28 Şubat 2013 Perşembe
26 Şubat 2013 Salı
BUGÜN FOG TV'DEYDİM:))KONUMUZ BEBEK BAKIMI:)))
Heyecanla başladı bugün:)) Digitürk 69. kanal olan Fog TV de yayınlanan Herşey 10 da programına davetliydim. Sunucusu Ebru Hekimoğlu ve çalışan tüm ekip çok kibar ve misafirseverdi.
BU programa çıkmanın yanında sevgili Alternatif annenin yaratıcı Gülüş,Klinik psikolog Yasemin 'le ve yeni tanıştığım ve çok da sevdiğim Yeditepe Üniversitesinde Antrapolog Yard. Doç. Dr. Aybil 'le birlikte olmak çok güzeldi.
Konumuz Annelik Trendleri.. Konu çok geniş konuşulacaklar pek çoktu tabii ki.. Ben programa da Hamile Eğitmeni titlemla bulundum. Eğitimde anne -babalara anlattıklarımdan kısa bir özet geçtim. Emzirme,bebek banyosu gibi...Diğer arkadaşlarım bu gün olacak Kolokyum hakkında konuştular. Yeditepe Üniversitesinde farklı grupların katılımıyla Annelik üzerine konuşulacak..
Bu güzel davet içim Fog TV'e ve Ebru Hekimoğluna çok teşekkür ederim.. Benim için güzel bir deneyim oldu:))
BU programa çıkmanın yanında sevgili Alternatif annenin yaratıcı Gülüş,Klinik psikolog Yasemin 'le ve yeni tanıştığım ve çok da sevdiğim Yeditepe Üniversitesinde Antrapolog Yard. Doç. Dr. Aybil 'le birlikte olmak çok güzeldi.
Konumuz Annelik Trendleri.. Konu çok geniş konuşulacaklar pek çoktu tabii ki.. Ben programa da Hamile Eğitmeni titlemla bulundum. Eğitimde anne -babalara anlattıklarımdan kısa bir özet geçtim. Emzirme,bebek banyosu gibi...Diğer arkadaşlarım bu gün olacak Kolokyum hakkında konuştular. Yeditepe Üniversitesinde farklı grupların katılımıyla Annelik üzerine konuşulacak..
Bu güzel davet içim Fog TV'e ve Ebru Hekimoğluna çok teşekkür ederim.. Benim için güzel bir deneyim oldu:))
25 Şubat 2013 Pazartesi
23 ŞUBAT EK GIDAYA GEÇERKEN BİLMENİZ GEREKENLER SEMİNERİNDEN ..
Eğitime başlamadan önce:)) Annelerimiz toplanıyor yavaş yavaş..
Her eğitm de olduğu gibi anlattıklarımı toplu olarak dosyalayıp annelerimize veriyorum.. Bebelac'ın annelere gönderdiği minik hediyelerde seminer sonunda annelere taktim edildi...Desteği için çok teşekkür ederim:))
Mini Aktivite'nin sevimli ortamında çok rahat geçen ve ilgili anne ve babaların katılımıyla güzel geçen bir seminer oldu.
www.gurmebebek.com ve www.yiyorumbuyuyorum.com annelerimize tavsiye edildi.. Buradan beni takip eden annelere de ek gıdaya geçtiğinizde kesinlikle destek alabileceğiniz siteler..Tarifler, öneriler hepsi çok yararlı:))
MART AYI BEBEİMGELİYOR DOĞUMA VE BEBEĞE HAZIRLIK HAMİLE KURSU
Bebeimgeliyor Hamile kursumuz doğum öncesi üç, doğum sonrası tek oturum olmak üzere dört oturumdan oluşmaktadır.
Kursumuza anne ve baba adaylarının beraber katılması ve hamilelik haftası 12- 13 tamamlanması tavsiye edilir. Eğitiminde teorik bilgilerin yanı sıra uygulamalar olacaktır
Kursumuz Cumartesi günleri ve saat 16: 00–18: 00 arasında yapılacaktır.
Ders Günleri : 02 Mart 2013 saat: 16: 00- 18: 00
09 Mart 2013 saat 16: 30- 18: 30
16 Mart 2013 saat 16: 00- 18: 00
PROGRAMIMIZ:
- HAFTA:
- Doğum ve fizyolojisi,
- Doğum esnasında kullanılan anestezi çeşitleri
- Ağrısız doğum için gerekli egzersiz ve masaj teknikleri,
- Doğuma hazırlık,
- Babanın doğumdaki rolü,
- Doğum planımızın hazırlanması,
- Doğum çantamıza gerekenler,
- Gebelik psikolojisi ve yapmamız gerekenler.
Bu oturumda Çiğdem İnan Hamile Yogası yaptıran arkadaşımız da katılacak ve doğum esnasında kullanacağınız rahatlama nefesi ve azı hareketler gösterecektir.
- HAFTA:
- EMZİRME ( teknikleri, bebeği nasıl memeye tutturacağız ,doğru pozisyon,emzirmede yapılan hatalar, emzirmeye yardımcı destek ürünler neler?, Emzirirken nasıl besleneceğiz?)
- 0-6 ay anne-bebek ilişkisinin önemi; Bağlanma
- Çalışan annenin işe dönmesi: Anne ve bebeğin ayrılığa hazırlanması
- HAFTA:
- Yenidoğan bakımı ( göbek bakımı, yenidoğan sarılığı,yenidoğan refleksleri)
- Bebeğinizi tutma ve taşıma
- Bebeğinizi giydirme,
- Bebeğinizin altını değiştirme,
- Bebeğiz de yıkama rutini oluşturma ,
- Bebek masajı
- Bebeğin tırnaklarının kesilmesi,
- Annenin lohusalık bakımı ve dikkat edilmesi gerekenler,
- Bebeğe uyku düzeni oluşturmak,
- Bebeğin ağlaması ve onu sakinleştirmenin püf noktaları,
DOĞUM SONRASINDAKİ OTURUMUMUZ:
Doğumdan sonraki ilk 2 ay içerisinde anne ve babalar bebekleriyle birlikte anne- bebek – baba grubumuza katılabilirler..
Bu toplantılarda doğum deneyimlerini bizlerle paylaşabilirler. Bebeklerinin bakımıyla veya beslenmesiyle ilgili sorularının cevaplarını alabilirler.
Eğitim yeri: Mini Aktivite Anne –Çocuk Etkinlik Merkezi
www.miniaktivite.com mekan ile ilgili detaylar için..
Ücret bilgisi ve kayıt için ertugrul.esra@gmail.comemail atabilirsiniz.
Güneş Sergisi çocuklar için hafta sonlarında hem eğitici hem eğlenceli bir seçenek
Geçtiğimiz hafta sonu Altuğ Ve babası Rahmi Koç müzesinde Güneş Sergisine gittiler. Altuğ o kadar çok beğenmiş ki tüm müzeden bahsetti. 3 yaşında olmasına rağmen çok eğlendi ve çok da bilgilendi Altuğ..Davetleri için çok teşekkür ederim:))
Sizde gitmek isterseniz;
Goethe-Institut Istanbul, Berlin Humboldt Üniversitesi, Rahmi M. Koç Müzesi ve Neues Universum Çocuk Müzesi işbirliğiyle hazırlanan ve Federal Almanya Eğitim ve Bilimsel Araştırma Bakanlığı (BMBF) ile Goethe-Institut tarafından, Kültürlerarası Diyalog ve Anlayış İçin Ernst Reuter Girişimi çerçevesinde desteklenen; “İŞTE GÜNEŞ – HERE COMES THE SUN” sergisi hafta sonları da ziyaretçilerini bekliyor…
Sizde gitmek isterseniz;
Goethe-Institut Istanbul, Berlin Humboldt Üniversitesi, Rahmi M. Koç Müzesi ve Neues Universum Çocuk Müzesi işbirliğiyle hazırlanan ve Federal Almanya Eğitim ve Bilimsel Araştırma Bakanlığı (BMBF) ile Goethe-Institut tarafından, Kültürlerarası Diyalog ve Anlayış İçin Ernst Reuter Girişimi çerçevesinde desteklenen; “İŞTE GÜNEŞ – HERE COMES THE SUN” sergisi hafta sonları da ziyaretçilerini bekliyor…
‘İŞTE GÜNEŞ – HERE COMES THE SUN’
‘İŞTE GÜNEŞ – HERE COMES THE SUN’ sergisi ile evrenin ışık, geleceğin enerji kaynağı olan güneşi çeşitli eğitsel aktiviteler eşliğinde eğlenceli bir şekilde yakından tanıma fırsatı sunuyor.
Sergi, güneşin sonsuz enerji potansiyelini ve geleceğin enerji kaynağı olarak kullanımını tanıtıyor, ilginç deneyler, interaktif enstalâsyonlar, bilgi oyunları ve bilgisayar animasyonları yoluyla hem çocukları hem de yetişkinleri güneşin içine doğru bir yolculuğa çıkarıyor.
Birçok etkinlik bu sergide
“İŞTE GÜNEŞ – HERE COMES THE SUN” sergisinin hafta sonları için özel olarak hazırlanan workshop çalışmaları, Cumartesi ve Pazar günleri 14:00-16:00 saatleri arasında deneyimli rehberler eşliğinde geziliyor. Sergi gezisinin ardından öğrenciler topladıkları enerji puanlarıyla, iklime zarar vermeyen özelliklere sahip evlerini inşa etmek için gereken inşaat malzemelerini alıyor ve inşaata başlıyor. 9-13 yaşları arasındaki çocukların katılabildiği eğlence, iki saat sürüyor. Her gruba en fazla 10 çocuğun katılabildiği etkinlik için rezervasyon yaptırılması gerekiyor.
Güneşi keşfetmek ve geleceğin enerji evini inşa etmek isteyen bütün çocuklar, 14 Temmuz 2013 tarihine kadar Rahmi M. Koç Müzesi’nde ziyarete açık olan ve güneşle ilgili her şeyi eğlenerek öğrenme olanağını sunan “İŞTE GÜNEŞ – HERE COMES THE SUN“ sergisine gelerek bu öğretici eğlenceye katılabilir.
Rahmi M. Koç Müzesi, hafta sonları da çocukları güneşin büyülü dünyasına davet ediyor.
Rahmi M. Koç Müzesi hakkında:
Rahmi M. Koç Müzesi Türkiye'de Ulaşım, Endüstri ve İletişim tarihine adanmış ilk önemli müzedir. Lengerhane binası ve Hasköy Tersanesi olmak üzere iki tarihi bina ile hali hazırda 11.250 m2'lik kapalı alana sahiptir. Müze, 1991 yılında alınan Lengerhane Binasında kurulmuş; binanın restorasyonu Garanti Koza firması tarafından yapılmıştır. Aralık 1994'de açılan müzenin ilk bölümünün süratle büyümesi ile 1996 yılında Haliç'in kıyısında, Hasköy Tersanesi alınmıştır. 14 terk edilmiş bina ve tarihi kızak orijinaline sadık kalınarak restore edilmiş, müzenin ikinci kısmı Temmuz 2001'de açılmıştır. Müzenin koleksiyonu, gramofon iğnesinden gerçek boyutlarda gemilere ve uçaklara kadar uzanan binlerce objeyi içermektedir. Yaklaşık 17 bin metrekarelik açık alanda ise Fenerbahçe Vapuru, Liman II buharlı römorkör, Kont Ostrorog teknesi, Tekel 15 takası, Hasköy-Sütlüce Demiryolu ve İstasyonu, Elmalı Barajı buharlı pompa motorları, B-24 uçak ‘Hadley’s Harem’, Turgut Alp Maçunası, Jet Provost T3A küçük yolcu uçağı, DC 3 yolcu uçağı, çift katlı otobüs double decker 1962 AEC Routemaster–Londra ve atlı karınca ile çocuk oyun alanı bulunmaktadır. Ziyaretçiler, Fenerbahçe Vapuru Büfesi, Coca Cola Büfesi, Demlik Kafe, Café du Levant ve Halat Restaurant’ta yemek yiyebilir. Rahmi M. Koç Müzesi, pazartesi hariç her gün, hafta içi 10.00-17.00, hafta sonu ve resmi tatillerde ise (1 Ekim - 31 Mart) 10:00-18:00 (1 Nisan - 30 Eylül) 10:00-20:00.
Müzeye giriş yetişkin için 12,5 TL, öğrenci için ise 6 TL’dır.Yer: Rahmi M. Koç Müzesi, Hasköy Caddesi No: 5, Hasköy / İstanbul,
Buluşma yeri: “İşte Güneş – Here Comes the Sun” Sergisi
22 Şubat 2013 Cuma
19 Şubat 2013 Salı
EMZİRME KAMPIM:)))))
Eğer sütünüzün bebeğinize yetmediğini düşünüyosanız, bebeğin düşük kilo ağırlıklı veya prematüre ise önce dr.ile konuşarak kendinizi Emzirme kampına alabilirsiniz.
Bunun ne kadar etkili olduğunu ben de bizzat yaşayarak deneyimledim. Şöyle ki; oğlum prematüre doğmuş ve benim kaygılarım o kadar yüksekdi ki,, bu da sütümü etkilemişti.Sütüm bir türlü düzene giremedi. Ben de oğlumun dr. ile konuşarak 3 günlük emzirme kampına aldım oğlumu ve kendimi.Doktorumuz ilkten anlamasa da fikri çok beğendi.Öncesinde oğlumu dr.umuz tartı ve 3 gün sonrasında görüşmek üzere randevulaştık.
Bu 3 günlük emzirme kampı süresince sadece oğlumu emzirdim , yemek yedim ve uyudum. Enerjimi ve beynimi sadece bu işe konsantre ettim. Bu kamp sonunda sütümün arttacağına kesinlikle inandım ve öylede oldu. emzirirken kafamda olan tüm kuralları geride bıraktım ve içimden geldiği gibi emzirdim, emzirdim ve emzirdim. Sağolsun annem ve eşim bana çok destek oldu. yataktan kalkmadım desem yeridir.
Ve sonunda istediğim oldu. Altuğ ilk defa hiç mama almadan 3 gün sonunda 85 gr almıştı. Bu da bizim için çok büyük bir başarı oldu. Benim endişelerim ve korkularımın çoğundan kurtuldum.3 muhteşem gün sonunda Emzirme sorunumun kilit noktası kırıldı.
Burada önemli olan bu kampın bebeğiniz doğduktan sonra ki ilk 3 ay içinde yapılması. Çünkü anne sütü ilk 3 ay içinde bebeğin ihtiyacı kadar oluyor, ondan sonra anne emdikçe süt devamlılığı sağlanmış oluyor. Biz ise bu kampı Altuğ sanırım 5 haftalıkken yaptık. O döneme kadar anne sütü ve mama ağırlıklıydı. Kamptan sonra en önemlisi benim endişelerim azalarak günde tek öğün mama ile devam ediyor, 1 ay sonrasında sadece anne sütüyle devam ettik. 9 ay emerek 15 ay ise sağarak anne sütü aldı , Altuğ...
Bu konu hakkında Eren'in bloğundaki yazıyı okuyunca aklıma geldi. Tüm bana danışan annelere bunu tavsiye ediyordum ama Eren'inki gibi yazmamıştım.
Sizin de emzirme sıkıntınız varsa Eren'in bloğunda bu aralar yazı dizisi şeklinde devan eden Tomris'in Emzirme Serüvenini mutlaka takip edin. Tomris basamak basamak Emzirme Kampını anlatmış. Yapmanız gereken sadece burayı tıklamak:))
Herkese bol sütlü, mutlu günler diliyorum:))
Bunun ne kadar etkili olduğunu ben de bizzat yaşayarak deneyimledim. Şöyle ki; oğlum prematüre doğmuş ve benim kaygılarım o kadar yüksekdi ki,, bu da sütümü etkilemişti.Sütüm bir türlü düzene giremedi. Ben de oğlumun dr. ile konuşarak 3 günlük emzirme kampına aldım oğlumu ve kendimi.Doktorumuz ilkten anlamasa da fikri çok beğendi.Öncesinde oğlumu dr.umuz tartı ve 3 gün sonrasında görüşmek üzere randevulaştık.
Bu 3 günlük emzirme kampı süresince sadece oğlumu emzirdim , yemek yedim ve uyudum. Enerjimi ve beynimi sadece bu işe konsantre ettim. Bu kamp sonunda sütümün arttacağına kesinlikle inandım ve öylede oldu. emzirirken kafamda olan tüm kuralları geride bıraktım ve içimden geldiği gibi emzirdim, emzirdim ve emzirdim. Sağolsun annem ve eşim bana çok destek oldu. yataktan kalkmadım desem yeridir.
Ve sonunda istediğim oldu. Altuğ ilk defa hiç mama almadan 3 gün sonunda 85 gr almıştı. Bu da bizim için çok büyük bir başarı oldu. Benim endişelerim ve korkularımın çoğundan kurtuldum.3 muhteşem gün sonunda Emzirme sorunumun kilit noktası kırıldı.
Burada önemli olan bu kampın bebeğiniz doğduktan sonra ki ilk 3 ay içinde yapılması. Çünkü anne sütü ilk 3 ay içinde bebeğin ihtiyacı kadar oluyor, ondan sonra anne emdikçe süt devamlılığı sağlanmış oluyor. Biz ise bu kampı Altuğ sanırım 5 haftalıkken yaptık. O döneme kadar anne sütü ve mama ağırlıklıydı. Kamptan sonra en önemlisi benim endişelerim azalarak günde tek öğün mama ile devam ediyor, 1 ay sonrasında sadece anne sütüyle devam ettik. 9 ay emerek 15 ay ise sağarak anne sütü aldı , Altuğ...
Bu konu hakkında Eren'in bloğundaki yazıyı okuyunca aklıma geldi. Tüm bana danışan annelere bunu tavsiye ediyordum ama Eren'inki gibi yazmamıştım.
Sizin de emzirme sıkıntınız varsa Eren'in bloğunda bu aralar yazı dizisi şeklinde devan eden Tomris'in Emzirme Serüvenini mutlaka takip edin. Tomris basamak basamak Emzirme Kampını anlatmış. Yapmanız gereken sadece burayı tıklamak:))
Herkese bol sütlü, mutlu günler diliyorum:))
DOĞUMA HAZIRLIK SEMİNERİM:))
Doğum ağrıları esnasında kullanabilecekleri gevşeme tekniklerinde, kullanacakları nefes ev masaj tekniklerini konuştuk, beraber uyguladık. Babalara uygulamalı annelere masaj yaptırdım.
Eğitimlerde özellikle uygulamalar gerçekten çok ilgi çeken kısmı..
Bu eğitim sırasında katılımcılara Lansinoh, Johnson's Baby, Bepanthane minik hediyeler verdi.Tüm firmalarada çok teşekkür ederim...
Sizde Doğuma hazırlık sınıfına eşinizle beraber katılıp, bu anları yaşamak isterseniz 02 Martta bu sefer Bostancı Mini Aktivite Anne - Çocuk Etkinlik Merkezinde eğitimimiz olacak..
Bu program 4 hafta süren uzun blok bir eğitim. Buna ister tek tek isterseniz de blok şeklinde katılabilirsiniz.
02 Martt'a Doğum
09 Mart'ta Anne sütü ve Emzirme
16 Mart'ta ise Doğum sonrası bebek anlatılacak.
4. Oturumumuz ise bebekler dünyaya geldiğinde anne-bebek toplantısı şeklinde olacak. O oturuma bir pedagog davet ediliyor. Sizler bebeğinizle ilgili sıkıntılarınızı paylaşabilirsiniz..
Eğitimler cumartesi 16:00-18:00 saatleri arasında olacaktır. Eşli katılım özellikle ilk oturumda tavsiye edilmektedir.
Katılmak isterseniz ertugrul.esra@gmail.com 28 Şubatta kadar iletişim bilgilerinzin olduğu bir e-mail atabilirsiniz.
Sevgiler herkese..
18 Şubat 2013 Pazartesi
ÇİLEK MOBİLYA'NIN ÜRÜN DİREKTÖRÜ DENİZ DURUÇALI İLE BEBEK MOBİLYALARI ÜZERİNE YAPTIĞIM RÖPORTAJIM
Bebek beklerken bir anne ve baba için belki de en eğlenceli şey bebek odasının hazırlanmasıdır. heyecanla bizimle buluşacak olan bebeğimiz için minnacık oyuncak, yastıklar battaniyeler ve yüzlerce çeşit ürünün bir arada bulunduğu koskocaman bir sektör tüm şaşaasıyla sizi beliyor olacak..
Bu noktada binlerce seçenek arasından kendinize bebeğinize uygun olanı seçimi yapmanız çok önemli..
Acaba bebeğimize nasıl bir oda hazırlamalıyız? Nelere dikkat etmeliyiz? Odasını ne zaman boyatmalıyız? Yoksa duvar kağıdı mı olmalı? Bebeğimiz biraz hareketlendiğinde nasıl güvenliğini sağlamalıyız? Ne zaman bebek odasını çocuk odasına döndürmeliyiz? Bu ve bunun gibi birçok soru kafamızı çok karıştırır.
Ben de bu konu hakkında konunun uzmanı olan Çilek Mobilya'nın ürün Direktörü Deniz Duruçalı ile konuşmak istedim. Sağolsun o da beni kırmadı ve sizler için sorularımı yanıtladı. Bu cevapları okuduğunuzda sanırım kafanızda bir takım şeyler netleşecektir.
-İdeal bir bebek odası var mı? Seçim yaparken nelere dikkat etmemiz gerekiyor?
Çilek Mobilya’nın Ürün Direktörü Deniz Duruçalı: Bebek odası seçerken öncelikle bebeğinize zararlı maddeler içermeyen, çocuk sağlığı-güvenliği standartlarına uygun mobilyalar seçmenizi tavsiye ediyoruz.
- Bebek odalarında hangi renkler tercih edilmeli?
Çilek Mobilya’nın Ürün Direktörü Deniz Duruçalı: Mümkün olduğunca aydınlık renkler seçilmesi hem mobilyanızı ön plana çıkaracak, hem de mekanı daha büyük göstermenizi sağlayacaktır. Özellikle pencerelerin küçük, evlerin birbirine yakın olduğu büyük şehirlerde, aydınlık renk kullanmak daha ferah ve huzurlu ortamlar yaratmanızı sağlayacaktır.
- Bebek odasında hangi mobilyalar olmalı?
Çilek Mobilya’nın Ürün Direktörü Deniz Duruçalı: Bebek karyolası olmazsa olmaz. Bunun yanında ihtiyaca göre çamaşırlık, dolap ve özellikle bebeğinizin ani taleplerine cevap vermenize yardımcı olacak raflar tamamlayıcı olarak kullanılıyor.
- Uzun yıllar kullanabilmek için bebeğimize nasıl bir karyola alalım?
Çilek Mobilya’nın Ürün Direktörü Deniz Duruçalı: Büyüyen karyolalar korkulukları çıkarılarak çocuk karyolasına dönüşebiliyor. Bunları uzun yıllar kullanabilirsiniz. Ayrıca bizim bazı çocuk serilerimize eklediğimiz bebek karyolaları da, yalnızca bebek karyolasını çocuk karyolası ile değiştirmek suretiyle, diğer mobilyalarınızı uzun yıllar kullanabilmenize olanak sağlıyor.
- Bebek odalarında kullanılan malzemeler hangi özellikleri taşımalı?
Çilek Mobilya’nın Ürün Direktörü Deniz Duruçalı: Zararlı maddeler içermemeli.
- Bebek odasının güvenliğini artırmak için kullanabileceğimiz aksesuarlar var mı?
YNT: Evet, köşe bantları, priz emniyet kapakları, kapı güvenlik sistemleri mevcut.
-Bebek odalarında kullanılacak tekstil, halı ne gibi özellikte olmalı?
Çilek Mobilya’nın Ürün Direktörü Deniz Duruçalı: Tekstil ürünleri mümkün olduğunca pamuklu ürünlerden seçilmeli. Halı yünlü olmamalı ki henüz ne tip alerjileri olduğunu bilmediğiniz bebeğinize zarar vermesin. Tüm diğer ürünler gibi tekstil ürünlerinde de zararlı maddeler içermeyen boyalar kullanılmalı.
-Sizler modellerinizi seçerken nelere dikkat ediyorsunuz?
Çilek Mobilya’nın Ürün Direktörü Deniz Duruçalı: Öncelikle çocuk güvenliğine uygun olmasına dikkat ediyoruz. Bebeğiniz emeklemeye başladığı andan itibaren, ayaklı mobilyaların altına girmeye çalışacaktır. Girerse orada sıkışabilir, giremezse de başını çarpabilir. Bu nedenle bebek odalarında ayaklı mobilya kullanmıyoruz. Bebek karyolalarımızda korkuluk aralıklarını başını geçiremeyeceği ölçüde yapıyoruz ki sıkışmasın, kendine zarar vermesin. Bunun için AB standartlarını takip ediyoruz. Anneler bizden çok istediği halde, asansörlü korkuluk kullanmıyoruz. Yine AB tarafından, asansör indiği anda bebeğin sıkışma ihtimali düşünülerek alınmış olan bu kararı takip ediyoruz. Mümkün olduğunca bebeğinizin ulaşabileceği yerlerde yuvarlatılmış köşeler uyguluyoruz.
-Çocuk odasına ne zaman geçiş yapmalıyız?
Çilek Mobilya’nın Ürün Direktörü Deniz Duruçalı: Bu ailelerin tercihine göre değişebilir. 2 yaşından itibaren bebek karyolasında yatmamaları gelişimleri açısından önemli. Eğer büyüyen bebek karyolanız varsa, en geç 2 yaşında var olan bebek odanızı çocuk odasına çevirebilirsiniz.
Siz de Çilek Mobilyanın tüm modellerini görmek isterseniz sadece aşağıdaki linki tıklamanız yeterli:
Bizim de Altuğ İçin tercihimiz Çilek mobilya oldu. Arabalı modeli şu anda odasında. Tek başına ve odasında yatmasına gerçekten yardımcı oldu..
Sevgili Deniz Duruçalı'a çok teşekkür ediyorum , vakit ayırıp sorularımı cevapladığı için.
Sevgili Deniz Duruçalı'a çok teşekkür ediyorum , vakit ayırıp sorularımı cevapladığı için.
ÇİĞDEM İNAN İLE İKİ KİŞİLİK YOGA
Hamilelik Döneminde Yoga
Hamilelik bir kadının hayatında bedensel, zihinsel ve duygusal yönden büyük değişimlerin olduğu bir dönemdir. Hamilelik süresince yoga yapmak, tüm bu değişikliklerin oluşturabileceği sıkıntıları azaltır ve bu dönemin rahat ve keyifle geçmesine yardımcı olur.
Düzenli olarak yapılan hamile yogası;
Bel ağrısı, bulantı, kramp, uykusuzluk gibi fiziksel sıkıntıları azaltır
Sindirim, solunum ve dolaşım sistemleri güçlendirir
Gerginlik, stres ve kaygıları giderir
Bel ağrısı, bulantı, kramp, uykusuzluk gibi fiziksel sıkıntıları azaltır
Sindirim, solunum ve dolaşım sistemleri güçlendirir
Gerginlik, stres ve kaygıları giderir
Nefes çalışmaları sayesinde anne ve bebek bol oksijen alır
Bedeni rahat bir doğum için hazırlar
Anne-bebek arasındaki bağın keşfedilebileceği sakin ve güvenli bir alan yaratır.
Anne-bebek arasındaki bağın keşfedilebileceği sakin ve güvenli bir alan yaratır.
Böylece, sizin için çok özel olan bu dönemin tadını çıkarabilir, bebeğiniz ile iletişiminizi anne karnındayken başlatabilirsiniz.
Hamileliğinizin 4.ayından itibaren doktorunuzun da onayini alarak hamile yogası derslerine katılabilirsiniz.
Yoga Eğitmeni
16 Şubat 2013 Cumartesi
Doğumun birinci evresi:
Doktorunuz size yaptığı muayenede "rahimağzı tam açık" müjdesi verdiğinde birinci evre bitmiş demektir.
Aşağıdaki resim birinci evrede oluşan olayların bir özetini göstermektedir
Birinci resimde henüz doğum eylemi başlamamıştır. Rahimağzı sert, silinmemiş ve kapalıdır.İkinci resimde rahimağzı silinmeye (incelmeye) başlamış ve az miktarda açılma meydana gelmiştir.Üçüncü resimde doğum eyleminin birinci evresi oldukça ilerlemiştir. Silinme artmış, rahimağzı oldukça incelmiş ve açıklık da 7 cm. olmuştur.Dördüncü resimde birinci evrenin bittiği gözlenmektedir. Rahimağzının silinmesi tamamlanmış, tam açıklık oluşmuş ve bebeğin başı doğum kanalında ilerlemeye başlamıştır.Kaynak:http://www.gebelik.org/dosyalar/normaldogum/nsd1.html
DOĞUMA HAZIRLIK KURSLARI
-
Doğuma hazırlık kursları gerek anne gerekse baba açısında doğuma hazırlıkta büyük yarar sağlamaktadır. Anne psikolojik ve fiziksel olarak doğuma hazırlanırken baba da onun yanında olarak kendini bu serüvene hazırlar. Hamilelik dönemi bayanların fiziksel ve psikolojik değişimler yaşadıkları zor bir dönemdir. Anne adaylarının gerek kendisi ve gerekse bebekle ilgili kaygıları, doğum ve sonrasında yetersizlik korkusu bazen hamilelik döneminin endişe ve sıkıntılarla dolu geçmesine neden olmaktadır.
Doğuma Hazırlık Kursu’nun amacı, hamilelik süreci, doğum ve bebek bakımı gibi konularda katılımcıları bilinçlendirerek kaygılardan uzak mutlu bir hamilelik ve sağlıklı bir doğum dönemi geçirmelerini sağlamaktır. Doğuma Hazırlık Kursu’nda hamileliğin oluşumundan, hamilelik süresince dikkat edilmesi gereken hususlara, gebelikte vücudunuzda oluşacak değişiklikler doğum sürecine ve hamilelik sonrası anne-bebek sağlığına kadar bilinmesi gereken tüm konular anlatılır.
Günümüzde, geleceğin anne babalarının çocuklarıyla ilişkilerine alışmasını ve yeni rollerini benimsemesini kolaylaştıracak ve destekleyecek hamilelik kurslarına talep artmaktadır. Bu tip kurslar talepleri karşılamak için içeriklerini zenginleştirerek “doğuma ve anne-baba olmaya hazırlanmak” konularında destek vermekteler.
Doğuma hazırlık kursunda anne adayları istediği takdirde programa eşleri ile katılabilirler. Bu tip kurslarda hamileliğinizin birinci üç aylık döneminde bir başlangıç görüşmesi yapılır. Durumun gözden geçirilmesi şeklinde yapılan bu görüşmede, ihtiyaçlar belirlenir ve buna uygun düzenlemeler yapılır. Doğum öncesi hazırlıklar ikinci üç aylık dönemde başlayabilir. Bireysel veya grup çalışmasını tercih etmiş olabilirsiniz.
Doğumun nerede olacağı veya kimin yaptıracağı da önemli değildir. Bu tip çalışmalarda önemli olan yaratılan güven atmosferidir.
Baba adayı da bu çalışmalara dahil edilebilir. Özellikle nefes alma egzersizlerinde baba adayının desteğine gerek duyulmaktadır. Her bir ders önemlidir.
Derslerde çeşitli konular tartışılır: Hamilelik, vücudunuz, nefes alma egzersizleri, farklı duruşlar, vs. Uzmanımız orada bulunarak bebeğinizin günlük yaşamı ile ilgili soruları yanıtlar: Tuvalet ve beslenme vb. Ayrıca, programda rahat bir hamilelik dönemi ve sonrasında rahat bir doğum için yapılabilecek fiziksel aktiviteler (egzersiz uygulamaları) uygulamalı olarak gösterilir.Bebeğin nasıl emzirileceği, bakımı hakkında da konuşulur.
Doğuma Hazırlık Kursunun önemi
Her doğum çok özel bir durumdur ve nasıl gelişeceği önceden bilinemez. Ama doğuma çok iyi hazırlanmak mümkündür. Tavsiyemiz: bir doğum hazırlık kursuna katılınız!
Doğuma iyi hazırlanmış bir anne adayı bebeğini genelde daha kolay dünyaya getirir. Bu yüzden doğum hazırlık kurslarının sunduğu avantajlardan siz de mutlaka faydalanın. Bir doğum hazırlık kursu sizi hem bedenen hem zihnen doğuma hazırlayacaktır. Böyle bir kurs sizi yeni ‘‘mesleğinize’’, anneliğe yaklaştıracak. Bu kursda emzirmeyi ve bebek bakımını öğrenebilirsiniz; ayrıca hayatınızdaki değişiklikler de sürpriz olmaktan çıkacaktır.
Doğuma Hazırlık Kursunun önemi
Her doğum çok özel bir durumdur ve nasıl gelişeceği önceden bilinemez. Ama doğuma çok iyi hazırlanmak mümkündür. Tavsiyemiz: bir doğum hazırlık kursuna katılınız!
Doğuma iyi hazırlanmış bir anne adayı bebeğini genelde daha kolay dünyaya getirir. Bu yüzden doğum hazırlık kurslarının sunduğu avantajlardan siz de mutlaka faydalanın. Bir doğum hazırlık kursu sizi hem bedenen hem zihnen doğuma hazırlayacaktır. Böyle bir kurs sizi yeni ‘‘mesleğinize’’, anneliğe yaklaştıracak. Bu kursda emzirmeyi ve bebek bakımını öğrenebilirsiniz; ayrıca hayatınızdaki değişiklikler de sürpriz olmaktan çıkacaktır.
DOĞUM PLANI NELERİ İÇERMELİDİR? NE YARARI VARDIR?
Günümüzde anne ve baba adaylarının bilinçlenmeleri ve bilgiye ulaşmak gittikçe kolaylaştı. Doğum yapacak bir anne adayı da doğum anında ve sonrasında neler yapılması, neler yapılmamasını önceden planlaması işleri daha da kolaylaştıracaktır. Bunun için de önceden hazırladığımız bir doğum planı çok işimize yarayacaktır. Özellikle doğal doğum yapmayı istiyorsanız bu planın işlevi daha da önem kazanacaktır.
Doğum yapmış ve yıllardır eğitim veren biri olarak, isteklerinizi, beklentilerinizi önceden doktorunuz ile konuşmanın çok yararlı olduğunu söyleyebilirim. Doğum yapacağınız hastaneyi belirledikten sonra, odaları önceden görmek, doktorunuz dışındaki diğer sağlık ekibiyle önceden tanışmak, doğum sırasında nasıl işleyiş bunu öğrenmek çok önemli. Bunları öğrendikten sonra kendinizin beklentileri göz önüne alarak doğum planı oluşturabilirsiniz. Planınızı oluşturduktan sonra bunu doktorunuz ve doğum yapacağınız hastanedeki hemşirelerle paylaşmanızı öneririm.
Bir doğum planın da ;
*Daha önceden bir doğuma hazırlık eğitimi alıp-almadığınızdan bahsedebilirsiniz. Başınıza neler geleceğini ve neler yapmanız gerektiğini bildiğiniz belirtin.
*Doğum esnasinde yanınızda eşiniz mi, bir doğum koçumu yada anneniz mi bulunacak?
*Doğum esnasında hastane personeli odanıza ne sıklıkla girsin?
*Odanızı nasıl düzenlemek istersiniz ? Hafif müzik, loş ışık, belki kapıya ''ziyaretçi yasak'' diye bir yazı asılması..
*Suni sancı ile ilgili düşünceleriniz nedir?
*nst bağlama sıklığı nedir? damar yolu açmak yada serum vermek ne kadar gerekli? Su içebiliyor musunuz?
* *Doğum ağrıları sırasında ağrıyı önlemek için yapılan epidural anestezi hakkındaki düşünceleriniz nedir?
*Bebek odasında biberonla anne sütü dışında bir sıvı verilmemesi, emzik verilmemesi.
*Doğum ağrıları sırasında ağrıyı önlemek için yapılan epidural anestezi hakkındaki düşünceleriniz nedir?
*Bebek odasında biberonla anne sütü dışında bir sıvı verilmemesi, emzik verilmemesi.
* Kordon kanı örneklenmesi yapılmasını ister misiniz?
* Doğum yapacağınız yeri mümkünse önceden görün.
* Doğum yapacağınız hastaneyi önceden belirleyin.
* Hastaneye en kolay ve en kısa zamanda nasıl ulaşabilirsiniz? Hastaneye giden yolların belirlenmesi ve yollardan birinin tıkalı olması durumunda kullanılabilecek alternatif yolların bulunması.
*Hastane girişleri ve park yerlerinin öğrenilmesi
* Doğum yapacağınız hastane bebek dostu (emzirmeyi destekleyen) bir hastane mi diye araştırın.
* Sigortanızla anlaşmalı bir kurum mu? Önceden bilgi alın.
* Eğer eşler doğuma katılacaksa, birlikte doğum filmleri izleyin.
* Doğum çantanıza neler koymanız gerekiyor? Doğum çantanızın içindekilerin yedeklerinin evde nerede olduğunu mutlaka eşinize gösterin. Acil yedeklere ihtiyaç duyduğunuzda eşiniz de strese girmeden, yedekleri size ulaştıracaktır.
* Kültürel ve dini açıdan belirtmek istedikleriniz var mı?
* Eşiniz bebeğinizin göbek bağını kesmek istiyor mu?
*Bebeğiniz için çocuk doktoru araştırın.
* Doğuma sizi götürecek arabayı ayarlayın ve bakım kontrollerini yaptırın.
* Hangi durumda doktorunuzu aramanız gerektiğini öğrenin.
* Aranacak kişilerin telefon numaralarının bir kağıda yazılması. Telaş halinde kimleri arayacağınızı ve telefon numaralarını unutabilirsiniz.
* Cep telefonunuzun şarj aleti (ancak hastane içinde cep telefonunuzu kullanıp kullanamayacağınızı önceden öğrenin, büyük olasılıkla cep telefonunuzu kullanmanıza izin verilmeyecektir!)
* Bebeğinizi eve nasıl götüreceksiniz? Buna karar verip, araba da ona göre düzen hazırlamalısınız.
*•Doğumunuz esnasında diğer çocuğunuza kim bakacak, buna karar vermeli, ayarlamalar yapmalısınız.
*Doğuma girmeden önce doktorunuz ve diğer sağlık personeliyle tanışmak, eşinizle birlikte her türlü alternatifi konuşmak, sizin doğuma girerken kendinizi daha rahat hissetmenizi sağlayacaktır.
13 Şubat 2013 Çarşamba
DR.JOANNE PEDRO -CAROL İSTANBUL'DA!!!!!
Dr.joanne Pedro Caroll 23-24 Şubatta İstanbul'da. Özellikle eşinizden ayrıldıysanız ve yeniden evlenmişseniz bu seminmerleri kaçırmayın..Dr. Joanne tamamiyle bu konuda uzman bir klinik psikolog. Türkiye'de olması da büyük bir şans..
İstanbul 'da Cihangir Yoga da 23 Şubat ve 24 Şubatta seminerleri olacak.Detaylar aşağıda;
“BEBEİMGELİYOR” ESRA ERTUĞRUL İLE EK GIDAYA GEÇERKEN BİLMEMİZ GEREKENLER
Hepimiz bebeklerimiz doğduğunda nasıl bebeğimi emzireceğim, sütüm yetiyor mu gibi kaygılar yaşadık. Zamanla herkes belli bir düzen oluşturdu.
Tam “oldu” derken bebeklerimizin artık ek gıdaya geçmesi gerekiyor. Bu dönem çoğu anne için yine bir kaygı, kafa karışıklığı demek. Eğer sizin de kafanız karışıyor, acaba nereden başlasam, doğru mu yapıyorum acaba gibi kaygılar taşıyorsanız bu eğitimim tam size göre.
Ek gıdaya geçerken ;
-Ek gıdalara neden başlanır?
-Ek gıdalara ne zaman başlanmalıdır?
-Anne sütü alan bebeğe 4. Aydan sonra ek gıda başlanmalı mı?
-Anne sütü alan bebek, 6-12 ayılık dönemde nasıl beslenmeli?
-Ek gıdalara başlayınca anne sütü azalırsa ne olacak?
-Ek gıdalara başlarken dikkat edilecek konular nelerdir?
-Bebek ek gıda istemezse ne yapılabilir?
-Pürtüklü gıda alırken bebek öğürürse ne yapılabilir?
-Acaba blender kullanmalı mıyım?
-Diş çıkarma döneminde ne yapmalı?
-Ek gıdalara başlandığında anne-bebek ilişkisi
-Bebek ne zaman kaşık kullanmaya başlanmalı?
-Devam sütleri, kaşık mamaları hakkında bilmeniz gerekenler
-Örnek tarifler konularını içermektedir.
Eğitimlerimize ister bebeğinizle ister tek başınıza katılabilirsiniz.
Eğitim yeri: Miniaktivite Anne Çocuk Atölyesi
www.miniaktivite.com
Eğitim ücreti: 60 TL+KDV
Seminere katılımcı sınırlıdır, rezervasyon için ertugrul.esra@gmail.com adresinden iletişime geçebilirsiniz.
12 Şubat 2013 Salı
Bir anne ve 670 gramlık bir kahramanın öyküsü… “670 Gram ile Hayata Tutunmak” Raflarda!
Prima, bebeklerin sağlıklı ve mutlu gelişimine katkı sağlamak ve bu sayede anne ve bebeklerin hayatlarını iyileştirmek amacı doğrultusunda Türkiye’de değerli projelere destek olmaya devam ediyor.
Prima’nın desteğiyle yayınlanan ve İnci Candemir’in kaleme aldığı “670 Gram ile Hayata Tutunmak”; İnci Candemir’in 5,5 aylık olarak, 670 gram ağırlığında dünyaya gelen prematüre oğlu Can ile birlikte geçirdikleri 130 günlük bir hayata tutunma mücadelesine sizi tanık ediyor.
Arka kapak yazısında “Bir sihir izler gibiydik, oğlumuz olan bu minik ama dev yürekli adamın büyüsünde ikimizin de nefesi kesilmişti. Birbirimize sarılıp hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladık” diyen İnci Candemir, 670 Gram ile Hayata Tutunmak ile her mucizenin arkasında sevginin olduğunu ve mucizelerin sadece ona inanların başına geleceğini bir hayata tutunma öyküsüyle anlatıyor.
Bir “Can”ın Kahramanlık Öyküsü
Kitabın yazarı İnci Candemir “4 ay erken doğan oğlumun hayata tutunma sürecinde hissettiklerimi ve yaşadıklarımı herkesle paylaşmak istedim. Hayata dair her duygunun yer aldığı bu kitap oğlum Can ile birlikte geçirdiğimiz 130 günlük bir hayata tutunma mücadelesini anlatıyor. Gerçek hayatta hepimiz beklenmeyen olaylarla zaman zaman karşılaşabiliyoruz. Bizzat yaşadığım bu hikaye, benzer durumlara umutla bakmanın önemini ve beraberinde mucizeleri getiren sevginin gücünü anlatıyor. Kitabın sadece annelere değil, herkese farklı bir bakış açısı kazandıracağına inanıyorum” diyor.
Destek Yayınları’ndan çıkan ve sahibi olan ailelere olduğu kadar bebek bekleyen tüm ailelere yol gösterici deneyimlerden oluşan 670 Gram ile Hayata Tutunmak D&R, Megavizyon, Remzi, İnkılap ve Kabalcı gibi seçkin kitabevlerinde 22 TL’ye satışa sunuluyor.
İnci Alev Candemir Hakkında:
1972 yılında Almanya’da dünyaya gelen Candemir, İstanbul Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyat Bölümü’nden mezun oldu. Daha sonra aynı üniversitede Pedagojik formasyon eğitimi de alan İnci Alev Candemir, İstanbul Teknik Üniversitesi İşletme Fakültesi’nde Yüksek Lisans Eğitimini tamamladı. 1997-2010 yılları arasında ulusal ve uluslararası firmalarda ürün müdürlüğü, medya yöneticiliği, pazar araştırmaları yöneticiliği görevlerini yürüttü. Son olarak prematüre bebek sahibi olan ailelere danışmanlık hizmeti vermek üzere Minnesota Üniversitesi’nde eğitim programını tamamladı. Evli ve bir çocuk sahibi olan Candemir, ileri derecede İngilizce ve Almanca biliyor.
Fikirdenk & Gabadu Marka buluşması
“Bizim hikayemiz kızımız Elizya’nın doğumu ile başladı.
Kızımızın oldukça hassas cildi ve alerjik bünyesi bizi özellikle ilk 6-8 ay çok zorladı. Yurtdışında geçirdiğimiz belli bir sürenin ardından yurdumuza döndüğümüzde seçeneklerimizin oldukça daraldığını gördük. Oysa biz bebeğimiz için, tıpkı diğer anne ve babalar gibi, her şeyin en iyisini almak istiyorduk. “
Böyle başlıyor Gabadu markasının Türkiye’de kuruluş hikayesi . www.gabadu.com sitesinde organik mamalar, organik boyalar, doğal bebek bakım ürünleri, çelik biberonlar ve plastik olmayan oyuncaklar ile doğal emzikler ve diş kaşıyıcılar,yürüteçlere alternatif askılarla anne babalara kendi çocukları için kullanmaya değer buldukları ürünlerle hizmet vermeye odaklanıyorlar.
Oyun saati kategorisinde ; Wee Can Too markasıyla yenilebilir parmak boyaları, suluboyalar ve tebeşirleri,
Bebek Bakımı ve hijyeni kategorisinde ; Baby Ganics markasıyla doğal bebek bakım ürünleri ve deterjanları,
Bahçe ve Deniz oyuncakları kategorisinde ; Zoe B Organic markasıyla anti-plastik kum oyuncakları,
Beslenme kategorisinde ; OrganicKidz markasıyla çelik biberonlar ve mama kaplarını Türkiye’ye getiriyorlar.
Fikirdenk & Gabadu Marka buluşmasında öne çıkan ürün serileri BabyGanics ; bebekleri ve çocukları kimyasal kirlenmeden korumayı amaçlayan , bu doğrultuda uygun ürünlere insanları yönlendiren ve ABD ‘de Michelle Obana tarafından da desteklenen HealthyChild.Org hareketinde Trusted Partner seçilen bir marka. Ayrıca BabyGanics temizlik ürünleri yine ABD’de MyGym jimnastik ve eğlence merkezlerinde temizlik amaçlı kullanılıyor. Türkiye’deki MyGym şubeleriyle de aynı işbirliğinin devamı için görüşmeler sürüyor.
Ürün gamında yer alan seçenekler :
- BabyGanics Bulaşık Makinesi Toz Deterjanı – 1133 gr ( biberon ve mama kabı yıkamaya uygun )
- BabyGanics ( elde yıkama ) Köpük Bulaşık Deterjanı – 550 ml ve seyahat boyu 100 ml ( biberon ve mama kabı yıkamaya uygun )
- BabyGanics Leke Çıkarıcı Sprey
- BabyGanics Leke Çıkarıcı Kalem
- BabyGanics Oyuncak ve Yemek Masası Temizleme Spreyi
- BabyGanics Konsantre Yer Silme Deterjanı ( Kokusuz )
- BabyGanics Çok amaçlı Genel Yüzey Temizleyici ( kokusuz ) MyGym Partner ürünü
- BabyGanics Bebek Şampuanı ( Saç ve Vücut için )
- BabyGanics El Köpüğü ( Alkolsüz, Kokusuz ve Hijyenik )
- BabyGanics Fluoridsiz Bebek Diş Macunu
- BabyGanics Egzemalı Ciltlere uygun Doğal Nemlendirici Bakım Kremi
- BabyGanics Egzemalı Ciltlere uygun Bakım/Yıkama Kremi
- BabyGanics Güneş Koruyucu Krem 30 SPF
- BabyGanics Güneş Koruyucu Dudak Balmı 20 SPF
- Babyganics Kremli Islak Mendil
Gabadu markasının ithal ettiği ve satışa sunduğutüm ürünlerde hedeflenen ana kriter; petrol türevleri, yapay boyalar, sentetik esanslar gluten ve paraben içermemesi. Böylece bebek cildi ve sağlığına olduğu kadar yetişkinlerin sağlığına da dost, tabiata saygılı ürünlerin kullanımının teşvik edilmesi.
Tüm ürünlerini www.gabadu.com sitesinden inceleyebileceğiniz markanın şu anda satışları online olarak ve yakın zamanda Amerikan Hastanesi’nde açılan satış noktasından da parekende olarak temin edilebiliyor.
Gabadu markasını ve bebek dostu ürünlerini takip etmek isterseniz :
www.gabadu.com
Facebook.com/Gabadu
Twitter.com/Gabadubaby
Instagram.com/Gabadu
11 Şubat 2013 Pazartesi
Bez Pasta İster misiniz?
Yakınınız doğum yaptı ve çok güzel bir bebeği var. Siz de ona farklı bir hediye getirmek istiyorsuınuz. Bebek bezinden yapılmış pasta olabilir.Eğer böyle bir bez pasta isterseniz yardımcı olmak isterim..Siz konsepti söyleyin yeter:))
Sipariş ve istekleriniz için ertugrul.esra@gmail.com e-mail atmanız yeterli!!!!
BABYSHOWER PARTİSİ VE HAZIRLIKLARI:)))
Bebeğinizin doğumu yaklaştıkça hem sizin hem de yakın çevrenizin heyecanı ve telaşı artmaya başlar. 5’inci ayınızdan sonra iyice belirginleşen kanınızla birlikte, tüm ailenizin ilgi odağı olursunuz. İşte bu sürecinizi biraz olsun eğlenceli kılmak ve bir nevi bebeğinize “Hoş geldin.” demek için aile bireyleri veya yakın çevreniz, sizin için sürpriz bir parti olan Baby Shower’i düzenler.
Baby Shower, henüz Türkiye’de yeni yeni bilinmeye ve uygulanmaya başlansa da Amerika ve Avrupa’da son derece yaygın bir partidir. Baby Shower’in tanımı ve amacı; hamileliğin 7’inci ayından itibaren yapılan, anne adayına moral vermek için düzenlenen sürpriz bir organizasyon olmasıdır. Genelde “anne adayının” en yakın arkadaşı veya aile bireylerinden biri partinin organizatörlüğünü üstlenir. Bu partinin en önemli iki özelliği, mutlaka ki sürpriz bir parti olması ve doğacak bebeğin ihtiyaçlarına yönelik hediyeler alınmasıdır. Parti, genel olarak kadın kadına yapılsa da, grubun özelliğine göre kadın-erkek katılımcıların da olduğu organizasyonlar da düzenlenebilir. Baby Shower’inize gelen misafirler, bebeğe hediyeler getirir ve bu sürpriz parti sırasında onları size verirler.
Yani şu bir gerçektir ki, doğumunuz sonrası gireceğiniz fiziksel ve ruhsal değişimlerinizi yaşamadan önce, sizin için yapılacak olan bu partide çok eğlenebilirsiniz. Hem biraz olsun rahatlar hem de doğumunuz öncesi bebeğiniz içinizdeyken son kez sevdiğiniz tüm arkadaşlarınız ile rahat rahat ve uzun uzun sohbet edip, dedikodu yapma fırsatı yakalamış olursunuz. Ayrıca alacağınız güzel hediyeler de işin en keyifli yanlarından biridir...
Baby Shower partisi, katılacak konuk sayısı uygunsa evde veya uygun gördüğünüz yerde gerçekleştirilebilir. Ev için yiyecek ve içecekler hazırlanarak, evdeki masa, sehpa, uygun alanlar istenen süslerle ya da seçilen temaya göre süslenerek hazırlanabilir. Baby Shower, eğer ki ev dışı bir mekanda gerçekleşecekse, genellikle davet masaları, ailenin veya anne adayının yakın bir arkadaşının seçtiği konsepte göre dekore edilir.
Bol bol eğlenin!
Eğer ki partinizi kendiniz organize ediyorsanız…
• Baby Shower gününüzü belirleyin, takviminizde işaretleyin.
• Minimum 5, maksimum 20 kişilik bir davetli listesi hazırlayın. Birlikte olmaktan en keyif duyduğunuz arkadaşlarınızı, yakın akrabalarınızı ve anneanne&babaanne adaylarını davet edin.
• Kırtasiyeye gidin ve çok sevimli davet kartlarından satın alın veya renkli karton benzeri materyalleri kullanarak becerinizi gösterin. Herkesi davet ederken, bebeğinizin cinsiyetine göre mavi veya pembe giyinmelerini istediğinizi hatırlatmayı unutmayın. Lütfen bu işi özellikle telefon veya e-posta yolu ile yapmayın.
• İkram listenizi çıkarın, tatlıları, tuzluları, içecekleri günün anlamına göre hazırlayın. Masa süslemesine, peçetelere, servislere ve benzeri detaylara özen gösterin. Renk ve konsepte dikkat edin. Bu arada her şeyi hazır almak zorunda olmadığınızı hatırlatmak isteriz. Pastaneden alacağınız rengarenk şekerleri, yuvarlak şekilde kestiğiniz renkli tüllerin içine koyarak kurdele ile bağlayabilir ve kendi şeker keselerinizi yapabilirsiniz.
Günü ölümsüzleştirin
• Bir anı defteri hazırlayın ve gelen tüm konuklarınıza bebeğiniz doğmadan önce ona minik mektuplar ve notlarını yazmalarını isteyin.
• Fotoğraf makinenizin pillerini şarj etmeyi unutmayın. Bol bol fotoğraf çekin.
• Video kameranızı hazırlamayı unutmayın. Özellikle hediyelerinizi açarken video kameranıza her şeyi kaydedin ve hediyeyi getiren kişiyi de mutlaka konuşturun.
• Eşinizi evden göndermeyi ve güzelce giyinip, süslenip, hazırlanmayı da ihmal etmeyin.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)