Toplumsal cinsiyet eşitliği ile ilgili çalışmalar hız kazanmış olmakla birlikte henüz kadınlar için tüm engeller aşılabilmiş değil. Cinsiyet eşitliğinin sağlanabilmesi için fırsatların kullanılması, kaynakların ayrılması ve hizmetlere erişilmesi alanlarında bireyin cinsiyeti nedeni ile ayrımcılığa maruz kalmaması gerekiyor. Oysa ülkemizde eğitimden, istihdama, sosyal yaşamdan, karar verme süreçlerine kadar pek çok konuda hala alınması gereken bir yol olduğu görülüyor.
BM Kalkınma Programı 2011 İnsani Gelişme Raporu1’nda bulunan “Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi”nde yer alan 146 ülke arasında Türkiye 77’nci sırada yer alıyor. Bu endeks; üreme sağlığı, yıl olarak okullaşma süresi, parlamento temsili ve iş piyasasına katılım bileşenleri üzerinden eşitliği değerlendiriyor.
Türkiye’de 2011 seçim sonuçlarına göre meclisteki sandalyelerden sadece yüzde 14,2’si kadınlara ait. Ülkedeki erkeklerin yüzde 46.7’si orta ya da lise eğitimi almışken, yetişkin kadınların sadece yüzde 27.1’i orta veya lise düzeyinde eğitim almış bulunuyor. Ülkemizde her 100 bin canlı doğumdan 23’ünde, kadınlar hamilelikten kaynaklanan sorunlar nedeniyle hayatını kaybediyor. İş gücü piyasasına kadın katılımı ise son dönemde görülen gelişmelere bağlı olarak kadınlarda yüzde 30’lara ulaşmış bulunuyor.
Ülkemizde 18-29 yaş arası kadınların yüzde 11’i okuma yazma bilmiyor veya hiçbir kurumdan diploması yok. Başka bir deyişle 2013 yılında ülkemizde her 100 genç kadından 11’i eğitim hakkına erişememiş bulunuyor.
Kız çocuklarının ilkokula başlamalarının çeşitli sebeplerle engellenmesi veya ilköğretimin erken aşamalarında okuldan alınmaları eğitim hayatlarının tümüyle sona ermesine neden oluyor. Oysa kız çocuklarına eşit fırsat tanındığında yani zorunlu eğitimin ilk 8 yılını tamamlayabildiklerinde çoğunluğu akademik eğitimlerine devam ediyor.
AÇEV neler yapıyor?
AÇEV kadınların en temel haklarından biri olan eğitim hakkında ulaşamamış kadınlara yönelik yüz yüze ve bilgisayar destekli Okuryazarlık ve Kadın Destek Eğitimleri düzenliyor. Ayrıca, kadınların yaşam koşullarının eşit bir şekilde değişmesi için erkeklerin de toplumsal cinsiyet eşitliğine ilişkin çabalara dahil olmaları amacıyla erkeklere yönelik Baba Destek Eğitimleri yapıyor. Toplumsal cinsiyet konusunda toplumun her kesiminde farkındalık yaratacak eğitimler düzenliyor. Ve bugüne kadar yüz yüze yapılan uygulamalarla toplam 755.000 kişiye eğitim vermiş bulunuyor.
Dünya Kadınlar Günü – 8 Mart 2013
1977 yılında 8 Mart'ın Dünya Kadınlar Günü olarak anılmasını kabul eden Birleşmiş Milletler her yıl farklı bir tema ile Dünya Kadınlar Gününü anımsatıyor. Bu yılın teması ise “Kadına Yönelik Şiddeti Durdurma Zamanı” olarak belirlenmiş bulunuyor. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-Moon kurumun web sitesinde “Kadına yönelik şiddetin asla kabul edilemez, hoş görülemez ve affedilemez” olduğu mesajını veriyor. http://www.un.org/en/events/ womensday/
Son dönemlerde hem dünyada hem de Türkiye’de kadına yönelik şiddet sıklıkla gündeme geliyor ve kadınlara yönelik çeşitli şiddet olayları medya tarafından kamuoyunun dikkatine sunuluyor. İlgili kamu kurumları ve sivil toplum kuruluşları bu konuya ilgi çekmek için pek çok proje yürütüyor.
AÇEV Hakkında
1993 yılında kurulan AÇEV, Türkiye'nin her köşesinde eşit eğitim fırsatı yaratmak ve hizmet verdiği kişi sayısını artırmak amacıyla programlarının yaygınlaşması için çalışmalarını sürdürüyor. AÇEV bugüne kadar yaptığı eğitimler ile toplam 755.000 kişiye ulaşmış ve 9.200 eğitimci yetiştirmiş bulunuyor. AÇEV'in misyonunu, gelişen bir toplum için eğitimin şart olduğu bilinciyle, uzmanlık alanları olan erken çocukluk ve yetişkin eğitimine, programları ve uygulamaları ile katkı sağlamak ve bu konuda ülke genelinde yaygın bir hizmet ağı oluşturmak. www.acev.org
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder