Çocuğa bu dönemde mümkün olduğu kadar şefkat, ilgi anlayış göstermeye çalışmak gerekir.
Anne baba çok bunalmasına rağmen sıkıntısını başka bir şekilde boşaltmanın yollarını aramalıdır. Çocuk zaten ne olduğunu bile anlayamadığı bir bunalım yaşar konuşamadığı için, çocuğa kızarak masum yüreğini ve zihnini iyice karanlığa sürüklememelidir. Zaten çocuğa kızmak çocuğun konuşmasını daha da geciktirir. Halbuki çocuğun konuşması için mutlu olması gerekir.
Evet, aklınızda tutmanız gereken en önemli şey şu ki, çocuğun konuşması için mutlu olması gerekir.. Konuşmayı ve anlatmayı isteyeceği çok sevdiği şeyler yapıp, ardından da yaptığı şeyi kelimelerle ifade etmek İSTEMESİ gerekiyor. Bunu desteklemeye çalışın.
Aşağıya çocuğunuzun konuşmasını hızlandırmak için yapabileceğiniz aklımagelen alıştırmaları yazıyorum:
1- Etrafınızdaki nesnelerin isimlerini sürekli tekrar edin, bak kitap, bak ışık gibi. Ya da "bu ne" diye sorarak da tekrar edebilirsiniz" Bu ne, sandalye; bu ne, kaşık; aa bu ne, böcek. Gibi. Ses tonunuz canlı ve çocuğun merakını davet eder şekilde olmalı.
2- Nerede? -Burada soru cevap ikilisini çocuğa öğretebilirsiniz. Baba nerdeeeee, diye sorup babayı bulup baba buradaaa diye bağırabilirsiniz. Nerde diye sormayı ve sizin nerede sorularınıza burada diye cevap vermeyi bu şekilde öğrenir.
3- Çocuğun cümle kurması için fiiller üzerinde çokça durmaya çalışın. Açtı, kapattı, yattı, kalktı, yedi, bitti, gitti, geldi, düştü, döndü, oynadı, uyudu, uyandı gibi basit fiilleri sürekli tekrar edin.
4- Eğer fiilleri söylüyor ise, cümle kurması için basit cümleler kurun. Ben geldim, baba gitti, kuş uçtu, araba durdu, çocuk koştu, kaşık düştü vb. Çocuklar konuşmayı en başta di"li geçmiş zamanla öğreniyorlar. Sadece özne ve yüklemden oluşan bu cümleleri çocuğun ilgi alanı olan konularda ve çocuğun aklında kalacak coşkulu bir tonlama ve genelde aynı melodi ile söyleyin. Ve çok tekrar edin, birlikte gördüğünüz her olayı çocuğa rapor edin.
5- Çocuk özne ve yüklemden oluşan cümleleri öğrenip kolayca tekrar etmeye başlarsa konuşmaya başlamış demektir. Bu cümlelere nesneleri de istediğiniz gibi ekleyebilirsiniz:
Ben eve geldim, baba işe gitti, kaşık yere düştü, biz çarşıya gittik vb.
6- Yaşadığınız olayları da üzerinden zaman geçse de tekrar edin. Oğlum biz bugün nereye gittik diye sorun, çocuk cevap vermeyecekse bile cevap verebileceği kadar bir süre bekleyin. Sonra siz söyleyin; "çarşıya gittik". "Çarşıda ne yaptık?" (Aynı şekilde cevap bekleyin) Sonra cevaplayın, "Oğluma pantolon aldık." Başka ne yaptık" (Aynı şekilde cevap bekleyin) "Dondurma yedik" gibi.. Akşam eve gelen babaya misafire bir başkasına aynı şeyleri çocukla beraber tekrar edebilirsiniz: "Oğlum gel anlatalım babaya" "Biz bugün nereye gittik biliyor musun babası"" "Çarşıya""Çarşıda ne yaptık?""Başka ne yaptık"
7- Kendini ifade etmesi için yardımcı olmalısınız. Çocuğu herhangi bir şey için "gel, gel" diye yanınıza çağırdığınızda "hadi şimdi geldimmm de oğlum" diyebilirsiniz. "Buraya otur" dediğinizde çocuk oturunca; "oturdummm de hadi oturdummmm de oğlum" diyebilirsiniz. Çok tekrar gerekli.
8- Basit sorulara cevap vermesi için, - mi -mı ekli sorulara cevap vermeyi öğretebilirsiniz. Çocuğa sadece sorunuzun fiil kısmını tekrar ederek cevaplayabileceği sorular sorun.
"bak kuş, gördün mü" "gördüm de oğlum, gördümmm de" deyin. Çocuğun vereceği cevap: Gördüm
"bu oyuncağı sevdin mi" Çocuğun vereceği cevap: Sevdim
"buraya tekrar gelelim mi"
"bugün parka gidelim mi" gibi
9- Yaşına uygun resimli kitaplar alıp oradaki nesneleri elinizle göstererek tekrar edin, resimdeki basit olayları tekrar edin.
Çocuğun geç konuşmasının en önemli nedeni uyaran azlığıdır. Yani çocuğun konuşmayı öğrenebileceği kadar kendisiyle konuşulmaması diyebiliriz. Uyaran azlığının da pek çok sebebi olabilir. Kimi anne baba az konuşur. Benim eşim çok hızlı konuşur ne dediği anlaşılmaz, ben net konuşurum ama dilbilgisi olarak çok karışık konuşurum. Oğlumun geç konuşmasının bizim bu özelliklerimize bağlı olduğunu da düşünüyorum.
Sözün özü, çocukla net basit cümleler kurarak, çoşkuyla ve istekle sürekli konuşmak gerekir. Yukarıda aklıma gelen alıştırmaları da yazdım, zenginleştirmek mümkün. Kendi günlük gidişatınıza göre yaşayışınız ve olayları anlamlandırmanıza göre kendi alıştırmalarınızı keşf edin.
Ayrıca bu çocuk konuşamıyor, neden hala konuşmuyor gibi olumsuz değerlendirmeleri ne siz çocuğun yanında konuşun ne de başkasını konuşturun. Bunlar çocuğu kötü etkiler.
KAYNAK:http://www.annenotlari.com/oku/6869/rss TEŞEKKÜRLER..
Altuğ halen tek tek kelime söylediği için yuklarıdaki yazı beni çok rahatlattı ve rehber olacak. O nedenle kendi bloğumda sizlerle de paylaşmak istedim...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder