştırıcılar tarafından hazırlanacak detaylı raporlar katılımcılara e-mail yoluyla ulaştırılacak ve BPW Türkiye'nin web sayfasından yayımlanacaktır.

20:00-23:00 Gala Yemeği (İstemli)

05 Nisan 2014, Cumartesi
10:00-12:00 Değerlendirme Toplantısı  

26 Mart 2014 Çarşamba

Dr.Başak Çelikkan

Ebe Asude Oflaz,bebek bakımında doğru bilinen 10 yanlışı açıkladı.






Sevgili meslekdaşım Asude Ebe Bebek bakımı hakkında 10 bilinen yanlış hakkında güzel tespitlerde bulunmuş;

Yeni doğum yapmış annelerin ve babaların yaptıkları hatalara yönelik tespitler sunan Ebe Asude Oflaz, ilk süt, emzirme, uyku, beslenme gibi konularda ebeveynlere yol gösterecek bilgiler verdi. Yeni doğan bir bebekte ilk gün her meme emişte süt miktarının ortalama bir çay kaşığı kadar olduğunu söyleyen Oflaz’a göre “Sütün az geldiğini düşünerek endişe yaşamak, anne ve bebek arasındaki strese neden olabilir.”

1- İlk gün süt gelmedi, bebeğim aç kalıyor
Doğumdan hemen sonra annenin yanına verilen bebek, içgüdüsel olarak emme refleksine sahiptir. İlk gelen süt miktarı bebeğin ihtiyacı kadardır. İlk günlerde her meme verişte ortalama bir çay kaşığı kadar süt gelebilir. Her emzirmede anne sütü artar. Sütün fazla gelmesini isteyerek endişe yaşamak, anne ve bebek arasındaki strese neden olabilir.

2- Sürekli emzirmeliyim
Yeni doğan bebekler, ilk bir –iki gün sonra ortalama 2 saatte bir emzirilmelidir. İlk hafta bu sıklık hem olası fizyolojik sarılığın çabuk geçmesi, hem de sütün bebeğin ihtiyacı kadar artması için önemlidir. Daha sonraki günlerde bebeğin sürekli memede kalması süt birikmesine engel olacağı için bebeğin doymamasına, göğüs uçlarının yara olmasına sebep olabilir ve bebek beslenme sorunu yaşayabilir.

3- Evdeki kedi ve köpekleri uzaklaştırmalıyım
İnsanlar, özellikle de bebekler yaşam alanlarına göre antikor geliştirerek bağışıklık kazanırlar. Yaşam şartlarınızı değiştirmek bebeği steril büyütmek anlamına gelir. Buna göre aileler bebeğe göre değil bebekler  aileye göre yaşamalıdır. Bu nedenle hayvanları uzaklaştırmaya gerek yoktur.

4- Bebeği uyurken sallamayalım
Bebekler anne karnında sallanırlar. Sallama işlemi, orta kulaktaki vestibüler sistemin uyarılmasına sebep olduğu için denge yeteneğinin gelişmesine yardımcı olur. Hafif ve küçük ritimler halinde bebeği sallayabilirsiniz.




5- Karanlıkta ve sessizlikte uyusun
Bebek eğer yeterli ve düzenli aralıklarla emmişse, karnı toksa ve gazı çıkmışsa herhangi bir uyku sorunu yaşamaz. Yeni doğanın günlük uyku süresi ortalama 20 saattir. Gece büyüme hormonu salgılandığı için gece lambası karanlığında uyuması gerekir. Gün doğumundan itibaren perdeler açılmalı hatta havalandırılmalıdır. Gündüz aydınlıkta ve gün içinde de gürültüde uyuyabilir.

6- Bebeğim üşüyor, eldiven takalım
Bebekler bulundukları ortama göre bağışıklık kazanırlar ve uyum sağlarlar. Ortalama 20-22 derece sıcaklık bebekler için uygundur. Bedenlerinin en uç noktaları olan el ve ayaklarındaki periferik kan sistemleri doğduktan sonra gelişir. Bu yüzden elleri ve ayakları normalden daha soğuk olabilir. 2500 gr. altındaki bebekler vücut sıcaklıklarını korumada zorluk çekecekleri için daha sıcak tutulmaları gerekir.

7- Yenidoğanda gaz yoktur
Sütün inmesi ve çabuk çoğalması için sık emzirilen bebekler, süt emerken hava da yutabilirler. Bu yüzden ilk günlerde bile bebek emme işleminden sonra dik tutularak gazı çıkarılmalıdır.

8- Çok kaka yapıyor, kakası yeşil renkte, bebeği üşüttük
Yenidoğan bir bebeğin her altı açıldığında kaka varsa bebek iyi besleniyor demektir. Yeni doğan bir bebek günde ortalama 4-9 kez kaka yapabilir. Kaka çıkışı yoksa, beslenme sorunu yaşıyor olabilir.. Doğru ve düzenli meme emen bir bebeğin kakası sarı ve partiküllüdür. Yeşil kaka, bebeğin çok emdiğini gösterir. Bağırsaklarda işlenmiş kaka sarıdır. Yeşil kaka, çok emdiği için barsaklarda işlenmeden atıldığını gösterir. Üşütmekle herhangi ilişkisi yoktur.

9- Her altını açtığımda pişik kremi sürmeliyim
Pişik kremleri çok yoğun ve kalındır. O bölgeyi tamamen steril ve hava almadan korurlar. Bu nedenle o bölgenin direnci de düşecektir. İlerleyen dönemde yeni bir ajanla karşılaştığında enfeksiyon veya şiddetli pişik riski doğacaktır. Kremler eğer pişik varsa sürülmeli ve az olarak kullanılmalıdır. Pişik olmaması için dikkat edilecek en önemli noktalardan biride bebeğin altı bağlandığında poposu iyice kuru olmalıdır. Bebeğin nemli kalan poposu hava geçirmeyen hazır bezler nedeniyle pişik yapabilir.

10- Bebeği kundaklamak zararlıdır
Bebeğin anne karnındaki hareketleri kısıtlıdır. Örneğin kollarını uzattığında anne karnının izin verdiği kadar uzatabilir ve kendini güvende hisseder. Doğduğunda istemsiz yaptığı el kol hareketleriyle kendini korkutur. Bu yüzden ilk haftalarda yarım kundak yapmak bebeğin kendini korkutmamasını, daha kolay uyumasını sağlar.

ANNE ADAYLARINA İKİNCİ EN İYİ HABER:


GAP MATERNITY KOLEKSİYONU ARTIK TÜRKİYE’DE



Sezonun en trend modellerini anneler için yorumlayan Gap, rahatlık ve fonksiyonellikten ödün vermeden şıklık kazandıran modelleriyle Maternity Koleksiyonu’nu Türkiye’ye getiriyor. Yalnızca www.gap.com.tr ‘de satışa sunulacak sınırlı sayıdaki koleksiyon şimdiden meraklılarını heyecanlandırıyor.
Bebek beklemenin heyecanı ve mutluluğu hiçbir şeye benzemez. Anne adaylarının bu mutluluğu, hamilelik süreci boyunca değişen vücut yapılarına alışırken gölgelenebilir. Hamileliğin anneler için zorlu yanlarından biri de fiziksel olarak değişirken giyim tarzlarından ödün vermektir. Gap işte tam da bu noktada annelerin yardımına koşuyor.
Bu alandaki önemli  bir boşluğu doldurması beklenen Gap Maternity Koleksiyonu tişörtten gömleğe, jean pantolondan kumaş pantolona, etek, şort ve hatta iç çamaşırına kadar tüm tarzlara hitap eden geniş bir ürün yelpazesiyle geliyor. Koleksiyon hamilelik sürecinin başından sonuna kadar rahatlıkla giyilebilecek parçalardan oluşuyor.
Pastel renklerin ve pamuklu kumaşların hakim olduğu koleksiyonda; genişleyen karın çevresini destekleyen ve saran streç kumaş panelinin yer aldığı jean pantolonlar öne çıkıyor. Sezonun en trend kesimleri olan 1969 Denim Skinny ve Bootcut seçenekleriyle koleksiyonda yerini alan jeanler, anne adaylarını sevindirecek. Doğum sonrası emzirme döneminde annelere kolaylık sağlayacak emzirme bluzleri ise koleksiyonun bir başka vazgeçilmezi olacak. Özellikle çalışan anne adaylarının hayatını kolaylaştıracak olan gömlekler de mavi ve beyaz renk seçenekleriyle koleksiyonda yerini alıyor.
Gap Maternity Koleksiyonu Mart ayından itibaren sadece www.gap.com.tr ‘de meraklılarının beğenisine sunulacak.

Gap’in kampanya ve yeniliklerinden haberdar olmak için website ve sosyal ağ hesaplarını takip edebilirsiniz:

http://www.gap.com.tr/
https://www.facebook.com/GapTurkiye
https://www.twitter.com/gap_turkiye
http://www.instagram.com/gapturkiye

25 Mart 2014 Salı

KORUNCUK VAKFI






34 sene evvel birkaç duyarlı insan korunmaya muhtaç çocukların iyiliği için yola çıktık…

1979 yılında gönüllü kişiler tarafından kurulan Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı (TKMCV),

her çocuğun şefkat, sevgi ve anlayış görme, yeterli beslenme ve sağlıklı bir ortamda yaşama, oyun ve
eğlence olanaklarından yararlanma, çağdaş bir eğitim alma ve yeteneklerini geliştirme, kısaca insan
haysiyetine yakışır bir şekilde yaşama hakkı olduğuna inanmaktadır.

Ülkemizde ailesi olmayan veya terk edilmiş ya da ailesine rağmen kişisel varlığı tehdit altında, ihmal veya
istismara uğramış, kötü alışkanlıklara karşı savunmasız bırakılmış yüz binlerce korunmaya muhtaç, kimsesi
olmayan çocuk ve genç var.




Koruncuk Vakfı, Koruncuklarına “Çocukköyü”ne geldikleri andan itibaren bir aile ortamında sağlıklı gelişmeleri,
eğitim ve öğretim görmeleri, kişisel yeteneklerini geliştirmeleri, geleceğe hazır ve topluma faydalı bireyler olmaları için çalışmaktadır.

Çocukköylerinde, anne sevgisi ve aile anlayışının sürdürüldüğü ortamda, çocukların bedenen, ruhen,
ahlaken ve fikren gelişimleri; toplum içinde verimli ve yapıcı kişilik kazanmaları, yüksek öğrenim
dahil olmak üzere eğitimlerinin sağlanması hedeflenmektedir.

Vakfımız tüm çalışmalarını sizlerden aldığı güçle yürütmektedir. Bu sebeple, yapacağınız tüm bağış ve sertifika alımları,
destekler hayati önem taşımaktadır. Daha çok korunmaya muhtaç çocuğa destek olabilmemiz ve daha çok genci topluma
kazandırabilmemiz için gelin, siz de Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı’na, yani Koruncuklarımıza ve gençlerimize destek ve bağış verebilirsiniz.
Unutmayın! Daha çok çocuğumuzun ve gencimizin yüzünü güldürmek, onlara aydınlık bir gelecek vermek Sizin elinizde.
El ver, yardım et, bağış sağla, online özel gün sertifikalarımızdan al, çocuk ve gençlerimiz hayata tutunsun.



KADINLARDAN KÜRTAJ YASAKÇILARINA OY YOK!


Kürtaj hizmetinin erişilebilir ve ücretsiz olması, kürtaj servislerinin yeniden açılması, 10 haftalık yasal sürenin 12 haftaya çıkarılması gibi talepleri bulunan Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu, bugün yazılı bir açıklama yaparak hükümete taleplerini hatırlattı. Kürtaj yasakçılarına oy vermeyeceklerini açıklayan platform üyeleri, 28 Mart Cuma günü bütün kadınları mor giyerek ya da mor aksesuarlar takarak sokağa çıkmaya çağırdı.

Çeşitli illerde geniş katılımlı eylemler, kürtaj kampanyaları gerçekleştiren ve 40'tan fazla bileşeni olan Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu, seçime sayılı günler kala kürtajın gizlice yasaklandığı bilgisi kamuoyunda yaygınlaşınca AKP hükümetine taleplerini hatırlatmak amacıyla yazılı bir açıklama yaptı. “Birçok devlet hastanesinde kürtaj yapılmazken, bakanın ücretsiz kürtaj hakkı bir yalandan ibaret değil de nedir? Kürtaj hakkımızdan vazgeçmeyeceğiz, kürtaj yasakçılarına oy vermeyeceğiz!" diyen platform üyeleri, bütün kadınları 28 Mart Cuma günü, mor giyerek ya da mor aksesuarlar takarak sokağa çıkmaya çağırdı. 
Kürtaj yasasına dokunmayan ancak, bu süreçte fiili yasaklara ve engellemelere devam eden AKP hükümetine oy vermeyeceklerini açıklayan platform üyeleri, yaptıkları yazılı açıklamada ücretsiz, sağlıklı, güvenli doğum kontrol ve kürtaj hizmeti sağlanmadığı, kürtajın yasaklandığı ve doğum kontrolü sadece kadınların üzerine yıkıldığı müddetçe kadınların ölüme terk edilmiş olacaklarına dikkat çektiler. Türkiye'de kürtaj hizmeti veren kamu hastanesi sayısının giderek azaldığını, 17 milyon nüfusa sahip İstanbul'da sayılı hastanede kürtaj yaptırılabildiğini vurgulayan platform üyeleri şu açıklamalarda bulundu: "Doğum kontrol yöntemlerini kolay erişebilir, ücretsiz ve yaygın olarak sunmak devletin görevidir. Doğum yapılan her hastanede kürtajın da yapılması gerekir. Hükümet bu hizmeti vermek zorundadır. Hükümeti imzaladığı uluslararası sözleşmelere uymaya çağırıyoruz! Kadının sağlığını tehdit eden durumlarda bile yapılması zorunlu kürtajlar için üç hekim raporu isteniyor. Bunun gibi baskıcı yöntemler, iznin bakanlık tarafından verilmesine kadar vardırıldı. Kadınların yaşamı bizzat Sağlık Bakanlığı uygulamalarıyla tehdit ediliyor. Kamu hastanelerinde kürtaj yaptıramayan kadınlar sağlıksız, niteliksiz koşullarda ve yaşamlarını hiçe sayarak kürtaja razı gelmek zorunda kaldılar. Sağlık Bakanlığı, dünyada etkili ve kadınlar için daha az yıpratıcı bir yol olan “tıbbi düşük yöntemi” için 2000 yılından beri yürütülen çalışmaları yok saydı. Yetmedi, bu ilaçları piyasadan toplattı. Oysa aynı ilaçlar, kadınların doğumları sırasında da hayati öneme sahip. AKP’nin aile politikaları üzerinden şekillenen kadın bedeni ve cinselliğini denetleme siyaseti, kadınların doğurup doğurmama, anne olup olmama gibi kendi yaşamlarını belirleyen bir konuda karar almalarının önünde bir engel oluşturdu. Kadınlar gebelik testlerinden başlayarak takip edildi, gebeliklerin sürdürülmesi konusunda psikolojik baskı uygulandı, cinsel yaşamları devletçe izlenir oldu. Sezaryen kararını da kadına ve hekime bırakmayıp bakanlıktan idare ettiler. AKP politikaları nedeniyle ölecek kadınların yasını tutmadan bugün haykırıyoruz. Kürtaj yasakçılarına oy vermiyoruz!" Kadınların doğum kontrol yöntemlerine ücretsiz olarak erişme hakkı olduğunu açıklayan platform üyeleri, ayrıca kürtajı engelleyen kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunduklarını söyleyip yasadışı eylemleri nedeniyle cezalandırılmalarını da talep ettiler. 

Tecavüz durumlarında kadınların kürtaj isteği yeterli sayılsın!

Isparta’da tecavüz sonucu hamile kalan Nevin Yıldırım, istemediği çocuğu doğurmak zorunda kalmış dönemin Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise “tecavüz gebeliklerinde doğursunlar devlet bakar” açıklamasında bulunmuştu. Tecavüze uğrayarak hamile kalan ve kürtaj olmak istemiyle Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvuran 16 yaşındaki F.T.'nin talebi de mahkeme tarafından “Anne yönünden sorun yaratmadığı ve başka bir zorunluluk hali olmadığı” gerekçesiyle reddedilmişti. Türkiye'de kürtaj yasası 20 haftaya kadar kadının kürtaj olmasına olanak tanırken, tecavüz travması yaşayan kadınlar, savcı izni gerekçesiyle süre aşımına uğratılıyor ve kürtaj yaptıramıyor. Tecavüz durumlarında, kadınların kürtaj olmasının önüne mahkeme kararıyla engeller konulması nedeniyle kadınlar istemedikleri çocuğu doğurmak zorunda kalıyor. Bu nedenle platform üyeleri tecavüz durumlarında kadınların kürtaj isteğinin yeterli sayılmasını istiyor. 

Ne olmuştu?

Türkiye'de kürtaj 1983’den beri yasal olarak uygulanırken, 2012 yılından itibaren hükümet tarafından adım adım engellenmeye başlandı. Önceleri kürtaj ve doğum kontrol hizmetleri ücretsiz olarak verilirken AKP hükümeti tarafından sağlık paralı hale getirildi, kadınların ihtiyaçlarında kısıntıya gidildi ve kadınların doğum kontrolü ile kürtaj hizmetlerine doğrudan ulaştıkları AÇSAP’lar kapatıldı. Hükümetin doğum kontrol ilaç ve yöntemlerini gerçek ihtiyacı karşılamayacak şekilde azaltması nedeniyle birçok kadın “prezervatif kalmadı”, “doğum kontrol hapları haftaya gelecek” gibi nedenlerle aile sağlığı merkezlerinden eli boş dönmeye başladı. Önce ikna odaları kurmayı planlayan, sonra kürtajın yasaklandığı bilgisini yayan AKP hükümeti gebelik fişlemesi gibi yöntemlerle kadınların gözlerini korkuttu. 01 Mayıs 2013'te çıkarılan sağlık uygulama tebliği içinden tıbbi tahliye hanesi tamamen kaldırılarak kürtaj, ödemesi yapılacak bir sağlık hizmeti olmaktan çıkartıldı. Bu durum kürtaj yaptıran sınırlı sayıda hastanenin devreden çıkmasına yol açtı. Kürtajın gizlice yasaklandığı bilgisi kamuoyunda yaygınlaşınca kadınların tepkisinden çekinen AKP hükümeti kürtajı tekrar ücretsiz sağlık kapsamına almak zorunda kaldı. Sağlık Bakanlığı iki gün önce “tıbbi bir hizmet bile değil” dediği kürtajı hemen ertesinde Sağlık Uygulama Tebliği’ne (SUT) ekledi. 

KADINLAR HÜKÜMETTEN NE İSTİYOR?

  • Kürtaj hizmeti kamu hastanelerinde kadınlar için erişilebilir olmalı.
  • Kürtaj servisleri yeniden açılmalı.
  • Kamu ve özel hastaneler kürtajda 10 haftalık yasal süreye uymalı ve yasal süre 12 haftaya çıkartılmalı.
  • Evli kadınların gebeliklerini sonlandırmak istedikleri durumlarda eşlerinden izin istenmemeli.
  • Bütün sağlık kuruluşlarında doğum kontrol hizmeti ve kürtaj hizmeti veren birimler oluşturulmalı.
  • Tıbbi düşük seçeneği de dahil olmak üzere her kadın duygusal ve fiziksel zorluk yaşamadan nitelikli, sağlıklı koşullarda ücretsiz kürtaj hakkına erişebilmeli.
  • Kadınları doğurmaya zorlamak için yapılan baskılara, gebelik testi ile kadınları izlemeye, mahremiyet ihlallerine son verilmeli.
  • Sezaryen kararı başbakanın değil kadının ve hekimin kararı olmalı.
  • Tecavüz durumunda oluşan gebeliklerde kadının beyanı esas alınarak, isteği halinde gebelik sonlandırılmalı. 


Kürtaj Haktır Karar Kadınların Platformu üyeleri 26 Mart Çarşamba günü, saat 19:30'da da Yoğurtçu Kadın Forumu'ndan kadınlarla bir araya gelerek kürtaj yasağına ilişkin son gelişmeleri tartışacaklar. günü, sokağa mor kıyafetlerle çıkacaklar.
Adres: SODİD, Osmanağa Mahallesi Kırtasiyeci Sokak No:15, Kat:2 Kadıköy 

VİDEOLAR İÇİN:






KÜRTAJ HAKTIR KARAR KADINLARIN PLATFORMU


BEBEİMGELİYOR NİSAN AYI PROGRAMIM:)



Nisan ayı eğitim programım belli oldu.
Nisan ayının programı şöyle:

13 Nisan 'da Doğum Sonrası bebek eğitimim var. Tüm bebek bakımı ve bebek alış verişi hakkında konuşuyorum Bu eğitimde emzirme den de bahsediyorum. 



Bu eğitim programın da 


*Anne sütü ve Emzirme
*Bebek Bakımı ile ilgili tüm detaylar anlatılacaktır!!!
 -Göbek bakımı,
-Yeni doğan sarılığı,
-Bebeğin altının değiştirilmesi,
 -Bebeği tutuma ve taşıma,
 -Bebeği giydirme,
 -Yenidoğan refleksleri,
 -Bebeğin yıkanması,
 -Bebeğin gazının çıkarılması,
-Bebek için rahatlatma masajı,
 -Bebeğin aşıları,
-Bebeğin uyku düzeni,
-Bebeğin tırnaklarının kesilmesi ve bakımı,
-Bebeğin ağlaması ve onu sakinleştirmenin püf noktaları  ana başlıkları altında olacaktır.

 Bu eğitimin sonunda elinizde bir planınız oluşmuş olacak. Bebeğinizi nasıl besleyeceksiniz?, Size destek olacak ürünler nelerdir?, bebeğinizi nasıl yıkayacak, altını nasıl temizleyeceksiniz? Kimler ilk günlerde size nasıl destek verebilir? Gibi konuları netleştirmiş olacaksınız. Bunun yanı sıra bebeğiniz için gerçekten neler almalısınız? Bunu da netleştirmiş olacağız.İsteyen anne ve baba bebeklerimiz üzerinde uygulama yapabilecekler..

Eğitim tarihi: 13 Nisan 2014 saat 11:00-13:00
Eğitim yerimiz: Bostancı‘dadır. www.marga.com.tr mekan hakkında bilgi alabilrisiniz.
Ücreti: 100 TL..

Eşler isterlerse katılabilirler.Ekstra ödeme alınmaz.


26 Nisan' da da  Doğuma Hazırlık Eğitimimiz var.

Bu eğitim programın da 

Hamilelik döneminde egzersiz yapmanın yararları
Bedeni ve zihni doğuma hazırlamak
Doğumun aşamaları
Doğum şekli ve doğum yeri hakkında karar verebilmek
Hamilelik döneminde ve doğum esnasında yardımcı olabilecek pozisyonlar, nefes teknikleri, Kegel egzersizi, perine masajı
Hamilelik süresince oluşan kaygıları azaltmak, doğum esnasında sancılar ile başa çıkabilmek için olumlama teknikleri
Doğum planı oluşturmak
Doğumla ilgili korkulardan kurtulmak
Doğuma giderken anne ve bebeğin valiz hazırlığı
Hastane uygulamaları hakkında bilgilendirme
Ders öncesinde yoga yapılacağı için gelirken rahat kıyafet giymenizi rica ederiz.
Uzun bir eğitim olacaktır. Doğum hakkında tüm detaylar konuşulacaktır.
Her oturum 30-40 dakikalık bir hamile yogası uygulaması ile başlayacaktır. 

Eğitim tarihi: 26 Nisan 2014 saat 15:30-18:00
Eğitim yerimiz: Bostancı‘dadır. www.marga.com.tr mekan hakkında bilgi alabilirsiniz.
Ücreti: 150 TL..

Eşler isterlerse katılabilirler.Ekstra ödeme alınmaz.

Tüm eğitimlerde maksimum 5 çift kabul ettiğim için eğer gelmek isterseniz e-maille bana haber verebilirseniz sevinirim.
Eğitimlerime katılan tüm annelere doğum sonrasında da emzirme veya bebek bakımı ile sıkıntınız olursa seve seve yardımcı olurum.İstediğiniz zaman e-mail atabilir,beni arayabilirsiniz.

Sizi aramızda görmekten mutluluk duyarız:)
Sevgilerimle:))

24 Mart 2014 Pazartesi

6 Nisan da Bebek Masajı dersimizin ilkini yapacağız!





Geçtiğimiz pazar günü olacak Bebek masaj dersimiz 6 Nisan'a gribal enfeksiyon geçirdiğim için ertelemek durumunda kaldım..

Büyük bir heyecanla ilkini yapacağım Bebek Masajını beklerken hasta olmak beni üzdü. Yeni tarihimiz belli oldu. Tüm hazırlıklarımızda tamama. Minik bebekler için yumuşacık yastıklarımız ve kullanmak için Johnson's Baby'nin annelerimize hazırladığı şık çantadaki yağlarımız hazır.

Kontenjanımız bile doldu. Anne ve bebekleri heyecanla bekliyorum:))

Mikroenjeksiyon Tedavisi Öncesi ve Sonrası



Tedavi başarısı ilk uygulamanın ilaçsız olarak ve tek yumurta ile başarılmasını takip eden yaklaşık otuz yılda yüzde ellilere ulaşmıştır.
Son yıllarda başarıyı tanımlayan, doğum yapan çift oranına olursak bu oran daha aşağılara inmektedir. En iyi merkezlerde ve iyi şans sahibi çiftlerde yüzde otuzlar civarındadır. İyi şansı belirleyen ana faktörlerin başında; kadının yaşı, yumurta rezervi ve erkekte normal kromozom yapısına sahip spermlerin olması gelmektedir.
Hastanın hazırlanması aşamasında yapılması gereken tetkikler, rahim yapısı, rahim içi zarının yapısı, tüplerde yani yumurtalık kanallarında sorun olup olmadığı mutlaka ortaya konması gereken noktalardır. Bunları yapmak için sık başvurduğumuz araçlar, ultrason, histerosalpingografi ve histeroskopidir. Laparoskopi rutin olarak yapılan bir girişim değildir.
Çiftin kromozom testleri rutin bir araştırma maddesi değildir. Gerekli durumlarda, tekrarlayan tüp bebek tedavi başarısızlığı, tekrarlayan düşük gibi durumlar söz konusu ise çiftin karyotip analizi yapılır. Genetik bir sorun varsa ileri genetik araştırma veya tüp bebek tedavisinde uyguladığımız preimplantasyon genetik tanı yöntemi ile normal kromozom yapılı embryo seçimi yapılabilmektedir.
Tüp bebek tedavisi sonrası kullanılan gebeliğin oluşmasına destek olacak ilaç reçeteleri hemen hemen standarttır. Progesteron hormonu çeşitli yollardan kullanılmalıdır. Vaginal krem, tablet, kas içine yapılan enjeksiyonlar veya ağızdan tablet kullanımları bunlardan bazılarıdır.
Embryo transferi sonrası kadının gebelik testi gününe kadar yatarak istirahati gerekli değildir. Gebelik oranına en ufak bir katkısı yoktur. Transferden sonra embryo transfer gününe göre 10-12 gün sonra kan testi yapılır ve implantasyon olup olmadığı hakkında ilk bilgi alınır. Daha sonra gebeliğin sağlıklı gelişimi, kaç embryo geliştiği tamamen ultrason muayeneleri ile anlaşılır.
Transvaginal ultrasonografi; gebelik oluşmuş ise zarar vermek veya olumsuzluğa neden olmak gibi bir etkiye sahip değildir.
Gebelik kan testi pozitif olarak alındıktan sonra, yaklaşık yüzde onunda sağlıklı ilerleme olmamakta ve embryo görülememektedir. Maalesef bu durum embryodaki genetik veya başka ortaya konulamayacak seviyede, fakat hayatla bağdaşmayan sorunlar nedeni ile değişmez bir şekilde karşımıza çıkmaktadır.



22 Mart 2014 Cumartesi

BİRAZ NOSTALJİ:))













ANNE SÜTÜNÜ SAĞMAK NEDEN GEREKEBİLİR?


Emzirmenin başlatılması ve devamı için süt sağmak gerekli dabilir. Sütün sağılmasının gerekli olduğu durumlar şunlardır:


Tıkanık, şiş memeyi rahatiatmak
Kanal tıkanıklığı ya da süt birikmesini tedavi etmek
Çökük bir meme başından emmeyi öğrenene kadar bebeği beslemek için
Emmeyi düzenlemekte zorluk çeken bir bebeği beslemek için
Emmek istemeyen bir bebeği emmeyi öğrenene kadar beslemek için
Düşük doğum tartılı bir bebeği beslemek için
Yeterli enlemeyen hasta bir bebeği beslemek için
Anne hastaysa sütünü devam ettirmek için
Anne çalışıyorsa bebeğini beslemek için
Çok dolu olduğu için memeyi alamayan bebeğin işini kolaylaştırmak için
Meme ucu çatlaklarının tedavisi amacıyla
Emziren annelerin süt sağabil e ceğini ve süt sağma yöntemlerini öğrenmesi yararlı olacaktır.


Anne sütünü sağmak için en ideal pompalardan birisi de Lansinoh'un yeni çıkardığı pompa olan Lansinoh 2'si 1 arada Elektrikli göğüs pompası
3 farklı sağım aşaması ile  olması en önemli özelliği. hem tekli hem çiftli olarakmkullanılıyor. ben çok beğendim. Sizlerde incelemek isterseniz;

http://www.lansinoh.com.tr/urunler/2si1aradagoguspompasi  bakabilirsiniz.